Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin]

Anket Sonucu: Polisin Yetkilerini Arttıran yasa tasarısını onaylıyor musunuz?
Evet 137 34,68%
Hayır 241 61,01%
Kararsız 17 4,30%
Oy Verenler: 395. Bu ankette oy kullanamazsınız. (Anket no : 171)

POLİSİN YETKİSİ ARTIRILIYOR : Suç olmadan da parmak izi alınabilecek

Yanıt
Old 16-06-2007, 16:03   #91
AV.ZAFER TUNCA

 
Varsayılan üzücü hem de inanılmaz üzücü???

Alıntı:
Yazan Av.Nebi
Bir avukatın aranmamasını gerektirir ne olabilir ki ? Tabi bide şöyle bişey var avukat olarak ayrıcalıklarımızın bulunması hepimizin olduğıu gibi benimde hoşuma gider elbet.

bu cümle bence sayın nebi' nin eğlenceli ve keyifli bir anına gelmiş. belki de bizleri tebessüm ettirmek için söylenmiş. aksini düşünmek bile istemiyorum. "bir avukatın aranmamasını gerektirir ne olabilir ki?".... Bir avukatın bunu cidden söyleyebiliyor olması, benim gibi daha mesleğin ilk basamağında bile olmayan ama mesleğine aşık bir hukukçuyu derinden yaraladı.
Old 16-06-2007, 16:43   #92
AV.ZAFER TUNCA

 
Varsayılan anlatamadım anlaşılan

iddia dokunulmazlığı ve bir avukatın istediği sertlikte bir uslüp benimseyebileceğini(hukuk çerçevesinde) henüz mevcut hukuk kültürümüz kaldıracak aşamada değil. bu yüzden düşüncelerimi korumama rağmen, tartışmayı gereksiz gödüğümden mesajımın ilgili bölümlerini sildim. buradaki ifadelerin bireylerle ilgili olmadığını, fikirlerle ilgili olduğunu, fikirlerin özgürce savunulmasının her fikrin söylenmesi ve korunması demek olmadığını belirtmek isterim. insanları koruduğumuz kadar hukuku da koruduğumuz günlerin gelmesi umuduyla...
Old 16-06-2007, 16:48   #93
AV.ZAFER TUNCA

 
Varsayılan ben teşekkür ederim

yazdığım cevaptan sonra karşılıklı bir tartışmaya girmiş olsak da, böyle hararetli bir ortamda jestime aynı incelikte bir jestle karşılık vermeniz çok hoştu.teşekkürünüze ben de teşekkür ederim .
iyi çalışmalar..
Old 17-06-2007, 13:52   #94
persona

 
Varsayılan

sayin ayçin turna güler , benim Londra da yasiyor gibi gozukmem Turkiyede olup bitenden habersiz oldugumu tek basina gostermez bence, istanbul barosu CMUK servisinde calismis birisi olarak, neler olup bittiginin cok iyi bilincindeyim...

ve

bu foruma konu olan seylerin, sizin yazdiginiz seylerle direk baglantili oldugunu pek dusunmuyorum... biz burada 2007 yilinda polisimizin temel gorevi olan suclulari yakalama konusunda nasil etkili kilabiliriz bence bunu tartisiyoruz... parmak izi bankasi kurmasi, kamera sistemleri kurmasi,DNA bankasi kurmasi , terorle mucadele eden bir toplum olarak insanlarin durdurulup aranabilmesi... teknik kapasitesinin arttirilmasi.. ( bugun oyle teknolojiler varki, cezaevlerine giriste sizin uzerinizde ne oldugu cok kolay anlasiliyor, yani o bizim cezaevleri girisine konan o ilkel alet hala niye orda anlamis degilim,)

butun bu gelismeler bence olmasi gereken yerinde gelismeler, cunku ben eski kovboy filmlerindeki TEXAS a benzer bir ulkede acikcasi yasamak istemiyorum...

sizin dediginiz, iskence vakalari, polisin asiri guc kullanmasi, bu tur konular bence baska bir forumun konusu, mesela polisimizi nasil hukuk icinde tutabiliriz.... hem polisle ilgili her konunun hep bu tur konulara kaymasindaki mantigi anlamiyorum... biz polisimiz ve onun etkinligi uzerine objektif bir tartisma yapamayacak miyiz?

