Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Kasko - Tek Tarafli Kaza - Tutanak

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 09-02-2011, 17:07   #1
AV. MUSTAFA ALİ

 
Varsayılan Kasko - Tek Tarafli Kaza - Tutanak

A, X Sigorta şirketine aracının kasko sigortasını yaptırmıştır. Kasko güvencesi çarpma durumunu da kapsamaktadır.
Aracıyla bir iş için Ankara'ya giderken tek taraflı olarak kaza geçirir. İşinin önemi nedeniyle başka bir araçla yola devam eder. Aracın kazası hakkında resmi herhangi bir tutanak tutturmaz. Daha sonra tek taraflı bir beyanla kaza yaptığını, nasıl kaza yaptığını vs. sigorta şirketine bildirir. Sigorta şirketi eksper aracılığıyla olayı inceler. Olayda zabıt tutulmadığı gerekçesiyle X Sigorta şirketi ödeme yapmaz, ödeme isteğini reddeder.
A, hasar bedelini tazmin edebilir mi? Trafik polislerince zabıt tutulmaması, hasarın tazminini önleyici kesin bir etken midir?
Kara Taşıtları Kasko Genel Şartları A-5 Maddesinde, hasarın ödenmesini engelleyici şartlar arasında böyle bir husus bulunmaması gerekçesiyle, hasar bedeli Mahkeme yoluyla tazmin edilebilir mi?
Teşekkürler...
Old 09-02-2011, 17:28   #2
AV.SEDAT

 
Varsayılan

Sigorta şirketinin rücu edeceği 3. kişi veya 3. kişinin kusuru olsun olmasın, eğer sigortalı sigortacının rücuu hakkını ortadan kaldıran bir eylemde bulunursa hasar bedeli ödenmez. Bu eskiden sigorta genel şartlarında vardı, ama sanırım çıkartılmış... Tamamını okuyamadım ancak, bir yerinde bu anlama gelecek birşey konmuşsa sigorta haklı olabilir...
Old 09-02-2011, 21:17   #3
Malik Eskişehirli

 
Varsayılan

Merhaba.
Kasko Sigorta teminatı ( istisna şartları hariç )kusurluluk üzerinden çalıştırılır ve ihtiyari bir sigorta türüdür. Bu nedenle,zabıt tutma gibi bir zorunluluk da söz konusu değildir. Diğer taraftan, birtakım duraksamalar sigortalının sigorta güvencesinden yoksun kalması sonucunu doğurmaz ve bu halde de hasarın teminat harici kaldığının ispat yükü sigortacının üzerindedir. Yargılama süreci dikkate alındığında, tespit yaptırılmasında yarar olabilecektir. Ayrıca, yargılamada KDV talebinde bulunulması düşünülüyor ise fatura alınması gerekecek, aksi durumda KDV siz de zarar tazmin
edilebilecektir.
Old 10-02-2011, 17:17   #4
AV. MUSTAFA ALİ

 
Varsayılan

Sayın Eskişehirli, yanıtınız için teşekkür ederim. Araç müvekkil tarafından fatura karşılığında tamir edilmiştir. Müvekkilin kaza yaptığı, nasıl yaptığı bellidir. Eksper tarafından durum incelenmiş ve red kararı verilmiştir.
Aklıma sigortacının ödeme yapmasını engelleyecek bazı ihtimaller gelmekte. Mesela müvekkilin alkollü olması, sürücünün başka bir kişi olması gibi ihtimaller. Resmi tutanak bu ihtimalleri ortadan kaldırmakta iken, bizim durumumuzda bu ihtimallerin olup-olmadığını ispat yükü bizde midir? Veya bu ihtimaller sigortacının ödeme yapmasını engelleyici durumlar mıdır? Tekrar teşekkür ederim.
Old 10-02-2011, 22:02   #5
Malik Eskişehirli

