Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

çiftçi mallarını koruma

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 27-12-2019, 10:40   #1
hukuktayenibiri

 
Karar çiftçi mallarını koruma

Herkese merhaba.müvekkilim 24.04.2019 tarihinde çiftçi mallarını koruma üyeliğinden çıkmak istediğini, koruma talep etmediğini bildiren dilekçeyle koruma başkanlığına başvurmuştur. Çiftçi Malları'nı koruma başkanlığı cevap dilekçesinde koruma ücretinin bakiyesini ödemek koşuluyla çıkma talebinin yerinde olduğuna karar vermiştir.ve söz konusu ücret müvekkil tarafından ödenmiştir. Ancak müvekkilime dün tebliğ edilen murakabe kurulu kararı ''korumanın çiftçi tarafından ne şekilde korunduğunun belgelenmediğini'' sebep göstererek talebi reddetmiştir. Murakabe Kurulu kararına karşı dava açmış olup elinde emsal teşkil edebilecek karar olan meslektaşım var mı?
Old 27-12-2019, 13:14   #2
abdurrahman pehlivan

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım,

Davanın idari yargıda görüleceğine dair herhangi bir tereddüt olduğunu sanmıyorum. Ancak ispat konusunu iyi değerlendirmeniz gerekecektir. Şöyle ki;

4081 sayılı Kanun'un 34. maddesi:

"Bu kanun kapsamındaki koruma hizmetleri, hizmet alanların isteğine bağlı olarak alınır. Kamu kuruluşları ile gerçek veya tüzel kişilere ait tarımsal işletmelerin kendi koruma tedbirlerini almaları durumunda, bu işletmelerden koruma ücreti alınmaz ve bu işletmelere koruma sandığından herhangi bir tazminat ödenmez." şeklinde düzenlenmiştir.

Ayrıca bu konuya dair bir istinaf kararı şu şekildedir.

Konya Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesi 23.11.2017 tarih 2017/1479 E. 2017/1463 K.

"Olayda, davacı tarafından, arazilerini kendisinin koruyacağından bahisle kendisinden konuna ücret, alınmaması ve arazilerinin koruma kapsam, dışına çıkartılması talebinde bulunduğu, ancak koruma tedbirini ne şekilde aldığın, veya alacağın, somut olarak onaya koyamadığı, başvuru üzerine yerinde yapılan tespit sonucu düzenlenen ve davacının da imzasının bulunduğu 29.02.2016 tarihli tutanakta da, davacının arazileri ile ilgili olarak herhangi bir koruma tedbiri almadığının belirlendiği görülmektedir.

Bu durumda; 4081 sayılı Kanun kapsamında bulunan tarımsal işletmelerin, Kanun'da belirtilen koruma himayesinden çıkartılması için, kendi koruma tedbirlerini almaları gerekmekte olup, davacının ise koruma tedbirini ne şekilde sağladığını somut olarak ortaya koyamaması ve herhangi bir koruma tedbiri almadığının tutanakla tespit edilmesi karşısında, davacının, arazilerinin 4081 sayılı Kanun uyarınca koruma kapsamı dışına çıkartılması talepli başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık, aksi yönde verilen Mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulüne, Konya 1. İdare Mahkemesi'nce verilen 27/03/2017 gün ve E:2016/502, K:2017/664 sayılı kararın kaldırılmasına, davanın reddine, mahkeme aşamasında davacı taralından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen 100,40 TL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 990,00 TL vekalet ücreti ile istinaf başvurusu aşamasında davalı idarece yapılan ve yine aşağıda dökümü gösterilen 145,50 TL posta ücretinden oluşan yargılama giderinin davacı tarafından davalı idareye verilmesine, tarafların yatırdığı posta ücreti avanslarının artan kısmının ilgisine göre taraflara Mahkemesince iadesine, 2577 sayılı Kanunun 6545 sayılı Kanunla değişik 45. maddesinin 6. fıkrası gereğince kesin olarak, 23/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."

(sinerji mevzuat)

İdari yargı açısından bir şüpheniz olmaması açısından aşağıda başka emsal bir karar paylaşıyorum. Saygılarımla.

Danıştay 10. Daire 08.06.1988 tarih 1986/975 E. 1988/1015 K.