ben acikcasi, daha etkin, suclulara , teroristlere korku veren, mafyadan daha guclu, bagimsiz bir polis teskilati pesindeyim... bence biraz avukatlik kimligimizi ve insan haklari ders kitaplarimizi birakip soyle bir cevremize bakmamizin zamani geldi, nasil bir topluma donduk, ve ne yapabiliriz diye... ornek mi isterseniz, iste birkac haber basligi, turkiye uyusturucu trafiginde bir numara, fuhus aldi basini gidiyor,insanlar kamyon kamyon doldurulup istanbula suc icin yetistirilmek amaciyla getiriliyor, bugun istanbulda bircok isyeri polis tarafindan degil mafya tarafindan korunuyor... butun bu ornekler sadece birkaci... butun bunlar olurken turk polisi zavalli haliyle sadece seyrediyor...

saygilar.
Old 18-06-2007, 07:02   #95
Deniz İpek

 
Varsayılan

pardon arkadaslar ama konu amacından bıraz sapmıs sanırım..
Old 18-06-2007, 07:25   #96
AV.ZAFER TUNCA

 
Varsayılan asıl sorun ne?

Bu meselede herkes farkında ki, mesele yetkilerin azlığı- çokluğu, işlevselliği- faydasızlığı, gerekliliği- gereksizliği değil. yetkilerde kanun koyucu tarafından sürekli oynama yapılsa dahi, aslında uygulamada hep aynı polis profili var. polisin yetkisi, bildiğinden ve alıştığından öte gidemiyor.
yetki verilmesine karşı çıkan ve yetki verilmesini savunan iki farklı görüş var. yetkilerin neler olduğu hiçbir zaman çok fazla ilgi çeken yön olmayacaktır.

tüm bunların asıl nedeni şu: KONTROLSÜZ GÜÇ, GÜÇ DEĞİLDİR!
mesele yetkilerde artış yapmak değil, kolluk kuvvetlerinin niteliklerinde artışa gitmek, vasıfları yüksek tutmak. tartışma asıl bu noktadan kaynaklanıyor. yetkilerin işe yaramayacağını bu yüzden artırımın faydasız olacağını düşünen taraf bunu düşünüyor. "üniversiteyi kazanamadım, işim yok, 6 ayda polis olayım da hayatımı kurtarayım" diye girilen bir meslek oldu polislik vaktinde.hepimizin bu tür tanıdıkları oldu polis olan. bu ister istemez, polisin kendisinin de şikayetçi olduğu şekilde kaliteyi düşürdü meslekte. halbuki niteliği gereği, bence üniversite eğitimi düzeyinde bir eğitime tabi tutulmalıydı polisler.
kanun koyucu yetkilerden önce sanırım konunun temeli olan bu noktada düzenlemeye gitmeli. sonra zaten yetki verilmiş, verilmemiş meselesi tartışılmaz. "bu yetkileri verelim mi gerekli mi, yoksa bu yetkilere gerek yok mu" meselesi ancak o zaman Türkiye' de tartışılabilir.
Old 18-06-2007, 10:07   #97
Deniz İpek

 
Varsayılan

sayın Zafer Tunca sıze katlıyorum.polıslık daha nıtelıklı bır hale getırmelı.unıv.de kazanamayan cogu arkadasım hep boyle dusunmustu 'napalım kazanamadım hadı polıslık sınavına gırelım'..
hal boyle olunca kolluk kuvvetı ıslevını yıtırıyor.amac sadce unıformaları gıyıp para kazanmak oluyor.sımdı polısın yetkelerını arttırsak nasıl olcak? hersey yolunamı gırecektabıkı hayır.polıs okullarında egıtımı daha agırlastırlmalı ve polıslıge gırıs sartları daha cok zor olamalı.sonucta kalıte nıtelık artacagı ıcın polıslere verılen yetkının onemı daha cok artacaktır.
saygılarımla.
Old 19-06-2007, 11:07   #98
ayçin turna güler

 
Varsayılan

ÇÜRÜK YUMURTALAR YOK:SİSTEMİN, EMNİYET ANLAYIŞININ, MUHALİF KESİME BAKIŞ AÇISININ ÇÜRÜMÜŞÜŞ OLDUĞU ORTADA..
12 EYLÜL SONRASINDAKİ BİLANÇO İŞTE BU:

tbmm kapatildi, anayasa iptal edildi, siyasi partiler, dernek ve sendikalar yasaklandi
-650.000 kisi gozaltina alindi
-230.000 kisi yargilandi
-50 kisi idam edildi
-171 kisi iskenceden oldu
-299 kisi cezaevinde oldu
-95 kisi "catismada" oldu
-14 kisi aclik grevinde oldu
-217 kisi kuskulu bicimde oldu
-16 kisi "kacarken" vuruldu
-43 kisinin "intihar" ettigi bildirildi
-30.000 kisi fislenip isten cikarildi
-14.000 kisi vatandasliktan atildi
-39 ton kitap, dergi ve gazete yakildi ve imha edildi
-937 sinema filmi "sakincali" bulunarak yasaklandi
-cuntacilar yaptiklari anayasaya kendilerini koruyan maddeler koyduklari icin yargilanamadilar
-turkiye hala cuntacilarin yaptiklari anayasa ile yonetilmektedir.
İŞİN ASIL VAHİM TARAFI BU SAYILAR ARTIYOR..BİR YOL AÇILDI DARBEYLE VE DURMUYOR..KİMİ ZAMAN BELKİ AZALIYOR AMA ASLA BİTMİYOR..BU YASANIN ADI BİLE, POLİSİN FÜTURSUZCA DAVRANMADAKİ İVMESİNİ HIZLANDIRDI..KALDIKİ YASANIN YÜRÜRLÜĞÜ...

