Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Sigorta Şirketinin Özgürlüğü ... Poliçe

Yanıt
Konu Notu: 2 oy, 4,50 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 23-01-2003, 14:43   #1
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Sigorta Şirketinin Özgürlüğü ... Poliçe

“YENİLEME: Sigorta Şirketinin onayı kaydıyla, poliçe bitiş tarihinde, yeni döneme ait poliçenin, priminin ödenmesi ile, sigortanın devamının sağlanmasıdır”.

Sorular :

1. Sigorta şirketi "onaylamama" için yasal bir gerekçe göstermek
zorunda mıdır ?

2. "Onaylamama özgürlüğü"nün yasal sınırı var mıdır?
Old 23-01-2003, 14:50   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Poliçedeki ifade tarzı da dikkate alınmak kaydı ile, genel anlatımınızdan olayda tipik bir ''icap'' olduğunu düşünüyorum.
Old 23-01-2003, 22:22   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

İcaba davet, icap ve kabul olarak değerlendirilebileceği gibi, poliçedeki ayrıntılara göre ''icap-kabul'' olarak da dikkate alınabilir..

Poliçeye bağlı sigorta şirketinin özgürlüğünü sanırım BK.7 vermiştir. Sigorta şirketinin onaylama kaydı BK.7 ye uymaktadır.
Old 23-01-2003, 22:56   #5
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Sözleşme - Poliçe

Bilindiği gibi Sigorta Sözleşmesi; şekle bağlı bir sözleşme türü olmayıp, tarafların birbirine uygun rızalarını beyan etmeleriyle vücut bulur. Bu mahiyeti itibariyle de, “icap ve kabul” ile oluşan bir sözleşme niteliğini taşır. Sigorta poliçesi ise, iki tarafın hak ve borçlarını gösteren bir belgeden ibarettir.

Bir sigorta sözleşmesinde tarafların hak ve borçları ile mükellefiyetleri mevcuttur. TTK. hükümlerine göre, sigorta ettirenin borcu, sigorta primini ödemek; sigortacının borcu da, tehlikenin (rizikonun) gerçekleşmesi halinde tazminat ödemektir. Bir tarafın borcu, diğer tarafın hakkını oluşturmaktadır.

Taraflarca önceden tespit ve kabul edilmiş fesih nedenleri dışında, Sigorta Sözleşmesi Sigortacı tarafından, poliçeyi “yenilememek” iradesinin bildirimi ile tek taraflı bozulabilir mi?
Old 23-01-2003, 23:05   #6
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Taraflarca önceden tespit ve kabul edilmiş fesih nedenleri dışında, Sigorta Sözleşmesi Sigortacı tarafından, poliçeyi “yenilememek” iradesinin bildirimi ile tek taraflı bozulabilir mi?


Sigorta sözleşmesinin ilk kuruluşunu esas alır isek, dediğiniz gibi ''icap ve kabul'' ile sözleşme kurulmuş olur. Fakat, sizin vurguladığınız olay, kurulmuş olan sigorta sözleşmesinin bir maddesi icabı süre sonunda sigorta ettirene sözleşmeyi uzatmak imtiyazı verilmesidir. Bu durumda, ilk kurulan sözleşmede yenileme için 'icaba davet' olduğunu düşünüyorum. Yenileme arzusu prim ödemek suretiyle yahut ayrıca beyan edilmiş ise; bu sigorta ettirenin 'icabı' dır.

İlk sözleşmede yer alan sigorta şirketinin 'onay' ının gerekliliği yönündeki madde, BK. 7. maddede yer alan 'iltizamsız icap' olarak nitelendirilebilir ve bu bağlamda sigortacı icapla /yada icaba davetle/bağlı olmadığını açıkça, yahut halin icabı beyan etmiş kabul edilebilir..

Düşüncem bu yöndedir.
Old 23-01-2003, 23:29   #7
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Ve OLAY

(X) sigorta şirketi ile yurttaş (Y) arasında sigorta sözleşmesi mevcuttur.
Sözleşme süresi bir yıldır.
Birinci yıl sorunsuz geçer. Poliçe yenilenir.
İkinci yıl sorunsuz geçer. Poliçe yenilenir.
Üçüncü yıl içinde sigorta şirketi, sigortalısı için limit dahilinde ameliyat gideri ödemek zorunda kalır.
Veeee...
Sigorta şirketi yıl sonunda "yenilememe" iradesini yazılı olarak ve fakat hiç bir "gerekçe" göstermeden sigortalısına bildirir.

Olay ve Hukuk :
Old 23-01-2003, 23:37   #8
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan İlk sözleşmede yer alan koşullar değişince..

Olay, sağlık sigortasına dayalıdır. İlk sözleşmede sigorta ettirenin durumu tahmin ediyorum yüksek risk taşımıyordur. Risk doğunca, konu insan sağlığı olduğundan tekrarı kuvvetle muhtemel ve yüksek riskli müşteri konumuna sokmuştur artık sigorta ettireni..

İki ayrı açıdan bakmalıyız..

1- Koşullar değişmemiş olsaydı, poliçenin yenilenmemesi halinde hukuki durum ve görüşler..

