Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Yassak! Avukat Beğ!

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-02-2009, 22:56   #1
duyurucu1

 
Rahatsiz Yassak! Avukat Beğ!

1-YASSAK! AVUKAT BEĞ!

Duyrucu1 ,biraz sıra dışı bir avukat.Cümle alem tutturmuş bir yolda giderken eğer kendisi bu yolun doğru olmadığı kanaatini taşıyor ise “tövbe billah” bu yoldan gitmez.Önüne kurban olarak develer kurban etseler de direnirde direnir.İkna olmazsa bir adım dahi atmaz.Bu nedenle de ,her zaman “züğürt”tür.Üç kuruşu bir araya getiremez.Zaten para pul ile arası da pek iyi değildir.

Kendi akranları katlar,yatlar sahibi oldu.Ama bu bizim, biraz kafadan çatlak ve işini bilmeyen Duyurucu1 hala 1997 model fiat uno arabaya biner.Bu araba da ,arada bir bozulur.Tekerleri kabaktır.Yollarda kalır.Üç beş kuruş denkleştirip de arabanın tekerlerini değiştirmez.İşi gücü “vatan millet “uğruna gereksiz ve para getirmeyen işlerle uğraşmaktır.

Gectiğimiz hafta,CMK’dan kendisine bir dava geldi.Dava dedimse, önemli.Üç sanıklı bir dava.Üçü de tutuklu.İddianamede savcı sanıklar için her birine üçer defa ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istiyor.İki sanık kendine özel avukat tutmuş.Ama sanıklardan biri gariban.Dikili bir çöpü yok.Davada önemli bir dava.Kendisine barodan CMK’ hesabından avukat istemişler.Baroda bu işleri sıraya koyduğu için ve sırada da Duyurucu1 olduğu için,görevi ona vermiş.

Duyururu1,görevi alınca önce cebinden o gün son ekmek parasını da vererek iki klasör olan dosyanın fotokopisini yaptırdı.Dedim ya Duyurucu1 az sıra dışı .Hatta kendini “Kahraman CMK Avukatı”sanıyor.İşte bu kahramanlık sevdası yüzünden son harçlığını fotokopiye verdi ve eve ekmek götüremedi.

O akşam yemekte bulgur pilavı ve yanında dünden kalma turşu yedi.Ve hemen dosyayı okumaya başladı.Gece yarılarına kadar okudu.Notlar aldı.TCK’nın ilgili maddelerine baktı.Şerhleri okudu.”Yarın gidip ceza evinde tutuklu olan Gariban ve fakir ve zavallı Sanık ile görüşürüm”dedi.Ve saat gece 03.00sıralarında yattı.

Ertesi gün öğleden sonra saat;13.30 da cezaevi kapısındaydı.Ama kapı önü kalabalık.Anlaşılan içerde olanların yakınları görüşmeye gelmişlerdi.Aralarına daldı.İte kaka,apıya kadar ulaştı.Kapı kapalıydı.Tıklattı.Jandarma vatandaşın kapıyı vurduğunu sanarak ve öfkeli bir şekilde kapının küçük gözleme deliğini açtı.Oradan baktı ve az öfkeli”Ne var!?”dedi.

Duyurucu1 acemi bir avukat değildi.Yıllarını bu meslekte geçirmişti.Öyle jandamadan filan tırsmazdı.”Aç delikanlı!Ben avukatım.içeri gireceğim”dedi.

Jandarma”Avukat bey bu gün açık görüş günü içeri giremezsiniz.”dedi.

Duyurucu1”Sen aç beni içeri al.Gerisine karışma!”dedi.

Jandarma eri kapıyı açtı ve sadece Duyurucu1’i içeri aldı.Kalabalık dışarıda kaldı.

Duyurucu1 yolu bildiği için kapının hemen solunda, gardiyanların bulunduğu odaya girdi.Duyurucu1’elinde çanta ile görünce gardiyanlarda şaşırdılar.

“Hayrola avukat bey?”dedi içlerinden biri.Birazda alay ediyor gibi geldi Duyurucu1’e.

Duyurucu1”Hayırdır.Hayırdır.İçerde bir müvekkilim var onunla görüşmeğe geldim”dedi.

