Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Site Lokali Edebiyat, Müzik, Spor, Sinema, Bilgisayar.. Site üyelerimizin hukukla ilgisiz konularda sohbetleri için. [Siyaset ve din bu sitede konu dışıdır!]

hayatinizda ne icin 6 senenizi verirdiniz?

Yanıt
Old 02-07-2007, 20:34   #31
Av.Turan

 
Varsayılan

sanırım arkadaşımız aşkı kasdediyor. aşk için 6 sene çok değil. ama insan ömrü için 6 sene az değil. hak eden için 60 sene de beklenir. ama acaba var mı beklemeye değecek birisi???
Old 02-07-2007, 21:42   #32
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

60 sene beklenmesi gerekecek aşk, aşk mıdır...
Old 02-07-2007, 22:45   #34
avayhanuygur

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Şehper Ferda DEMİREL
60 sene beklenmesi gerekecek aşk, aşk mıdır...

Asıl 60 sene beklenmesi gerekecek aşk gerçek aşktır. Çünkü 60 sene beklenmesi mutlak surette bir mücbir sebepten kaynaklanıyordur ki 60 sene beklensin. Bıkmadan, sıkılmadan herhangi bir sebeple bırakın 60 seneyi 6 sene bile beklenmesi gerçek bir aşkı gerektirir. Şu anki yaşadığım özel bi durum galiba bunu şüphesiz ispatlamakta. Evet gerçek anlamdaki aşk için 6 yıl beklerim. Bekliyorum...
Old 02-07-2007, 22:57   #35
Av.Turan

 
Varsayılan

sonuna kadar katılıyorum kardeş... Allah yar ve yardımcın olsun. sabır versin....
Old 02-07-2007, 23:37   #36
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avayhanuygur
.. Bıkmadan, sıkılmadan herhangi bir sebeple bırakın 60 seneyi 6 sene bile beklenmesi gerçek bir aşkı gerektirir....

6 yıl sonra düşüncelerinizi dinlemek dileğiyle...
Old 03-07-2007, 08:45   #37
meyralkan

 
Varsayılan

60 sene beklemek sanirim gencliginde tanisip mezara birlikte gitmek gibi bisey olurdu
evet ben 6 senedir bekliyorum ve hala bekliyorum. hem de hic bikmadan ve usanmadan hemde bana 2500 km uzakta olmasina ragmen
YAZIK BANA YAAAA
Old 03-07-2007, 10:18   #38
Av.Turan

 
Varsayılan

eğer sen kendine yazık olduğunu düşünüyorsan o zaman bekleme. sevgi seve seve beklemektir. beklemek bile güzeldir. yolun sonunda o olduğunu bilmek güzeldir. yeterki yollar ona çıksın.o zaman beklemeye değer.
Old 03-07-2007, 12:59   #39
meyralkan

 
Varsayılan

sayin Turan sanirim yazik bana lafimi yanlis anladiniz. espri amacli yazmistim. gercekten yazik oldugunu dusunseydim zaten beklemezdim. benim icin onu beklemenin acisi bile yasayabilecegim en guzel mutluluklardan.. beklemeye degmeyecek birini degil 6 sene 6 saniye bile beklemezdim zaten... yine de tavsiyeleriniz icin tesekkurler..
Old 03-07-2007, 17:14   #40
Av.Turan

 
Varsayılan

o zaman sizi tebrik ederim. umarım benim de o kadar güven ve umutla beklediğim ve beni bekleyen birisi olur...
Old 03-07-2007, 22:39   #41
avayhanuygur

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Şehper Ferda DEMİREL
6 yıl sonra düşüncelerinizi dinlemek dileğiyle...

