Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İdari Para Cezalarına İtirazda Son Durum Nasıldır?

Yanıt
Old 01-03-2007, 10:19   #1
Milano

 
Varsayılan İdari Para Cezalarına İtirazda Son Durum Nasıldır?

Merhabalar.
5100 Sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun Cezaların Uygulanması başlıklı 28.maddesinde aynen

'' ... Bu Kanunda yazılı olan idari para cezalarına dair kararlar ilgililere 11.2.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde idare mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. İdari para cezaları 21.7.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur...'' denmektedir.

Ancak hangi yasadan doğarsa doğsun tüm idari para cezalarına karşı itirazın 5237 sayılı yasaya göre idare mahkemesine değilde Sulh Ceza Mahkemesine yapıldığını öğrendim.Bu doğrumudur?Hangi mevzuatta geçiyor?Bilgilendiren olursa çok sevinirim.Şimdiden teşekkürler.
Old 01-03-2007, 10:57   #2
gencerx07

 
Varsayılan

kabahatler kanununda itirazın sulh ceza da olduğu belirtiliyor yetki bakımından..
Old 01-03-2007, 11:43   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
KANUN NO: 5326KABAHATLER KANUNUKabul Tarihi: 30 Mart 2005

MADDE 3.- (Değişik: 5560 - 6.12.2006 / m.31) (1)

Bu Kanunun;
a) İdari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,

b) Diğer genel hükümleri, idari para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında,
uygulanır.

Sayın Milano,

Kabahatlar Kanunu'nda yapılan değişiklikle, 3 üncü madde yukarıdaki hale geldi.Madde çok açıktır. Diğer kanunlarda hüküm bulunması halinde, ilgili kanununun itiraz usullerine göre itiraz edilecektir.

Ancak, değişik forumlarda bazı meslektaşlarımız ısrarla Kabahatlar Kanunu'na göre itiraz edilmesi gerektiğini yazmaktadırlar. İlginç olan ise, aynı konuda bazı sulh ceza mahkemelerinin ve bazı idare mahkemelerinin görevsizlik kararı verdiğini söylemeleridir. Ancak değişikliğin 06.12.2006 tarihinde yapıldığına dikkat edince, o tarihten bu tarihe kadar geçen kısa sürede verilmiş bir mahkeme kararı var mı? Onu bilemiyorum.THS içinde araştırma yaparsanız, değişik görüşlerin olduğunu siz de tespit edeceksiniz.

Bir link ben vereyim.Özellikle 29 no.lu mesajımı okuyun.

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=6659



Kişisel düşüncem, olayınızda görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğu yönündedir.

Saygılarımla
Old 01-03-2007, 11:52   #4
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Katkı

KANUN NO: 5560
ÇEŞİTLİ KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN

Kabul Tarihi: 6 Aralık 2006
Resmi Gazete ile Neşir ve İlânı: 19 Aralık 2006 - Sayı: 26381

MADDE 31- 30/3/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 3 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"MADDE 3- (1) Bu Kanunun;
a) İdari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,
b) Diğer genel hükümleri, idari para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında,
uygulanır."


KANUN NO: 5326
KABAHATLER KANUNU

Kabul Tarihi: 30 Mart 2005
Resmi Gazete ile Neşir ve İlânı: 31 Mart 2005 - Sayı: 25772 (1. Mükerrer)

Başvuru yolu
MADDE 27.- (1) İdari para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idari yaptırım kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabilir. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde idari yaptırım kararı kesinleşir.

SONUÇ:Sayın Ergin'in isabetli görüşünü paylaşıyorum.
Yasa tekniği açısından 5110 s.Yasa'da yargı yolunun gösterilmiş olması bir hatadır.
Ancak hüküm açık.
Old 01-03-2007, 12:16   #5
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın Av.Suat Ergin
Sayın Av.Hulusi Metin

Benden önce verdiğiniz yanıtlara katılıyorum:

Kanun yolu açısından, Kabahatler Kanununun 3.maddesi gereğince, özel kanununda gösterilen biçimde 7 gün içinde idare mahkemesine başvurmak gerekir.