2- Koşullar değişmiş ve risk doğmuşsa poliöenin yenilenmemesi halinde hukuki durum, hakkaniyet ve yorumlar..

Elbetteki, gönül razı gelmiyor..
Old 24-01-2003, 00:56   #9
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Sağlık sigortası

“Sağlık Sigortası, sigorta başlangıç tarihinden sonra başa gelebilecek sağlık sorunlarıyla ilgili tetkik ve tedavi giderlerini karşılayan, geniş kapsamlı bir sağlık sigortasıdır. Tüm sağlık giderlerini limitler dahilinde sigorta kapsamına alır. Amacı, gelecekte karşılaşabilecek sağlık sorunlarının mali yıkımlara dönüşmesini önlemektir”.
Old 24-01-2003, 07:04   #10
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan İki ayrı açıdan

1) Riziko gerçekleşmediği ve tazminat ödenmediği sürece, ilişki devam eder (karine),

2) Riziko gerçekleşir ve tazminat ödenirse, ilişki sigortacı tarafından tek yanlı sona erdirilebilir (mi?!).
Old 24-01-2003, 18:06   #11
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
2) Riziko gerçekleşir ve tazminat ödenirse, ilişki sigortacı tarafından tek yanlı sona erdirilebilir (mi?!).


Hayır kastım bu değildi. Sigorta şirketleri, risk için zaten vardır. Ancak, risk ağır ise /kuvvetle muhtemel/ sigorta şirketinin yenilememe hakkını BK.7 kapsamında değerlendirmek doğru olur diye düşünüyorum.

Sözleşme yapma özgürlüğü de bunu gerektirir.

Aslında itiraf edeyim, sigorta hukuku bence 'istismara' çok müsait.. özellikle de sigorta şirketi açısından bu geçerli.

Hukuk Sigortasını da konuşsak bence çok iyi olur.. Hatta bu siteye üye olanları bir çatı altında toplayıp, Türkiye'de /sedece hukuk sigortası yapan/ bir şirket kurabilsek ne iyi olur..

İstismar etmek için değil, örnek olmak için..
Old 24-01-2003, 18:17   #12
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Ve Görevli Mahkeme...

TKK>>>>>>>>>>> Ticaret Mahkemesi ?

Tüketici K. >>>>>> Tüketici Mahkemesi ?
Old 24-01-2003, 18:20   #13
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Bence, Tüketicinin korunması hakkındaki kanun sonradan çıkan bir kanun olduğundan ve özellikle tüketicinin haklarını koruduğundan Tüketici Mahkemesi sıfatıyla görev yapan mahkemede açılmalıdır..
Old 24-01-2003, 23:30   #14
üye1098

 
Varsayılan

merhaba tartıştığınız konu beni hem mesleki hemde şhahsi olarak ilgilendirdiği için düşüncemi belirtmek istiyorum. ben kendim sağlık sigortam var. sağlık sigortası sözlşemesinde bu hususlar icap kabul dairesinde yazılı kloz haline getirilmiş zaten. aynı konuyu özel sigorta şirketi ile de tartıştım. özel sigorta şirketleri kar amaçlı olup, sosyal amaçlı olmadıkları için gerçekleşme veya tekrarlama riski yüksek vrizikolara karşı yeniden sigorta yapmayarak kendilerini güvence altına alıyorlar. ancak üç yıl süre ile sigorta teminatı fazla kullanılmamışsa, bundan sonra ömürboyu yenileme garantisi veriyorlar. sigorta süresi içinde gerçekleşen rizikolar zaten yenileme sırasında sigorta primi buna artmaktadır. işte burada yenirisklere karşı ek primler öne sürebilirmi? yenileme talebini reddedebilirrmi? işte burada sözleşme serbestisi işliyor.
bunun asıl sebebi herkesin doğuştan itibaren özel veya sosyal bir sigortaya sigortalı olmayışından kaynaklanıyor. biraz sigorta sistemini bildiğim almanya'da sigorta zorunlu olduğu için bu tür sorunlar yaşanmıyor.
bu konudaki çarpıklığa da değinmek istiyorum. devlet bütün vatandaşları sigortalı yapmaktan korkuyor. mali külfeti nedeniyle oysa ssk, bağkur ve emekli sandığı zaten çeşitli yolsuzlulklarla bunlara bağlı olmayan fertlerinde bir şekilde yükünü çekiyorlar. çekmediklerinide yeşil kart vs ile yine devlet karşılıyor. ancak arada mağdur olan bu yollara başvurmayan veya adamı olmayan fakir vatandaşlara oluyor. bu gerçek ortadad iken sağlık sigortası(hatta emeklilik ve kaza sigortası dahil edilse bile) işsizlerde dahil tümvatandaşlar zorunlu sigorta kapsamına alsa devlet aynı maliyetle ama dürstçe insanlarına sağlık ve gelecek güvencesi sağlayabilir. bunun büyük bir kısmı özel sigortalarca, kalanı tek bir çatı altındal güvelik kuluşu tarafından oluşturulacak fonla yürütülebilir. şimdi bu yönde bir çalışma var. ama hala bekliyoruz. işte o zamana tartıştığımız sigorta poliçeyi yenileyebilirmi sorunu ortadan kalkar.
hukuk sigortası uygulamasının gerekliğliği konusunda size katılıyorum. bunu en iyi baro veya barolar birliği nezdinde organizesi sağlıklı olur. ancak sağlık sigortası şirketleri de bu teminatı ürün olarak ekleyebilirler. ancak bundada gerçekleşmesi yakın muhtemel riskleri yani suitimallere karşı kısır kalacaktır. sigorta sistemi bir devlet politikası ve en az bir kuşak (20yıl) gerektiren hassas bir yapıdır.
Old 25-01-2003, 12:19   #15
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Faaliyetin türü ...

