Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

keşide tarihi olmayan çek - temerrüt

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 09-06-2009, 12:24   #1
Aybüke Kağan

 
Varsayılan keşide tarihi olmayan çek - temerrüt

müvekkil borç para verdiği şahıstan , alacağını temin için karşılık olarak çek almıştır.Ancak çekte hem keşide tarihi hem de keşide yeri yoktur.

Çek bu durumda havale hükmünde midir , yoksa adi yazılı belge midir?

İlamsız takiple çeki işleme koymayı düşünüyorum.Çekte keşide tarihi olmadığı için takip öncesi ihtar çekerek borçluyu temmerüde düşürmem gerekir mi?Yoksa direk takip tarihinden itibaren faiz isteyebilir miyim?

Keşide tarihi ve keşide yeri yazılmayan çek için dolandırıcılıktan da suç duyurusunda bulunabilir miyiz?

Teşekkürler.
Old 09-06-2009, 12:50   #2
Av. Mehmet Toprak

 
Varsayılan

1.Adi havale hükmünde olduğuna dair yargıtay kararı için bknz. http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=7554

2.İcra takibi açmak ihtar yerine geçer ve temerrüde düşmesi sağlanır faiz de bu andan sonra istenebilir diye düşünüyorum.

3.Dolandırıcılık suçunun unsurları açısından düşünüldüğünde dolandırma yeteneği bulunan bir vesika bulunmadığından suç duyurusunun manasız olacağına inanıyorum.
Old 09-06-2009, 12:54   #3
eyinusruk

 
Varsayılan

Merhaba,
Sorunuzu doğru anladıysam eğer şöyle cevaplandırabilirim:
1.Keşide tarihini kendiniz de doldurabilir, bankaya ibraz eder, karşılıksız şerhi alır takibe koyabilirsiniz. Zira çekin bazı unsurlarının eksik olması, sonradan doldurulmasına engel değil. Abuzer Kendigelen'den aynen alıntı ile: " Keşideci, çekte bazı unsurları eksik bırakarak lehtara vermekle; çekin lehtarın talebi doğrultusunda doldurulup takibe konulmasını zımnen kabul etmiş sayılır.."
2. Ama bu cevap muhtemelen sizin de aklınıa gelmiştir.Bu nedenle soruyu doğru anladığımdan emin olamadım.
Keşide tarihinin eksik olması, çekteki esaslı unsur eksikliği olarak değerlendirileceğinden, çeke kambiyo vasfını yitirtecektir. Bu durumda ilamsız takip yaparak, mevcut çeki de yazılı delil başlangıcı olarak dosyaya sunmanız gerekecek. Bu konuda çok sayıda Yargıtay kararı bulabilirsiniz.

Umarım yardımcı olabilmişimdir.

Kolay gelsin.
Old 09-06-2009, 12:57   #4
Aybüke Kağan

 
Varsayılan TemerrÜt!

Benim sorum daha çok keşide tarihine yönelik.Eklediğiniz link keşide yeriyle ilgili mesajları içeriyor.

Keşide tarihi olmadığı için takip öncesinde borçluyu temerrüde düşürmek gerekir mi?Yoksa doğrudan ilamsız takip yaparak takip tarihinden itibaren avans faizi isteyebilir miyiz? Takibe itiraz edilmesi durumunu düşünerek ,icra inkara hak kazanmak için temrrüde düşürülmesi gerekir gibi geliyor bana.Takibin iptali dahi istenebilir.

Dolandırıcılıkla ilgili sorumu da yineliyorum.Borçlu ticretle uğraşan biridir.Hem keşide tarihi hem de keşide yerinin yazılmamasını basit bir unutma olarak nitelememek gerekir.
Old 09-06-2009, 13:02   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan eyinusruk
Merhaba,
Sorunuzu doğru anladıysam eğer şöyle cevaplandırabilirim:
1.Keşide tarihini kendiniz de doldurabilir, bankaya ibraz eder, karşılıksız şerhi alır takibe koyabilirsiniz. Zira çekin bazı unsurlarının eksik olması, sonradan doldurulmasına engel değil. Abuzer Kendigelen'den aynen alıntı ile: " Keşideci, çekte bazı unsurları eksik bırakarak lehtara vermekle; çekin lehtarın talebi doğrultusunda doldurulup takibe konulmasını zımnen kabul etmiş sayılır.."
.