( Fakat 7 gün içinde idare mahkemesine başvurulması gereğinin idari yaptırım kararı ilgilisine tebliğ edilirken ilgilisine açıkça bildirilmesi gerekir. Aksi halde bu karar tebliği usulüne uygun olmadığından, usulüne uygun tebliğ yapılana kadar 7 günlük süre başlamaz kanısındayım. )

Ancak ilerisinde bir tereddütüm var :
"İtiraz cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır." biçimindeki hükümler kanun yolu ile ilgili midir?

Kabahatler Kanununa göre
- kanun yoluna başvurulduğu takdirde cezanın ödenmesi gerekmez; cezalar idari yaptırım kararı kesinleşince ödenir.
- İdari yargı yolunda idare mahkemesince verilen kararlar temyiz edilebilir.

Halbuki
- bu özel kanunda kanun yoluna başvurmanın cezanın yerine getirilmesine engel olmayacağı
- idare mahkemesince verilecek cezanın kesin olduğu yazılı.

Kesinleşme konusunda hangi kanuna itibar edilmeli?

"Kanun yoluyla ilgili hükümler" kavramı
- kesinleşmemiş cezanın takibi aşamasını ve
- itiraz üzerine verilen kararların temyizi aşamasını da kapsıyor mu?


Bu hususta da değerli görüşlerinizi paylaşmanız aydınlatıcı olacaktır.

Saygılarımla
Old 01-03-2007, 14:19   #6
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Yorum

Sayın Konyalı,
“İdari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde…”

İfadesindeki “kanun yoluna ilişkin hükümler”in tebligat, itiraz, temyiz ve takip aşamalarını kapsadığı görüşündeyim.
İdari yargı, İdari usul.
Kabahatler Kanunu, 5100 s.Kanunu ilga etmiş değildir.
Saygılar
Old 01-03-2007, 14:34   #7
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hulusi Metin
Sayın Konyalı,
“İdari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde…”

İfadesindeki “kanun yoluna ilişkin hükümler”in tebligat, itiraz, temyiz ve takip aşamalarını kapsadığı görüşündeyim.
İdari yargı, İdari usul.
Kabahatler Kanunu, 5100 s.Kanunu ilga etmiş değildir.
Saygılar

Ben de Sayın Metin ile aynı görüşteyim. Gerçi THS'nin Kabahatlar Kanunu konusunda uzmanı Sayın Konyalı'dır; onun görüşlerini de alalım.

Ben başka bir hususa daha dikkat çekmek istiyorum. Diğer forumlarda kafa karıştıran bir durum var. Hatta bir üyemiz soru olarak da sordu ama yanıt veren olmadı.

Yasa maddesi açık olmasına rağmen, yeni tebliğe çıkarılan trafik ceza tutanaklarında dahi itiraz süresi olarak 15 gün gösterilmektedir. Bu durum ilgilinin yararına sayılabilir mi? Bir başka deyişle idare; yasada açıkça itiraz süresi 7 gün olarak gösterilmesine rağmen; süreyi 15 gün olarak belirleyebilir mi?

Katkısı olacaklara teşekkürler...

Saygılarımla
Old 01-03-2007, 16:17   #8
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Kanun - Genel Tebliği

1.6.2005 tarihinden önce yürürlüğe girmiş olan tüm Kanunlarda yer alan idari para cezaları hakkında Kabahatler Kanununun genel hükümleri uygulanacaktır.

"Örneğin, idari yaptırım kararlarında bulunması gereken hususlar, kararların ilgililere tebliğ usulü, yasal başvuru süreleri ve başvuru yolları, ödeme usulü, zamanaşımı, idari para cezalarının Devlet geliri sayılması yönündeki düzenlemeler genel hükümler olup, ilgili Kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Kabahatler Kanunu hükümleri uygulanacaktır."
Maliye Bakanlığından:
TAHSİLAT GENEL TEBLİĞİ / SERİ NO: 437
KABAHATLER KANUNU'NUN BAZI MADDELERİNİN UYGULANMASI HAKKINDA
Resmi Gazete Tarihi: 16 Aralık 2005
Resmi Gazete Sayısı: 26025

Kahve molası...
Old 01-03-2007, 16:51   #9
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Katkı

TAHSİLAT GENEL TEBLİĞİ / SERİ NO: 437 için,

http://www.gelirler.gov.tr/gelir2.ns...5?OpenDocument
Old 01-03-2007, 17:34   #10
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Sayın Metin,

Sanırım muradımı tam anlatamadım. Önce ilgili maddeleri bir daha yazalım ki; tartışmaya katılacak üyelerimiz yararlansın...