LÜTFEN İNTERNETTE GAZETE İNTERNET SAYFALATRINI DÜZENLİ TAKİP EDİN ÖZELLİKLE BU GÜNKÜ MİLLİYETE BAKIN POLİSİN YETKİLERİNİ(!)N NE İŞE YARADIĞINI GÖRECEKSİNİZ..ÜSTELİK MAALESEF BU POLİS HATALARI YETKİLERİ AZALTSAK DA BİTMEZ ÖNCE ONLARI VİCDANLI HALE GETİRMELİYİZ...
Old 20-06-2007, 00:00   #99
superavukat

 
Varsayılan

İŞİM VAR GÜCÜM VAR!
İş yetiştirmeye uğraşırken , randevuma yetişmeye uğraşırken beni polis durduracak!
Üstümü arayacak! Ne arıyorsun üstümde diyemeyeceğim!

Polis kibar değil! Beni işimden ettiği için özür dilemeyecek! Bana Lan diyecek Höt diyecek!
Direnirsem şiddet uygulayacak , dövecek! DÖVME HAKKI VAR!
Profesördü , üç dil biliyordu , doktordu , avukattı demeyecek.
Tipini beğenmedim diyecek , küpe takıyordu diyecek , yan baktı diyecek.

Beni dövdürtmek için kanun çıkarıyorlar arkadaşlar...
Ben kim miyim? Ben Türk vatandaşıyım.

Küçük Balığı Büyük balıktan korumakiçin getirilen polisin kendisi artık bir büyük balık...Büyük balık sayısı iki oldu sevgili dostlarım.Küçük balık yine tek başına.
Old 20-06-2007, 00:08   #100
superavukat

 
Varsayılan

Eskiden bir insanın hapse girmekten , polis şiddetinden kurtulmasının yolu , suç işlememek , suç potansiyeli olanlardan uzak durmaktı.
Artık bir insanın hapse girmekten veya polis şiddetinden korunmasının tek yolu şans.
Hayatında aklından suç işlemeyi dahi geçirmemiş bir insan artık polis tarafından şiddete maruz kalabilecek , gözaltına alınabilecek , karşı çıkarsa hapse girebilecek.

Kanun tüm insiyatifleri polise bırakmış. Şüpheli gördüm diyecek..aksini ispatlamanız , hayır şüphesiz görünüyordum bakın bu da tam o anki fotorafım demeniz mümkün mü? Değil. Polise direndiğin için dayak yiyeceğim.Bakın polise direnmiyordum diye ispat edebilir misiniz? HAYIR! Demek ki polis bir adamdır ki , istediğini gidip döver.