Gardiyanlar hep beraber ve Duyuruc1 ile alay edercesine;”Avukat bey,bu gün açık görüş günü.Açık görüş gününde siz avukatların tutuklular ile görüşemeyeceğini bilmiyor musunuz?

Duyurucu1;”Şimdiye kadar hiç ilgilenmedim.Hangi gün açık görüş günü hangi gün kapalı görüş günü hiç ilgilenmedim.Ben her defasında geldiğimde müvekkillerimle görüştüm.”

Gardiyanlar;”Demek ki sen her defasında kapalı görüş günlerinde gelmişsin.Bu gün açık görüş var.Sen ,mümkün değil görüşemezsin.Yasak.”

Duyurucu1”Olur mu canım?Ben sizin açık görüş kapalı görüş günlerinizi takip edemem.Hem benim muhakkak görüşmem gerek.Hadi şimdi gittim diyelim.Yarın sabahleyin erkenden geleyim.Saat 8 de geleyim beni görüştürecek misiniz?”

Gardiyanlar”Hayır yarında aynı.Yine görüşemezsiniz.Bir hafta boyunca açık görüş var.Bir ayın üç haftası kapalı görüş,bir haftası açık görüş.”

Duyurucu1:”Hayda..Yani ben müvekkilim ile görüşmek için sizin bir haftalık açık görüş günlerinizin bitmesini mi bekleyeceğim?”

O sırada omzundaki bir çizgi ile oradaki gardiyanlardan farklı ve onların başı olan başgardiyan geldi.Ona da durum anlatıldı o da;”yasak Avukat bey.Bir hafta açık görüş var.Siz bu saatte içeri giremezsiniz.Sizin bütün avukatlar bunu bilir.Ve bu kurala uyarlar.Ha sen illa bu gün görüşeceğim diyorsan saat:16.00da gelmelisin.O saatten sonra sizi görüştürebiliriz..Bunun dışında sizi görüştürmemiz mümkün değil.Yasak.”

Duyurucu1 sağa döndü olmadı.Sola döndü olmadı.Üstelik de kapıdaki gardiyanlara alay konusu oldu.Kendisine “Sen başka şehirden mi geldin?”yada “sen bunları bilmiyor musun?”diye alaycı alaycı konuşmalar yapıyorlardı.Demek başka şehirden gelen bir avukat da müvekkili ile görüşmek için saatin 16.00 olmasını bekleyecekti.(DEVAM EDECEK)

Old 15-02-2009, 04:59   #2
oguzhand0

 
Varsayılan

Sayın duyurucu1 bir çırpıda okudum, bitirdim, bir daha okudum. Memleketin sizin gibi züğürt avukatlara gerçekten ihtiyacı var...

Devamını dört gözle bekliyorum. Hadi, hadi, hadi...
Old 15-02-2009, 11:51   #3
duyurucu1

 
Mutsuz Cezaevi müdürü ile görüşme

2-CEZAEVİ MÜDÜRÜ İLE GÖRÜŞME

Duyurucu1,baş gardiyana “Siz beni müdür bey ile görüştürün.Bir de onunla konuşayım” dedi.

Başgardiyan;”Olmaz avukat bey.Şimdi Müdür Bey meşgul.Sizinle görüşmek istemez.Üstelik bu gün açık görüş olduğu için sizi Müdür Beye götürecek personel de yok.Sizi Müdür Beye kiminle yollayacağım?Siz en iyisi şimdi gidin saat;16.00’da gelin.Sizi görüştürelim.”

Bir başka gardiyan lafa girdi;”O zamanda ancak saat 18.00e’e kadar görüşebilirsiniz.Çünkü 18.30’da sayım var.”

Duyurucu1”Yani 16.00’da da gelsem demek görüşmem kısıtlı olacak.Sizin mesainiz bitecek.Sayım var denecek.Hadi çabuk görüşün denecek.Ve ben müvekkim ile rahat rahat görüşemeyeceğim”

Gardiyanlardan biri”Avukat bey zaten ne görüşeceksiniz ki.Sabahlara kadar sohbet mi edeceksiniz?.Bir saat size yeter.”