Alıntı:
KANUN NO: 2918
KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU
Kabul Tarihi: 13 Ekim 1983

Tescil Plakasına Göre Tutanak Düzenlenmesi

Madde 116 - (Değişik 1. fıkra: 3692 - 31.10.1990) Trafiği tehlikeye düşü- recek, engel olacak şekilde veya yasaklanmış yerlerde park etmiş araçlara veya trafik kural ve yasaklarına aykırı davranışları belirlenmiş bulunan, kara- yolları ağırlık kontrol mahallerinde işaret, ışık, ses veya görevlilerin ikazına rağmen tartı sistemine girmeden seyrine devam eden ve sürücüsü tespit edilemeyen araçlara tescil plakalarına göre ceza veya suç tutanağı düzenlenir.

Para cezasının ödenmesi gerektiği hallerde trafik kaydında araç sahibi olarak görülen kişiye cezayı (Değişik ibare: 5228 - 16.7.2004 / m.59/8-c) "ödemesi için posta yoluyla tebligat yapılır, bu şekilde tebliğ edilemeyen tutanaklar ilgili tahsil dairesinin ilan asmaya mahsus yerinde liste halinde ilan edilir, ilan tarihini takip eden otuzuncu gün tebligat yapılmış sayılır ve bu cezalar 114 ve 115 inci maddelerde belirtilen şekilde takip ve tahsil olunur.

Bu şekilde uygulanan cezalar için araç sahipleri cezanın tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde yetkili mahkemeye itiraz edebilirler.

İtiraz ödemeyi ve ödeme ile ilgili süreyi durdurur.
İtiraz üzerine verilen kararlar kesindir.

KANUN NO: 5326
KABAHATLER KANUNU
Kabul Tarihi: 30 Mart 2005


MADDE 3.- (Değişik: 5560 - 6.12.2006 / m.31) (1)

Bu Kanunun;
a) İdari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,

b) Diğer genel hükümleri, idari para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında,
uygulanır.

Devam ediyorum...Kabahatlar Kanunu'nda 06.12.2006 Tarihinde yapılan değişikliğe kadar bir kargaşanın yaşandığı gerçek...Bir çok Uyuşmazlık Mahkemesi kararı bulunmaktadır. Ancak değişiklikten sonra bana göre durum açıklığa kavuştu.

Diyelim ki trafik ceza tutanağı 06.12.2006 tarihinden sonra kesildi.TRAFİK PARA CEZALARININ TAHSİLİNDE VE TAKİBİNDE UYGULANACAK ESAS VE USULLER İLE KULLANILACAK BELGELER HAKKINDA YÖNETMELİK' in ilgili hükümleri uyarınca 10/a-b maddeleri gereğince tebligat işlemine 7 iş günü içinde başlanması gerekeceği belirtilmiş olup;
ve yine bu 7 günlük tebligat süresine uyulmadığını varsayalım. Araç malikine 19.02.2007 tarihinde tebliğ edilen Trafik İdari Para Cezası Tutanağında ise, "Trafik Ceza Tutanağı ile tarafınıza verilen idari para cezasına tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde....itirazda bulunabileceğinizi" şeklinde bir uyarı varsa...
Alıntı:
Bu durum ilgilinin yararına sayılabilir mi? Bir başka deyişle idare; yasada açıkça itiraz süresi 7 gün olarak gösterilmesine rağmen; süreyi 15 gün olarak belirleyebilir mi?


Umarım yeterince açık olmuştur. Yani bu cezaya ben yarın itiraz edebilecek miyim?

Saygılarımla
Old 01-03-2007, 17:43   #11
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Genel Tebliğ Diyor ki...

Alıntı:
... idare; yasada açıkça itiraz süresi 7 gün olarak gösterilmesine rağmen; süreyi 15 gün olarak belirleyebilir mi?