Ya ağzınızdan yel alsın. İnşallah 6 yıl beklemeyiz. Tabii beklemek gerekirse bekleyeceğiz. Sizin cümlenize göre sanki mutlaka 6 yıl bekliycekmişiz gibi bi sonuç çıkıyor. İnşallah 6 ay bile daha beklemeyiz Sayın Demirel, siz de dua etseniz olur mu? Bir başkasının sizin için dua etmesi sizin kendiniz için dua etmenizden daha bi makbuldür...
Old 03-07-2007, 23:28   #42
Av.Turan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avayhanuygur
Ya ağzınızdan yel alsın. İnşallah 6 yıl beklemeyiz. Tabii beklemek gerekirse bekleyeceğiz. Sizin cümlenize göre sanki mutlaka 6 yıl bekliycekmişiz gibi bi sonuç çıkıyor. İnşallah 6 ay bile daha beklemeyiz Sayın Demirel, siz de dua etseniz olur mu? Bir başkasının sizin için dua etmesi sizin kendiniz için dua etmenizden daha bi makbuldür...
sayın meslektaşım sanırım şu anda yolunu (yada cevabını) beklediğiniz birisi var. size mutlu kavuşma ve bir ömür beraberlik dilerim. darısı başımıza ama birisini bulmak için 6 yıl bekleyecek olsam emin olun o yaşta bana kimse gelmez
Old 04-07-2007, 10:28   #43
mehtapa99

 
Varsayılan

Beklenen beklenmeyi haketmekte midir acaba ? Ya da o hala eski beklenen midir?
Old 04-07-2007, 14:06   #44
meyralkan

 
Varsayılan

beklenen gun gelecekse cekilen acilar kutsalmis derler ama bilmem ne kadar dogru
Old 04-07-2007, 15:06   #46
Armağan Konyalı

 
Varsayılan


Sayın Işıl Yılmaz'a katılıyorum. Bir de şöyle düşünün:
Godot sizi bekliyor olsaydı gidecek miydiniz?

Saygılarımla
Old 04-07-2007, 15:22   #47
meyralkan

 
Varsayılan

ben beni bekleyeni bekletmemek icin elimden geleni yaptigimi dusunuyorum.... ama bekleten olsaydim bu sene sayisini biraz daha dusururdum
Old 04-07-2007, 15:33   #48
Emin ERKILIÇ

 
Varsayılan

hayatımız birşeyler için belli süre beklemekten ibaret bir süreç bence.6 sene boyunca beklemeye değer bulduğumuz birçok şey vardır belkide.Bekledikçe özlenen değer kazanan değerler var.6 sene beklemeye değer bulduğum hiçbirşey olmaması hayatımda biraz utandırdı beklentilerim genelde 1 gün yada daha kısa sürdüğü için...
Old 04-07-2007, 22:08   #49
Av.Turan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan mehtapa99
Beklenen beklenmeyi haketmekte midir acaba ? Ya da o hala eski beklenen midir?
işte asıl mesele bu... ama sen dediğin ayrılıklarda geçerlidir. asıl mesele birlikte beklemketir. ama şuda varkı hiç bir dönüş eskinin aynısı değil. o ilk heyecan kalmamıştır...
Old 06-07-2007, 15:19   #50
diclee

 
Varsayılan

Seninle olmanın en güzel yanı ne biliyor musun?
Elin elime değmeden avuçlarımı terleten sıcaklığını taa içimde hissetmek.
Seninle olmanın en kötü yanı ne biliyor musun?
''Seni seviyorum'' sözcüğü dilimin ucunu ısırırken her konuşmamızda boş yere saatlerce havadan sudan söz etmek.
Seninle olmanın en heyecanlı yanı ne biliyor musun?
Aynı şeyleri seninle aynı anda düşünmek birlikte ağlamak gülmek.
Ve buradayken bile seni çılgınca özlemek...
Seninle olmanın en acı yanı ne biliyor musun?
Seni hiç tanımadığım bir sürü insanlarla paylaşmak.
Senin yanında olan, seninle konuşan herkesi çocukça kıskanmak.
Seninle olmanın en mutlu yanı ne biliyor musun?
Tanıdık birileriyle karşılaşma tedirginliği ile yollarda yürümek yan yana...
Elimdeki şemsiyeye inat yağmurda ıslanmak birlikte.
Elimde kır çiçeğiyle seni beklemek...
Aynı mekanlarda aynı yiyecekleri yemek.
Seninle olmanın en romantik yanı ne biliyor musun?
Sensiz gecelerde sana söyleyemediklerimi yıldızlara aya anlatmak...
Okuduğum kitabın sayfalarında dinlediğim şarkıların türkülerin şiirlerin her mısrasında seni bulmak.
Seninle olmanın en zor yanı ne biliyor musun?
Seni kaybetme korkusuyla hayatta ilk kez tattığım o tarifsiz
duygularımı umut denizinin ortasında küreksiz bir sandala hapsetmek.
Sevgili yerine yıllarca dost kalmayı başarmak.
Yalın ayak yürümek bıçağın en keskin yerinde.
Kanadıkça tuz yerine gözyaşlarımı basmak yüreğime.
Seninle olmanın tek yan etkisi ne biliyor musun?
Nereden bileceksin?
Sen benimle hiç olmadın ki.
Olsaydın avuçlarım terlemezdi...
Isırmazdım dilimin ucunu...
Özlemezdim seni yanımdayken...
Kıskanmazdım.
Korkmazdım yollarda yürümekten.
Islanmazdım yağmurlarda...
Yıldızlara aya dert yanmaz,
böyle her şarkıda serhoş olmazdım.
Korkmazdım seni kaybetmekten
ayaklarım kan revan atlardım sandaldan denize...
Ve her kulaçta haykırırdım seni..
Ama sen hiç benimle olmadın ki...
YA AKLIN BAŞKA YERLERDEYDİ YA YÜREĞİN...

