Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Senet Ve Menfİ Tespİt Davasi

Yanıt
Old 11-04-2011, 21:05   #1
adesleno

 
Varsayılan Senet Ve Menfİ Tespİt Davasi

Sayın meslektaşlarım;
Bir konuda fikirlerinize ihtiyacım bulunmaktadır.
Yardımcı olan tüm meslektaşlarıma teşekkür ediyorum.
Tanzim yeri bulunmayan bir senede ilişkin kambiyo yollarına mahsus icra takibi başlatılıyor. Süresi içerisinde icra hukuk mahkemesi'nde dava açmayan borçlu, menfi tespit davası ikame ederek, senedi hatıra binaen verdiğini ancak alacaklıya bu biçimde bir borcu bulunmadığını beyan ediyor. Senet, tanzim yerinin bulunmaması sebebi ile kambiyo niteliğine havi olmasa dahi kanımca borçlu tarafından alacaklıya verildiği ikrar edildiğinden senet, yazılı delil başlangıcı niteliğindedir. Ancak taraflar arasında bir ticari ilişki bulunmayıp alacaklı senet miktarı kadar borçluya borç para vermiştir. Karşılığında da takibe konu senetleri almıştır. Sormak istediğim konu ise, açılan menfi tespit davasında ispat yükü kimde olacaktır, senedin kambiyo niteliğine sahip olmadığı yönünde borçlunun bir beyanı bulunmamakta olup, mahkemece bu husus re'sen dikkate alınabilir mi, menfi tespit davasında senedin kambiyo vasfına haiz olmadığı ileri sürülmediğinden senet sebepten mücerrettir şeklinde bir savunma yerinde olur mu?
Old 12-04-2011, 07:47   #2
kezzy

 
Varsayılan

Birebir sorunuzla örtüşmesede yol gösterebilecek bir karar olduğunu düşünüyorum. Saygılar


T.C. YARGITAY
3.Hukuk Dairesi

Esas: 2008/1639
Karar: 2008/3514
Karar Tarihi: 04.03.2008

ÖZET: Menfi tespit davasında ispat yükü, davalı (alacaklı) ya düşer. Ancak, ispat yükünün davacı (borçlu) ya düştüğü istinai halleri de vardır. Menfi tespit davasını açan davacı (borçlu), davalının (alacaklının) varlığını iddia ettiği hukuki ilişkinin hiç doğmadığını iddia etmeyip, başka nedenle örneğin kambiyo senedinin zamanaşımına uğradığını belirttiği durumda, borçlu olmadığının ispatı davacı (borçlu) ya düşmektedir. O halde davacı keşideci, sebepsiz zenginleşmediğini usulen kanıtlamak durumundadır. Mahkemece; bu yön gözetilmeden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.

(2004 S. K. m. 72) (6762 S. K. m. 644, 730) (4721 S. K. m. 6)

Dava dilekçesinde 1.367.50 YTL borçlu olmadığının tespiti istenilmiştir.

Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü.

Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı (alacaklı) şirket tarafından davalı (borçlu) aleyhine dava konusu çeke dayanılarak daha evvel kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yapıldığını ve bu takibe yapılan itiraz sonucu Ankara Onüçüncü İcra Mahkemesi'nin 12.09.2005 tarih ve 2005/786-619 sayılı ilamı gereğince takip dayanağı çekin keşide tarihine göre müracaat tarihi de dikkate alınarak 6 aylık zamanaşımı süresinin geçmesinden sonra takibe konulduğu için usulsüz yapılan takibin İİK'nın 170/a maddesi gereğince iptaline karar verildikten sonra, davalı (alacaklı) tarafından aynı çeke dayanılarak davacı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.

Davalı, davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.

Mahkemece; takibe konu çekin zamanaşımına uğradığından bahisle davanın kabulü ile davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.

Hükmü, davalı vekili temyiz etmektedir.

Davalı (alacaklı) tarafından varlığı iddia edilen bir hukuki ilişkinin mevcut olmadığının tespiti için borçlu, menfi tespit davası açabilir (İİK m. 72). Borçlu icra takibinden önce menfi tespit davası açabileceği gibi, icra takibinden sonra da (borç ödeninceye kadar) borçlu olmadığının tespiti davası açabilir (İİK m. 72.1).