TAHSİLAT GENEL TEBLİĞİ / SERİ NO: 437 diyor ki...

" ...ilgili Kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Kabahatler Kanunu hükümleri uygulanacaktır."
Old 01-03-2007, 17:58   #12
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hulusi Metin
TAHSİLAT GENEL TEBLİĞİ / SERİ NO: 437 diyor ki...

" ...ilgili Kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Kabahatler Kanunu hükümleri uygulanacaktır."

İzninizle bu genel tebliğin; 06.12.2006 tarihinde Kabahatlar Kanunu'nun 3 ncü maddesinin değiştirilmesiyle; bu maddeye ilişkin olaylarda uygulanamayacağını savunmaktayım.

Alıntı:

Başlık 437 SERİ NO'LU TAHSİLAT GENEL TEBLİĞİ
Resmi Gazete No 26025
Resmi Gazete Tarihi 16/12/2005
Kapsam
Bilindiği gibi, 31.3.2005 tarihli ve 25772 mükerrer sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 5326 sayılı Kabahatler Kanunu 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Anılan Kanunun bazı maddelerinin uygulamasına ilişkin olarak aşağıdaki açıklamaların yapılmasına gerek görülmüştür.

I- KANUN KAPSAMINA GİREN İDARİ PARA CEZALARI

5326 sayılı Kabahatler Kanununun 2 nci maddesi ile Kabahat; kanunun, karşılığında idari yaptırım uygulanmasını öngördüğü haksızlık olarak tanımlanmış, 16 ncı maddesi ile de kabahatler karşılığında uygulanacak idari yaptırımlar; idari para cezası ve idari tedbirler olarak tasnif edilmiştir. Anılan madde idari tedbirleri mülkiyetin kamuya geçirilmesi ve ilgili kanunlarda yer alan diğer tedbirler olarak tanımlamıştır. Kanunun 3 üncü maddesi ile bu Kanunun genel kanun niteliğinde olduğu belirtilerek, Kanunun genel hükümlerinin diğer kanunlardaki kabahatler hakkında da uygulanacağı hükme bağlanmıştır.


Aksi takdirde bu forumun ilk mesajına dönmüş oluruz. Ama bu genel tebliğ ne olacak denirse; bizim hukuk sistemimizde o kadar çok yamanacak delik var ki, birini yamarsan diğeri açıkta kalmaktadır, derim. Ve kanun koyucunun "Kervan yolda düzülür" mantığını da terk etmesi gerekmektedir.

Saygılarımla

İş molası
Old 01-03-2007, 18:20   #13
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Yasa Koyucu avukatları düşündüğü için...

Sayın Ergin,
"Barikayı hakikat, müsademeyi efkardan doğar"
(Gerçeğin şimşeği, fikirlerin çatışmasından doğar)
Bildiğiniz gibi,
31.3.2005 tarihli ve 25772 mükerrer sayılı RG.’de yayımlanan 5326 sayılı Kabahatler Kanunu 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe girmiş, yasanın bazı maddelerinin uygulamasına ilişkin olarak “açıklama” yapılmasına gerek görülmüş, bu gereği de Maliye Bakanlığı 437 SERİ NO'LU TAHSİLAT GENEL TEBLİĞİ ile yerine getirmiş.

İmdi, konu bağlamında bir yasada süre (7) gün, sonraki yasada da (15) gün denilmiş ise,
Tebliğde açıklandığına göre; 5326 sayılı Kabahatler Kanunu, “genel kanun niteliğinde olduğundan” Kanunun genel hükümlerinin diğer kanunlardaki kabahatler hakkında da uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

Bu Genel Tebliğden sonra 5326 s. Yasanın 3.maddesi aşağıdaki gibi değiştirilmiştir:
MADDE 3.- (Değişik: 5560 - 6.12.2006 / m.31) (1) Bu Kanunun;
a) İdari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,
b) Diğer genel hükümleri, idari para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında,
uygulanır.

(maddenin eski hali:Bu Kanunun genel hükümleri diğer kanunlardaki kabahatler hakkında da uygulanır.)

O halde Sayın Konyalı’nın sorusuna dönmemiz gerekir:
“Kanun yolu ve kapsamı nedir ?”