Hukuk devletine yakışmadı.
Old 22-06-2007, 10:51   #101
barisokcuoglu

 
Varsayılan

Süperavukat adlı meslektaşımın söyledikleri bence çok doğru tespitler, sanırım bu konuda yazan çoğu meslektaşım da aynı görüşlerde. Ankara Adliyesi'ne giderken Sıhhıye köprüsünü kullanan arkadaşlar herhalde görmüşlerdir. Son on gündür rastladığım bir uygulama var. Sıhhıye köprüsü üzerinde 5-6 motosikletli polisten oluşan bir ekip yolu her gün kesmekte ve gelip geçenlerden tamamen rastgele olduğunu düşündüğüm bir şekilde ayıklama yaparak arama ve kimlik kontrolü yapmakta. Bu sırada kimlik kontrolü yapılan şahıslar, ellerinde kısa namlulu otomatik tüfekleri bulunan polislerin nezaretinde tek sıra halinde korkuluklara dayanarak beklemekte. Genellikle esmer ve doğu anadolulu olduğu anlaşılan bu insanlar yoldan gelip geçenlerin bakışları altında başlarına ne geleceğini beklemekteler. Ben her gün göz göze geldiğim bu polislerden birinin beni de durdurmasını bekleyerek bu noktadan geçiyorum. Sanırım sarışın ve takım elbiseli olduğum için durdurulmuyorum. Ama Diyarbakır doğumlu ve kirli sakallı olsaydım durumun değişeceğinden adım gibi eminim. Şunu sormak istiyorum, polisin bu yetkileri keyfi olarak kullanmayacağını düşünen insanlar, hiç mi keyfi polis uygulamalarıyla karşılaşmadılar ? 94-99 yılları arasında öğrenim görmüş biri olarak yüzlercesi ile karşılaştığımı iddia edebilirim. Polisin durdurma ve arama yetkisini haklı bulanlar gençliklerinden kalan şu anıyı hatırlarlar mutlaka; Kız arkadaşınla gece romantik olarak bir yürüyüştesin, arkadan bir ses ''hoop gençler nereye'' telsiz sesi araya karışırken, diğer polis ''abi alalım bunları şunun tipe bak''
son bir söz: İngiltere örneği nasıl değerlendirilebilir üzerine, tek suçu metroya binmek ve esmer olmak olan Brezilyalı'nın öldürülmesi, İngiltere halkında tepkiye yol açmamış, peki öldürülen sarı saçlı mavi gözlü bir ingiliz vatandaşı olsaydı durum ne olacaktı.
Dünyada bir kavram var sayın arkadaşlar ''Polis Terörü'' bu nereden kaynaklandı acaba? Saygılarımla...
Avukat Barış OKÇUOĞLU
Old 23-06-2007, 09:23   #102
Defi-Def

 
Varsayılan

RADİKAL - İSTANBUL - Ümraniye'de, hırsızlık yaptığı iddiasıyla gözaltına alınıp üç ayrı karakol gezdirilen, bu süreçte işkenceye maruz kaldığı öne sürülen ve Ümraniye Cezaevi'nde kaldığı ilk gün ölen Mustafa Kükçe'nin ailesi, polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.
Kükçe'nin babası Adem, eşi Sevda, çocukları Devran ve Ozan Kükçe ile dayısı Gazi Alver, dün İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde basın açıklaması yaptı. Kükçe'nin eşi Sevda Kükçe, eşinin adliyeye geldiği sırada yürüyemediğini belirterek şöyle konuştu: "Ağzından köpükler çıkıyordu. 'Başım boynum ağrıyor. Beni kurtarın' dedi. Mustafamı polisler işkenceyle öldürdü." Baba Adem Kükçe, "Oğlumun ölümüne neden olan polislerin bulunmasını istiyorum" diyerek gözyaşlarına boğuldu. Kükçe'nin iki oğlu Ozan ve Devran, babalarının morgda çekilmiş fotoğraflarını görüp "Babam nerede" diye sorunca toplantıya katılanlar gözyaşlarını tutamadı. Ailenin avukatı olan eski İHD Şube başkanı Eren Keskin, polisler hakkında, 'Nitelikli adam öldürme' suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu'nun 82. maddesinden suç duyurusunda bulundu.


TİHV: Yetki işkenceyi artırdı
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) "Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanunu'nda yapılan değişiklikle karakolda işkence iddialarının arttığını belirtti. TİHV'den yapılan yazılı açıklamada "Polislerin keyfi uygulamalarına yol açacak yetkiler içeren değişikliklerin gündeme gelmesinden bu yana, keyfi gözaltı uygulamalarında, işkence ve kötü muamele iddialarında büyük artış gözlenmektedir" denildi.
Old 23-06-2007, 11:48   #103
medenikal

 
Varsayılan

Eğerki bu yetki artırımı kötüye kullanılıyor.Bu kötüye kullanım da genellik kazanmışsa; vatandaş mağdur edilmekte ise ; ve yapılan yanlışlardan hesap sorulamamakta ise bu yetkiler verildiği gibi geri de alınabilir.

Polise bu yetkiler ,Türkiyemizin terör ve suçlardaki olağanüstü artışlar nedeniyle verilmiştir.Ve gereklidir de.

Ama keyfi tutumlarla bu yetkiler kullanılıyorsa; ve hukuk dışına çıkanlara hesap sorulamıyorsa;

Polis şunu bilsin ki, bu yetkiler verildiği gibi ; geri de alınır.

Bu yetkilerin verilme nedeni Türk Vatandaşlarını korumak; kollamak ,dolayısıyla suçlular ve toplum düşmanları ile mücadelenin kolaylaştırılmasıdır.

Yoksa karakolda,sorguda ,gözaltında Vatandaşa insanlık dışı muameleye yetki verilmemiştir.

Emniyet güçleri , kendilerini karalayan bu tip ,memurları içinde barındırır.Yaptığının hesabını sormazsa;toplumsal olarak Milletin vicdanında yara alır.

