Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Gabin mi Hile mi?

Yanıt
Old 31-10-2006, 18:12   #1
Brusk

 
Varsayılan Gabin mi Hile mi?

Değerli dostlar 15.000-YTL banka kredisi borcu yüzünden evi haczedilen A isimli yaşlı bir çiftçiye onun bu durumundan istifade etmek isteyen B isilmi kişi sokularak kendisine yardım edip bankanın borcunu A'nın yerine kapatacağını ancak bunun karşılığında tedbir olsun diye evin tapusunu istediğini söyleyerek böylece kısa sürede A'nın güvenini kazanan B zavallı çiftçi amcayı kandırıp tapunun kendisine satış yoluyla devrini sağlamış ve ondan sonrada mağdur olan A her nekadar çaba sarfetse de bir daha tapuyu kendisine vermemiştir. BUrada teknik olarak Gabin mi yoksa Hile mi olduğu konusunda tereddütteyim zira B bu olayımızda niyetini gizleyerek A'ya yaklışmış ve nitekim onun bu zor durumundan istifade etmiştir böylece gabinin de unsurlarını taşıyan bir olay bu konudaki değerlendirimelerinizi almak istiyorum. Herkese saygılar işlerinde kolaylıklar dilerim.
Old 31-10-2006, 18:57   #2
ibreti

 
Varsayılan

Alıntı:
III - Gabin:
Madde 21 - Bir akitte ivazlar arasında açık bir nispetsizlik bulunduğu tak-
dirde, eğer mutazarrırın müzayaka halinde bulunmasından veya hiffetinden yahut
tecrübesizliğinden istifade suretiyle vukua getirilmiş ise, mutazarrır bir sene
zarfında akdi feshettiğini beyan ederek verdiği şeyi geri alabilir.
Yasa metninden de anlaşılacağı gibi gabin için ortada şeklen geçerli bir sözleşmenin olması gerekir. Şeklen geçerli sözleşmede de bedeller arasında aşırı bir dengesizliğin (diğer taraın aleyhine olacak şekilde aşırı faydalanmanın) olması gerekir.
Sunulan olayda B tarafından A'nın bankaya olan borçlarının üstlenildiğine dair geçerli bir anlaşma yoktur. Taraflar arasında kurulması gereken anlaşma BK.m.111'de düzenlenen eksik üçüncü şahıs yararına anlaşma olabileceği gibi, BK.m.174 vd. hükümlerinde düzenlenen banka borçlusu A'nın, yüklenici B'nin ve bankanın katıldığı borcun nakli anlaşması da olabilir. Lakin bu anlaşma kurulmamıştır. Bu tür bir anlaşma kurulsa ve A'nın B'ye devrettiği taşınmazın değeri A'nın bankaya olan borcundan fahiş şekilde fazla olsa idi gabinden söz edebilirdik. Halbuki somut olayda A'nın tecrübesizliğinden istifade ile böyle bir anlaşma hiç kurulmamıştır.
Belirttiğim gerekçelerle somut olayda HİLE sebebine dayalı iptal yoluna gidilmelidir biçiminde düşünüyorum.

Saygılarımla...
Old 01-11-2006, 00:33   #3
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Gabin mi hile mi sorusuna verilecek cevap hile olur da... Hileyi dinletebilmek burada mesele.. Zira tanık dinletmek isteyeceksiniz, başka şansınız yok ama karşı taraf da iddianın taraf muvazaası olduğuna dayanmaya çalışacak. Zira görünen akit satış, gizlenen akit ipotek ve yazılı delil yok. Bankaya parayı yaşlı amca adına diğeri mi ödemiş. Yoksa parayı amcaya verip git öde mi demiş? Bu da önemli olabilir. Zira kendi ödediyse lehinizedir. Bundan başka bir ödeme yapılmadığını ispat etmeye çalışarak, borcun ödendiği tarihlerde malvarlığınızın başkaca artmadığını vs. ispat etmeye çalışacaksınız. Çok zorlu bir yolunuz var.. Kolay gelsin.
Old 01-11-2006, 01:33   #4
ibreti

 
Varsayılan

Sn.Can Doğanel;

A isimli yaşlı ve garip çiftçinin açacağı dava açısından düşünüldüğünde size katılmamak mümkün değil. Lakin o kadar saf ve basiretsiz olan A'yı başka kişiler de aldatmış, elinden senetler almış olabilirler. Ya da bu kadar zorda olan A'nın başka alacaklıları da olabilir. Hatta saf ve basiretsiz gördüğümüz A, böylesi bir durumda alacaklı banka ve diğer alacaklılarından mal kaçırma amacı taşıyarak böylesi bir tasarrufta bulunmuş olabilir. Sizin de malumunuz olduğu üzere hastalıklı bir toplumda yaşıyoruz.