Sevgiler ve kahve molası...
Old 01-03-2007, 18:20   #14
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın Av. Suat Ergin

Benden önce yanıt veren Sayın Av. Hulusi Metin’in son yanıtları benim sorularımla ilgili olduğundan size yabancı gelmiş olmalı. Sizin sorunuz yeterince açık ve anlaşılır. 10 nolu mesajınıza yanıtım aşağıda sunulmuştur:

Kabahatler Kanununa göre, idari para cezası kararının veya ceza tutanağının ilgisine tebliğinde aynı kararın veya tutanağın altına başvuru süresi ve başvuru mercii yazılmak zorundadır. Bu sürenin idare tarafından yazılmaması veya yanlış yazılması kabul edilemez.

Bu nedenle sizin tutanakta (yanlış olarak) yazılı 15 günlük süre içinde başvurmanız halinde kararın ‘tebliği işlemi’ hukuka aykırı olduğundan, başvurunun kabulüne karar verilmesi gerekir.

Bu mahkeme kararı üzerine idarece yeniden düzenlenecek usulüne uygun karar size tebliğ edildiğinde asıl 7 günlük kanuni süre başlayacaktır.

Bence, şu anda işleyen hukuki bir süre bulunmamaktadır. Bu nedenle yanlışlıkla yazılı 15 günlük süre geçse de, karar kesinleşmiş olmayacaktır. Kesinleşmeyen karar için size ödeme emri gönderildiğinde, karar henüz kesinleşmeden ödeme emri gönderilemeyeceğinden, ödeme emrinin iptali için idare mahkemesinde dava açma hakkınız da bulunmaktadır. Ancak bu yola güvenmemenizi öneririm: İdare mahkemeleri, usulsüz işlemlere karşı başvuru yolu varken, bu yola başvurulmaksızın, sonradan ödeme emrine itiraz edilmesini hukuka uygun bulmadığından, kararları kesinleşmiş olarak kabul etmekte ve ödeme emrinin iptali davalarını reddetmektedir.

Özetle, yarın başvurunuzu yapınız. Haklı olacaksınız.

Saygılarımla
Old 01-03-2007, 23:30   #15
halit pamuk

 
Varsayılan

Kabahatler Kanunu yürürlüğe girdiğinde, gözüm 3. maddeye takıldı kaldı.
Aman allahım bu bir düşüncesizlik, dedim.Kanun koyan ne yaptığını bilmezse,uygulayıcı ne yapsın!Şimdi bir değişiklik yaptılar, bunu da ellerine yüzlerine bulaştırdılar.

1. Eğer adli yargının yetkili olması istenmesi durumunda bu hususun istisnai bir kanun hükmüyle belirtilmesi gerekir. Yani, asıl olan idari yargıdır.Çünkü,idari yaptırımlar,idarenin tek taraflı ve kamu gücünü kullanarak yaptıkları bir idari işlemdir. Bu işleme karşı ancak ve ancak idari yargıda dava açılabilir. Eğer kanun koyucu istisnai bir nedenle adli yargının görevi olarak belirlemek istiyorsa bunu özel bir hükümle kanunda belirtir.

2. Ne yaptılar? yine aslolan adli yargı oldu, istisna idari yargı.Halbuki Bu madde de anayasaya aykırı ve iptali gerekir.Yani bu maddenin de mutlaka anayasa mahkemesine taşınması gerekir.

Şimdi Sayın Bir Dost'un sorusundaki karmaşıklık buradan doğuyor. Eee, ne yaptık, her kanunda gösterilen yerde dava açılacak. gösterilmemişse, adli yargıda.Yani bu kanun, genel kanun olma özelliğini koruyor,demek.

Bu durumda benim cevabımkesinleşmeyle sınırlı olarak)

a) kanunda, idari yargı itiraz merci olarak gösterilmişse, iyuk uygulanacak yani kesinleşme aranmayacak.

b) Gösterilmemişse, kabahatler kanunu uygulanacak, kesinleşme aranacak.
Old 29-08-2007, 10:51   #16
Av. Aykut Aydoğan

 
Varsayılan İdari Para Cezasında Petrol Kanunundaki çelişkili Hüküm

Sayın Meslektaşlarım,

Konu ile ilgili tartışmaları ilgi ile okudum. Bu konuda ben de bir deneyimimi sizinle paylaşıp görüşünüzü almak istiyorum.