Benim bir meslektaşım, bu yüzden yargılanmıştı. Müvekkili "Ben doldurmadım, avukat doldurmuştur" demişti. Bu tür yolları meslektaşlarımıza önermemekteyiz.
Old 09-06-2009, 13:06   #6
Aybüke Kağan

 
Varsayılan

çek koçanında çekin bir sureti kaldığına göre bence çeki tamamlamak sahtecilik suçu oluşturur. Ben çeki bu haliyle işleme koymayı düşünüyorum ama temerrüt noktasına takıldım.
Old 09-06-2009, 13:44   #7
Aybüke Kağan

 
Varsayılan


Çeki doldurup,ibraz edeceğiz.


T.C. YARGITAY
10.Ceza Dairesi
Esas: 1995/6798
Karar: 1995/8027
Karar Tarihi: 19.09.1995
ÖZET: Dava konusu çekte, keşideci imzasının bulunduğu şirket kaşesinde yazılı Gelibolu ibaresinin keşide yeri olarak kabulü gerektiğinden, yasal süre içinde bankaya ibrazında karşılığının bulunmaması ile 3167 sayılı yasanın 16/1. maddesinde yazılı suç oluşur. Çekte ibraz anına kadar müşteki tarafından dahi keşide yeri tamamlanabileceğinden, keşide yeri bulunmayan çeki vermek şeklinde kabul edilen eylemden dolayı, dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmü kurulamaz.

(3167 S. K. m. 16/1) (6762 S. K. m. 730/3, 592)
Dava: Kar
şılıksız çek keşide etmek ve dolandırıcılıktan sanık Fevzi'nin yapılan yargılaması sonunda; hükümlülüğüne dair, (Malkara Asliye Ceza Mahkemesi)'nden verilen 12.10.1994 gün ve 1994/14 esas, 1994/150 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık Fevzi tarafından istenilmiş olduğundan; dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığı'nın onama isteyen 8.6.1995 tarihli tebliğnamesi ile Daireye gönderilmekle incelenip, gereği düşünüldü:
Karar: TTK.nun 693. maddesinin son fıkrasına göre, keşide yeri gösterilmemiş olan çekin, keşidecinin adının yazılı olduğu yerde çekilmiş sayılacağının belirtilmiş bulunmasına, dava konusu çekdeki keşideci imzasının bulunduğu şirket kaşesindeki yazılı Gelibolu ibaresinin keşide yeri olarak kabulü gerektiği cihetle, unsurları yönünden çek niteliğinde olan belgenin yasal süre içinde bankaya ibrazında karşılığının bulunmaması ile 3167 sayılı Kanunun 16/1. maddesinde yazılı suçun oluşacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Sanık müşteki ile aralarındaki ayçiçeği alış verişinden doğan borç nedeni ile keşide yeri bulunmayan çeki vermek şeklinde kabul edilen eyleminden müştekiye karşı hangi hile ve desiselere başvurup hataya düşürdüğü karar yerinde açıklanıp tartışılmadan, TTK.nun 730/3. maddesindeki gönderme nedeniyle anılan Kanunun 592. maddesi açık hükmüne nazaran suça konu çekle ibraz anına kadar müşteki tarfından bile tamamlanması mümkün olan keşide yerinin yokluğu gerekçe gösterilerek dolandırıcılık suçundan yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Sonuç: Yasaya aykırı, sanık Fevzi'nin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozmanın CMUK.nun 325/1. maddesi uyarınca hükmü temyiz etmeyen sanık Hüseyin'e teşmiline, 19.09.1995 gününde oybirliği ile karar verildi.


Sinerji Mevzuat ve
İçtihat Programları
Old 09-06-2009, 15:01   #8
eyinusruk

 
Varsayılan

Müvekkilin bilgisi dahilinde ve müvekkil tarafından doldurulması halinde, vekil olarak sıkıntı doğmayacağı kanaatindeyim. Zira Yargı kararları ile bu durum çok kere ortaya ifade edilmiş.
Kolaylıklar dilerim.
Old 09-06-2009, 16:31   #9
myilmaz

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım eklediğiniz karardan keşide tarihini doldurabileceğiniz sonucunu nasıl çıkardınız?
Old 09-06-2009, 16:48   #10
Aybüke Kağan

 
Varsayılan

işte bu cümleden-

Alıntı:
Çekte ibraz anına kadar müşteki tarafından dahi keşide yeri tamamlanabileceğinden, keşide yeri bulunmayan çeki vermek şeklinde kabul edilen eylemden dolayı, dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmü kurulamaz.
Old 09-06-2009, 17:07   #11
myilmaz

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım, Çek üzerinde keşide yeri boş olsa dahi kararda yer aldığı üzere keşideci ad-soyad yanında bir adres yazıyor ise o adres keşide yeri sayılmaktadır. Ancak keşide tarihi mutlak asli unsurdur. Alternatifi yoktur. Keşide tarihi yer almıyor ise, çek olarak nitelendirilemez.