Yetki hukuk içinde kullanıldığı sürece vardır.Bu yetki genel anlamda kötüye kullanılıyorsa; geri alınmalıdır.

Özel anlamda kişisel bazda kötüye kullanılıyorsa; kullanan hukuk dışına çıkan çürük yumurtalar sepetten atılmalıdır.Atılmıyorsa hoş görülüyorsa yine bu yetkiler geri alınmalıdır.

Yoksa yapılan haksızlıklara onay vermemiz mümkün değildir.
Old 22-08-2007, 09:24   #104
özge_law

 
Varsayılan Barodan ‘polis yasası’ uyarısı

İstanbul Barosu Başkanı Kazım Kolcuoğlu, polisin yetkilerinin artırılmasıyla birlikte kötü muamele olaylarında artış yaşandığını belirterek “Polisler, vatandaşların itirazına tepki gösteriyorlar. Bu tepki giderek kötü muameleye, işkenceye dönüşüyor” dedi
İSTANBUL - NTV yayınına katılan İstanbul Barosu Başkanı Kazım Kolcuoğlu, Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu’nda yapılan değişikliklerin ardından kötü muamelenin artığını belirterek, “Biz bu yasa değişikliği gündeme geldiğinde temkinli davranılması gerektiğini ve daha önceki yasalara ters düşeceği, insan hak ve özgürlükleri konusunda önemli sorunlar yaratacağını bildirdik ama bunlara rağmen yasa geçti” dedi
Kolcuoğlu, yasa değişikliğiyle birlikte polislerin durdurma yapabileceğini, herhangi bir mahkeme kararı olmadan kimlik sorabileceğini, soru sorabileceğini ve kimliğinin alınması için karakola götürebileceğini hatırlattı.

Kötü muamele ve işkence olaylarınını önümüzdeki dönemde artacağı uyarısında bulunan Kolcuoğlu, “Yargı denetimi dışında idare denetimi içinde gerçekleşiyor. Polisler, vatandaşların itirazına büyük tepki gösteriyorlar. Bu tepki giderek kötü muameleye, işkenceye dönüşüyor. Güvenlik önemlidir. Ancak bu uygulamalar, keyfi niteliğe dönüşür ve denetimi yargı denetimi dışında kalırsa bu tip olaylar artar, artacaktır.”

Hukukçulara bile fili müdahalede bulunulduğunu belirten Kolcuoğlu, “Bir meslektaşımız dövülmüş, burnu kırılmış ve hatta kaburga kemikleri zedelenmesine rağmen hiçbir şey yapılmadan bırakılmıştır. Ben müracaat edince ‘Efendim biz ona bir şey yapmadık, kendi kendine düştü ve burnu kırıldı’ diye bizimle alay edilecek şekilde ifadelerde bulunulmuştur. Biz bu tip olayların takibini yapıyoruz ve yargı nezdinde gerekli girişimlerde bulunuyoruz” diye konuştu.

Kötü muamele yapan polisler arasında yeni mezun genç polislerin daha fazla olduğuna dikkat çeken Kolcuoğlu, “Polisin çok iyi eğitilmesi, insan hak ve özgürlükleri konusunda çağdaş bir düzenlemeyle ne yapmaları gerektiğinin kendilerine anlatılması gerekiyor. Henüz eğitimden yeni çıkmış polisler, bu muameleyi yapacak bir eğitimden geçiyorsa, bu düşündürücüdür” dedi
http://www.ntvmsnbc.com/news/417872.asp
Old 22-08-2007, 15:36   #105
hukukun-üstünlüğü

 
Varsayılan

adli kolluk makamı emniyet ve jandarma kuvvetlerinden oluşur.en başlıca görevi suç işlendikten sonra suçlu ve suçluluk durumunu açığa çıkartmaktır.ayrıca polis suç işlenilince suçluluğu ortaya çıkarmakla birlikte suç işlenmesini önlemekle yükümlüdür bu da kanunların ona yüklediği bir görevdir.bu derece önemli yükümlülükleri olan bir kurumun hukuki bakımdan yetkisiz bırakılması toplum tarafından hem ilgili kurumun hem de yasaların meşruiyetinin sorgulanmasına yol açacaktır.toplumdaki hukuk meşruiyetinin sarsılması toplumun kendi hukukuna göre hareket etmesine yol açacaktır.bu nedenle yasalarla kuvvetlendirilmiş bir adli kolluk oluşturmak zorunluluktur.ancak anayasayla tanınmış kişi hak ve özgürlüklerinin de zarar görmemesi için özellikle savcılık kurmunun polis kuvvetlerinin yetkilerini kullanırken yasal davranıp davranmadığını dikkat etmesi gerekir ayrıca polislerin iyi bir eğitimden geçirilmesi de ayrı bir zorunluluktur.ve en önemli yükümlülüklerden biri her kolluk görevlisinin yasal yetkisini ve bu yetkisinin sınırlarını çok iyi bilmesidir.
Old 02-01-2008, 18:37   #106
Mustafa ÖZCAN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Admin
Emniyet gücü adı üstünde vatandaşın emniyetini sağlayan devlet organıdır. Vatandaşın emniyetini sağlayan bir mekanizmanın zayıf olması kanımca düşünülemez, bu nedenle bu mekanizma aciz kalmamak için devletin gücüne ve kudretine sahip olmalıdır. Suç işleyenin "posta koyduğu", alay ettiği, eli kolu bağlı, kimsenin kaale almadığı, yetkisiz güçsüz bir emniyet gücü olması düşünülemez, dünyanın hiçbir yerinde de bu böyle bir güç olduğunu düşünmüyorum. Öncelikle bu -bana göre- olmazsa olmaz ilkenin altını çizelim.