Petrol Kanunu madde 19 uyarınca EPDK'nın akaryakıt istasyonu sahiplerine kesmiş olduğu cezalardan belki haberdarsınızdır. EPDK'nın kesmiş olduğu bu idari para cezalarına karşı 60 gün içinde Danıştay'da dava açmanız mümkün. Ödeme süresi ise Petrol Kanununda 30 gün olarak belirlenmiş.

Anılan cezanın kabahatler kanunu kapsamına girdiği ve ilgili kanunun 3. maddesinin AYM tarafından iptali üzerine, yapılan değişiklikle yargı yolunun da idari yargı olduğu konusunda şüphem bulunmamaktadır.

Benim merak ettiğim konu ceza kesinleşmeden takibe konulabilir mi ?

Konu ile ilgili yaptığım araştırmada Gelir İdaresi Başkanlığının 442 seri nolu tahsilat genelgesinde konu ile ilgili bir açıklama buldum. Bu açıklamada kabahatler kanununun 17. maddesi esas alınarak yapılan yorum şu şekildedir. "C - İdari Para Cezalarının Kesinleşmesi
Kabahatler Kanununun 5560 sayılı Kanunla değişik 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasında "Genel Bütçeye gelir kaydedilmesi gereken idarî para cezalarına ilişkin kesinleşen kararlar, 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairelerine gönderilir. Sosyal güvenlik kurumları ve mahalli idareler tarafından verilen idarî para cezaları, ilgili kanunlarında aksine hüküm bulunmadığı takdirde, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre kendileri tarafından tahsil olunur. Diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından verilen ve Genel Bütçeye gelir kaydedilmesi gerekmeyen idarî para cezaları, ilgili kanunlarında özel hüküm bulunmadığı takdirde genel hükümlere göre tahsil olunur.
" hükmü yer almaktadır.
Buna göre, genel bütçeye gelir kaydedilmesi gereken idari para cezalarının 6183 sayılı Kanuna göre takip ve tahsil edilebilmesi için, bu cezalara ilişkin idari yaptırım kararlarının kesinleşmesi gerekmektedir.
Kabahatler Kanunu, genel bütçeye gelir kaydedilmesi gerekmeyen ve süresinde ödenmeyen idari para cezalarının takip ve tahsilinde idari yaptırım kararlarının kesinleşme şartını aramamaktadır. Ancak, bu idari para cezalarının düzenlendiği özel kanunlarda yer alan hükümlerin dikkate alınacağı tabiidir."
Bu konu ile ilgili olarak Petrol kanunun 19. maddesinde Ay içinde tahsil edilen idarî para cezaları müteakip ayın yirminci işgünü sonuna kadar irat kaydedilmek üzere Hazineye devrolunur.
" denmektedir. Benim buradan anladığım,tahsil edilen ceza genel bütçeye irat olarak kaydedilmektedir.

Ancak Petrol Kanununun 19. maddesinin bir diğer fıkrasında "İdarî para cezalarının tahakkuk tarihini izleyen otuz gün içerisinde ödenmemesi halinde, cezanın ilgili vergi dairesi aracılığı ile tahsili sağlanır. Tahsilatta 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uygulanır." denilmektedir.

Kanaatimce Kabahatler kanunu ile Petrol Kanununun 19. maddesi ve 442 sayılı tahsilat genel tebliği bir arada yorumlandığında, 19. madde kendi içinde çelişkili hale gelmektedir. Zira tahsili için kesinleşmesi gereken ve kesinleşme süresi 60 gün olan bir ceza için 30 günlük bir ödeme süresi konulması kendi içinde çelişkidir.

Ancak kabahatler kanunun sonraki tarihli kanun olması sebebiyle,petrol kanunun 19. maddesinde yer alan 30 günlük ödeme süresini ilga etmiş olduğu düşünülebilir mi acaba ?

Sayın meslektaşlarımın ve Kabahatler Kanunu konusunda uzman olan üstad Av. Armağan Konyalı'nın konu hakkındaki görüşünü merak etmekteyim.