 
Varsayılan

Sn. M.ALİ.
İspat yükü sizde değil. Sigortacının " tamir et gel " önerisini nasıl kabul ettiniz analşılır durum değil! Böyle bir yaklaşım sigortanın genel prensiplerine ve poliçe şartlarına aykırı. Kabulle tamir ettirme yerine, bir tespit yaptırılsaydı daha iyi olurdu. Sigortacı hsar sonuçlarını sigortalıya 15 Gün içinde bildirmemekle Genel Şartları B.33.1 mad. açıkça ihlal etmiş veya başından savmış!Yargılamada BK hasarı değerlendirecektir. BK nın gözünden kaçma ihtimaline karşın belirttiğim mad. ve Temerrüdün takip eden gün ( En geç Eks.Rap. Tarihi )başlatılması gerektiğini beyanda yazın. Daha çok yazacak şeyler var ancak diğer katılımcılara da zaman ayırmam gerekiyor.
İyi çalışmalar.
Old 11-02-2011, 09:49   #6
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan AV. MUSTAFA ALİ
A, X Sigorta şirketine aracının kasko sigortasını yaptırmıştır. Kasko güvencesi çarpma durumunu da kapsamaktadır.
Aracıyla bir iş için Ankara'ya giderken tek taraflı olarak kaza geçirir. İşinin önemi nedeniyle başka bir araçla yola devam eder. Aracın kazası hakkında resmi herhangi bir tutanak tutturmaz. Daha sonra tek taraflı bir beyanla kaza yaptığını, nasıl kaza yaptığını vs. sigorta şirketine bildirir. Sigorta şirketi eksper aracılığıyla olayı inceler. Olayda zabıt tutulmadığı gerekçesiyle X Sigorta şirketi ödeme yapmaz, ödeme isteğini reddeder.
A, hasar bedelini tazmin edebilir mi? Trafik polislerince zabıt tutulmaması, hasarın tazminini önleyici kesin bir etken midir?
Kara Taşıtları Kasko Genel Şartları A-5 Maddesinde, hasarın ödenmesini engelleyici şartlar arasında böyle bir husus bulunmaması gerekçesiyle, hasar bedeli Mahkeme yoluyla tazmin edilebilir mi?
Teşekkürler...

Aşağıdaki kararları okumanıız öneririm.


Alıntı:
T.C.

YARGITAY

17. HUKUK DAİRESİ

E. 2008/5579

K. 2009/1274

T. 10.3.2009

• KAZA TESPİT TUTANAĞI ( Davalı Sigorta Şirketi Tarafından Hasarın Poliçe Teminatı Kapsamında Olmadığına Dair Somut Deliller İbraz Edilmemiş Olmasına Göre İspat Külfetinin Yer Değiştirdiği Gerekçesi İle Davanın Reddinin Hatalı Olduğu )

• RİZİKONUN GERÇEKLEŞMESİ ( Hasarın Poliçe Teminatı Kapsamında Olmadığına Dair Somut Deliller İbraz Edilmemiş Olmasına Göre İspat Külfetinin Yer Değiştirdiği Gerekçesi İle Davanın Reddinin Hatalı Olduğu )

• İSPAT KÜLFETİ ( Davalı Sigorta Şirketi Tarafından Hasarın Poliçe Teminatı Kapsamında Olmadığına Dair Somut Deliller İbraz Edilmemiş Olmasına Göre İspat Külfetinin Yer Değiştirdiği Gerekçesi İle Davanın Reddinin Hatalı Olduğu )

4721/m.6

6762/m.1262, 1281, 1292

ÖZET : Davalı vekili kaza tutanağının doğru olmadığını sürücünün davacı S. S. olduğunu, sürücünün S. S. olması halinde de alkollü olduğunu belirtmiş ise de tutanak içeriğinin aksini ispata yarar somut deliller ileri sürmüş değildir. Bu nedenlerle mahkemece, kaza tespit tutanağının aksinin ne şekilde kanıtlanmış olduğunun, somut kanıtlarının gösterilmemesi ve davalı sigorta şirketi tarafından hasarın poliçe teminatı kapsamında olmadığına dair somut deliller ibraz edilmemiş olmasına göre, mahkemece, ispat külfetinin yer değiştirdiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.

DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkiline ait aracın davalı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, araçta meydana gelen hasar bedelinin sigortalıya ödenmediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak , üzere, 750.00.YTL'sı tazminatın reeskont faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini 3.750-YTL arttırarak 4.500.YTL tahsilini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde kaza sırasında aracın davacı idaresinde bulunduğunu, ancak; alkollü olması ve ehliyetinin bulunmaması nedeniyle S. S.'nın sürücü olduğunu söylediklerini, S.S.'da alkollü olduğunu, hasarın teminat dışı olduğunu, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece kazanın sigortalının ihbarında belirtildiği şekilde gerçekleşmediğinden ispat yükünün yer değiştirdiği, davacı sigortalının kazanın teminat kapsamında hasarlandığını ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. TTK.nun 1282 nci maddesi uyarınca sigortacı geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sorumlu olduğu gibi, aynı yasanın 1281 nci maddesine göre kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın da sigortacı tarafından kanıtlanması gerekir. Olayın sigortalının ihbar ettiği şekilde değil de, sigortacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmesi halinde ise bu oluş şeklinin Kasko Sigortası Genel Şartları'nın A.5 maddesinde sayılan teminat dışında kalan hallerden olması gerekmektedir.Ancak sigortalı Kasko Poliçesi Genel Şartlarının 1.5 maddesi ve TTK. 1292/3. maddesi uyarınca rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar mükellefiyetini kasten yerine getirmez veya iyiniyet kurallarına açıkça aykırı şekilde sigorta teminatı dışında kalan bir hususu sanki bu oluşan rizikonun teminat içinde imiş gibi ihbar ederse ispat külfeti yer değiştirip oluşan rizikonun teminat içinde kaldığını ispat külfeti sigortalıya geçer.

Davacı tarafından dava konusu kazaya ilişkin olarak düzenlenen trafik kazası tespit tutanağı ve diğer belgelerin davalı sigorta şirketine bildirilmesinden sonra davalı sigorta şirketi tarafından sigorta teminatının ödenmemesi üzerine işbu dava açılmıştır. Davalı vekili, dava konusu kaza sırasında aracın iddia edildiği gibi S. S. tarafından değil ehliyetsiz ve alkollü sürücü davacı S. S. tarafından kullanıldığını, araç sürücüsü olarak gösterilen S. S.'nın ise alkollü olduğunu , bu konudaki ispat külfetinin M,K.'nun 6 ve TTK.'nun 1281/2.maddeleri uyarınca davalı sigorta şirketine ait olduğunu ileri sürmüştür. Kazadan sonra düzenlenen kaza tespit tutanağında, sürücünün S. S. olduğu ve alkolsüz olduğu belirtilmiştir. Mahkemece ifadelerine başvurulan kaza tespit tutanağını düzenleyen tutanak mümziileri de tutanak içeriğinin doğru olduğunu beyan etmişlerdir, kaza tespit tutanağının aksi ispat edilene kadar geçerli resmi belge niteliğindedir. Davalı vekili kaza tutanağının doğru olmadığını sürücünün davacı S. S. olduğunu, sürücünün S. S. olması halinde de alkollü olduğunu belirtmiş ise de tutanak içeriğinin aksini ispata yarar somut deliller ileri sürmüş değildir. Açıklanan nedenlerle mahkemece, kaza tespit tutanağının aksinin ne şekilde kanıtlanmış olduğunun, somut kanıtlarının gösterilmemesi ve davalı sigorta şirketi tarafından hasarın poliçe teminatı kapsamında olmadığına dair somut deliller ibraz edilmemiş olmasına göre, mahkemece, ispat külfetinin yer değiştirdiği gerekçesi ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile usul ve yasaya aykırı bulunan hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 10.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Alıntı:
T.C.

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/710

K. 2006/851

T. 2.2.2006

• TAZMİNAT DAVASI ( Davalı Sigorta Şirketine Kasko Poliçesiyle Sigortalı Aracın Tek Taraflı Geçirilen Kaza Sonucu Hasarlanması Nedeniyle Uğranılan Zararın Tazmini Talebi )

• KASKO SİGORTASINDAN FAYDALANMA HAKKI ( Sigortalının Rehin Hakkı Sahibi Olması Nedeniyle Sigortadan Tazminat Talep Etme Hakkının da Ona Ait Olması )