Duyurucu1 iyice bunaldı ve harareti yükseldi.”Benim ne görüşeceğime ve ne kadar görüşeceğime sen mi karar vereceksin?Taktirini sen mi yapacaksın.Sen konuşma bakayım.Sen kendi önündeki işine bak!”dedi.Sonra başgardiyana dönerek birazda emrivaki bir şekilde;”Sen beni şu müdürünle görüştür bakayım.Yoksa ben yürür içeri giderim.Durduk yerde başınıza iş açmayın!”

Başgardiyan baktı,Duyurucu1 ısrarlı ve kararlı ve birazda kafadan çatlak olduğunu sezmiş olmalı ki;”peki sizi görüştüreyim ancak sonuç değişmez.Adım gibi eminim.Buraya senin gibi ne avukatlar geliyor.Nasıl ısrarlar ediyorlarda yine de arkalarına baka baka gidiyorlar.Ancak saat:16.00’da gelebilirsin madem ısrar ediyorsun hadi gel beraber gidelim de görüş bakalım”dedi.

Başgardiyan Duyurucu1’i o sırada bahçede beş altı kişinin altlarına sandalye atıp güneşlendikleri bir topluluğa doğru götürdü.İçlerinden biri kendini güneşe doğru iyice vermiş ve sandalyade kaykılmış bir şekilde oturuyordu.Adam güneş keyfi yapıyordu.Etraındakiler ise daha edepli oturuyorlardı.Anlaşılan etrafındakiler Müdür yardımcısı falan idiler.Sandalyede kaykılarak oturanda amir durumundaki Cezaevi Müdürü olmalıydı.Ama yine Duyurucu1 Başgardiyana;”Bunların hangisi Müdür?”diye sordu.

Başgardiyan;”Aha şu ortadaki gözlüklü olan”diye sandalyede kaykıla kaykıla oturan ve “küçük dağları ben yarattım”tavrı içerisindekini işaret etti.

Duyurucu1 edepli bir şekilde ,Müdüre yöneldi.Önce kendini tanıttı,avukat olduğunu söyledi.Sonrada müvekkili ile muhakkak görüşmesi gerektiğini belirtti.Duruşma günün yakın olduğunu ve müvekkili ile görüşmesinin uzun olacağını saat 16.00da gelse dahi müvekili ile görüşmesinden tam randıman alamayacağını,belirtti.

Müdür,hiç istifini bozmadan ve sanki aşağı sınıftan biri ile görüşüyormuş havalarında olarak”Senin bu müvekkilinle böyle uzun uzun ne görüşeceksin?”

Duyurucu1”Müdür Bey ben de içeri girip müvekkil ile dar ve sıkıntılı ortamda uzunca süre kalmak taraflısı değilim.Amma üç gün sonra ilk duruşma var ve ben müvekkil ile görüşemediğim için duruşmaya hazır değilim.” Dedi.

Müdür;”Senin bu müvekkilinin suçu ne ki böyle uzun uzun görüşeceksin?”

Duyuruc1:”Üç kişiyi tasarlayarak öldürmek.Bir kişiyi de öldürmeğe tam teşebbüs.”dedi.

Müdür;”Avukat Bey yasak.Görüşemezsin.Üstelik şimdi bütün personelim açık görüş alanında.Güvenlik sorunum var.Personelim az.Üstelik yasak.Seni 16.00’dan önce görüştürmem mümkün değil.

Duyurucu1;”Müdür Bey ben fazlaca size yük olmam.Bu kadar önemli ve sıkışık durumda olmasa idim.Israr etmezdim.Sizi anlıyorum.İşiniz yoğun ama benim talebimi yerine getirsenizde ben de böylece savunmaya hazırlansam.Şöyle bir köşede başımıza bir personel verseniz yeter.Ben görüşmeyi sağlarım” filan gibisinden ısrar edecek oldu.

Müdür kestirip attı;”Yasak avukat Bey!”

Duyuruc1 gerisin geriye döndü.Yanında başgardiyan vardı.