Ancak güç elbette sorumluluk gerektirir ve güç arttıkça sorumluluk da artar. Bu tüm güçler için geçerlidir, bu bağlamda yürütme erki ve onun uzantısı olan kolluk gücü için de aynen geçerlidir. Kolluk gücünün kendisine verilen yetki ve sorumluluğu doğru kullanmasının talep edilmesi ve verilen bu yetkiyle birlikte bunun doğru kullanımının da garanti altına alınacağı hukuksal düzenlemeler yapılmasını istemek bu açından bence son derece yerindedir. Ancak emniyetin gücü -size göre- kötüye kullanılıyor olması, emniyetin personelinin -size göre- yetersiz olması, emniyetin gücünün elinden alınmasının bir mazareti olamaz. Emniyetin gücünü elinden alırsanız benim vatandaş olarak güvenliğimi kim sağlayacak? Güven içinde yaşamak için paramla özel koruma mı tutmak zorundayım?

Bu nedenle lütfen kavramları karıştırmayalım. Emniyet gücü işini yeterince ehil yapamıyorsa, işini düzgün yapması için gerekli her türlü tedbir alınmalıdır. Ancak emniyetin işini ehil yapamamasının sonucu onun fesh edilmesi veya ceza verircesine yetkilerinin kısıtlanması olamaz. O verilen ceza emniyete değil, vatandaşa verilmiş olur ve misal bir kadın sokak ortasında onlarca kişinin ve kameralarından önünde 36 yerinden bıçaklanırken, olay mahallindeki polisler halen acaba silah kullanma yetkimiz var mı yok mu kenarda onu tartışır. Dünyada böyle bir ülke ve kolluk gücü daha olduğunu sanmıyorum.

Polisin Yetkileri ile ilgili bir konu açmayı düşünüyordum. Konunun burada tartışıldığını öğrendim. Tüm görüşleri okudum ayrı ayrı.

YETKİSİ ARTIRILAN POLİS ZALİM, YETKİSİ AZALTILAN POLİS İSE ACİZ DURUMUNA DÜŞÜYOR.

Sayın Admin yazmayı düşündüğüm her şeyi yazmış, Gözler önünde bir kadın 36 yerinden bıçaklanırken yetkisi kısıtlanan polis, öncelikle silah kullanma yetkimiz doğdumu doğmadımı diye düşünecektir.

Yetkisi kontrolsüz artırılan polis ise olay mahallinde, ekip otosunda davranışlarından hoşlanmadığı kişiyi nezarete alır almaz; yermisin yemezmisin diyecektir.

Yukarıda yazının tamamında çözüm önerileri var.

OLAYLAR KARŞISINDA ACİZ KALMASINI ÖNLEMEK İÇİN POLİSİN YETKİSİNİ ARTIRMAK ANCAK ZALİMLEŞMESİNİ ÖNLEMEK İÇİNDE ÇOK SIKI DENETLEYİP KONTROL ALTINDA TUTMAK GEREKİYOR.