CAN YÜCEL
daha önce bende beklmeye değecek insanlar olduğunu yazmıştım. keşke hala aynı fikirde olabilseydim.gerçekten beklemeye değecek az insan var.allah değmeyeceklerle karşılaştırmasın diyelim
Old 06-07-2007, 15:21   #51
ege

 
Varsayılan

şöyle bir okudum yukarıdan aşağıya.

beklemek aynı zamanda "beklenti" ile ilgili elbette.
beklentilerimiz doğrultusunda "beklemek" herzaman mümkün, çünkü biz belirliyoruz beklentilerimizi ve bu sebeple de bekleyebiliyoruz.

ama Heraklit'i düşünmemek de mümkün değil..

"değişmeyen tek gerçek herşeyin değişeceğidir.." diyor.

6 yıl boyunca beklesek de beklemesek de "beklentilerimiz" bizimle birlikte değişecek. çünkü biz değişeceğiz.Hiç bir canlı insan 6 yıl sonrada hala aynı duygularda kaygılarda olduğunu ve yaşama karşı bakışında hiç bir değişme olmadığını iddia edemez, edebilse de bizi kandırabilir belki ama kendini kandıramaz.

beklentilerimiz kendi egomuzla o kadar doğru orantılı ki,
"beni beklediğine güvendiğim biri" diyebiliyoruz

veya beklentimizi o kadar kutsal hale getiriyoruz ki,
"6 yıl değil 60 yıl beklerim" sözleri ile yarattığımız beklentimize nerdeyse tapınıyoruz.

Sevgili Işıl "beklemeyin Godot gelmeyecek" dediğinde beklentimizle örtüşmediği için pek duymak istemiyoruz bu gerçeği..

ama yaşama neresinden tutunursak tutunalım, temel beklentimiz YAŞAMAK.Yaşamak için tutunduğumuz herşey güzel olabilir.
bu yüzden 6 yıl beklenebilir

bu başlığı açan sevgili arkadaşım , Heraklit'in söylediğini aşka uygun hale getiren çok sevdiğim bir söz dür;

"ve döndüğün; gittiğin değildir.."

yaşam da bu yüzden güzel belki? tekdüze olmadığı ve sürekli süprizler hazırladığı için.. değil mi?
Old 06-07-2007, 15:29   #52
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Güzel insanlar atlarına binip gittiler. (*)

(*) N.Hikmet
Old 06-07-2007, 15:49   #53
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Şehper Ferda DEMİREL
Güzel insanlar atlarına binip gittiler. (*)

(*) N.Hikmet

Yaşar Kemal'in Demirciler Çarşısı Cinayeti isimli romanının girişinde şöyle yazardı:

"O güzel insanlar o güzel atlara binip gittiler"

Lisede okumuştum ve hala bu cümle(Dize)aklımdadır. Ben bu dizenin Yaşar Kemal'e ait olduğunu sanırdım. İtiraf ediyorum.

Saygılarımla
Old 06-07-2007, 15:54   #54
Av.Turhan Demiroğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
Ben bu dizenin Yaşar Kemal'e ait olduğunu sanırdım.
"Büyük velilerden birine ait çok güzel bir söz" olarak hatırlıyorum ben de...
Saygılarımla.
Old 06-07-2007, 15:59   #55
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Boş Ufuklar

Ne kervan kaldı, ne at, hepsi silinip gitti,
'İyi insanlar iyi atlara binip gitti.'