Başgardiyan;”Avukat Bey ben sana demiştim.Dinlemedin.Bak Müdür de yasak “dedi derken.Duyurucu1’i kapıya kadar getirdi.O sırada Duyuruc1’in tartıştığı gardiyanlarda sanki ikinci dünya savaşının galip devletleri edalarında Duyurucu1’i alaylı bir şekilde yolcu ettiler.(DEVAM EDECEK)

Old 15-02-2009, 18:36   #5
carlito

 
Varsayılan

Atın iyisine doru,Yiğidin iyisine deli derler..
Malesef üstadın da anlattığı gibi bu tip sorunları hep yaşamaktayız..
''Bu gün git,yarın gel'' yaklaşımını aşmak için biraz
İnatçı olmak gerekiyor..
Sizin gibi ilkeli meslektaşlara bu memleketin ihtiyacı var..
Old 15-02-2009, 18:45   #6
judge-law

 
Varsayılan

Cezaevi savcısıyla görüşmeniz mümkün müydü acaba?
Old 15-02-2009, 18:52   #7
Av.Barış

 
Varsayılan

Devamını tahmin edebiliyorum.
Eğer görüşme olmamış ise Avukat ile Müvekkili görüştürmeyen zihniyete yazıklar olsun.
Old 16-02-2009, 11:28   #8
rudy baylor

 
Varsayılan

Burada problem,aslında orada bulunan insanların yarın bir gün adalete ihtiyaç duyabilecekleri ihtimalini hiç ama hiç akıllarına getirmemeleridir.Bugün cezaevi müdürü olması veya başka bir görev yapması ;yarın bir suçun sanığı olmayacağı,bir avukatla bir dakika olsun görüşmek için yanıp tutuşmayacağı anlamına gelmez,kimse bunun olmayacağının garantisini veremez.Bugün zorluk çıkarıp ayak dirediği avukatın yarın kapısını çalmayacağını kim garanti edebilir?Hukuk ve adalet hepimiz içindir ve hepimiz için gereklidir. Nedense bu pek hatırlanmak istenmiyor ama. Mahkeme kaleminde saat dokuza beş var,canım burnumda dosyamı çıkartmak istiyorum,görevli bana "daha dokuz olmadı" diyor,bir de "bak senin yüzünden yazımı yanlış yazdım" diye de beni azarlıyor!!! Bu bakış açısı yanlış ama kimse kabullenmek istemiyor maalesef.
Old 16-02-2009, 19:19   #9
duyurucu1

 
Mutsuz 3-Cumhuriyet Başsavcılığındaki macera

3-CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINDAKİ MACERA

Duyurucu1 adliyeye geldi.Baro odasına kendini attı.Burnundan soluyordu.Kızgındı. Aşağılanmıştı.Bir kahve söyledi kendine.Aklından binbir türlü düşünce gelip geçiyordu.Kahvesini bitirdi.Sonra sakin bir şekilde kalktı baronun bilgisayarlarının bulunduğu odaya gitti.Duyurucu1 bir konuda karar verdiği zaman hep böyle sakin olurdu.Kararsız olduğzu zaman,ne yapacağını bilemediği zamanlarda da heyacanlı olur ve telaş yapardı.Oysa Duyurucu1 kahvesini içerken uzun uzun muhakeme yapmış ve kararını vermişti.”Bunlardan niye korkuyorum ben”diye sormuştu kendi kendine.”Ben haklıyım”diye de ilave etmişti.”Eee .Eğer haklıysam niye tırstın?Niye geri çekildin Duyurucu1?”diye düşündü ve baronun bilgisayar odasına geçti.Orada sıra sıra bilgisayarlar duruyordu.Q klavye olan birini seçti.Başladı yazmaya.”Cumhuriyet Başsavcılığına..”diye başladı ve aşağıdaki dilekçeyi yazdı:
**
Cumhuriyet Başsavcılığı’na
------------
Bu gün 03.02.2009 Salı günü saat:13.00’da ------- Cezaevinde bulunan müvekkilim ile görüşmek için,cezaevine gittim.


Önce kapıda görevliler müvekkilimle ,cezaevinde açık görüş olduğu için görüşemeyeceğimi istersem saat 16.00’dan sonra görüşebileceğimi ifade ettiler.Benim ısrarlı tutumum ve Cezaevi Müdürü ile görüşme talep etmem üzerine beni cezaevi Müdürü olduğu belirtilen ve bahçede oturan bir şahsa götürdüler.Bu şahısta ,açık görüş olduğunu,güvenlik nedeniyle avukatla müvekkilini görüştüremeyeceğini ve personel yetersizliği nedeniyle ve iç yönetmelik gereği bu uygulamayı yaptıklarını beyan etti.