"4081 sayılı Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanunun 10. maddesi "Bu kanunda yazılı istisnalar dışında koruma ve ihtiyar meclislerinin bu kanun hükümlerine tevfikan verecekleri kararlar aleyhine alâkalılar tarafından kararın kendilerine tebliği tarihinden itibaren on gün zarfında murakabe heyetine müracaat ve itiraz olunabilir. Müddeti zarfında aleyhine itiraz edilmeyen kararlar katileşir" hükmünü taşımaktadır.

Çiftçi Malları Koruma Meclisi kararlarına karşı Murakabe Heyetine başvuru, isteğe bağlı, idari bir başvuru olup Çiftçi Malları Koruma Meclisi kararma karşı on gün içinde itiraz edilmeme halinde de işlem kesinleşmektedir. Bu nedenle de Murakabe Heyetinin 10. madde uyarınca vereceği kararlar idari birer işlem olup, yargısal nitelik taşımadığından dava konusu edilen Murakabe Heyeti kararının, yukarıda açıklanan gerekçeyle yetki yönünden iptaline karar verilmesi yasaya aykırı bulunduğundan İdare Mahkemesi kararının 2577 sayılı Yasanın 40 uncu maddesi 1. fıkrası uyarınca bozulmasına; aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca işin esasına inildiğinde:

Davacının bahçesinden geçen su arkının kenarına diktiği ağaçların ileride su arkını kullanılmaz hale getireceği gerekçesiyle sökülmesi yolunda ....... Çiftçi Malları Koruma Meclisi kararının onanmasına ilişkin dava konusu işlem; mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda "kanal kenarına dikilen ağaçların kanalı tahrip etmeyeceği ve ilerdeki bahçelere gidecek su miktarında engelleyici bir unsur teşkil etmeyeceği" belirtildiğinden, hukuka uygun bulunmamakla iptaline, aşağıdaki dökümü yapılan 48.100 lira yargılama gideri ile 6500 lira avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 2022 lira temyiz giderinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine 8.6.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi."

(kazancı içtihat)
Old 16-01-2020, 10:03   #3
hukuktayenibiri

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan abdurrahman pehlivan
Sayın Meslektaşım,

Davanın idari yargıda görüleceğine dair herhangi bir tereddüt olduğunu sanmıyorum. Ancak ispat konusunu iyi değerlendirmeniz gerekecektir. Şöyle ki;

4081 sayılı Kanun'un 34. maddesi:

"Bu kanun kapsamındaki koruma hizmetleri, hizmet alanların isteğine bağlı olarak alınır. Kamu kuruluşları ile gerçek veya tüzel kişilere ait tarımsal işletmelerin kendi koruma tedbirlerini almaları durumunda, bu işletmelerden koruma ücreti alınmaz ve bu işletmelere koruma sandığından herhangi bir tazminat ödenmez." şeklinde düzenlenmiştir.

Ayrıca bu konuya dair bir istinaf kararı şu şekildedir.

Konya Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesi 23.11.2017 tarih 2017/1479 E. 2017/1463 K.

"Olayda, davacı tarafından, arazilerini kendisinin koruyacağından bahisle kendisinden konuna ücret, alınmaması ve arazilerinin koruma kapsam, dışına çıkartılması talebinde bulunduğu, ancak koruma tedbirini ne şekilde aldığın, veya alacağın, somut olarak onaya koyamadığı, başvuru üzerine yerinde yapılan tespit sonucu düzenlenen ve davacının da imzasının bulunduğu 29.02.2016 tarihli tutanakta da, davacının arazileri ile ilgili olarak herhangi bir koruma tedbiri almadığının belirlendiği görülmektedir.