Çünkü ödeme emrine itiraz etmemiş (veya süresinde itiraz etmemiş) ve bu nedenle hakkında takip kesinleşmiş olan borçlu, cebri icra (haciz, satış) tehdidi altında olduğundan davayı açmakta hukuki yararı bulunmaktadır.

Dosya kapsamından davacı keşideci tarafından düzenlenen 10.09.2004 keşide tarihli ve davalı adına yazılı çekten dolayı davacı aleyhine Ankara Dokuzuncu İcra Müdürlüğü'nün 18.08.2005 tarih, 2005/7491 E. sayılı dosyası ile başlatılan kambiyo senetlerine mahsus icra takibinin davacı borçlunun şikayeti üzerine Ankara Onüçüncü İcra Mahkemesi'nin 12.09.2005 tarih, 2005/786-619 sayılı ilamı ile takip dayanağı çekin keşide tarihine göre müracaat tarihi de dikkate alınarak 6 aylık zamanaşımı süresinin geçmesinden sonra takibe konulduğundan ve takibin bu nedenle usulsüz olduğundan bahisle, İİK'nın 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verildiği ve bu defa davalı alacaklı tarafından yine aynı çeke dayanılarak 18.10.2005 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacının ödeme emrine süresi geçirildikten sonra itiraz edildiği ve itirazın bu nedenle reddedildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda icra takibine dayanak yapılan çekin zamanaşımına uğramış olduğu tartışmasızdır. Zamanaşımına uğramış çek sebebiyle kambiyo hukukundan doğan haklar yitirilir ise de, çeke dayalı müracaat hakkı düşmüş olan hamilin alacağına dava yoluyla kavuşabilmesi ya doğrudan doğruya temel ilişkiye dayanarak bir tahsil davası, ya da TTK'nın 730/14. maddesinin yollamasıyla çeklerde uygulanması gereken ve Yasa'nın 644. maddesinde düzenlenmiş bulunan sebepsiz iktisap davası yoluyla ulaşması mümkündür.

Davalı (alacaklı) da, davacı (borçlu) aleyhine aynı senede dayanarak ilamsız icra takibi başlatmış, başka bir deyişle temel ilişki iddiasında bulunmamıştır.

Bu durumda, somut olay yönünden uyuşmazlığın TTK'nın 644. maddesi hükmü çerçevesinde çözümlenmesi gerekir.

Menfi tespit davasında ispat yükü, MK'nın 6. maddesindeki genel kural gereği davalı (alacaklı) ya düşer. Ancak, ispat yükünün davacı (borçlu) ya düştüğü istinai halleri de vardır. Menfi tespit davasını açan davacı (borçlu), davalının (alacaklının) varlığını iddia ettiği hukuki ilişkinin hiç doğmadığını iddia etmeyip, başka nedenle örneğin kambiyo senedinin zamanaşımına uğradığını belirttiği durumda, borçlu olmadığının ispatı davacı (borçlu) ya düşmektedir.

O halde davacı keşideci, TTK'nın 644. maddesi gereğince sebepsiz zenginleşmediğini usulen kanıtlamak durumundadır. Mahkemece; bu yön gözetilmeden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Kabule göre de; davacının talebi olmadan davalının kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulması doğru değildir.
Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, kabulü ile hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.03.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Old 12-04-2011, 11:46   #3
M.SERDAR DEMİRTAŞ

 
Varsayılan

İspat yükü ; menfi tespit davasını açan davacıdadır. Senet bedeli , tanıkla ispat sınırının üzerindeyse davacının , mezkur senedin hatır senedi olduğuna ilişkin davalı alacaklının imzasını taşıyan bir sözleşme sunması gerekir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İlamli Takİpte Menfİ Tespİt Davasi ZEKİYE KAPTANOĞLU Meslektaşların Soruları 2 09-02-2011 14:44
Menfİ Tespİt Davasi Av.GURKAN Meslektaşların Soruları 4 28-11-2010 23:17
Ana Para İpoteĞİ-menfİ Tespİt Davasi Kadir COŞKUN Meslektaşların Soruları 5 05-06-2010 10:55
Menfİ Tespİt Davasi AÇabİlİrmİyİm arzum Meslektaşların Soruları 11 01-02-2010 18:17
Menfİ Tespİt Davasi &alacak Davasi av.murat kılıç Meslektaşların Soruları 2 25-01-2010 11:02


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04033303 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.