Netice olarak ben müvekkilim ile görüşemedim.

Bana göre;Cezaevinin personelinin az olması idari bir sorundur.İdari bir sorun avukatın müvekkili ile görüşmesi kısıtlanarak çözümlenemez.Üstelik savunma hakkı kutsaldır.Anayasa ve bizimde taraf olduğumuz insan haklarına ilişkin sözleşmeler ve mevzuatımız tarafından güvence altına alınmıştır.Bu güvence yönetmeliklerle yada başka bir sebeple etkisiz hale getirilemez.

Hal böyle iken Cezaevi yönetiminin beni müvekkilim ile görüştürmemesi suçtur.Suç personel yetersizliği ile meşruiyet kazanmaz.

NETİCE VE TALEPerhal benim cezaevinde bulunan müvekkilim ile görüşmemin sağlanmasını arz ve talep ederim.

03.02.2009
Avukat Duyurucu1

Bilgi için:
1)------ Baro Başkanlığına
2)-------- Barosu Avukat Hakları Komisyon Başkanlığına
3)Adalet Bakanlığına
4)Türkiye Büyük Millet Meclisinde milletvekili olarak görev yapan avukat kökenli -------- ilinin ve diğer illerin Milletvekillerine
**
Duyurucu1 dilekçenin altını imzaladı.Sekizinci katta bulunan Cumhuriyet Başsavcısının ofisinin yolunu tuttu.

Ofiste girişte iki tane özel sekreter görev yapıyordu.Gelenleri önce bunlar karşılıyor ne için geldiklerini soruyorlardı.

Sekreter kızlardan biri;”Buyurun ne istiyorsunuz?”diye kibarca sordu.

Duyurucu1;”Ben -------Cezaevinde bulunan müvekkilim ile görüşmek istiyorum.Hadi beni görüştürüver dedi.Benim isteğim budur.”dedi.Biraz şaka biraz ciddi.

Sekreter kız bir an şaşırdı.Duyurucu1 uzatmamak için kendini tanıttı ve Cumhuriyet Başsavcısı ile görüşmek istediğini bildirdi.

Sekreter kız “Şimdi önemli bir toplantısı var.Biraz beklemeniz gerek.Başka bir savcıyla işinizi halledemez misiniz?”

Duyurucu1;”Benim işim önemli ve süreli .Bekleyemem.Siz mademki beni içeri bırakmıyorsunuz alın şu dilekçemi Sayın Başsavcıya içeri iletin okumasını ve havale yapmasını sağlayın.Yok içeri de iletmem diyorsanız.Defterinize kaydedin.İşleme koyun.Bende kayıt tarihi ve numarasını alıp gideyim.Daha bu dilekçenin örneğini adalet Bakanlığına ve diğer yerlere göndereceğim.İşim çok”dedi.

Sekreter kız dilekçeyi aldı satır satır okudu.”Biraz oturmaz mısınız?”dedi.Hemen kuş gibi uçtu ve Başsavcının odasına girdi.Aradan beş dakika geçti geçmedi dışarı çıktı.

“Sizi cezaevine bakan savcı ile görüştüreyim.Belki dilekçeye bile gerek olmadan sorun çözülür”dedi.Ve telefona sarıldı.Ardından cep telefonları”Cezaevine bakan …..Savcı bey orda mı?Ha öyle mi?Yok mu?”Telefonu kapadı.Sonra yine cep telefonları işledi.Sayın Hakime Hanım …savcı bey ordalar mı?Hımm.Hayır hakime hanım belki eşiniz yanınızdadır diye aradım.”telefonu kapattı.”Savcı…bey …Hakime hanımın eşi ya belki oradadır.Oradada yokmuş.Ne yapsak ki?”

Duyurucu1;”Kızım sen aramayı falan boşver de ,Başsavcı ne dedi.Sen onu deyiver.”

Sekreter kız;”Sizi cezaevine bakan savcı beyle görüştürmemi.Dilekçeye filan gerek olmadan işin halledilebileceğini söyledi.”