Saygılarımla...
Old 23-02-2008, 00:03   #107
ZİNCİRKIRAN

 
Varsayılan

Değerli Türk Hukuk Sitesi Ailesi,yıllarını bu kutsal mesleğe adamış bir Emniyet çalışanı olarak lütfen biraz kulak verin.Polisin Yetkileri artırılıyor,kanun çıktı çıkacak derken ve buna benzer bir sürü tartışmaların yaşandığı bir zamanda kanun çıktı ve yürürlüğe girdi.(5681 S.K)İlk önce şunu belirtmek isterim.Bu yeni kanunla gelen yetkilerimizin çoğu zaten 2005 yılında kabul edilen Yeni CMK’da vardı.Şimdi net bir şekilde ana Kanunumuz olan PVSK’da yer aldı.Yetkilerimiz bize ciddi sorumluluk getirmiştir,özellikle Kişi Hak ve Hürriyetleri açısından değerlendirildiğinde bu sorumluluğun hassasiyetinin farkındayız. Bir Hukuk Seminerinde şöyle bir örnek verilmişti.”İyi Kanunlar Kötü Yöneticilerin elinde işlerliğini kaybeder,Kötü Kanunlarda İyi Yöneticilerin elinde yeni bir işlerlik kazanır.”Bu Yeni Yasada en çok tartışılan Polisin Parmak İzi Alma Yetkisi olmuştur.Bu konuya aslında başka bir zaviyeden bakmak gerekiyor,zaten yasanın asıl teması da bu olsa gerek.Hep anlatılır.”Hızla yolda giden bir oto kontrolü kaybederek bariyerlere bindirir ve araç yanmağa başlar.Oto ve içindeki şahıs tamamen yanar.Aracın tescili yapılmamıştır,Olay yerinde şahsın kimlik Tespitine yarar hiçbir bulguya rastlanılmamıştır.Olay Yerinde bulunan tek delil şahsın parmak izidir.Şimdi içinizden söylüyorsunuz değilmi,ölen şahıs suç işleyen şahıslardan biri olsun.(Bizdeki düşünce sadece suç işleyenlerin parmak izinin alınır düşüncesi ya) Evet değerli arkadaşlar şahsın daha önceden her hangi bir suç kaydı yoktur,Parmak izi Kaydı olmadığı için Parmak izi Mukayesesi yapılamamış kimliği de tespit edilememiştir. Kendinizi bir an bu şahsın ailesinin yerine koyun,gerçekten çok acı değilmi.Basit bu olay gibi görünse de değil bence.Lütfen konuya bu zaviyeden bakalım.Kesinlikle tek taraflı düşünmeyelim.Bizler bize verilen bu yetkiyi yine Milletimizin huzuru ve güvenliği için kulanıyoruz.Lütfen buna inanın. Polisimize güvenmeyi öğrenelim.Teşekkürler

Sayın Mustafa Özcan Beyfendi,İlk önce en son ne zaman bir Polis Merkezine gittiniz onu merak ettim.Sizin iddia ettiğiniz şeyler herhalde Dominik Cumhuriyetinde bile yoktur artık.Lütfen bu ön yargıları bir tarafa bırakın.En yakın zamanda da Polis Merkezimize gelinde bir çayımızı için.Polis Merkezimize geldiğinizde benim selamımı söylemeyi unutmayın.(Korkmayın Sitedeki Mesajdan bahsetmem)Hoşçakaıln.
Old 06-04-2008, 23:19   #108
polis77

 
Varsayılan Hukuk Devleti Çöktü (!)

Polise 'olağanüstü' yetkilerin verilmesi yaklaşık bir yılı buldu. Değişen ne oldu acaba? Artık polis sokakta bulduğu herkesi 'durdurup' kimlik soruyor, canının istediği kişinin parmak izini alıyor, dur ihtarına uymayan herkese karşı silah kullanıyor mu acaba?
Yoksa yasa çıkmadan önce bazı kesimlerin öngördüğü gibi Hukuk Devleti çöktü mü acaba?
Aslında değişen bir şey olmadı. Polis önceden de kişileri durdurup kimlik kontrolü yapmakta idi, şimdi ise bunun esasları belirlendi,
Silah Kullanma yetkisi kapsamında ise kanaatimce hiç bir değişiklik olmamıştır. Zira değişiklikten önceki düzenlemede de aynı hükümler bulunmakta idi, 'duraksamadan silahla ateş edebilir' ibaresini meşru müdafa hükümleri çerçevesinde değerlendirmek gerekir. Çünkü bu yetkiyi polise, kendisine karşı silahlı saldırıya teşebbüs edilmesi halinde tanımıştır.
Sorun forumdaki bazı üyelirin de temas ettiği gibi güven sorunudur. Artık vatandaş olarak polise güven duymamız gerekir. Hiç bir polis egosunu tatmin etmek için kimseyi durdurmaz, hele bazı üyelirin dediği gibi yanında ailesi varken bunu hiç yapmaz. Düşünün ki evinize siz evde yok iken hırsız girdi ve 20.000 ytl paranızı çaldı, komşunuz hırsızı evinizden çıkarken görüp 155'i arayarak şahsın kırmızı kazaklı olduğunu ve uzaklaştığını bildirdi. bu durumda siz kendiniz dahi evinizin etrafındaki kırmızı kazaklı kişileri durdurmaz mısınız? izin verin poliste durdursun, ki paranızı bulup size geri iade etsin. Evden hırsızlık olaylarında en önemli ve coğu zaman tek ipucu parmak izidir ve müştekiler daima şüphelinin bulunması için polise adeta yalvaran gözlerle bakarlar. Poliste bu yetki olmalı.
Ayrıca Emniyet Teşkilatında son 5-6 yılda gerek teknolojik alanda gerekse eğitim alanında hafife alınmayacak ölçüde değişiklikler oldu. Artık teşkilata insan haklarını, ceza hukukunu, psikolojiyi, halkla ilişkileri daha iyi bilen, bunları 2 yıl boyunca ders olarak gören polisler katılmaktadır.
Artık polis eskisi gibi değil, POLİSE GÜVENİN.
Old 19-07-2008, 19:56   #109
ases_34