Saygılarımla,
Old 29-08-2007, 21:55   #17
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

***Kabahatler Kanunu – madde 17/ 3) (Değişik: 6/12/2006-5560/32 md.)10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I), (II) ve (III) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri tarafından verilen idarî para cezalarının ilgili kanunlarında 1/6/2005 tarihinden sonra belirlenen oranın dışındaki kısmı ile Cumhuriyet başsavcılıkları ve mahkemeler tarafından verilen idarî para cezaları Genel Bütçeye gelir kaydedilir. Sosyal güvenlik kurumları ile mahalli idareler tarafından verilen idarî para cezaları kendi bütçelerine gelir kaydedilir. Diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından verilen idarî para cezaları ise, ilgili kanunlarındaki hükümler saklı kalmak kaydıyla, Genel Bütçeye gelir kaydedilir. Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının verdiği para cezaları, kendi kanunlarındaki hükümlere tâbidir. Kişinin ekonomik durumunun müsait olmaması halinde, idarî para cezasının, ilk taksitinin peşin ödenmesi koşuluyla, bir yıl içinde ve dört eşit taksit halinde ödenmesine karar verilebilir. Taksitlerin zamanında ve tam olarak ödenmemesi halinde, idarî para cezasının kalan kısmının tamamı tahsil edilir.***

Sayın Av.Aykut Aydoğan

Kabahatler Kanunu’nun 17.maddesindeki ‘’Diğer kamu kurum ve kuruluşları’’ ve ‘’ilgili kanunlarındaki hükümler saklı kalmak kaydıyla’’ ifadesi sorunuzun yanıtıdır:

EPDK ‘’ Diğer kamu kurum ve kuruluşları ‘’ kapsamındadır. Bu nedenle ‘’KK madde 17 de saklı tutulan’’ 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 19.maddesinde yazılı olan ödeme süresi geçerlidir.

Başvuru süresinin ödeme süresinden uzun olması sorun yaratmaz. Bu konuda peşin ödeyenleri ve sonra başvuru yoluna gidenleri örnek gösterebiliriz.

Saygılarımla
Old 30-08-2007, 10:42   #18
Av. Aykut Aydoğan

 
Varsayılan

Jet hızındaki cevabınız için çok teşekkürler üstadım Yalnız benim başımdaki olayın suç tarihi 17. maddede yapılan değişiklikten evvel. Bu durumda lehe olan kanun uygulaması gündeme gelir mi ? Tahsilatın kararın kesinleşmesine bağlı olup olmamasına ilişkin hüküm esasa mı yoksa usule ilişkin bir hüküm olarak kabul edilebir ? Bana usule ilişkin gibi geliyor. Bu konudaki fikriniz nedir acaba ?

Saygılarımla,
Old 30-08-2007, 10:48   #19
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın Av.Aykut Aydoğan

Usule ilişkin olduğu yolundaki görüşünüze katılıyorum. Suç tarihine bakılmaksızın bugün geçerli olan usul kuralları uygulanır.

Alıntı:
Jet hızındaki cevabınız için çok teşekkürler üstadım
Yanıtlamakta hızlı olmalıyım çünkü siz çok hızlı soruyorsunuz.

Saygılarımla
Old 31-08-2007, 13:13   #20
Av. Aykut Aydoğan

 
Varsayılan

Akut bir konu oladuğundan hızlı davranmam gerekiyor üstadım
İlginize çok teşekkürler.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Trafik Idari Para Cezalarına İtirazda Yetkili Merci avukat152 Meslektaşların Soruları 18 17-06-2013 09:04
SSK İdari Para Cezası - Adli-İdari Yargı Görev Uyuşmazlığı YALÇIN ÖNDER Hukuk Soruları Arşivi 8 01-03-2007 00:00
İdari Para Cezalarına İtiraz İçin Son Üç Gün Armağan Konyalı Meslektaşların Soruları 0 14-06-2005 13:01
İdari Para Cezaları nfb Hukuk Sohbetleri 7 27-01-2005 14:01
Ssk İdari Para Cezası HERITAGE Hukuk Soruları Arşivi 1 03-10-2003 12:57


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09765506 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.