• REHİN HAKKI SAHİBİ SİGORTALI ( Kasko Sigortasından Tazminat Talep Etme Hakkının Rehin Hakkı sahibi Sigortalıda Olması )

• AKTİF TARAF SIFATI ( Kaskodan Tazminat Talep Etme Hakkının Rehin Hakkı sahibi Sigortalıda Olması-Asıl Dava ve Talep Hakkına Sahip Bankadan Açılan Davaya Muvavafakat veya İcazetlerinin Olup Olmadığının Sorulmasının Gerekmesi )

• HUSUMET ( Kaskodan Tazminat Talep Etme Hakkının Rehin Hakkı sahibi Sigortalıda Olması-Asıl Dava ve Talep Hakkına Sahip Bankadan Açılan Davaya Muvavafakat veya İcazetlerinin Olup Olmadığının Sorulmasının Gerekmesi )

6762/m.1281,1292

ÖZET : Sigortalı rehin hakkı sahibi olduğundan sigortadan tazminat talep etme hakkı da öncelikle ona aittir. Bu itibarla, sigorta ettiren ancak lehine rehin verilen alacaklının açık muvafakatını almak şartıyla ve kendi menfaati de zedelendiği takdirde, tazminat isteme hakkına sahip olur. Buna göre mahkemece yapılacak iş, asıl dava ve talep hakkına sahip bankadan açılan davaya muvafakat veya icazetleri olduğuna dair gerekli belgeyi sunması için davacı tarafa süre verilmesi ve bu usuli işlem tamamlandığı takdirde işin esasına girilmesidir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada E. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 16.09.2004 tarih ve 2004/138-2004/247 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi M. Ş. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkiline ait aracın davalı şirkete kasko poliçesi ile sigortalı olduğu sırada meydana gelen tek taraflı trafik kazası sonucu hasarlandığını, sigorta eksperi tarafından yapılan inceleme sonucu hasarın tespit edilmesine ve istemde bulunulmasına rağmen davalının ödeme yapmadığını ileri sürerek müvekkilinin aracında oluşan hasar ve davalının edimini yerine getirmemesinden dolayı uğradığı zarar toplamı olan 4.243.380.000 TL.sının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili,kazadan sonra tutanak düzenlenmemesi ve kaza mahallinde ekspertiz incelemesi yapılmasına imkan vermeyecek şekilde aracın çekilmesi sonucu davacının kasko poliçesi genel şartlarına ve TTK'nun 1292. maddesine aykırı davranışta bulunduğunu ve böylelikle sigorta haklarını zayi ettiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan incelemeler sonucu kaza sırasında aracı kullanan şahsın alkollü olduğu ve kazanın bu nedenle meydana geldiğinin anlaşıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davaya konu kazanın 20.04.2003 tarihinde saat 20.30 sıralarında meydana geldiği, davacının aracı olay yerinde bırakarak durumu yetkili mercilere bildirmeden evine gittiği, daha sonra aracın davacının yakınları tarafından olay yerinden çekildiği, davacının kazadan hemen sonra olayı yetkili mercilere bildirmemesi, kaza tutanağı ve alkol durumuna ilişkin rapor düzenletmemesi gibi davranışları nazara alındığında davacının Kasko Sigortası Genel Şartları ile TTK'nun 1292. maddesine aykırı davrandığı, kazayı zamanında ve iyi niyetle davalı şirkete ihbar etmediği, davacı sigortalının kendi haksız ve kötü niyetli hareketleri ile sigorta haklarını zayi ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı,davacı vekili temyiz etmiştir.

1- Dava, davalı şirkete kasko poliçesiyle sigortalı aracın hasarlanması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.

