Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ayıplı Mal Teslimi

Yanıt
Old 07-11-2008, 15:09   #1
ahmetyılmaz

 
Varsayılan Ayıplı Mal Teslimi

Sayın Meslektaşlarım , müvekkilim , bir satıcıdan toplu mal siparişinde bulunuyor ve bu mal karşılığında ki ödemesini çek ile yapıyor. Mallar müvekkile gönderildiğinde , malların bir çoğunun sipariş edilen mallar olmadığı görülüyor. Bunun üzerine müvekkil , siparişine uyan malları alıyor diğerlerini kargo şirketi ile satıcıya geri gönderiyor. Müvekkil iade ettiği malların siparişe uygunları ile değiştirilmesini istemiş ise de satıcı bunu kabul etmediği gibi , iade edilen malları da 7 aydır kargodan teslim almamaktadır. Malların tamamı istenilen şekilde teslim edilmediği için müvekkil tarafından çek ödenmemiş ve satıcı tarafından icra takibi başlatılma durumu ile karşı karşıyadır. Satıcı taraf , bu mallara ilişkin olarak kayıtlarında olcukça düşük bedelli faturalar kesmiş olup çek bedeli kadar fatura da kesmemiştir. Çek üzerinde müvekkilin bir tanıdığının hatır için atılmış cirosu da mevcuttur.

Sayın meslektaşlarım sizlere sormak istediğim soru ise şudur. Satıcı tarafından ayıplı bir mal teslimi söz konusu olduğunu düşünüyorum. Ancak alıcı tarafından yazılı bir şekilde ihbar işlemi yapılmamış durumdadır. Sadece malların kargo şirketine iadesi olmuştur.Ve 7 aydır da mallar satıcı tarafından teslim alınmayarak kargo şirketinde beklemektedir. Bu durumda müvekkilin bu borçtan sorumlu olmaması daha doğrusu iade ettiği mallar bedeli kadar borçlu olmadığını tespit için menfi tespit davasının dışında yapılabilecek başka bir işlem varmıdır?Özellikle çeke dayalı icra takibi başlattıklarını düşündüğümüzde neler yapabiliriz? Ayrıca ciranto ile ilgili borçtan sorumluluğunu kaldırabilmek adına yapılabilecek olan işlemler hakkında fikrinizi paylaşırmısınız..Saygılar
Old 07-11-2008, 17:42   #2
Av.Mehmet_Ali

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

11. HUKUK DAİRESİ

E. 1998/2320

K. 1998/3782

T. 25.5.1998

• BONONUN İPTALİ ( Sözleşmede Kararlaştırılan Maldan Başka Nitelikteki Malın Verilmesi Nedeniyle Taraflar Arasında Düzenlenen Senetlerin İptalinin Gerekmesi )

• AYIPLI MAL TESLİMİ ( Sözleşmede Kararlaştırılan Maldan Başka Bir Malın Teslim Edilmesinin Ayıplı Mal Teslimi Niteliğinde Olmaması-Bu Nedenlede Ayıpla İlgili Hükümlerin Uygulanamayacağı )

• SÖZLEŞMEDE KARARLAŞTIRILAN MALDAN BAŞKA BİR MALIN TESLİM EDİLMESİ ( Ayıplı Mal Teslimi Niteliğinde Olmaması-Bu Nedenlede Ayıpla İlgili Hükümlerin Uygulanamaması )

• HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE ( Sözleşmede Kararlaştırılan Maldan Başka Bir Malın Teslim Edilmesi Halinde Ayıplı Mal Teslimine İlişkin Hakdüşürücü Sürelerin Uygulanamaması )