Sekreter kız;”Dur birde Başsavcı vekiline gideyim.Belki o sorunu çözer”dedi.Ve dışarı çıktı.On dakika sonra gerisin geriye geldi.”Başsavcı vekili…Bey cezaevine bakan savcı beyle ve Başsavcı Beyle görüştü.Şimdi mümkünse sizi tekrar cezaevine rica ediyorlar.Cezaevine bakan savcı Bey, oradalarmış.Oraya gidince Cezaevine bakan Savcı Beyle görüşmenizi rica ettiler.

Duyurucu1”Kızım ben şimdi oradan geliyorum.Orada Savcıya falan rastlamadım.Hatta sorduğumda ,Gardiyanlar -Burada savcı yok demişlerdi.-“dedi.

Sekreter kız;”Efendim onlar görmemiş olabilirler.İşte size bir telefon numarası yazıp veriyorum.Şu anda sizi kapıda bekliyorlar.Eğer kapıda bir sorun çıkarsa bu numarayı arayın.Ben sizi hemen bu numaradan Başsavcı Beye bağlayacağım.”dedi.

Duyururcu1”Eh.Madem öyle bir daha gidelim.Keşke sen şu dilekçemi işleme koysaydın.Bu kadar git gele gerek kalmazdı”

Sekreter kız; Efendim eğer sorun çözülmezse o zaman işleme koyarız.Ama herhalde dilekçeye gerek kalmadan sorun çözülecektir kanaatindeyim”dedi.(DEVAM EDECEK)

Old 17-02-2009, 13:20   #10
Av.Barış

 
Varsayılan

Sayın Duyurucu1,

İnanın yazılarınızı büyük bir keyifle okuyorum.benim hergün sabah ilk iş olarak yaptığım ve yıllardır süren medyada birkaç gazete yazarının günlük yazılarını okumadan işe başlamıyorum. Bu gidişle sizin yazılarınızı da aynı şekilde merakla bekleyip yazınızı okumadan işe gitmeyeceğim
Old 17-02-2009, 22:40   #11
duyurucu1

 
Rahatsiz 4-Cezaevine yeniden dönüş

4-CEZAEVİNE YENİDEN DÖNÜŞ

Duyurucu1 tekrar cezaevine döndü.Kapıda yine biraz önce kendisiyle alay eden gardiyanlar vardı.Bir yerlerden kapıya telefon edilmiş ve Duyurucu1’e zorluk çıkartılmaması istenmişti.Gardiyanlardan biri yinede kendini yenik düşmüş gibi hissettiği ve yenilgiyi kendine yediremediği için duyurucu1’e yine de sordu.

“Sen şimdi bir yerlerden işini yaptın içeri gireceksin.Ama şimdiye kadar bir sürü avukat geldi onları içeri sokmadık.Senin bu yaptığın adalet mi?Birde avukat diye geçiniyorsunuz.Siz böyle yaparsanız başkaları ne yapmaz?Hem sen bu davranışınla bizi de adam yerine komadın.Oysa bize kesin emir vermişlerdi.İçeri avukatlar alınmayacak diye?”

Duyurucu1;”Bak gardiyan efendi sen bu işe karışma!Sen bu konuda benim muhatabım değilsin.Sen görevini yap,keyfine bak”

Gardiyan;”Sen nasıl bana muhatabım değilsin dersin!Sen kendini ne zannediyorsun ki?”

Duyurucu1;”Güzel kardeşim,öyle celallenmene gerek yok.Sen bu işe karışma.Sen görevini yap.Benim sorunu çözecek muhatabım sen değilsin.Eğer benim muhatabın sen olsaydın,ben senin adını soyadını ve varsa sicil numaranı alır seni şikayet ederdim.Bak ben senin adını dahi sormadım.Sen bu işte müdahil olma.Sana ne emir veriliyorsa onu yap.Eğer şimdi beni içeri almayacaksanız.Kolumdan tutup beni kapı dşarısına atın.Yok içeri alacaksanız yorumda bulunmayın.Size söyleneni yapın”dedi.

Başgardiyan;Geç avukat Bey”dedi.

Duyurucu1 ilgili yerlere ve defterlere adını yazıp imzaladıktan sonra ve yaka kartı aldıktan sonra yürüdü içeri gitti.