 
Varsayılan

polis unutulduğu bir toplumda nekadar basarılı olabilirki tartışılır.gecen gün bir devlet kurumuna girecektim yalnıs kapıya yönelmişim küçük 5-6 yaslarından bir çocuk cam arkasından bana girişi gösterdi ve bu çok hoşuma gitti içeri girdiğimde teşekkür ettim çocuğun annesi bakın size yolu gösteriyor dedi.Bende hanfendi zaten siz olmasanız(vatandaş)polis bir işe yaramaz sizlerin yardımlarıyla işimizi yapmaya calısıyoruz dedim.polis unutulursa vatandas üzerine düşen sorumluluğu yapmasa ki türkiyede yapmıyor kanımca.polisten ne basarı beklenebilir.Bazı yorumları okudum üzüldüm bazı avukat arkadaslar sadece medyadan aldıkları bilgiyle vakıf olmadıkları konular hakkında biçağını bileyip yazıyor üzüntü verici bir durum.bazı olaylara ait iddanameleri okumusçasına yazılıyor bişeyler.bende soruyorum kendime bazen bir avukat kendinden okadar eminse üstünün aramasından neden rahatsızlık duyabilir çürük elmaların olduğu emniyet teşkilatında avukat camiasındada çürük olamazmı.Evet çoğu yorumlarda avukat arkadaslar olamaz diyor nerde hukukun eşitlik ilkesi.polis önleme araması yapınca evraklarınızla işi olmazki öncelik silah uyuşturucu vb. maddeler materyaller okadar detaylı arama olursa zaten adli bir arama olur heryerdede bulunabilir bahse konu şahıs.halen vicdan azabı duyduğum bir konu var olay şu gece devriye görevimizi ifa ederken bi sokakta saat gece 01:30 sularında bir şahıs sokakta istikametimize doğru yürüyor kendi aracımızı durdurup kimliğini beyan etmesini itediğimde ben avukatım kimliğimi vermem diye ukala tavrı aklımdan silinmez hiç sonra ufak bir tartışma sonunda kimliğini çıkardı istanbul barosuna kayıtlı ismi lazım olmayan bir avukat kendisinin işten geldiğini beyan etti zaten avukatlık kanunu 58. maddede avukatın işle ilgili burda bulunuyorum beyanı arayamama yetiyor.kendisine bu saatte bu ıssız sokakta dolaşan bir insana şüpheli gözüyle bakmıycaksam mesleği bırakayım dedim hırsız kötü niyetli bir insan olmadığını nerden bileyim dedim.Ve bu insan o olaydan 2-3 ay sonra silahlı bir olayla gündeme geldi.keşke o an o avukatı arama gibi bir imkanım olsaydı daha sonraki olaya meydan vermezdim diye düşünüyorum ve ne yazık günahsız insanlar öldü benlik bişy olmadığı halde kendimi affedemiyorum azap duyuyorum.peki avukat yeri geldiğinde aranmayacaksa sahile karsı kız arkadasıyla yasak olduğu halde birasını içkisini içerken işle alakalı diye beyanda bulunucaksa içinizdeki çürükleri kim temizleyecek sizmi sorarım size...?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İşçinin İşini Yaptığı Son Yer Mahkemesinin Yetkisi Jeanne D'arc Meslektaşların Soruları 21 15-06-2016 17:55
Vekaletname İle Sabıka Kaydı Alınabilecek Av.Habibe YILMAZ KAYAR Hukuk Sohbetleri 4 09-12-2010 15:20
Hakİmİn Taktİr Yetkİsİ Bumudur? biçer hukuk Hukuk Sohbetleri 12 25-03-2010 07:07
Polİsİn GÖrevde Uyumasi avorbay Meslektaşların Soruları 3 09-04-2007 10:50
reddi miras ve alınabilecek tedbirler Av.Ebru Caner Meslektaşların Soruları 5 20-02-2007 17:09


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08226800 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.