Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Zamanaşımı

Yanıt
Old 15-01-2008, 23:03   #1
avukat1980

 
Varsayılan Zamanaşımı

Sayın meslektaşlarım,eser sözleşmesinde ayıp ihbarı sözlü olarak (her iki tarafta tacir) yapılabilirmi.Bu konuda görüş ve kararlarınız için teşekkürler.
Old 15-01-2008, 23:13   #2
Kadir COŞKUN

 
Varsayılan

Sayın BURSA,
Sorunuzla ilgili olarak tacirler arasında ayıp ihbarının sözlü olarak yapılabileceğini belirten bir Yargıtay kararı ekliyorum. Ancak Yargıtay 19.HD ile 15. HD arasında bu konuda görüş ayrılığı olduğunu belirtmek isterim. Ben de tacirler arasında ayıp ihbarının TTK nun 20/3 maddesinde belirtilen şekilde ve usulde yapılması gerekir kanısındayım.
Saygılarımla...

T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi

Esas : 1995/7272
Karar : 1996/74
Tarih : 15.01.1996

ÖZET : Eser sözleşmeleri, tacirler arasında olsa bile, ayıp ihbarı şekle bağlı olmadığından, tanık dinletilerek ihbar edildiği kanıtlanırsa, deneyimli bilirkişi marifetiyle, ayıbın niteliği konusunda inceleme yaptırılmalıdır.

Muaccel bir borcun borçlusu, soyut fatura tebliği ile değil, ödeme ihtarıyla mütemerrit duruma düşürülür.

(818 sayılı BK. m. 101/1, 355, 359, 360)

KARAR METNİ :
Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içerisinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde bulunmamıştır.

2- Davacı tarafından birim fiyatı KDV. hariç 250 TL.’den, 118 bin adet tabak altı imaliyle davalıya teslimi üstlenildiği, bunlardan 98 bin adedinin teslim edildiği, bedelin ödenmediği ileri sürülerek ödenmeyen bedelin tahsili dava edilmiştir.

Teslim edilen malların kullanılmayacak derecede ayıplı olduğu, vakit geçirilmeden durumun davacıya bildirildiği, kusursuz imalat yapılıp teslim edileceğinin bildirilmesine rağmen, ayıplı mallar geri alınmadığı gibi, yenisinin de yapılmadığı, bu sebeple ödeme yapılmadığı bildirilerek davanın reddi istenilmiş, mahkemece iş bedelinin tahsiline dair verilen karar davalı yanca temyiz edilmiştir.

Dosya arasında bulunan malların ayıplı olduğu açıkça görülmektedir. Eser sözleşmesinde ayıp ihbarı - tacirler arasında olsa da - bir şekle tabi değildir. Davalı yanca, açık ayıptan ötürü vakit geçirilmeden ihbar yapıldığı ileri sürüldüğüne ve bu iddia tanıkla ispatlanmak istenildiğine göre mahkemece gösterilecek tanıkların dinlenilmesi gerekirken, noksan incelemeyle hükme varılması doğru olmamıştır.

Yapılacak iş; davalının ihbarına dair tanıklarını dinlemek, ihbarın varlığı dinlenen tanık beyanlarıyla kanıtlanamaz ise davanın kabulüne; ihbarın varlığı mahkemece sabit görüldüğünde konusunda deneyimli bilirkişi marifetiyle mallar üzerinde inceleme yaptırılarak, ayıbın niteliğine göre BK.nun 360. maddesi hükümü dairesinde sonuca gitmekten ibaretken, yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirir.

3- Kabule göre de; muaccel bir borcun borçlusu ancak alacaklısının ödeme ihtarıyla mütemerrit duruma düşeceğinden (BK. m. 101) böyle bir ihtarın varlığı kanıtlanmadan ve soyut fatura tebliğinin temerrüde esas olamayacağı düşünülmeden dava tarihi yerine faizin daha önceki tarihten başlatılması da bozma sebebidir.