Jandarma kontrolünü de sorunsuz geçtikten sonra demir parmaklıkların içine girebildi.

Başgardiyan odasına gitti.Başgardiyan hemen yanına bir görevli gardiyan verdi”Bu avukat Beyi hemen Savcı Beyin odasına götür”dedi.Anlaşılan bir yerlerden gelen telefon talimatı üzerine birden bire kapılar Duyurucu1e açılır olmuştu.

Cezaevinden sorumlu Savcı Duyurucu1’ayakta ve pek samimi bir şekilde karşıladı.oturtturdu.Çaylar geldi.

Savcı;”Efendim işte malum personel sıkıntısı ve güvenlik sorunları nedeniyle avukatlar için böyle bir kısıtlamaya gittik.Onbeş gün kadar önce de bir avukat aynı şekilde sizin gibi içeri girmek istedi ama mümkün değil izin verilmemiş.O da bizi Adalet Bakanlığına şikayet etmiş.Tabi sonuçta Adalet Bakanlığı da evrağı bize göndermiş.Bizde koşulları ve avukatı neden içeri almadığımızın Gerekçelerini yazıyoruz.Netice de bize bir şey olmaz.Çünkü imkansızlıklar nedeniyle avukatları alamıyoruz.”dedi.

Duyurucu1”Savcı bey,benim durumum acil.Savunma yapmam için müvekkilimle acil ve hemen görüşmem lazım.Ben burada gelip müvekkil ile sohbet etme heveslisi değilim.Ancak duruşma günü yakın ve ben daha müvekille yüz yüze görüşemedim.Bu durum savunmada zafiyet yaratacaktır.Yoksa amacım birilerini şikayet etmek değil.Bak işte şikayet dilekçesi cebimde altını da imzaladım.Amacım üzüm yemek ,bağcı dövmek değil.”

Savcı”Tabi..Tabi..Sizin durumunuz acil ve haklısınız.Tabi ki görüşeceksiniz.Ancak bu soruna bir çözüm bulmak gerek.Biz saat 16.00’dan sonra avukatları içeri alıyoruz.Sorunu bu şekilde çözmeğe çalışıyoruz.””

Duyurucu1”Saat 16.00’dan sonra avukatları içeri almak kanaatimce sorunu çözmez.Geçen hafta bu konu “Avukat Hakları Komisyonu’nda da dile getirildi. “

Savcı;”Ha öyle mi?O zaman sizde Baro başkanınıza durumu iletin.Ortaklaşa bir çözüm bulalım.Cezaevinde açık görüş olduğu günlerde Mesela öğle tatilinde avukatlar müvekkilleri ile görüşebilirler.Sorunu böyle çözebiliriz.”

Duyurucu1”Öğlen tatili az olurda savcı bey,Açık görüş olduğu günlerde saat:11.00 ile saat:14.00 arasında avukatlarla müvekkilleri görüşür.Sonrada saat:16.00’dan sonra yine avukatlarla müvekilleri görüşür.Ben sizin önerinizi komisyona bu şekilde ileteceğim.”

Konuşma bu minval üzerine biraz daha devam etti.Sonra savcı başgardiyana telefon etti.Ve özel olarak Duyurucu1’e yardımcı olunmasını emretti-rica etti.

Duyurucu1 kalktı.Çay için teşekkür etti.Aşağı Başgardiyanın odasına gitti.Başgardiyanda surat bir karış.Duyurucu1’in müvekkili ile görüştürülmesini hala hazmedememiş bir tavırda ve biraz da meraktan Duyurucu1’e sordu;”Ee.Avukat Bey siz görüşeceksiniz.Ya diğer avukatlar?”

Duyurucu1;”Diğer avukatlarda görüşecek.Savunma hakkına ,avukatın müvekkili ile görüştürülmesine sınırlama getirilmeyecek.Onlarda görüşecekler.Zaten bu konuyu ben Avukat Hakları Komisyonuna taşıyacağım.Yakında burada çok sayıda avukatı açık görüş gününde de müvekilleri ile görüşür olarak göreceksiniz.”

Duyurucu1 avukat-sanık görüşme odasına yürüdü.Görevli elektrikleri yaktı.Biraz sonra sanık müvekkil getirildi.Duyurucu1 saatlerce sanık ile görüştü.