Böylesi bir durumda A'nın banka ve diğer alacaklılarının menfaatini de düşünmek gerek. Banka ve diğer alacaklılar borçluları olan A ve danışıklı olarak taşınmazı devir alan B aleyhine açacakları tasarrufun iptali davasında söylediğiniz ispat zorlukları ile karşılaşmaz.

Böylesi bir durumda Sn.Brusk A'nın, Sn.Can Doğane de B'nin avukatı olsa, ben de alacaklı C'nin avukatı olsam A ve B aleyhine açacağım tasarrufun iptali davasında çok rahat hareket ederdim. En azından Brusk ve Doğanel'in karşılıklı olarak girecği davadan çok daha rahat hareket ederdim...

Satır satır yazmak kadar, satır aralarına yazmak da kolaydı..

Saygılarımla...
Old 01-11-2006, 02:08   #5
özgür

 
Varsayılan

Sayın brusk!!!
Banka borcu A tarafından ödenmiş mi ? Eğer ödenmedi ise bankanın alacağından yada müvekkilinizin baska borcu varsa alacaklıların satışta muvazaa iddiasıyla açacağı dava sizin için daha faydalı olur kanaatindeyim.Gabin mi hile mi sorusu içinde ;uzun ve çetrefilli bir yol izlenecegine g.menkul satışı için bedelsizlik davasının açılması olayların karışmadan daha kısa sürede aydınlanmasını sağlayacaktır.Aşağıdaki yargıtay kararı umrım yardımcı olcaktır.


. 21.9.2004
• TAPU İPTALİ VE TESCİL ( Hile ve Gabin İddiası - Bedelsizlik İddiası Başlı Başına Resmi Akte Dayalı Satışın Geçersizliği Sonucunu Doğurmadığı )

• GABİN ( Bedelsizlik İddiası Başlı Başına Resmi Akte Dayalı Satışın Geçersizliği Sonucunu Doğurmadığı - Hile Ve Gabin Hukuksal Nedenine Dayalı Tapu İptali ve Tescil Talebi )

• HİLE ( Tapu İptali ve Tescil Talebi - Bedelsizlik İddiası Başlı Başına Resmi Akte Dayalı Satışın Geçersizliği Sonucunu Doğurmadığı )

