Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Haksız Mahkumiyet Sebebiyle Tazminatta Adli Yargı mı, İdari Yargı mı?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-12-2014, 18:07   #1
ysrklc

 
Varsayılan Haksız Mahkumiyet Sebebiyle Tazminatta Adli Yargı mı, İdari Yargı mı?

Müvekkilin kimliği çalınıyor. Hırsız, müvekkilin kimliğine kendi fotoğrafını yapıştırıyor ve nerede yakalansa müvekkilin kimliğini kullanıyor. Bu şekilde çok sayıda sabıka kaydı oluşuyor, müvekkil bunları öğrenince iadei muhakeme yoluyla temizliyor. Ancak en son bu hırsız araçtan cep telefonu çalıyor, telefonu telefoncuya satarken satış sözleşmesi imzalıyor, daha sonra yapılan yargılamada müvekkil yargılanıyor, bu sözleşmedeki imza Bursa Kriminal Labaratuvarına inceletiliyor ve bu hatalı rapora istinaden imza müvekkile aittir deniyor. Buna göre müvekkile hırsızlıktan 8 ay ceza veriliyor ve ceza erteleniyor. Karar kesinleştikten sonra özel bir labaratuvardan imza incelemesi istedik, imzanın müvekkile ait olmadığı yönünde rapor aldık ve iadei muhakeme istedik. Mahkeme de istediğimizi yerinde gördü, Adli Tıp'da yeniden imza incelemesi yaptırdı ve beraat kararı verdi. Müvekkil hırsızlık sabıkasından dolayı özel güvenlik sertifikasını kaybetti ve 3 yıl işsiz kaldı ve hem maddi hem manevi büyük zarara uğradı. Şimdi bizim bu zarardan dolayı hangi mahkemede dava açmamız gerekir?? CMK 141 sadece koruma tedbirlerinden dolayı tazminatı düzenliyor, bizim şartlarımıza uymuyor çünkü bizim ceza infaz edilmemiş, tutuklama, yakalama, cezaevine girme vs. bir durum yok, düzenlemede sınırlı sayıda belirtilmiş. CMK 323/3 yargılamanın yenilenmesi sonucunda beraat kararının verilmesi halinde, önceki mahkumiyet kararının tamamen veya kısmen infaz edilmesi dolayısıyla kişinin uğradığı maddi ve manevi zararlar... diyor. HMK 285 ve 286 bilirkişinin sorumluluğunu düzenlemiş ama ceza mahkemesindeki bilirkişiler de bu kapsama girer mi? Sonuç olarak somut olayda Ağır Ceza Mahkemesi mi yoksa İdare Mahkemesi mi görevlidir? Katkı sunacak arkadaşlara şimdiden çok teşekkür ederim..
Old 29-12-2014, 20:51   #2
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan ysrklc
HMK 285 ve 286 bilirkişinin sorumluluğunu düzenlemiş ama ceza mahkemesindeki bilirkişiler de bu kapsama girer mi? Sonuç olarak somut olayda Ağır Ceza Mahkemesi mi yoksa İdare Mahkemesi mi görevlidir? Katkı sunacak arkadaşlara şimdiden çok teşekkür ederim..
Aşağıda sunulan kapsamlı makaleler işinize yarar umudundayım:
http://webb.deu.edu.tr/hukuk/dergile...el/bdonmez.pdf

http://tbbdergisi.barobirlik.org.tr/m2005-56-106

Saygılarımla
Old 30-12-2014, 11:58   #3
ysrklc

 
Varsayılan

Yaptığım araştırma sonuçlarına göre HMK 285 ve 286'ya göre genel hükümler dairesinde, Bölge Adliye Mahkemesi henüz kurulmamış olduğundan Asliye Hukuk Mahkemesinde davanın açılması gerektiği kanaatine vardım;

HMK Madde 286 Madde Gerekçesi:

Bu maddeyle, Devlete karşı açılacak olan tazminat davaları ile Devletin sorumlu bilirkişiye karşı açacağı rücu davalarına bakacak olan yargı yerlerinin belirlenmesine ilişkin özel bir düzenleme getirilmiştir. Maddenin birinci fıkrasında yer alan düzenlemeyle, bilirkişinin gerçeğe aykırı raporunun hükme esas alınmasından kaynaklanan zararlardan dolayı, Devlete karşı açılacak olan tazminat davasında görevli ve yetkili yargı yerinin neresi olduğu hususuna açıklık getirilmiştir.

Anayasanın 40 ıncı maddesinin ikinci fıkrasında ve 129 uncu maddesinin beşinci fıkrasında, hakkında düzenleme öngörülen ve bilirkişinin hukukî sorumluluğu bağlamında da, Tasarının 289 uncu (yasada 285 inci) maddesinde somutlaştırılmış bulunan Devletin sorumluluğu, hukukî niteliği itibarıyla bir kusur sorumluluğu yani dar anlamda haksız fiil sorumluluğu olup; haksız filler alanında da esas görevli yargı yerleri konumunda adliye mahkemeleri bulunduğuna göre, bilirkişilerin, kasten yahut ağır ihmâl suretiyle gerçeğe aykırı rapor vermiş ve bunların hükme dayanak yapılmış bulunmalarından kaynaklanan zararlardan dolayı Devlet aleyhine açılacak tazminat davalarına da, adliye mahkemelerinde bakılması daha doğru olur. Bu çerçevede, Devlet aleyhine açılacak olan tazminat davasına gerçeğe aykırı bilirkişi raporunun, ilk derece mahkemesince hükme esas alındığı hallerde, bu mahkemenin yargı çevresi içinde yer aldığı bölge adliye mahkemesi hukuk dairesinde; bölge adliye mahkemesince hükme esas alındığı hallerde ise Yargıtay ilgili hukuk dairesinde bakılacaktır.

Maddenin ikinci fıkrasında ise Devletin, sorumlu bilirkişiye karşı açacağı rücu davasına, tazminat davasını karara bağlamış olan yargı yerinin bakacağı hususu açıkça hüküm altına alınmıştır.

Rücu davasının varlık nedeni, açılan tazminat davası sonucunda Devletin tazminat ödemek zorunda kalmış bulunmasıdır. Rücu davası, tazminat davasından kaynaklanan, onun yansıma biçimi olarak ortaya çıkan bir dava konumundadır. Dolayısıyla, Devlete karşı açılmış olan tazminat davasını hangi yargı yeri karara bağlamışsa, açılacak olan rücu davasını da, en sağlıklı ve en doğru biçimde karara bağlayacak olan yargı yeri, o yargı yeri olacaktır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İdari Yargı mı Adli Yargı mı Görevli? güneşrengi Meslektaşların Soruları 5 08-11-2013 15:02
Kamu İhale Sözleşmesi İmzalandıktan SOnra Sözleşmenin İmza Öncesi Yasaklı Hareketler Sebebiyle Feshi Halinde İdari-Adli Yargı Görev Sorunu Engin YILMAZ Meslektaşların Soruları 3 28-02-2013 15:28
İdari Yargı mı ? Adli Yargı mı? Noyan Yiğit Meslektaşların Soruları 1 28-09-2011 17:15
İdari Yargı’da çalışan katip ve mübaşirler de adli yargı havuzundan pay alacak. Armağan Konyalı Hukuk Haberleri 0 21-11-2007 13:00
Adli Yargı mı ? İdari Yargı mı ? Maddi Manevi Tazminat cesur_yürek Meslektaşların Soruları 7 14-09-2007 18:17


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03880191 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.