Davaya konu. tazminat alacağının dayanağını oluşturan sigorta poliçesinde dava dışı ... E. Şubesi'nin "rehinli alacaklı" olarak geçtiği anlaşılmıştır. Böyle bir durumda, sigortalı rehin hakkı sahibi olduğundan sigortadan tazminat talep etme hakkı da öncelikle ona aittir. Bu itibarla, sigorta ettiren ancak lehine rehin verilen alacaklının açık muvafakatını almak şartıyla ve kendi menfaati de zedelendiği takdirde, tazminat isteme hakkına sahip olur. Buna göre mahkemece yapılacak iş, asıl dava ve talep hakkına sahip bankadan açılan davaya muvafakat veya İcazetleri olduğuna dair gerekli belgeyi sunması için davacı tarafa süre verilmesi ve bu usuli işlem tamamlandığı takdirde işin esasına girilmesi gerekirken; davacının aktif taraf sıfatına ( husumete ) ilişkin olan ve mahkemece re' sen göz önünde bulundurulması gereken bu eksiklik giderilmeden yazılı şekilde işin esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

2- Kabul şekline göre de, sigorta sözleşmeleri gerek kuruluşları sırasında, gerek devamlarında, gerekse rizikonun gerçekleşmesinden sonraki ihbar yükümlülükleri bakımından iyi niyet esasına dayalı sözleşme türlerindendir. Taraflar arasında geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sigortacı sorumlu olduğu gibi, TTK'nun 1281 nci maddesi hükmüne göre, kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Ancak, olayın sigortalının iddia ettiği şekilde değil de, sigortacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmiş olması halinde ise, bu oluş şeklinin Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.5'nci maddesinde sayılan teminat dışında kalan hallerden olması gerekmektedir. İlkeler bu şekilde olmakla beraber; sigortalı Kasko Poliçesi Genel Şartlarının 1.5 nci maddesi ve TTK'nun 1293/3ncü maddesi uyarınca rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbarda bulunma mükellefiyetini kasten yerine getirmez veya iyi niyet kurallarına aykırı şekilde sigorta teminatı dışında kalan bir hususu teminat içinde kalacak şekilde ihbar ederse ispat külfeti yer değiştirip, oluşan rizikonun teminat içinde kaldığının ispatı külfeti sigortalıya geçer.

Açıklanan bu ilkeler doğrultusunda somut olaya bakıldığında; davacı aracının 20.04.2003 tarihinde meydana gelen kaza sonucu hasarlandığını iddia etmiş, bu kazaya ait resmi bir tutanak ve belge ibraz edememiştir. İhbarın yasal sürede yapılmaması ve resmi makamlarca kaza tutanağı ile olay yeri görgü tutanağının düzenlettirilmemiş olması salt bu nedenlerle tazminat isteme hakkının düşmesi sonucunu doğurmaz. Davalı sigorta şirketi, aracın kaza sırasında alkollü olarak kullanıldığını ve kazanın bu nedenle meydan geldiğinden hasarın teminat dışında kaldığını ileri sürmüştür. Ancak, dosyada bu yöndeki iddiasını kanıtlayacak deliller bulunmamaktadır. Bu durumda meydana gelen rizikonun teminat dışında kaldığı hususunun davalı tarafından somut delillerle ispatlanamamasına rağmen mahkemece ispatlanmayan hususun sübuta ermiş gibi kabul edilmesi sonucu davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu itibarla kabul şekli açısından da kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) ve ( 2 ) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02.02.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 31-10-2013, 16:33   #7
matruska

 
Varsayılan

Sigorta şirketi iddialarını somut delillerle ispatlayamadıktan sonra hasar talebini reddedemez. Araştırma raporları da somut delil olarak kabul edilmemektedir, yazılıu bir beyan vs yoksa. bu konuda sayısız Yargıtay içtihadı mevcuttur.
Old 01-11-2013, 15:35   #8
matruska

 
Varsayılan

sigortalının resmi makamlara tutanak tutturmamış olması hasarın teminat dışında kalmasına yol açmaz. sigortacı iddialarını somut delillerle ispatlayabilirse ispat yükü ancak o zaman yer değiştirebilecektir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Ödenmeyen Kasko Bedeli - Kaza Mahalini Terk mehmetardic Meslektaşların Soruları 25 07-07-2017 05:42
Kira Sozlesmesinin Tek Tarafli Feshi umutlaw Meslektaşların Soruları 2 21-05-2009 23:40
Tek tarafli kira sozlesmesi feshi umutlaw Meslektaşların Soruları 3 11-08-2008 11:09
Hakimin Tek Tarafli Karar Degistirmesi Ozi Meslektaşların Soruları 36 29-02-2004 17:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05682993 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.