Sonuç : Yukarda birinci bentde açıklanan sebeple diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3. bentlerde yazılı sebeplerle hükmün temyiz eden davalı taraf yararına (BOZULMASINA), istem halinde ödediği temyiz peşin harcının temyiz eden davalıya geri verilmesine, 15.1.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak : YKD. Ekim-1996 s: 1589
Old 15-01-2008, 23:16   #3
Kadir COŞKUN

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi

Esas : 2001/4689
Karar : 2002/546
Tarih : 06.02.2002

ÖZET : Eksik işler bedeli, kural olarak, eserin teslimini takip eden 5 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde, teslim tarihindeki rayiç bedelle, herhangi bir ihtirazi kayda gerek olmadan istenebilir.İş sahibi, yapılan iş, kendisine teslim edilir edilmez işlerin mutad cereyanına göre imkanını bulur bulmaz işi muayeneye ve kusurları varsa bunları yükleniciye bildirmeye mecburdur, aksi halde iş sahibi kendisine teslim edilen işi zımnen kabul etmiş sayılır. Eserdeki açık ayıpların bedeli de, teslim tarihindeki piyasa rayicine göre hesaplanacak fiyatlarla 5 yıllık zamanaşımı süresinde istenebilir. Ayıp ihbarı herhangi bir şekle bağlı olmayıp, sözlü olarak da yapılabilir; yazılı olması ispat kolaylığı sağlar.

(818 s. BK. m. 359, 362/2)

KARAR METNİ :
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

- K A R A R -

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili isteminden ibarettir.

Eksik işler bedeli, kural olarak, eserin teslimini takip eden 5 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde, teslim tarihindeki rayiç bedelle istenebilir. Bu konuda herhangi bir ihtirazi kayda gerek yoktur.

İş sahibi, yapılan iş, kendisine teslim edilir edilmez işlerin mutad cereyanına göre imkanını bulur bulmaz işi muayeneye ve kusurları varsa bunları yükleniciye bildirmeye mecburdur (B.K.madde 359); aksi halde iş sahibi kendisine teslim edilen işi zımnen kabul etmiş sayılır (B.K.madde 362/II). Eserdeki açık ayıpların bedeli de, az yukarıdaki kurallara uymak koşuluyla, teslim tarihindeki piyasa rayicine göre hesaplanacak fiyatlarla 5 yıllık zamanaşımı süresinde istenebilir. B.K.nun 359. maddesindeki ayıp ihbarı herhangi bir şekle bağlı olmayıp, sözlü olarak da yapılabilir; yazılı olması isbat kolaylığı sağlar.

Somut olaya gelince: Taraflar arasındaki 15.7.1998 tarihli yazılı sözleşme uyarınca işin bedeli 4.507.000.000 TL. olup, bu bedelin tamamen ödendiği konusunda bir uyuşmazlık yoktur. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma ise, az yukarıda açıklanan kurallara uygun olmadığı gibi, hükme esas alınan bilirkişi raporu da yetersizdir.

Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, yeniden bir bilirkişi yardımıyla mahallinde keşif icra edilerek, eksik ve ayıplı işlerin tespiti ile bunların, işin teslim edildiği tarih itibariyle serbest piyasa rayiçleriyle hesaplanmasından, ayıplı olduğu kabul edilen işlerin açık ayıp olup olmadığının, açık ayıp ise süresinde ihbar yükümlülüğünün yerine getirilip getirilmediğinin araştırılmasından ve sonucuna uygun bir karar verilmesinden ibarettir.

Eksik incelemeye ve bilirkişinin yetersiz raporuna dayalı hüküm açıklanan nedenlerle bozulmalıdır.

SONUÇ:Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 6.2.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak : Corpus
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
mülkiyet hakkı zamanaşımı-kadastro tespiti zamanaşımı ADVOCATEHAKAN Meslektaşların Soruları 14 23-03-2015 16:59
Mal rejimi ve zamanaşımı Av.Habibe YILMAZ KAYAR Kadın Hakları Çalışma Grubu 0 20-03-2007 17:29
Çekte zamanaşımı Fishman Meslektaşların Soruları 1 02-12-2006 16:48
Zamanaşımı selma Hukuk Soruları Arşivi 1 01-03-2002 19:18
Zamanaşımı zamanaşımı Hukuk Soruları Arşivi 1 27-02-2002 17:14


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02415609 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.