Böylece bir yasak delinmiş oldu.Sıra şimdi Avukat Hakları Komisyonunda .Bakalım hangi “Korkusuz Kahraman CMK Avukatları” aynı mücadeleyi verecekler. Korkmadan,tırsmadan,pırsmadan

Old 17-02-2009, 22:43   #12
inci_hukuk

 
Varsayılan

sayın duyurucu1 ...

siz muhteşem bir avukatsınız....

yazılarınızın devamını sabırsızlıkla bekliyorum...

sonsuz saygılar
Old 18-02-2009, 20:51   #13
judge-law

 
Varsayılan

Sayın Duyurucu,
Aslında zaten hakkınız olan bir şeyin mücadelesini vermeniz biraz da trajikomik olmuş.. Ülkemize mahsus durumlardan bir tanesi daha.. Elbette ki avukatın müvekkili ile görüşmesine engel konulması, adil yargılanma hakkı ve savunmanın kutsallığı ilkesi ile de bağdaşmaz..
Bir avukatın cezaevi savcısı ile görüşmesi çok zor mudur bilmiyorum ama böyle durumlarda önce adliyeye uğrayıp durumu anlatırsanız bir daha zorluk çıkacağını sanmıyorum..Kapıda can sıkıcı diyaloglara da girmemiş olursunuz.. Aslında buna da gerek olmamalı ama işte bahsedilen imkansızlıkları ben de yakından gördüm doğrudur..
Saygılarımla..
Old 30-06-2009, 08:55   #14
tmr_dmrc

 
Varsayılan

daha mesleğe başlayalı bir kaç ay olmasına rağmen sizin gibi meslektaşlarımın bu tür feyz verici davranışları ile mesleğe olan bağlılığım artıyor.ayrıca gerek cezaevi personeli gerekse başsavcılık kalemine karşı tutunmuş olduğunuz tavır ve davranış için sizi tebrik ediyorum.
Old 30-06-2009, 09:16   #15
Av.Emin

 
Varsayılan

Sayın Duyurucu1,
Avukat olmama az kaldı. Maaş istemem,primde istemem,sigortamıda kendim yaptırırım.Sizle CMK yaparım.Olmadı bulgur pilavıyla turşu yerim. Olmadı soğanla ekmek yerim. Savunma anlayışınıza, avukatlığınıza,yazarlığınıza hayran kaldım. Tüm avukatlar adına size yürekten teşekkür ederim.
Old 30-06-2009, 14:14   #16
hukukkızı

 
Varsayılan

Bu mücadeleci ruhunuzun satır aralarında iliklerime işlenmesi dileğiyle..Çok etkilendim.Kimbilir güzel yurdumun hangi köşelerinde ne sıkıntılar çekiliyor aynı şekilde.
saygılar
Old 30-06-2009, 16:48   #17
Av.Emin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Stj.Av.Emin
Tüm avukatlar adına size yürekten teşekkür ederim.

Düzeltiyorum kendi adıma teşekkür ediyorum. Yanlış anlaşılmaya mahal vermemek adına
Old 10-08-2009, 15:31   #18
Oğuzhan Er

 
Varsayılan

bu meslekte idealist olmak bu olsa gerek.gerçekten diğer insanlara örnek olduğunuz ve cesaret verdiğiniz için size minnettarım.HAK VERİLMEZ,ALINIR!
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Bursa'da İkamet Eden Bay Avukat Ve Bay Stajyer Avukat Araniyor. İsmail Övet Adliye Duvarı 0 12-11-2008 15:38
Bilişim Hukuku Alanında Yazmak İsteyen Avukat ve Stajyer Avukat Arkadaşlar Av. Emre Heper Fikri Haklar ve Bilişim Hukuku Çalışma Grubu 0 31-10-2008 11:25
İzmir'deki büromuza İngilizce bilen avukat ve stajyer avukat arıyoruz ser dar Adliye Duvarı 0 05-08-2008 18:37
İzmir'deki büromuza İngilizce bilen avukat ve stajyer avukat arıyoruz ser dar Adliye Duvarı 0 12-12-2007 09:23


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06315207 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.