Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Faİz İŞlemesİ İÇİn Bİrden Fazla Ek Dava

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 11-12-2007, 13:07   #1
Seher

 
Varsayılan Faİz İŞlemesİ İÇİn Bİrden Fazla Ek Dava

1000 YTL'lik kısmi dava açtım. Dosya 1 senedir bilirkişiye gitmedi.Talbimi 10.000 YTL'ye çıkararak ek dava açtım. Bilirkişiden ggeldikten sonra 50.000 YTL çıkarsa yeniden ek dava açabilir miyim?İlk açmış olduğum ek dava hukuki yarar yoktur diye reddedilir mi?Benim ek dava açmamdaki amaç faiz işmesi hiç olmazsa 10.000 YTL'ya faiz ilesin amacıyla açıyorum.tABİKİ FAZLAYA İLİŞKİN HAKLARIMI SAKLI TUTUYORUM.
Old 11-12-2007, 13:47   #2
Av.Sami Dündar

 
Varsayılan

Açmış bulunudğunuz ek davanızı ıslah edersiniz diye düşünüyorum.Saygılarımla
Old 11-12-2007, 15:25   #3
ekinheval

 
Varsayılan

Dava konusu nedir?
Şu nedenle soruyorum, tazminat talepli bir dava sözkonusu ise faiz zaten olay tarihinden başlayacak ve sırf faiz işletebilmek için ek dava açılması da gerekmeyecektir.
Old 12-12-2007, 13:03   #4
Av.Selim HARTAVİ

 
Varsayılan

Sn Seher
Bir konuda dikkatinizi çekmek istiyorum, ekinheval meslektaşımızın dediklerine paralel düşünerek ayrıca açılan dava kısmi bir dava niteliğinde olduğundan dosyanızda zamanaşımına uğrama durumu varsa karşı taraf ıslah edilen miktarın zamanaşımına uğradığını ileri sürebilir. burada fazlaya ilişkin haklar saklı tutulsa bile bu şekilde eksik kalan kısma yönelikte bilirkişi raporunu beklemeden kalan kısmıda dava edin yada ıslah edin. aksi halde kalan kısım zamanaşımına uğramış olur. kolaylıklar dilerim
Old 14-12-2007, 11:49   #5
Av.Selim HARTAVİ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/9715
K. 2003/10508
T. 23.9.2003
• TRAFİK KAZASI SONUCU YARALANMA NEDENİYLE TAZMİNAT ( Islah Dilekçesiyle Açılan Yeni Dava Bölümü - 1 Yıllık Zarara Ittıla 5 Yıllık Uzamış "Ceza" Zamanaşımı Süresinin Geçmesi/Reddi Gereği )
• ISLAH ( Dilekçesiyle Açılan Yeni Dava Bölümü/1 Yıllık Zarara Ittıla 5 Yıllık Uzamış "Ceza" Zamanaşımı Süresinin Geçmesi - Reddi Gereği/Haksız Fiil Nedeniyle Tazminat )
• HAKSIZ FİİL NEDENİYLE TAZMİNAT ( Davalarında Zamanaşımı Faile ve Zarara Ittıla Tarihinden İtibaren 1 Yıl Uzamış "Ceza" Zamanaşımı Süresinin İse 5 Yıl Olduğu - Islah Dilekçesiyle Açılan Yeni Dava Bölümünün Reddi Gereği )
• ZAMANAŞIMI ( Haksız Fiil Nedeniyle Tazminat/Islah Dilekçesiyle Açılan Yeni Dava Bölümü - 1 Yıllık Zarara Ittıla 5 Yıllık Uzamış "Ceza" Zamanaşımı Süresinin Geçmesi )
818/m.60
1086/m.85
ÖZET : Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Davacı ıslah dilekçesiyle, harç yatırmış ve yeniden hesaplanan miktarı istemiştir. Bu ıslah dilekçesine karşı davalı süresinde zamanaşımı savunmasında bulunmuştur. Haksız eylemden kaynaklanan tazminat davalarında zamanaşımı faile ve zarara ıttıla tarihinden itibaren 1 yıl, uzamış ( ceza ) zamanaşımı süresi ise beş yıldır.

DAVA : Davacı Fuat vekili Avukat Güneş tarafından, davalı Ahmet aleyhine 12.3.1997 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası nedeni ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 11.4.2003 günlü kararın Yargıtay'da duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili Avukat Mehmet tarafından süresi içinde istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

KARAR : Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Davacının % 39 oranında sürekli iş göremezliği bulunduğunu belirten 26.6.1998 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna ve bu oran üzerinden davacının zararını hesaplayan 6.5.2000 tarihli bilirkişi raporuna karşı davacı vekilinin bir diyeceği olmadığını bildirdiği, bu raporları esas alarak kurulan 10.11.2000 tarihli mahkeme kararının davalı temyizi üzerine dairemizce bozulduğu, bozma doğrultusunda; davacının meslek grup numarası belirtilerek alınan Adli Tıp Kurumu'nun 12.4.2002 tarihli raporuna davacının ilk raporda belirtilen aynı rahatsızlıklarının mesleğine göre % 43 oranında sürekli işgörmezlik oluşturduğunun bildirildiği ve yine bozma doğrultusunda yıl yıl hesap yapılarak davacının zararının 2.1.2003 tarihli raporla hesaplandığı görülmektedir. Bu rapordan sonra davacı 21.2.2003 günlü ıslah dilekçesiyle, harç yatırmış ve hesaplanan miktarı istemiştir. Bu ıslah dilekçesine karşı davalı süresinde zamanaşımı savunmasında bulunmuştur. Mahkemece, zamanaşımı defi reddedilerek 2.1.2003 tarihli hesap raporu doğrultusunda karar yerilmiş olup, kararı davalı temyiz etmiştir.

Trafik kazasının 24.6.1995 günü olduğu, ıslah dilekçesinin ise 21.2.2003 günü verildiği anlaşılmaktadır. BK'nun 60/1. maddesine göre haksız eylemlerde zamanaşımı faile ve zarara ıttıla tarihinden itibaren bir yıldır. Davacı, olayın faili olan davalıyı olay gününden bu yana bilmektedir. Zararını ( sürekli işgücü kaybını ) ise 26.6.1998 tarihli Adli Tıp raporu ile öğrenmiştir. Bozmadan sonra alınan 12.4.2002 tarihli rapor, ilk raporda belirtilen aynı rahatsızlıklar üzerinden ve sadece meslek grup numarası değiştirilerek düzenlenmiş olup sürekli işgücü kaybı oranındaki değişiklik yapılması da yeni bir tıbbi zarar bulunduğu anlamına gelmez ve ikinci raporla belirtilen zararın öğrenme tarihi olarak esas alınmasını gerektirmez. Davacının yaralanmasında tıbbi açıdan gelişen bir durum bulunmadığı da dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Ayrıca davacının bozmadan önce alınan raporlara karşı bir diyeceği bulunmadığını belirttiği ve ilk kararı temyiz etmediği de gözetildiğinde ( usuli kazanılmış haklar dışında ) gelişen bir durum bulunmadığının davacı tarafından da benimsendiğini sonuca varılabilir. Bu itibarla zararın 26.6.1998 tarihli raporla öğrenildiği kabul edilmelidir. Öte yandan BK'nun 60/2. maddesindeki uzamış ( ceza ) zamanaşımı süresi olan beş yıllık süre geçtikten sonra ıslah dilekçesinin verildiği gözetildiğinde bu yönden de zamanaşımının dolduğu anlaşılmaktadır. Şu durum karşısında, davalının zamanaşımı savunması kabul edilerek ıslah dilekçesiyle açılan yeni dava bölümünün zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece açıklanan yönler gözetilmeden davalının zamanaşımı definin reddedilmesi bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle ( BOZULMASINA ), bozma nedenine göre öteki yönlerin şimdiden incelenmesine yer olmadığına ve temyiz eden davalı vekili için takdir olunan 275.000.000 lira duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 23.9.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 14-12-2007, 11:58   #6
Av.Selim HARTAVİ

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
Onüçüncü Hukuk Dairesi
Esas No: 2005/05697
Karar No: 2005/13292
Tarih: 16.09.2005
Mahkemesi: Ankara 8. Asliye Hukuk Mahkemesi

Tarihi: 23.12.2004

No: 278 - 574

Davacı: Sadık vekili avukat …

Davalı:… Hastanesi A.Ş.Ömer,Metin,Hasan vekili avukat …

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı Metin ve Hakan avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı Metin ve vekili avukat … ve diğer davalı Hakan ve vekili avukat … ile davacı Sadık ve vekili avukat …'nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.


YARGITAY KARARI
Davacı, 11.09.1997 tarihinde yüksekten düşmesi neticesi sağ kolunun kırıldığını, kaza sonrası başvurduğu Çankırı Devlet Hastanesi tarafından Ankara SSK hastanesine sevk edildiğini, bu hastanede koluna müdahale edilip aynı gün davalı … Hastanesine gerekli tedavinin yapılması için sevk edildiğini, davalı Dr. Ömer'in onayı ile 11.09.1997 tarihinde hastaneye yatırıldığını, davalı doktorlar Metin ve Hakan tarafından ertesi gün yaranın açılıp pansuman yapıldığını, ancak yaranın ağrılarının artması ve kolun morarması sonucu 15.09.1997 ve 16.09.1997 tarihinde yapılan ameliyatlar sonucu sağ kolunun kesildiğini, davalı doktorların yanlış tedavi ve ihmallerinin olduğunu, kolunun kesilmesi nedeniyle gelir kaybına uğradığını bildirip, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 1.000.000.000.- TL. maddi, 5.000.000.000.- TL. manevi tazminatın olay tarihinden itibaren faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, 13.12.2004 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 149.042.752.142.- TL. artırarak bu miktarın davalılardan Metin ve Hakan'dan tahsilini istemiştir.

Davalılardan … Hastanesi davaya cevap vermemiş, diğer davalılar olayda ihmal ve kusurları olmadığından davanın reddini, ıslah talebiyle istenen miktarın da zaman aşımına uğradığını savunmuşlardır.

Mahkemece, davalılardan … Hastanesi ile Ömer hakkındaki davanın reddine, davalılar Metin ve Hakan'dan 75.021.376.071.- TL. maddi, 2.000.000.000.- TL. manevi tazminatın ayrı ayrı 11.09.1997 tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline, fazla talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar Metin ve Hakan tarafından temyiz edilmiştir.


Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı, dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.

Davacı, geçirdiği kaza sonucu kırılan kolunun tedavisi için sevk edildiği … hastanesinde, davalı doktorların ihmal ve kusurları sonucu 16.09.1997 tarihinde kolunun kesildiğinden bahisle, 01.05.1998 tarihinde 1.000.000.000.- TL. maddi tazminatın tahsili talebiyle dava açmış, daha sonra 13.12.2004 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini artırarak, 150.042.752.142.- TL. ya yükseltmiştir. Davalılar tarafından davacının bu talebine karşı süresinde zamanaşımı def'inde bulunulmuştur. Davacının, 16.09.1997 tarihinde yapılan ameliyat ile kolunun kesildiği, 26.09.1997 tarihinde de hastaneden tedavisi biterek taburcu edildiği, rahatsızlığında gelişen ve artan bir durumun olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının, kolunun kesildiğini ve bu yüzden zarara uğradığını en geç hastaneden taburcu edildiği 26.09.1997 tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekir. Zararın varlığının öğrenildiği tarihte davacının dava açma hakkı doğar ve zamanaşımı da işlemeye başlar. Zararın varlığının öğrenilmesi zamanaşımının başlaması için yeterli olup, ayrıca zararın kapsam ve miktarının öğrenilmesi, zamanaşımının başlaması için bir koşul olarak aranmamaktadır. Bu durumda somut olayda 26.09.1997 tarihinden itibaren zamanaşımı süresi işlemeye başlamıştır. Taraflar arasındaki ilişki vekalet sözleşmesine dayanmaktadır. BK.nun 126/4. maddesine göre vekalet sözleşmesinden doğan davalar beş yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Davacının, 13.12.2004 tarihli ıslah dilekçesi ile istediği 149.042.752.142.- TL. lık talebi, beş yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra yapıldığından reddi gerekir. Mahkemece, ıslahla istenen miktarın reddine karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Sonuç: Birinci bent gereği sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle mahkeme kararının temyiz eden davalılar Metin ve Hakan lehine (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 400,00 YTL. duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya Metin ve Hakan'a ödenmesine, 16.09.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
birden fazla dava açılıp da kaybedilmiş olması maddi tazminat nedeni olabilir mi? Av. Muzaffer ERDOĞAN Hukuk Sohbetleri 5 23-01-2010 07:20
Uyap e-takip'te FAİZ ORANLARI YANLIŞ Av. Süleyman Emre Ötün Hukuk ve Bilgisayar Yazılımları 2 27-11-2007 09:14
Yabanci Para Alacaklarinda Faİz Oranlari Mustafa O. Meslektaşların Soruları 2 31-07-2007 11:40
kademelı faız uygulaması resenmı göz önunde tutulur... Av.Ayse E. Meslektaşların Soruları 5 04-04-2007 22:40
Tİcarİ Faİz Olay Tarİhİndekİ Yasa Mi Dava Tarİhİndekİ Yasami Uygulanir_? Seher Meslektaşların Soruları 1 08-12-2006 13:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04536796 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.