1973

Necip Fazıl Kısakürek


Turhan bey Necip Fazıl konusunda haklı. Ama benim aklımda dize neden bu şekilde ve neden Nazım Hikmet adıyla kaldı bilmiyorum. Biraz araştıralım

Teşekkürler...
Old 06-07-2007, 16:04   #56
Jeanne D'arc

 
Varsayılan

Nazım Hikmet oraya uymadı gibi geldi bana da, deminden beri arıyorumdum müellif kimdir diye.

Kimler çıkmadı ki; William Shakespeare'den tutun da Nazım Hikmet, Bedri Rahmi Eyüpoğlu ve Yahya Kemal Beyatlı'ya kadar. Ama çoğunluk Suat Bey gibi Yaşar Kemal diyor.

Alıntı:
Yazan Alıntıdır
Demirciler Çarşısı Cinayeti / Yaşar Kemal

Dünyayı dolaşan genç adam güzel bir şehre geldi. Gözleri Emir Sultanın
gözlerine benzerdi. Kaşları çatık, rengi yanık sarı, kalın dudakları soluk.
İnce, uzun boylu. Erkeğin yakışıklısı dünyadaki en güzel yaratıktır. Dünyada
bir arap atının tayı güzel olur, bir de erkeğin yakışıklısı. Genç adam atından
indi, baktı ki bu şehir başka, öteki şehirlere hiç benzemiyor.

Şehrin insanları dünyanın en kanı sıcak, en cana yakın insanları.
Konuk için dersen deli divane oluyorlar. Fıkarası yok gibi, zengini de cömert.
Bet bereket dersen yedi iklim dört bucaktan taşıyor. Bütün şehrin insanlarının
yüzyıllardan beri büyük bir mutluluk içinde oldukları besbelli. Bura halkının
hiç mi hiç bir şeyden şikayetleri yok. Bir şikayetleri varsa o da ölümden.
Herhal ölüm bile güzel olur bu şehirde. Yolcu böyle düşündü.

Bu şehirde bir de çok güzel atlar vardı. Küheylan, seklavisi, cins
cins, don don. Dorusu doruların en parlağı, alı kırı, kulası, abeşi,
demirkırı, yağızı da öyle. Burada atların donları da bir başka. Her bir atlar
ki tüyleri yıldır yıldır. Her birisi sürmeli gözlü ceren gibi. Tıpkı.

Adam bu güzel şehre, bu iyi insanlara, bu cins atlara hayran kaldı. Bu
şehirde bir süre kaldı. Sonra ayrıldı. Bundan sonra da nereye gittiyse, kimi
gördüyse yıllar yılı bu şehri, bu insanları, bu atları söyledi. Dilinden
düşürmedi. Hayranlığını bir ömür dile gitirip, bütün insanları da bu şehre
hayran kıldı.

Adam çok yaşlandı. Günlerden bir gün kendi kendine dedi ki, ölmeden,
şu güzelim dünyayı terketmeden varayım da o güzel şehri, o iyi insanları, o
soylu atları bir daha göreyim de, hiç olmazsa, şu dünyadan ağız tadıyla
ayrılayım.

Ora senin, bura benim günlerce yol tepti, bir sabah iyi insanların,
güzel atların mutlu şehrine geldi.

Geldi ki ne görsün, şehir ne oeski şehir, insanlar ne o eski insanlar,
atlar da yok. Her şey değişmiş, her şey bambaşka.

O eski konuksever, her bir sözleri cana can katan kişiler verdiği
selamı bile almıyorlar. Geldi ki ne görsün, yalnız selamını almamak değil,
yüzüne bile bakmıyorlar. Yüzleri kara, karanlık, mutsuz.

Şehrin büyük çayıları, ovası, tarlaları, ahırları da bomboş. O ceren
gibi atların imi timi yok.

Adam şaşkınlığından, kederinden ne edeceğini bilemedi. Beli büküldü.
Issız, yıkık, bir örene dönmüş şehri lal-ü ebkem dolaşırken o eski, mutlu
günlerden kalmış yaşlı bir adama rastladı. Adam sırtını bir hanın yıkık
duvarına vermiş, güneşleniyordu. Ak sakalı kir içinde, kızarmış hastalıklı
gözlerine sinekler üşüşmüş.

