hak düşürücü süre geçtikten sonra anne tarafından açılan babalık davası

anne davacı olarak sadece kendini göstererek babalık davası açmıştır. cocuk 2005 doğumlu ve dava 2010 yılında açıldı. dolayısıyla hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldı. mahkeme ilk celsede davacı vekiline cocuk için kayyum tayin ettirilmesi için süre verdi. sorum şu: anne davada sadece kendisini davacı olarak göstermiş velayeten çocuk adına dava açmamış ve kendi açtığı davada da hak düşürücü süre geçmiş bu durumda mahkemenin hak düşürücü süre yönünden davayı reddetmesi gerekmezmi. çocuk adına da velayeten bu davayı açsaydı mahkeme o durumda kayyum tayini için süre vermesi gerekirdi diye düşünüyorum. yargıtay kararlarını araştırdım ama net bişey yok. sadece 02.05.1960 tarih ve 5/8 sayılı içtihatı birleştirme kararı var. ordada yargıtay cocuk için kayyum tayininin zorunlu olduğundan bahsetmiş. ancak bu zorunluluk cocuk adına velayeten dava açıldığında mı gecerli yoksa anne sadece kendisini davacı olarak gösterdiğinde de mi aynı durum söz konusu olacak

TMK. MADDE301.3 : " Babalık davası ana tarafından açılmışsa KAYYIMA , kayyım tarafından açılmışsa anaya ihbar edilir" hükmü gereği , kayyım atanması istenmiş olabilir. Diyre düşünüyorum.

kanun maddesine baktığımızda önceden tayin edilen bir kayyumun olduğu sonucu çıkıyor oysa burda kayyum tayini bu zamana kadar yok anne de davacı olarak sadece kendisini göstermiş cocuk adına davacı olunmamış yargıtay içtihatı birleştirme kararında ise annenin her zaman çocuk yararına hareket edemeyeceği için kayyum tayininin zorunlu olduğundan bahsediyor ancak burda annenin çocuk adına hareket etmesi yani velayeten çouk adına davacı olması gerekir diye düşünüyorum bu durumda mahkeme kayyum tayini için davacı tarafa süre verir. kaldı ki hak düşürücü süre gectikten sonra dava açıldığı için mahkemenin hiç bir inceleme ve araştırma yapmadan davayı reddetmesi gerekmezmi

Babalık davası anne veya çocuk tarafından açılır.
Çocuk ergin ise davayı bizzat açar. Ergin değilse kayyım tarafından açılır.
Davayı anne de açsa hakim TMK MADDE301.3 gereği küçüğün kayyımına davayı ihbar etmek zorunluğundadır. Kayyım yoksa önce tayin ettirilecek sonra ihbar yapılacaktır. Ondan sonra hakim hakdüşürücü süre nedeniyle davanın reddi gerekip gerekmediği konusunda bir karar verebilecektir.
Yoksa, anne tarafından şahsı adına açıldığı belirli olan bir davanın hakim tarafından küçüğün kayyımı tarafından açılmış hale getirilemeyeceği açıktır.

Sayın Kocabaş yine haklı

Çocuk için ne surette olursa olsun,
çocuğun menfaatlerini gözetmek,
anne ile çocuk arasında menfaat çatışması olma ihtimali düşünülerek,
çocuğa mutlak suretle kayyum atanır.

Zaten hak düşürücü süreden dava reddedilecek niye uğraştırıp kayyum atanıyor diye düşünmeyin! Aşağıdaki kararına bir göz atın...

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1987/2-473
K. 1988/42
T. 20.1.1988
• KÜÇÜĞE KAYYIM TAYİNİ ZORUNLULUĞU ( Babalık Davası )
• BABALIK DAVASI ( Kayyım Atanması )
• KAYYIM ATANMASI ( Babalık Davası )
ÖZET : Ana tarafından açılan babalık davalarında, mutlak suretle küçüğe kayyım tayin ettirilmelidir.

Kolay Gelsin...

Sonuç olarak temsil kayyımı tayin edildikten sonra dava zamanaşımı yönünden reddolacak, kayyım tarafından çocuk adına yeniden 1 yıl içinde dava açılacaktır.