Bizim Kurumlarımız niye böyle ?

Oğlum lisan öğrenimi için 3 aylığına Malta'ya gitti. Ancak gittiğinde bize burada anlatılan koşulları bulamadı ve sağlığı bozuldu, rahatsızlandı. Erken dönmek durumunda kaldı. Uçak biletini aldığı acente ile temas ederek biletin tarihini öne çekmek istediğini bildirdi; başlangıçta olumsuz bir cevap yok iken acentenin X havayolu şirketi ile yaptığı görüşmeden sonra biletimizin "indirimli bilet" olmasından dolayı tarih değişikliği yapılamıyacağı ve ücret iadesi yapılamıyacağı tarafımaza bildirildi. Bunun üzerine 159 euro ödiyerek yeniden bilet almak durumunda kaldık.

Bunun üzerine X havayolu şirketinin web sitesindeki istek ve öneriler köşesine durumu yazarak, bilet parasının tarafımıza iade edilmesini talep ettim. X havayolu şirketi acente ile görüştü, acente sorumluluktan kaçmak için kendilerine yanlış bilgi verdi."Biz bileti satarken bu durumu kendilerine bildirdik" dedi. Tabii ki bu koca bir yalan. Hiç böyle bir şey olmadı. X havayolu şirketi bunun üzerine tarafımıza verdiği cevapta konuyu acente ile halletmemiz gerektiğini bize söyledi.

Şimdi X havayolu şirketi, acente ve acentenin bağlı olduğu daha üstteki acente aleyhine dava açmayı düşünüyorum. Bizim bileti aldığımız acente Bursa'da bağlı bulunduğu üst acente Antalya da, X havayolu şirketinin adresi de İstanbul'da.

A) Başvuruyu ilçe hakem heyetine mi yapmalıyım, yoksa Genel Mahkemede davamı açmalıyım. Görevli Mahkeme ticaret mahkemesi midir ?
B) Hakem heyetine başvurmam mümkün ise sanırım Bursa'da bunu yapmam mümkün, ancak eğer dava açmam gerekiyor ise, bu davada yetkili Mahkeme neresidir. Bileti aldığımız acente Bursa'da. Yani davalılardan biri Bursa'da olduğu için davayı Bursa'da açabilir miyim.
Böyle bir dava açmış olan veya buna ilişkin elinde içtihat bulunan meslektaşlarımın yardımını bekliyorum. Zira X havayolu şirketi verdiği cevapta X havayolu şirketinin IATA üyesi olduğu ve IATA kurallarına tabi olduklarını, bu kuralları göre bilet iadesi, değiştirmesi ve ücret iadesinin sözkonusu olmadığını tarafıma bildirdi.

Bir de şunu yaşadık. Oğlum İstanbul'a geldiğinde banttan bavulunın biri çıkmadı. Tutanak tutturmuş, ertesi günü aramışlar "bavulunuz bulundu, kargo ücretini ödemeyi taahhüt ettiğinize dair bir faks gönderir iseniz bavulunuzu göndereceğiz " demişler. Oğlum da bavulunu almakta sıkıntı yaşamamak için istedikleri faksı göndermiş. Ertesi gün bavul geldiğinde getiren kargo ücret istedi. Ben ücreti Havaş ödemedi mi dedim. Hayır sizin ödemeniz gerekiyor dediler ücreti ödedim ve bavulu aldım.

Böyle bir şey olabilir mi ? Bu Y taşıma şirketi de birçok ISO sertifikasına sahip. Siz benim bavulumu kaybedeceksiniz, bir hizmet kusuru işleyeceksiniz ve bunun bedelini kusuru olmıyan vatandaşa ödeteceksiniz. Nasıl bir anlayış, nasıl bir mantık, nasıl bir vicdan. Nasıl bir işletme.
Kendilerine faks gönderdim. Kargo ücretini verdiğim hesaba gönderin dedim. Bir haftadır bir cevap yok. Biz her şeyi böyle yargı yolu ile mi halledeceğiz. Kurumlarımız niye böyle ? Gerçekten çok üzüntü verici bir durum. Saygılarımla

Sayın Noyan Yiğit;

Yaşanılan olay profesyonel olduğunu ve dünya çapında sayılı havayolu şirketleri arasında yer aldığını sürekli vurgulayan bir kuruluşun, "hata" olarak değil ama "tüketici hakıkının gaspı" olarak ifade edilebilecek bir uygulamasından kaynaklanmış. Maalesef Türkiye'de profesyonel iş yapan firma hemen hemen yok gibi. Başvuru hususuna gelince, Tüketici Hakları Hakem Heyeti'ne başvuru sınırı 936,97 TL. olduğundan ve alınan bir hizmetin karşılığı olarak mağduriyet gerçekleştiğinden Tüketici hakları Hakem Heyeti'ne başvuruda bulunmalısınız. Saygılarımla..

Sayın Av.Engin cevabınız için teşekkür ediyorum. Havaalanında kaybolan bavul ile ilgili aşağıdaki link de http://www.turkhukuksitesi.com/showt...va+yolla r%FD
ticaret mahkemesinde dava açılması gerektiğine ilişkin bilgileri okuyunca biraz kafam karıştı. Ancak orada taşıma sözleşmesinden bahsediliyor. Bi yerde bizim olayımızda taşıma sözleşmesi içinde değerlendirilebilir mi bilemiyorum. Saygılarımla

Sayın Noyan Yiğit;
Kurulan ilişki bir hizmet ilişkisidir ve bu anlamda tüketici hakları kapsamında değerlendirilebilir. Çünkü 4077 sayılı Kanun'un "Kapsam" başlıklı 2. maddesinde
"Bu Kanun,1 inci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü hukuki işlemi kapsar." şeklinde tanımlama açık şekilde yapılmış olup, havayolu şirkletiyle yolcu arasında ticari anlamda değerlendirilebilecek bir ilişkiden bahsetmek mümkün değildir. Sunduğunuz linkteki ilk yargıtay kararında bir emtianın taşınmasından kaynaklanan uyuşmazlık söz konusudur ve ticari bir ilişkiden kaynaklı olarak dava Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülmüştür.