iflasın ertelenmesi kararı alan şirkete karşı icra takibi

Merhaba arkadaşlar
sizlerden yardım istediğim konu başlıkta da belirttiğim gibi iflasın ertelenmesi kararı alan (en azından şifahi olarak belirttiler) şirkete karşı çek e dayalı icra takibi yapabilirmiyiz. İİk m.179/b de kamu alacakları da dahil hiç bir takibin yapılamayacağını söylüyor.. takip başlatmazsak cek ten dolayı zamanaşımından mağdur olmazmıyız.. şimdiden teşekürler

Alıntı: Yazan Avguler Merhaba arkadaşlar sizlerden yardım istediğim konu başlıkta da belirttiğim gibi iflasın ertelenmesi kararı alan (en azından şifahi olarak belirttiler) şirkete karşı çek e dayalı icra takibi yapabilirmiyiz. İİk m.179/b de kamu alacakları da dahil hiç bir takibin yapılamayacağını söylüyor.. takip başlatmazsak cek ten dolayı zamanaşımından mağdur olmazmıyız.. şimdiden teşekürler

İcra takibini başlatın, ifalsın ertelenmesi kararını sunarlarsa takip durur. Zamanaşımı sorununuz kalmaz.

icra takibi başlatırsanız takibi iptal ettirirler. vekalet ücreti ödemek zorunda kalırsanız

alper Bey: takip başlatmazsam ilerde alacağımı nasıl sağlayabilirim?

Alıntı: Yazan Avguler Merhaba arkadaşlar sizlerden yardım istediğim konu başlıkta da belirttiğim gibi iflasın ertelenmesi kararı alan (en azından şifahi olarak belirttiler) şirkete karşı çek e dayalı icra takibi yapabilirmiyiz. İİk m.179/b de kamu alacakları da dahil hiç bir takibin yapılamayacağını söylüyor.. takip başlatmazsak cek ten dolayı zamanaşımından mağdur olmazmıyız.. şimdiden teşekürler

İflasın ertelenmesi kararı verildikten sonra icra takibi başlatırsanız, açılan takibiniz durmaz, iptal edilir.Durma; iflasın ertelenmesi kararı verildiğinde derdest olan takipler için geçerlidir. Ertelenme süresi içinde yapılan takip işlemlerine karşın süresiz şikayet yoluna gidilebileceği açık kanun hükmü karşısında tartışmasızdır.Bu durumda sayın alperyldrm'ın da belirttiği gibi vekalet ücreti ödemek durumunda kalabilirsiniz.Mahkeme tarafından iflasın ertelenmesi kararı azami 1 yıl için verilmektedir ve bu karar İİK 166 maddesi hükmü uyarınca ilan edilmekte ve ilgili Ticaret Sicil Müdürülüğüne bildirilmektedir.Dolayısıyla şirket hakkında verilmiş bir iflasın ertelenmesi kararının olduğunu bilmediğiniz hususunu da öne sürmeniz mümkün değildir.Ayrıca İİK 179/b-1 gereğince iflasın ertelenmesi süresi boyunca bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşürücü müddetler işlemeyeceğinden bir zarara uğramanızın sözkonusu olacağını düşünmüyorum. Fakat iflasın ertelemesi kararının ne zaman verildiğini, ne kadar süreyle verildiğini ve ne zaman sona ereceğini mutlaka öğrenin, tedbirinizi ona göre alın.

İyi çalışmalar..

Alıntı: Yazan Avguler alper Bey: takip başlatmazsam ilerde alacağımı nasıl sağlayabilirim?

iflas ertelemesi almış bir borçlunuz varsa alacağınız işçi alacağına dayanmıyorsa zaten % 90 alacağınızı alamıyorsunuz. Bir yıl erteleme veriliyor. ya bu 1 yılın sonunda yada ertelemenin uzatılmasına karar verilmiş ise bu uzatmanın sonunda % 90 o şirketin iflasına karar veriliyor.Zaten o 1 yıllık süre içersinde kanun boşluklarından yararlanılarak mallar kaçırılmış oluyor. İflas masasından da bize bişey kalmıyor =)

Alıntı: Yazan nephilis İflasın ertelenmesi kararı verildikten sonra icra takibi başlatırsanız, açılan takibiniz durmaz, iptal edilir.Durma; iflasın ertelenmesi kararı verildiğinde derdest olan takipler için geçerlidir. Ertelenme süresi içinde yapılan takip işlemlerine karşın süresiz şikayet yoluna gidilebileceği açık kanun hükmü karşısında tartışmasızdır.Bu durumda sayın alperyldrm'ın da belirttiği gibi vekalet ücreti ödemek durumunda kalabilirsiniz.Mahkeme tarafından iflasın ertelenmesi kararı azami 1 yıl için verilmektedir ve bu karar İİK 166 maddesi hükmü uyarınca ilan edilmekte ve ilgili Ticaret Sicil Müdürülüğüne bildirilmektedir.Dolayısıyla şirket hakkında verilmiş bir iflasın ertelenmesi kararının olduğunu bilmediğiniz hususunu da öne sürmeniz mümkün değildir.Ayrıca Madde İİK 179/b-1 gereğince iflasın ertelenmesi süresi boyunca bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşürücü müddetler işlemeyeceğinden bir zarara uğramanızın sözkonusu olacağını düşünmüyorum. Fakat iflasın ertelemesi kararının ne zaman verildiğini, ne kadar süreyle verildiğini ve ne zaman sona ereceğini mutlaka öğrenin, tedbirinizi ona göre alın. İyi çalışmalar..

Yazdıklarınıza katılıyorum. Benim şu sorularıma da yanıt verebilir misiniz?

1- Önerdiğiim şekilde takip yapıldığında, iptal/ Ya da durdurulmasına karar verilirse, zamanaşımı kesilir mi?

2- Borçlu, "bana haber verilmedi" itirazında bulunabilir mi? Derece sıralamasında kötüniyetli tutumun önüne geçilmiş olur mu?

3- Takip iptal edilirse, hüküm altına alınacak vekalet ücreti maktu değil midir?

Aynı durum bende de var.Müvekkilim olan belediye ,emlak vergisi alacağı için taşınmaza haciz koyuyor,taşınmazın sahibi şirket iflas kararı alıyor ve hiçbir haciz yapamıyoruz.Sonra öğrendik ki bunlar taşınmazı satmışlar.Bizim hiçbirşeyden haberimiz yok.Bizde iflas müdürlüğünü aradık,sıra cetelinde belediyenizin ismi yok dediler,Yani alamazsınız dediler.Bizde dedik ki: ne iflas kararından ne de satıştan haberimiz var...Yani enteresan bir durum.İflas masasına bildirmek için onun iflas ettiğini nerden bilelim...Biz sadece tapuya yazdık taşınmaz haczi için..Yani gerçekten çok ilginç ve vahim bir durum.
Daha da ilginci,belediyeye borcu olanlara haciz işlemi yapıyoruz.Amme alacağı kanununa göre devlet alacağı sayılıyor ve ilk sırada olmamız lazım.Ama firmaya hacize gittiğmizde bakıyoruz ki iflas erteme kararı elinde..Karara bakıyorum,amme alacakları da alacağını bu sebepten alamaz diyor...Yani kısacası ilginç bir durum..

Alıntı: Yazan Av.Suat Ergin Yazdıklarınıza katılıyorum. Benim şu sorularıma da yanıt verebilir misiniz? 1- Önerdiğim şekilde takip yapıldığında, iptal/ Ya da durdurulmasına karar verilirse, zamanaşımı kesilir mi? 2- Borçlu, "bana haber verilmedi" itirazında bulunabilir mi? Derece sıralamasında kötüniyetli tutumun önüne geçilmiş olur mu? 3- Takip iptal edilirse, hüküm altına alınacak vekalet ücreti maktu değil midir?

Merhaba,
Elimden geldiğince yanıtlamaya çalışayım..
1-) Sormuş olduğunuz bu soruyu genelleştirirsek; "Acaba iptal edilmiş bir takip zamanaşımını keser mi?"
Mesela Yargıtay, <<açılmamış sayılmasına>> karar verilen davaların, zamanaşımını kesmeyeceği görüşündedir. Fakat Yetkisiz yerde başlatılmış dahi olsa icra takibinin zamanaşımını keseceği görüşündedir.
Peki "iptal edilmiş bir takip zamanaşımını keser mi?"
-Sizce ?
(Bu cevap tarzını bir yerden hatırlıyorum ama )
2-) Yukarıda da belirttiğim gibi iflasın ertelenmesi kararı, İİK 166 gereğince hem ulusal ve yerel gazetelerde hem de ticaret sicili gazetesinde ilan edileceği için takip alacaklısının "bana haber verilmedi" şeklindeki itirazının dinlenmeyeceği kanaatindeyim.
3-) Takip iptal edilirse, hüküm altına alınacak vekalet ücreti maktudur. Ama sonuçta ortada ödenmesi gerekli bir vekalet ücreti olacaktır.

Saygılarımla..

Sayın Meslektaşlarım,
İflas ertelenmesi davası devam ederken icra takibi yapılamayacağına dair tedbir kararı verilmişse, İcra Mahkemesi takibi iptal etmiyor ve takibin durdurulmasına karar veriyor. Buna dair bir mahkeme kararının Yargıtayca onandığını biliyorum. İflas erteleme davası iflasın ertelenmesi kararıyla sonuçlanmış ve kesinleşmişse, açılan icra takibi iptal ediliyor. Tabi bu arada, her iki durumda da vekalet ücreti ve yargılama gideri alacaklı tarafa yükleniyor. İflas erteleme kararıyla işleyen tüm zamanaşımı süreleri durur ve erteleme kararının kalkmasından itibaren kaldığı yerden işlemeye devam eder. Bu yüzden takip yapılmasa bile kambiyo senetleri ve alacak hakkında zamanaşımı süreleri işlemez. Bu arada şunu da belirtmek isterim ki, 3167 sayılı kanun 16/B-2.fıkrası gereğince iflas ertelenme kararı da ihtiyati tedbir niteliğinde olduğundan karşılıksız çek keşide etmekten dolayı zamanaşımı da kanımca işlemez.
Saygılarımla...

Alıntı: Yazan TRINITY Sayın Meslektaşlarım, İflas ertelenmesi davası devam ederken icra takibi yapılamayacağına dair tedbir kararı verilmişse, İcra Mahkemesi takibi iptal etmiyor ve takibin durdurulmasına karar veriyor. Buna dair bir mahkeme kararının Yargıtayca onandığını biliyorum. İflas erteleme davası iflasın ertelenmesi kararıyla sonuçlanmış ve kesinleşmişse, açılan icra takibi iptal ediliyor. . .. ...

Sayın TRINITY,
Zaten doğrusu da budur. İlgili kanun maddesi "Erteleme kararı üzerine.." şeklinde başlamaktadır. Haliyle henüz erteleme kararı verilmeden, yargılama sahfasında iken iflasın ertelenmesini isteyen aleyhine açılmış bir takip hakkında iptal kararı verilmesi mümkün değildir. Fakat ortada kesinleşmiş bir İflasın ertelenmesi kararı mevcut iken açılmış bir takip iptal edilecektir. Uygulama da bu şekildedir.

Saygılarımla..

Alıntı: Yazan nephilis Sayın TRINITY, Zaten doğrusu da budur. İlgili kanun maddesi "Erteleme kararı üzerine.." şeklinde başlamaktadır. Haliyle henüz erteleme kararı verilmeden, yargılama sahfasında iken iflasın ertelenmesini isteyen aleyhine açılmış bir takip hakkında iptal kararı verilmesi mümkün değildir. Fakat ortada kesinleşmiş bir İflasın ertelenmesi kararı mevcut iken açılmış bir takip iptal edilecektir. Uygulama da bu şekildedir. Saygılarımla..

İflas erteleme davasında hiçbir takip yapılmamasına,yapılan takiplerin durmasına şeklindeki tedbir kararı çekin bankaya ibrazı ile karşılıksız çekten dolayı şikayette bulunulup ceza verilmesini engeller mi?

iflas erteleme kararına veya devam eden davada verilmiş İ.Tedbir kararında belirtildiği şekli ile ( kanunda belirtilen alacaklar müstesna ki işçi alacaklarında da özel durum var. İİK. daki hükümlere göre İflas kararından evvelki 1 yıllık dönem öncesi ve sonrası ücrete dair ayrım ) borçluya icra takibi yapamazsınız. yapılmış olan İcra takipleri için İcra Hukuk mahkemesi iptal kararı veriyor. Bu konuda yargıtay dan onama gelmiş kararlarım mevcut. Siz talebinizi durdurma istersenizde durdurma kararı veriyor. Ancak takip ettiğim dosyalarda İptalini talep ettim ve İptal kararı verildi. Vekalet ücreti de İcra Hukuk mahkemesi görevli olduğu için maktu ücrete hükmediliyor. .....

İflas Erteleme kararı Karşılıksız çek davalarının veya borçlu hakkında alacak,menfi tespit vs. davaların görülmesine engel değil.. Ayrıca borçluya karşı takip yapamasanız da eğer kefili mevcut ise kefile işlem yapabilirsiniz buna da engel yok...

Gülsüm hanım iflas erteleme kararı almış bir şirket 1 yıl dolduktan sonra alacaklılardan müvekkile taahhüt ettiği ödemeleri düzenli yapıyor ancak bir müddet sonra Tesadüfen fabrika yanıyor ve ödemeleri durduruyor. Erteleme müddetinin uzatıldığına dair bildirim de yapılmıyor müvekkillere. İcra kanununda iflasın ertelenmesi kurumu sadece kavram olarak düzenlenmiş ancak uygulanmadığında uygulanacak hükümler,usul belirtilmemiş.Tecrübelerinizi paylaşabilir misiniz bu konuda ne yapabiliriz iflasını istemekten başka.

Alıntı: Yazan Avguler Merhaba arkadaşlar sizlerden yardım istediğim konu başlıkta da belirttiğim gibi iflasın ertelenmesi kararı alan (en azından şifahi olarak belirttiler) şirkete karşı çek e dayalı icra takibi yapabilirmiyiz. İİk m.179/b de kamu alacakları da dahil hiç bir takibin yapılamayacağını söylüyor.. takip başlatmazsak cek ten dolayı zamanaşımından mağdur olmazmıyız.. şimdiden teşekürler

Madde 179/b - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./50. md.)
Erteleme kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur; bir takip muamelesi ile "kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez".
takip muameleleri bakımından böyle bir hüküm getirilmiş olması göz önüne alındığında takip başlatmak bakımından da aynı hükmün uygulanabileceğini düşünüyorum

İflas erteleme kararı alınmış ve 1 yıllık ertelemeden sonra eğer süre de uzatılmamış ise .... İflas erteleme kararını veren mahkeme kararı verdikten sonrada dosya kapanmış anlamına gelmiyor. Tayin edilen kayyum düzenli aralıklarla mahkemeye rapor veriyor. 1 yılın sonunda eğer erteleme şartları oluşmamış ise yani borçlu borçlarını ödememiş veya iyileştirme projesine uygun davranmamış ise kayyum raporu ile de sabit ise bu kez mahkeme iflas ertelemede ek süre yerine iflasına karar verir. Mahkeme iflasına karar vereceği için sizin ayrıca iflas talep etmeniz gerekmez. Eğer dava dosyasına müdahil olmamış iseniz ki süresi yok her zaman müdahil olabilirsiniz Mahkeme dosyasının akibetini araştırın. Ona göre oluşacak iflas masasına alacağınızı bildirirsiniz....

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2010/12-198
K. 2010/203
T. 7.4.2010
• TAKİBİN İPTALİ İSTEMİ ( Borçlu Aleyhine Takip Yapılmamasına Dair Bir İhtiyati Tedbir Kararının Varlığı Karşısında İhtiyati Tedbir Kararının Verildiği Tarihten Sonra Alacaklının Borçlu Aleyhine İcra Takibine Girişmesi Olanağının Bulunmadığı )
• İHTİYATİ TEDBİR KARARI ( Takibin İptali İstemi - Borçlu Aleyhine Takip Yapılmamasına Dair Bir İhtiyati Tedbir Kararının Varlığı Karşısında İhtiyati Tedbir Kararının Verildiği Tarihten Sonra Alacaklının Borçlu Aleyhine İcra Takibine Girişmesi Olanağının Bulunmadığı )
• BORÇLU ALEYHİNE TAKİP YAPILMAMASINA DAİR BİR İHTİYATİ TEDBİR KARARININ BULUNMASI ( Varlığı Karşısında İhtiyati Tedbir Kararının Verildiği Tarihten Sonra Alacaklının Borçlu Aleyhine İcra Takibine Girişmesi Olanağının Bulunmadığı )
2004/m.67,179/b
ÖZET : İstek, icra takibinin iptali istemine ilişkindir. Borçlu aleyhine takip yapılmamasına dair bir ihtiyati tedbir kararının varlığı karşısında, ihtiyati tedbir kararının verildiği tarihten sonra alacaklının borçlu aleyhine icra takibine girişmesi olanağı bulunmadığı gibi, böyle bir takibin mevcudiyeti halinde iptaline karar verilmesi gerektiği her türlü duraksamadan uzaktır. Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen ve aynı yöne işaret eden Özel Daire bozma kararına uyularak, tedbir kararının verildiği tarihten sonra başlatılan icra takibinin iptaline karar verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki takibin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesince takibin durdurulmasına dair verilen 13.3.2009 gün ve 2009/298 E, 2009/324 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekilince istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 20.10.2009 gün ve 11683-19658 sayılı ilamı ile;

( … Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/770 esas sayılı iflasın ertelenmesi davasında verilen 16.09.2008 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile İİK. nun 179/b maddesi uyarınca borçlu aleyhine 6183 sayılı kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere ( aynı maddenin 3.fıkrasında İİK.nun 206. maddesinde belirtilen 1. sıradaki alacaklar için haciz yoluyla takipler müstesna olmak üzere ) hiçbir takip yapılmamasına karar verildiği anlaşılmıştır.

İİK.nun 179/b madde hükmü gereğince açılan iflasın ertelenmesi davası nedeniyle verilen bu tedbir kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere, hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler de durur. O halde Mahkemece tedbir kararının verildiği 16.09.2008 tarihinden sonra başlatılan icra takibinin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile takibin durdurulması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir… ),

Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : İstek, icra takibinin iptali istemine ilişkindir.

Davacı/borçlu tarafından açılmış bulunan iflasın ertelenmesi davasında mahkemece 16.09.2008 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile "İcra ve İflas Kanununun 179/b maddesi uyarınca borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere ( aynı maddenin 3. fıkrasında İcra ve İflas Kanununun 206. maddesinde belirtilen 1. sıradaki alacaklar için haciz yoluyla takipler müstesna olmak üzere ) hiçbir takip yapılmamasına" karar verilmiş; anılan kararın verilmesini takiben davalı/alacaklı, 19.01.2009 tarihinde davacı/borçlu aleyhine Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yoluyla İcra Takibi başlatmıştır.

Davacı/borçlunun tedbir kararından sonra başlatılan takibin iptali istemi üzerine İcra Mahkemesi, "itirazın kabulü ile takibinin durmasına" karar vermiş; Özel Daire'ce bu hükmün yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmasından sonra Yerel Mahkeme, "iflasın ertelenmesi davası devam ederken 'hiç takip yapılmaması" yönünde verilen ihtiyati tedbir kararının uyuşmazlığın esasını çözümleyecek şekilde ve davacının dava sonunda elde etmesi gerekeni peşinen hükme bağlayacak nitelikte olduğu, bu itibarla karar sonrası başlatılan takiplerin iptali değil, durdurulması amacına yönelik olarak verildiğinin kabulü gerektiği" gerekçesiyle direnme kararı vermiştir.

İcra ve İflas Kanunu sermaye şirketleri ve kooperatifler için ayrı bir doğrudan doğruya iflas sebebi kabul etmiştir Buna göre, sermaye şirketlerinin pasifinin aktifinden fazla olması halinde Mahkeme, iflasın ertelenmesi istenilmemişse veya istenilmiş olup da yerinde görülmezse, şirketin iflasına karar verir ( m.179,I c.1 ).

Ancak; şirketin pasifinin aktifinden fazla olduğunu ticaret mahkemesine bildiren yönetim kurulu veya alacaklılardan biri, şirketin mali durumunun iyileştirilmesinin mümkün olduğuna dair bir iyileştirme projesini mahkemeye sunarak, iflasın ertelenmesini isteyebilir ( m.179,I c.2 ). Mahkeme, iyileştirme projesini ciddi ve inandırıcı bulursa, iflasın ertelenmesine karar verir ( m.179,I c.3 ).

İcra ve İflas Kanunu'nun "Erteleme Tedbirleri" başlığı altında düzenlenen 179/a,I maddesinde "İflasın ertelenmesine karar veren mahkeme, şirketin veya kooperatifin malvarlığının korunması için gerekli her türlü tedbiri iyileştirme projesini de göz önünde tutarak alır." Hükmü öngörülmüş; "Erteleme Kararının Etkileri" başlığı altında düzenlenen 179/b,I maddesinde ise, "Erteleme kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur; bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez." Hükmüne yer verilmiştir.

Bu açık hükümler karşısında, iflasın ertelenmesi kararının verilmesinden sonra alacaklının takip yapmasına yasal imkan bulunmadığından, ancak erteleme kararından sonra girişilen icra takibinin iptaline karar verilmesi olanağı mevcuttur. Bir başka ifadeyle, iflasın ertelenmesi kararı verilmeden önce, o davanın yargılama süreci devam ederken icra takibinin iptaline karar verilmesi olanaklı değildir. Esasen bu yön, Yerel Mahkemenin direnme gerekçesinde de benimsenmiştir.

Ne var ki; genel ilke bu olmakla birlikte, burada çözümlenmesi gereken sorun, Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/770 esas sayılı iflasın ertelenmesi davasının yargılaması sırasında verilen 16.09.2008 tarihli ihtiyati tedbir kararının ne şekilde uygulanacağına ilişkindir.

Anılan davada Mahkemece, "bilirkişi raporuyla şirketin borca batık olduğunun belirlendiği ve kayyım görüşü ile de iyileştirme projesinin uygulanabilir nitelikte olduğu, böylece iflasın ertelenmesi davasının şekli koşullarının oluştuğu" gerekçesiyle "borçlu aleyhine hiçbir takip yapılmamasına" dair tedbiren karar verilmiş ve borçlu şirket vekili de bu karara dayanarak, tedbir kararından sonra girişilen takibin iptalini talep etmiştir.

Şu durumda; borçlu aleyhine takip yapılmamasına dair bir ihtiyati tedbir kararının varlığı karşısında, ihtiyati tedbir kararının verildiği tarihten sonra alacaklının borçlu aleyhine icra takibine girişmesi olanağı bulunmadığı gibi, böyle bir takibin mevcudiyeti halinde iptaline karar verilmesi gerektiği her türlü duraksamadan uzaktır.

Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen ve aynı yöne işaret eden Özel Daire bozma kararına uyularak, tedbir kararının verildiği 16.09.2008 tarihinden sonra başlatılan icra takibinin iptaline karar verilmesi gerekirken, takibin durdurulması yönünde verilen önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davacı/borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda ve Özel Daire bozma kararında açıklanan nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 07.04.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.

yarx

Alıntı: Yazan gnchukukcu Gülsüm hanım iflas erteleme kararı almış bir şirket 1 yıl dolduktan sonra alacaklılardan müvekkile taahhüt ettiği ödemeleri düzenli yapıyor ancak bir müddet sonra Tesadüfen fabrika yanıyor ve ödemeleri durduruyor. Erteleme müddetinin uzatıldığına dair bildirim de yapılmıyor müvekkillere. İcra kanununda iflasın ertelenmesi kurumu sadece kavram olarak düzenlenmiş ancak uygulanmadığında uygulanacak hükümler,usul belirtilmemiş.Tecrübelerinizi paylaşabilir misiniz bu konuda ne yapabiliriz iflasını istemekten başka.

Sayın Meslektaşım,

İflasın Ertelenmesi Kararı alan bir firmaya karşı yaptırım gücünüz yok. İflas Erteleme Kararı Yargıtay tarafından bozulmadıkça veya İflasın Ertelenmesi davasına bakan Ticaret Mahkemesince iflasın ertelenmesine yeniden 1 yıl uzatma süresi verildiği sürece eliniz kolunuz bağlı bekleyeceksiniz.

Ancak ben kesinlikle beklemiyorum. İflasın Ertelenmesi kararı almış bir firma, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararlarına karşı da engelleme kararı almadığı sürece, firmanın çek ya da senet borçlarına karşı ihtiyati haciz kararı alıyorum. İşçi alacakları için zaten takibin durdurulması ya da iptali konusunda bir karar verilmesi mümkün olmadığı için davalarımı bitirip gidip haciz işlemi yapıyorum. Finansal Kiralama konusunda ise her ne kadar yasal olarak muhafaza tedbirleri alınması mümkün değilse de bazı hakimler muhafaza tedbirleri için ihtiyati tedbir kararı verdiklerinden öncelikle ihtiyati tedbir talepli dosyalarımın bu hakimler tarafından görülmesini sağlamaya çalışıyorum.

Alıntı: Yazan nephilis İflasın ertelenmesi kararı verildikten sonra icra takibi başlatırsanız, açılan takibiniz durmaz, iptal edilir.Durma; iflasın ertelenmesi kararı verildiğinde derdest olan takipler için geçerlidir. Ertelenme süresi içinde yapılan takip işlemlerine karşın süresiz şikayet yoluna gidilebileceği açık kanun hükmü karşısında tartışmasızdır.Bu durumda sayın alperyldrm'ın da belirttiği gibi vekalet ücreti ödemek durumunda kalabilirsiniz.Mahkeme tarafından iflasın ertelenmesi kararı azami 1 yıl için verilmektedir ve bu karar İİK 166 maddesi hükmü uyarınca ilan edilmekte ve ilgili Ticaret Sicil Müdürülüğüne bildirilmektedir.Dolayısıyla şirket hakkında verilmiş bir iflasın ertelenmesi kararının olduğunu bilmediğiniz hususunu da öne sürmeniz mümkün değildir.Ayrıca İİK 179/b-1 gereğince iflasın ertelenmesi süresi boyunca bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşürücü müddetler işlemeyeceğinden bir zarara uğramanızın sözkonusu olacağını düşünmüyorum. Fakat iflasın ertelemesi kararının ne zaman verildiğini, ne kadar süreyle verildiğini ve ne zaman sona ereceğini mutlaka öğrenin, tedbirinizi ona göre alın. İyi çalışmalar..

Benzer bir durum ile karşı karşıyayım. Yardımlarınızı bekliyorum. Şöyle ki;

İflas erteleme kararı verilmiş ancak yapılan itirazlar neticesinde konu Yargıtay'da olduğundan kesinleşmemiştir. İflas kararı verilmesinden sonra kayyum müvekkilinde içinde olduğu bir ödeme planı ile iflası istenen şirketin ,müvekkile olan cari borcunu kabul etmiş ve 1 yıl süre içinde ödeyeceklerini yazılı olarak beyan etmiştir. süre sonunda ödenmeyen borçla alakalı iflas kararı da kesinleşmemişken cari hesaba dayanarak ilamsız takip açtık. Borca itiraz edilmedi ancak iflas kararı dosyaya eklenerek durdurma istendi.

İtirazdan bu yana 4 ay geçmiştir ve herhangi bir gelişme yok. Bu aşamada yapmam gerekenler nelerdir? Bazı arkadaşlar iflas dosyasına dilekçe sunmam gerektiğinden bahsetmişler(bunun bir süresi var mı?) ancak daha önce böyle bir olayla karşılaşmadığım için sormak istedim.
Şimdiden cevaplar için teşekkürler.

Alıntı: Yazan av. ilhan demir Sayın Meslektaşım, İflasın Ertelenmesi Kararı alan bir firmaya karşı yaptırım gücünüz yok. İflas Erteleme Kararı Yargıtay tarafından bozulmadıkça veya İflasın Ertelenmesi davasına bakan Ticaret Mahkemesince iflasın ertelenmesine yeniden 1 yıl uzatma süresi verildiği sürece eliniz kolunuz bağlı bekleyeceksiniz. Ancak ben kesinlikle beklemiyorum. İflasın Ertelenmesi kararı almış bir firma, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararlarına karşı da engelleme kararı almadığı sürece, firmanın çek ya da senet borçlarına karşı ihtiyati haciz kararı alıyorum. İşçi alacakları için zaten takibin durdurulması ya da iptali konusunda bir karar verilmesi mümkün olmadığı için davalarımı bitirip gidip haciz işlemi yapıyorum. Finansal Kiralama konusunda ise her ne kadar yasal olarak muhafaza tedbirleri alınması mümkün değilse de bazı hakimler muhafaza tedbirleri için ihtiyati tedbir kararı verdiklerinden öncelikle ihtiyati tedbir talepli dosyalarımın bu hakimler tarafından görülmesini sağlamaya çalışıyorum.

Karar kesinleşmemişse ve takip durdurulmuşsa ne yapardınız?