Kederinden dişleri kenetlenmiş, sakalı ak, sakalı kirli, aydınlık
yüzlü, geniş alınlı duvar dibinde güneşlenen yaşlı adama sordu:

"Bir zamanlar bu şehirde konuksever, sıcak yürekli, dost canlısı iyi
insanlar, ceren gibi, kırmızı mercan gözlü, uzun boyunlu, kalem kulaklı, suna
gibi cins atlar vardı. Onlara ne oldu?"

Yaşlı adamdır ki, azıcık doğruldu, ak saklı kirli, titredi, yüzü eski
bir ışıkla parıldadı, derin bir aaah dedi, ciğeri söken. Aaaah! Duvara sırtını
iyice verdi.

Neden sonra gözlerini açtı:

"O iyi insanlar," dedi, "o güzel atlara bindiler çekip gittiler...
Aaaah! Aaaaah! Aaaaaah!"


Yaşar Kemal, Demirciler Çarşısı Cinayeti.
Old 06-07-2007, 16:07   #57
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Konu aydınlandı bence. Yaşar Kemal romanında, Necip Fazıl'ın şiirinden alıntı yapmış. Suat beyin anımsaması da doğru. Google da tararsanız, benim gibi Nazım'a mal eden de çok. Ama doğrusu, şiir metniyle birlikte yukarıdaki olmalı. Boş ufuklar...

En azından Godot ve sayın egenin yazı içeriğinden sonra, konuya uygun düştüler. Biz de bu vesile ile epey şiir okumuş olduk

Saygılarımla...
Old 06-07-2007, 16:12   #58
Jeanne D'arc

 
Varsayılan

Necip Fazıl 1973 - Yaşar Kemal 2004

İyi - Güzel

Edebi Esin!!!
Old 06-07-2007, 16:26   #59
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Şehper Ferda DEMİREL
Turhan bey Necip Fazıl konusunda haklı. Ama benim aklımda dize neden bu şekilde ve neden Nazım Hikmet adıyla kaldı bilmiyorum. Biraz araştıralım

Teşekkürler...

Sizin alıntınızdaki tarih 1973, Demirciler Çarşısı Cinayeti adlı romanın ilk basımı da 1973 yılı. Birisi diğerinden alıntı yapmış olabilir. Ama şahsen, Yaşar Kemal'in malum sebeplerden dolayı N.Fazıl'dan alıntı yapacağını sanmam.

Benim aklımda şu şekilde kalmıştı: Romanın ilk sayfasının üzerinde "o güzel insanlar o güzel atlara binip gittiler" şeklinde yer almıştı. Yoksa Sayın D'arc'ın alıntı yaptığı şekliyle değil. İşin ilginç yanı, kitapla ilgili başkaca hiçbir şey anımsamıyorum. Ancak girişteki o cümleyi çok net anımsıyorum.

Necip Fazıl'ın şiirinde de dikkat edilirse sözkonusu dize tırnak içinde yer almakta; alıntının kendisi tarafından yapıldığını anlıyorum.

Ben de son mesajlardan sonra merak ettim baktım. Dizeyi alakasız kişilere mal edenler de var. Birisi de yine Y.Kemal demiş; ancak İnce Memed notu düşmüş.

Gerçeği bulursak, edebiyat alanında büyük bir iş yapmış gibi olacağız.

Yoksa bunun için 6 sene beklemeli miyiz?

Saygılarımla
Old 06-07-2007, 16:28   #60
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan




Durup dururken, yaşım kadar sene sonra, bir intihal şayiası düşürdük malum ve maruf ama sahibinde tereddüt ettiğimiz dizeye.

E araştırmak şimdi sahiden farz oldu.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Stresi yenmek için çay için. nigartp Site Lokali 15 30-04-2008 11:09
Hakim Olsaydınız Nasıl Karar Verirdiniz? Av.Suat Ergin Hukuk Sohbetleri 86 16-01-2008 15:46
Siz Olsaydınız Nasıl Karar Verirdiniz? Gemici Hukuk Sohbetleri 11 29-09-2007 23:55
Mortgage için son üç ay Av.Ceylan Pala Karadağ Tüketicinin Korunması Hukuku Çalışma Grubu 4 15-05-2007 14:36


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07037902 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.