Siz sonradan doldurarak adi yazılı (adi havale) bir belgeyi çek haline getirmiş olacaksınız.

Ben size doldurmamanızı tavsiye ederim meslektaşınız olarak ama siz bilirsiniz yine de..
Old 09-06-2009, 17:18   #12
Aybüke Kağan

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
10.Ceza Dairesi
Esas: 1992/12380
Karar: 1992/13544
Karar Tarihi: 23.12.1992
ÖZET: Sanığın keşide sırasında yazmadığı keşide yeri ve tarihinin ibraz tarihinden önce müşteki tarafından tamamlanması mümkün olup, bu durumun çekin hukuki değerini etkilemeyeceği anlaşmalara aykırı olmamak kaydıyla, bu suretle düzenlenen çekin ibrazında karşılığı bulunmadığı takdirde eylemin 3167 sayılı Yasanın 16. maddesine muhalefet suçunu oluşturacağı ve suça konu çekin teminat mukabili verildiğine dair bir hükme rastlanmadığı gibi suça konu çekin niteliği ve keşide tarihi hususunda da netlik olmamasına rağmen ibra sözleşmesi kapsamında kabulü de mümkün bulunmadığı gözetilmeden beraat kararı verilmesi, kanuna aykırıdır.
(6762 S. K. m. 592, 730) (3167 S. K. m. 16)
Dava: 3167 say
ılı Kanuna aykırılıktan sanık Sabahattin'in yapılan yargılanması sonunda; beraatine dair, (Ankara Sekizinci Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 25.12.1991 gün ve 1990/1114 esas, 1991/860 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi müdahil vekili tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C. Başsavcılığının onama isteyen, 13.10.1992 tarihli tebliğnamesiyle Daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:

Karar: Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ile Dairemizin yerleşmiş içtihatları ve TTK.nun 730. maddesi delaletiyle 592. maddesi gereğince, tedavüle çıkartılırken tamamen doldurulmamış çekin ibraz tarihine kadar Yasanın aradığı koşulları ihtiva eder şekilde ve TTK.nun 592. maddesine uygun olarak düzenlenmesi, başka bir anlatımla sanığın keşide sırasında yazmadığı keşide yeri ve tarihinin ibraz tarihinden önce müşteki tarafından tamamlanması mümkün olup, bu durumun çekin hukuki değerini etkilemeyeceği anlaşmalara aykırı olmamak kaydıyla, bu suretle düzenlenen çekin ibrazında karşılığı bulunmadığı takdirde eylemin 3167 sayılı Yasanın 16. maddesine muhalefet suçunu oluşturacağı ve hükme dayanak yapılan 31.5.1985 tarihli sözleşmenin 18. maddesinde suça konu çekin teminat mukabili verildiğine dair bir hükme rastlanmadığı gibi anılan sözleşme metninde suça konu çekin niteliği ve keşide tarihi hususunda da bir açıklama olmamasına nazaran 2.8.1985 tarihli ibra sözleşmesi kapsamında kabulüde mümkün bulunmadığı gözetilmeden yazılı gerekçe ile beraat kararı verilmesi,

Sonuç: Yasaya aykırı, müdahil vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün isteme aykırı olarak (BOZULMASINA), 23.12.1992 günü oybirliği ile karar verildi.
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
Old 09-06-2009, 17:37   #13
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın Aybüke Kağan,

Sayın Ergin in 5 no lu mesajına katılıyorum ve ek olarak sorunuzun cezai kısmı ile ilgili olarak (dolandırıcılık şartları??) aşağıdaki kararı incelemenizde fayda olduğu kanaatindeyim.