Bu durumda; 4081 sayılı Kanun kapsamında bulunan tarımsal işletmelerin, Kanun'da belirtilen koruma himayesinden çıkartılması için, kendi koruma tedbirlerini almaları gerekmekte olup, davacının ise koruma tedbirini ne şekilde sağladığını somut olarak ortaya koyamaması ve herhangi bir koruma tedbiri almadığının tutanakla tespit edilmesi karşısında, davacının, arazilerinin 4081 sayılı Kanun uyarınca koruma kapsamı dışına çıkartılması talepli başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık, aksi yönde verilen Mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulüne, Konya 1. İdare Mahkemesi'nce verilen 27/03/2017 gün ve E:2016/502, K:2017/664 sayılı kararın kaldırılmasına, davanın reddine, mahkeme aşamasında davacı taralından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen 100,40 TL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 990,00 TL vekalet ücreti ile istinaf başvurusu aşamasında davalı idarece yapılan ve yine aşağıda dökümü gösterilen 145,50 TL posta ücretinden oluşan yargılama giderinin davacı tarafından davalı idareye verilmesine, tarafların yatırdığı posta ücreti avanslarının artan kısmının ilgisine göre taraflara Mahkemesince iadesine, 2577 sayılı Kanunun 6545 sayılı Kanunla değişik 45. maddesinin 6. fıkrası gereğince kesin olarak, 23/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."

(sinerji mevzuat)

İdari yargı açısından bir şüpheniz olmaması açısından aşağıda başka emsal bir karar paylaşıyorum. Saygılarımla.

Danıştay 10. Daire 08.06.1988 tarih 1986/975 E. 1988/1015 K.

"4081 sayılı Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanunun 10. maddesi "Bu kanunda yazılı istisnalar dışında koruma ve ihtiyar meclislerinin bu kanun hükümlerine tevfikan verecekleri kararlar aleyhine alâkalılar tarafından kararın kendilerine tebliği tarihinden itibaren on gün zarfında murakabe heyetine müracaat ve itiraz olunabilir. Müddeti zarfında aleyhine itiraz edilmeyen kararlar katileşir" hükmünü taşımaktadır.

Çiftçi Malları Koruma Meclisi kararlarına karşı Murakabe Heyetine başvuru, isteğe bağlı, idari bir başvuru olup Çiftçi Malları Koruma Meclisi kararma karşı on gün içinde itiraz edilmeme halinde de işlem kesinleşmektedir. Bu nedenle de Murakabe Heyetinin 10. madde uyarınca vereceği kararlar idari birer işlem olup, yargısal nitelik taşımadığından dava konusu edilen Murakabe Heyeti kararının, yukarıda açıklanan gerekçeyle yetki yönünden iptaline karar verilmesi yasaya aykırı bulunduğundan İdare Mahkemesi kararının 2577 sayılı Yasanın 40 uncu maddesi 1. fıkrası uyarınca bozulmasına; aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca işin esasına inildiğinde:

Davacının bahçesinden geçen su arkının kenarına diktiği ağaçların ileride su arkını kullanılmaz hale getireceği gerekçesiyle sökülmesi yolunda ....... Çiftçi Malları Koruma Meclisi kararının onanmasına ilişkin dava konusu işlem; mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda "kanal kenarına dikilen ağaçların kanalı tahrip etmeyeceği ve ilerdeki bahçelere gidecek su miktarında engelleyici bir unsur teşkil etmeyeceği" belirtildiğinden, hukuka uygun bulunmamakla iptaline, aşağıdaki dökümü yapılan 48.100 lira yargılama gideri ile 6500 lira avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 2022 lira temyiz giderinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine 8.6.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi."

(kazancı içtihat)


sayın meslektaşım öncelikle yanıtınız için teşekkür ediyorum. 2018 nisan ayında 4081 sayılı kanunun 34.maddesi değiştirilerek söz konusu üyeliğin isteğe bağlı olma imkanı getirildi.. bu değişikliğe yönelik olarak lehe karar arıyorum.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Çiftçi Malları Koruma Başkanlığının Kestiği Para Cezaları Hakkında ElifŞimşek Meslektaşların Soruları 0 20-01-2014 09:14
Çiftçi Malları Koruma Başkanlığı alacakları hakkında Av.Furkan Mutlu Meslektaşların Soruları 10 01-09-2008 10:55
Çiftçi Malları Koruma Başkanlığı Hazine Malını İlanla Satabilir mi? Av. Ebru Meslektaşların Soruları 3 12-06-2008 22:26
Çiftçi malları koruma başkanlığı! av.egemen Meslektaşların Soruları 0 03-12-2007 21:09
Mallarını Kaçıran Eş nejan Aile Hukuku Çalışma Grubu 4 27-07-2004 13:25


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03596592 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.