4721/m. 705

818/m. 21


ÖZET : Dava, hile ve gabin hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil isteğine
ilişkindir.
Bedelsizlik iddiası başlı başına resmi akte dayalı satışın geçersizliği sonucunu doğurmaz. Bedel yönünden davacının tahsil ve takip imkanlarının bulunduğu düşünülmelidir. DAVA : Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, maliki olduğu 42425 ada 2 parsel sayılı taşınmazın üzerinde 4 katlı
ruhsatsız bina bulunduğunu, davalı Bektaş'ında oğlunun arkadaşı ve aynı
zamanda kiracıları olduğunu, 2 parseldeki binada bulunan daireyi satmak
isterken davalının müşteri olduğunu, eğer tapuyu kendisine verirse ailesinin
kendisine yardım edip daireyi satın alabileceğini söyleyip kendisini hile ile
kandırdığını, bunun üzerine 15 milyar TL.ye satmak için anlaştıklarını,
resmi işlemi 400.milyon TL.üzerinde yaparak taşınmazdaki ¼ payını davalıya
devir ettiğini, buna rağmen davalının kendisine hiç para ödemediğini,
zor durumda iken hile ile kandırıldığını belirterek tapunun iptali ile adına
tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili, davalının toptan konfeksiyon işi, davacının oğlu Selçuk'un i
se parekende konfeksiyon satım işi ile uğraştığını, davalıdan mal aldığını,
karşılık bir çok çek verdiğini, bunların toplamının 10.600.000.000.TL.
olduğunu, bu meblağı ödemediğini, yine davacının oğluna 5.050.000.000.TL.
hatır çeki verdiğini, davalının oğlunun başkalarına olan 5.200.000.000.TL.
borcunu davacının direktifi üzerine ödediğini toplam 23.500.000.000.TL.
ödeyerek taşınmazı satın aldığını, davacıyı kandırmadığını satışın davacının
rızası ile olduğunu, önce satış vaadi yapıldığını sonradan satışın yapıldığını,
olayda hile ve gabin olmadığını bildirip davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar tarafından süresinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olmakla,
duruşma günü olarak saptanan 21.9.2004 Salı günü için yapılan tebligat
üzerine temyiz eden vs. vekili avukat Mehmet Kaya ile temyiz edilen
vekili avukat Hülya Elmadağ geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verilen
ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten
sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi
, iş karara bırakıldı bilahare Tetkik Hakimi Hüseyin Çelik tarafından düzenlenen
rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava, hile ve gabin hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil
isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının kayden maliki bulunduğu
çekişmeli 2 parsel sayılı taşınmazdaki ¼ payının satışını İzmir 9.noterliğince
düzenlenen 6.11.2000 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile davalıların miras
bırakanı Bektaş'ın hiffete dayalı olarak yaptığı, yahutta tecrübesizliği ile
gerçekleştirdiği sabit değildir. Diğer taraftan davacı ve dava dışı oğlu ile
davalılar miras bırakanın arasında senede bağlı birtakım alacak-borç ilişkilerinin
bulunduğu dosya kapsamı ile sabittir. Bu durumda çekişmeli taşınmazdaki pay
temliki açısından gabinin varlığından sözedilemez.
Ayrıca, bedelsizlik iddiası başlı başına resmi akte dayalı satışın geçersizliği
sonucunu doğurmaz. Bedel yönünden davacının tahsil ve takip imkanlarının
bulunduğu düşünülmelidir.
SONUÇ : Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı
değerlendirme ve gerekçelerle yazılı olduğu şekilde kabulü doğru değildir.
Davalılar vekilinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir.
Kabulü ile kararın yukarıda açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi
gereğince BOZULMASINA, 4.12.2003 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık
Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 375.000.
0000 lira duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına,
peşin harcın temyiz edene geri verilmesine 21.9.2004 tarihinde oybirliğiyle
karar verildi.






Old 01-11-2006, 09:07   #6
Brusk

 
Varsayılan

A ile B arasındaki görünürdeki satış işlemi gerçekte satıcının yani A'nın satma iradesine dayanmadığı için geçerli olmayacaktır. BU arada A bankaya olan borcunu da B den aldığı para ile ödemiştir. Bankanın bir alacağı kalmamıştır. Ancak arada bu ilişkiyi bilen bir çok tanık mevcuttur. Yani B'nin bu yeri tedbir olsun diye devraldığını bilen bir çok tanık mevcuttur. Hatta taraflar 150.000-YTL değerinde olan taşınmazı bile A ve B nasıl olsa kısa süre sonra A'nın B 'ye olan borcunu ödemesi durumunda mülkiyeti A' ya devredeceklerinden tapuda bu konuda fazla harç ödememek için 26.000-YTL satış bedeli gösterilmiştir, taşınmazın gerçek değeri ile satış bedeli arasında bariz fark bulunmaktadır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Hile Nedeniyle Tapu İptali Davası muratozsa Meslektaşların Soruları 14 02-11-2010 03:10
Hile İle Elde Edilen Delil... Av.Mehmet Saim Dikici Hukuk Sohbetleri 43 03-03-2007 15:38
İş Akdinin Feshi - bağış - gabin hidayet Meslektaşların Soruları 1 28-11-2006 17:53
Almanya da İhbar müessesi ve İflasta hile umutlaw Meslektaşların Soruları 12 13-09-2006 21:52
Boşanma-tazminat-kanuna Karşı Hile- duran Meslektaşların Soruları 1 28-02-2004 15:53


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04761100 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.