Yargıtay 10 Ceza Dairesi; 18.02.2002 T., 2001/21752 E., 2002/7976 K.: "

Sanığın müştekiye keşide tarihi yazılı bulunmayan belgeyi ödeme aracı olarak düzenleyip verdiği ve ibraz tarihinde karşılığını bankada hazır bulundurmadığı şeklinde kabul edilen eyleminde müştekiye karşı hangi hile ve desiselere başvurup hataya düşürdüğü karar yerinde açıklanıp tartışılmadan Türk Ticaret Kanununun 730/3. maddesindeki gönderme nedeniyle anılan kanunun 592. maddesi açık hükmüne nazaran suça konu çekte ibraz anına kadar müşteki tarafından bile tamamlanabilecek durumda olan keşide tarihinin bulunmadığı gerekçe gösterilerek dolandırıcılık suçundan mahkumiyet hükmü kurulması, Yasaya aykırı, sanık vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 18.2.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi."

Saygılarımla...
Old 09-06-2009, 18:20   #14
korayoz

 
Varsayılan

Keşide tarihi sonradan doldurulabilir. Bu konu daha önce onlarca defa forumda tartışıldı. Nerdeyse bütün kitaplarda ve Yargıtay kararlarında keşide tarihi olmayan çeke açık poliçeye ilişkin hükümlerin uygulanacağı belirtiliyor.
Old 09-06-2009, 18:51   #15
adarhukuk

 
Varsayılan

çekin aradaki anlaşamaya aykırı ve kötüniyetli olarak doldurulması dışında ,asli unsurların ibraz anına kadar doldurulabileceği kanatindeyim. Bu husuta karralar mevcuttur. çek koçanında çekin bir sureti bulunmaz. dip koçan vardır .oda delil değildir. eğerki çek alınırken fotokopi vb alınmamış ,teminat olarak verilmemiş ise,çekte çalıntı vs yoksa ,KEŞİDECİ TARFINDAN imzalanmış ise diğer unsurların tamamalanabilineceğini düşünüyorum.Sonuçta bu hususta keşideci uğraşmak zorunda kalacak. mevcut durumda ilamsız takip ,itiraz ,itirazın iptali vs

****çek eğer ticari ilişki neticesinde mal veya hizmet karşılığında alınmış ise bu ilişki ile (fatura irsaliye vs varsa) desteklenebilinir. iyi çalışmalar
İ
Old 10-06-2009, 21:35   #16
*sinequanon*

 
Varsayılan

Türk Ticaret Kanunu
IV - Açık poliçe:

Madde 592 - Tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmamış bulunan bir poliçe, aradaki anlaşmalara aykırı bir şekilde doldurulursa bu anlaşmalara riayet edilmemiş olması keyfiyeti, hamile karşı ileri sürülemez; meğer ki hamil poliçeyi kötü niyetle iktisabetmiş veya iktisap sırasında kendisine ağır bir kusur isnadı mümkün bulunmuş olsun.

Madde 730 - Poliçeye ait aşağıdaki hükümler çek hakkında da tatbik olunur:

1. Keşidecinin bizzat kendi emrine, kendi üzerine ve üçüncü şahıs hesabına keşide edilen poliçe hakkındaki 585 inci madde;
2. Poliçede gösterilen bedeller arasındaki farklara mütaallik 588 inci madde;
3. Borçlanmaya ehil olmıyan kimselerin imzasına, salahiyetsiz imzaya, keşidecinin mesuliyetine ve açık poliçeye ait 589 - 592 nci maddeler;

...

Dolayısıyla tedavülden sonra fakat ibrazdan önce tanzim tarihi aradaki anlaşmaya aykırı olmamak kaydıyla eklenebilir.Müvekkilinizin size karşı %100 dürüst olmadığı ve müvekkilinizle de bir gün bozuşabileceğiniz ihtimalini göz önünde bulundurarak eksik unsurları sizin tamamlamamanız tavsiye olunur.

Saygılar.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
lehdarı keşide yeri ve tarihi olmayan çek afsinburak Meslektaşların Soruları 2 23-03-2009 14:49
Çek-Keşide Tarihi avukat1980 Meslektaşların Soruları 16 20-03-2008 18:42
acil cevap..temerrüt tarihi mnokay Meslektaşların Soruları 9 11-04-2007 20:47
%29 temerrüt Faizin Baslangıç tarihi nedir? Av.Ayse E. Meslektaşların Soruları 9 06-04-2007 19:04
Kredi kartı borcunda temerrüt tarihi ISIL YILMAZ Tüketicinin Korunması Hukuku Çalışma Grubu 0 10-10-2006 15:48


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06107211 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.