6762/m.25/3

818/m.198

ÖZET : Davacıya satılan cihaz yerine başka bir nitelikleri olan cihazın teslim edildiği bu durumda, satımda ayıplı mal teslimi olarak düşünülmemesi gerekir. Bu sebeble de olayda TTK 25 ve ayıpla ilgili BK hükümlerinin ve hak düşürücü sürelerin uygulanması mümkün değildir. Mahkemece davacıya satılandan başka bir malın teslim edildiği ve buna ilişkin taleplerinde hak düşürücü süreye tabii olmadığı, nedenlerle davanın kabulüne karar verilmek gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Kadıköy 2.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24.12.1997 tarih ve 619-847 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan 6.ll.1995 tarihinde yapılan sözleşme ile bir adet ATL UM 9 Dp renkli Doppler Ultrasanografi cihazı satın aldığını, renkli printeri bozuk olan cihazın tamiri için ihtar çektikleri halde tamir edilmediğini, Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesinin 1996/l60 D.İş dosyası ile tesbit yaptırdıklarını, davalının gizli ayıptan sorumlu olduğunu, aracın yeni kurulan hastanede Radyolojiden anlayan uzman göreve başladıktan sonra 31.5.1996'da öğrendiklerini aynı gün durumun faxla bildirildiğini, cevap alınamayınca noterden ihtar çekildiğini, cihazın Türkiye'deki temsilcisi ATL Fokus Dijital görüntüleme Sis.Tic.Ltd.Şti.nin 13.8.1996 tarihli proforma faturasına göre 7500 Dolar karşılığında araçtaki eksik parçanın tamamlanacağı bunun Türk Lirası olarak 630.000.000 TL olduğu ileri sürülerek satıcı şirket Z... adına düzenlenen 3 adet toplam 750.000.000 TL bedelli bonoların 630.000.000 TL için kısmen iptallerine, aleyhlerinde yapılan icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasındaki sözleşmeye göre bir adet ATL UM 9 Dp renkli Doppler cihazının davacıya satıldığını,şimdiye kadar ödemelerin düzenli yapıldığını, haziran ayı senedinin malın ayıplı olduğu gerekçesiyle ödenmediğini ve davacı hakkında bakiye borcu için icra takibi yapıldığını, davacının 7,5 ay sonra ayıp ihbarında bulunduğunu bunun TTK 25/3 maddesine aykırı olduğunu, malın ayıplı olmadığını, cihazın Lineer Proop,sector prooplarının renkli olup vaginal proopunun renksiz olduğunu, davacının bunu bildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından davacı işyerinin kuruluş aşamasında olup, cihaz hakkında yeterli bilgiye sahip röntgen uzmanı görevine başlayıncaya dek cihazın çalıştırılmadığını, ayıbın gizli olduğunu, davalının aynı zamanda teknik servis verdiği halde cihazın renksiz olduğunu davacıya açıklamadığı, ayıbın öğrenildiğinde, itirazın yapıldığını belirterek 1.6.1996 tarihli bononun tamamının, 1.7.1996 tarihli bononun 231.184.974 TL'lık kısmının iptaline, geriye kalan 18.815.026 TL'ye ilişkin iptal isteminin reddine, 1.8.1996 tarihli bononun iptal isteminin reddine, toplam 750.000.000 TL'lık 3 bononun 630.000.000 TL'lık bölümüne ilişkin bu davanın 481.184.974 TL'lık bölümünün kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasında yapılan 6.ll.1995 tarihli satış sözleşmesinin 1 nci maddesinde davalı tarafından davacıya bir adet ATL UM 9 Dp renkli Doppler cihazının satılması taahhüt edilmiş bulunmaktadır. Bu cihazın Türkiye temsilcisi tarafından verilen teknik raporda davacıya yukarıda belirtilen cihazın verilmediği bunun yerine 7,5 Mhz.mekanik tetikleme yapan fakat teknik olarak renkli Doppler görüntüleme yapılması mümkün olmayan transcaviter Prope isimli cihazın verildiği anlaşılmıştır.
Açıklandığı gibi davacıya satılan cihaz yerine başka bir nitelikleri olan cihazın teslim edildiği bu durumda, satımda ayıplı mal teslimi olarak düşünülmemesi gerekir. Bu sebeble de olayda TTK 25 ve ayıpla ilgili BK hükümlerinin ve hak düşürücü sürelerin uygulanması mümkün değildir. Mahkemece davacıya satılandan başka bir malın teslim edildiği ve buna ilişkin taleplerinde hak düşürücü süreye tabii olmadığı, nedenlerle davanın kabulüne karar verilmek gerekirken yazılı gerekçelerle davanın kabulü doğru görülmemişse de sonucu itibariyle doğru olan hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan gerekçelerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA , aşağıda yazılı bakiye 12.992.000 lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 25.5.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 07-11-2008, 18:07   #3
ahmetyılmaz

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşlarım , menfi tespit davası yönünden , kargoda bekleyen mallar ile ilgili bir tespit davası açmak fayda sağlayabilirmi...Saygılar
Old 07-11-2008, 18:53   #4
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

Göndermiş olduğum karar bire bir uymasa da sizin olayınızla benzer özellikler içermektedir. İyi çalışmalar.


Alıntı:
T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2002/14617

K. 2003/3619

T. 27.3.2003

• AYIPLI MAL ( Başka Yerden Gönderilen - Alıcının Bulunduğu Yerde Satıcının Mümessili Yok İse Satılanın Muhafazası İçin Lazım Gelen Tedbirleri Muvakkaten İttihaz Etmekle Mükellef Olduğu )

• MENFİ TESPİT ( Başka Yerden Gönderilen Malın Ayıplı Olması - 3. Kişiye Ödenen Çekten Dolayı Borçlu Olmadığının Tesbiti İle Yapılan Ödemenin İstirdadı Davası )

• MUHAFAZA TEDBİRLERİ ( Başka Yerden Gönderilen Malın Ayıplı Olması - Alıcının Bulunduğu Yerde Satıcının Mümessili Yok İse Lazım Gelen Tedbirleri Muvakkaten İttihaz Etmekle Mükellef Olduğu )

• AYIPLI MALLARIN İHTARA RAĞMEN MAKUL SÜREDE GERİ ALINMAMASI ( Alıcının Malları Muhafaza ve Saklama Yükümlülüğünün Ortadan Kalktığının Kabulü Gerekeceği )

818/m.201

2004/m.72

ÖZET : Davacının, davalıdan satın aldığı tuğlaların standartlara uygun olmadığı, bir kısmının kırık olduğu ve ayıplı mal teslim edildiği bilirkişi raporu ile sabit olduğu gibi alıcının ihtarname ile ayıplı mal teslimi nedeniyle sözleşmeyi fesih ettiğini bildirip tuğlaların şantiyeden alınmasını istediği toplanan deliller ve dosya içeriği ile sabittir. BK.'nun 201. maddesi gereğince başka bir mahalden gönderilen satılanın ayıplı olduğu iddia eden alıcı, bulunduğu yerde satıcının mümessili yok ise satılanın muhafazası için lazım gelen tedbirleri muvakkaten ittihaz etmekle mükelleftir. Ancak alıcının muhafaza tedbirlerini alması yükümlülüğü devamlılık göstermez. Alıcı muhafaza tedbirleri aldığını bildirdiğinde satıcı uygun bir zaman içinde malı kendisi almaz veya alıcının masraflarını ödeyerek malın geri gönderilmesi hususunda talimat vermezse alıcının muhafaza yükümlülüğü ortadan kalkar. Davacı, satılan malların ayıplı olduğunu ve şantiyeden alınmasını faks ve ihtarla satıcıya bildirmiştir. Davalı bu ihtar ve uyarıya rağmen makul bir zaman içinde malları teslim almadığından davacının malları muhafaza ve saklama yükümlülüğünün ortadan kalktığının kabulü gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, Marmaris'teki inşaatında kullanılmak üzere, davalı tuğla siparişi verdiğini, bedeli olan 900.000.000 TL tutarındaki çekin davalıya teslim edildiğini, sipariş konusu malların şantiye mahalline bilgisi dışında bırakıldığını, ancak malların TSE damgası taşımadığını, standart ölçülerde bulunmadığını, çoğunun kırılmış olduğunu, 20.10.2000 tarihli faks ile siparişin iptal edilip çekin iadesinin istendiğini, ancak çekin 3. kişiye ciro edilip icraya konulduğunu, çek bedelini 3. kişiye ödediklerini belirterek çekten dolayı borçlu olmadığının tesbiti ile yapılan ödemenin istirdadına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davaya bakmanın Salihli Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkisi içinde kaldığından, yetkisizlik itirazında bulunan, ayrıca çekin davadan önce 3. kişiye ciro edilmesi nedeniyle kendilerine husumet yöneltilemeyeceğinden davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davalı tarafından davacıya gönderilen tuğlaların davalıya iadesi halinde 900.000.000 TL.lik çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tesbitine, ödenen 1.225.128.081 TL.nin ödeme tarihi 9.2.2001 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının, davalıdan satın aldığı tuğlaların standartlara uygun olmadığı, bir kısmının kırık olduğu ve ayıplı mal teslim edildiği 7.11.2000 tarihli tespit tutanağı 2.10.2001 tarihli bilirkişi raporu ile sabit olduğu gibi alıcının 20.10.2000 tarihli faks ve 8.11.2000 tarihli ihtarname ile ayıplı mal teslimi nedeniyle sözleşmeyi fesih ettiğini bildirip tuğlaların şantiyeden alınmasını istediği toplanan deliller ve dosya içeriği ile sabittir.
BK.'nun 201. maddesi gereğince başka bir mahalden gönderilen satılanın ayıplı olduğu iddia eden alıcı, bulunduğu yerde satıcının mümessili yok ise satılanın muhafazası için lazım gelen tedbirleri muvakkaten ittihaz etmekle mükelleftir. Ancak alıcının muhafaza tedbirlerini alması yükümlülüğü devamlılık göstermez. Alıcı muhafaza tedbirleri aldığını bildirdiğinde satıcı uygun bir zaman içinde malı kendisi almaz veya alıcının masraflarını ödeyerek malın geri gönderilmesi hususunda talimat vermezse alıcının muhafaza yükümlülüğü ortadan kalkar. Davacı, satılan malların ayıplı olduğunu ve şantiyeden alınmasını 20.10.2000 tarihli faks ve 8.11.2000 tarihli ihtarla satıcıya bildirmiştir. Davalı bu ihtar ve uyarıya rağmen makul bir zaman içinde malları teslim almadığından davacının malları muhafaza ve saklama yükümlülüğünün ortadan kalktığının kabulü gerekir. Bu yasal düzenlemeye rağmen mahkemece menfi tesbit ve istirdat kararının davacının malları davalıya iadesi koşuluna bağlaması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ : ( 1 ) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) nolu bentte gösterilen nedenle hükmün davacı lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.3.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Ayıplı Mal -Ayıplı Otomobil- Konusunda Emsal Bir Hukuk Genel Kurulu Kararı Av. Levent Kıray Tüketicinin Korunması Hukuku Çalışma Grubu 16 13-08-2012 08:55
eşya teslimi Av.Ebru Caner Meslektaşların Soruları 1 21-09-2007 13:23
çocuk teslimi Beron Meslektaşların Soruları 3 24-08-2007 10:07
Çocuk Teslimi AV.SEREN Meslektaşların Soruları 6 24-08-2007 08:35
Araç Teslimi kerem Hukuk Soruları Arşivi 4 26-02-2002 17:28


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05798888 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.