katılımcılara teşekkürler...

Ve devam...

Sigortacılık hizmeti “Bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan bedenî ve/veya fikrî “ faaliyet midir (Tüketici K. m. 3/d)
Old 25-01-2003, 12:35   #16
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan GÖREV ...

“ Sigorta sözleşmesi ilişkisi... , Türk Ticaret Kanunu'nun Beşinci Kitabı'nı oluşturan 1263 ve onu izleyen maddelerinde düzenlenmiş olup, bu sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıkların mutlak ticari davalardan olduğu aynı Yasanın 4/1-1. maddesinde açıkça belirtilmiştir.
Doğrudan sözleşme ilişkisini düzenleyen bu yasadan kaynaklanan davalara ise, Asliye ve Sulh Mahkemeleri ile Ticaret Mahkemesi bulunan yerlerde ise bu mahkemelerce bakılması gerektiği hükme bağlanmıştır.
Bu özel düzenleme hükümleri karşısında mutlak ticari dava niteliği taşıyan davanın, tüketici mahkemesi sıfatıyla görülüp, sonuçlandırılması doğru değildir ” . (11. HD , E. 2000/10656, K. 2001/197, T. 18.01.2001)

Yorumlarınız ...
Old 25-01-2003, 13:11   #17
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Sigortacılık hizmeti hem fikri hem de bedeni unsurlar taşıyan, ücrete tabi bir faaliyettir.

TTK. 1263 vd. nı atfen Tk.4/1-1 dayandırmak, TK. tatbikatı anlamında doğru ise de, TK. nın düzenlendiği yıllarda Tüketicinin Korunması hakkında kanun yürürlükte bulunmadığından olaya farklı bakmak gereği vardır şeklinde düşünüyorum.

Aksi takdirde, TK.4-1.1. hükmü hemen hemen tüm TKHK. hükümlerine engel nitelik taşırdı..
Old 25-01-2003, 13:20   #18
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan

Sayın Tikici
Katılıyorum da...
Olan...
Old 25-01-2003, 13:43   #19
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Toparlarsak

Olay : Sağlık Sigorta poliçesi 3.yılın sonunda sigortacı tarafından -gerekçe gösterilmeksizin- "yenilenmemiştir".

Yurttaşın talebi : Poliçem yenilensin, yenilenmeli.

Hukuk :
BK. , TTK., TKHK.

Kavram :
Tüketici,
Hizmet,
Satıcı,
Sözleşme / Poliçe
Yenileme / Devam etme

Görev :
TTK / Tüketici K. ?

Talebin hukuksal dayanağı :
Old 26-01-2003, 10:01   #20
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Sağlık Sigortası...

... SİGORTA AŞ’YE GÖRE :
 SAĞLIK SİGORTASI NEDİR ?
“... Sağlık Sigortası, sigorta başlangıç tarihinden sonra başınıza gelebilecek sağlık sorunlarıyla ilgili tetkik ve tedavi giderlerini karşılayan, geniş kapsamlı bir sağlık sigortasıdır. Tüm sağlık giderlerinizi limitler dahilinde sigorta kapsamına alır. AMACI, GELECEKTE KARŞILAŞABİLECEĞİNİZ SAĞLIK SORUNLARININ MALİ YIKIMLARA DÖNÜŞMESİNİ ÖNLEMEKTİR.
 SAĞLIK SİGORTASI'NDAN KİMLER YARARLANABİLİR ?
14 günlük bebekten 64 yaşındaki yetişkine kadar herkes bu sigortadan yararlanabilir.
 SAĞLIK SİGORTASI SÜRESİ
Sigorta süresi 1 yıldır. İSTENİLDİĞİNDE HER SENE YENİLENEBİLİR”.

Diyen .... SİGORTA ŞİRKETİ HİÇBİR GEREKÇE GÖSTERMEDEN – KEYFİ OLARAK-POLİÇEYİ YENİLEMEMİŞTİR !!!

XX

SAĞLIK SİGORTASI SÖZLEŞMESİ :
Taraflar arasında 29.12.1999 başlangıç tarihli bir SAĞLIK SİGORTASI SÖZLEŞMESİ mevcuttur. Bu bağlamda ardarda 29.12.1999-29.12.2000, 29.12.2000-29.12.2001 ve 29.12.2001- 29.12.2002 başlangıç ve bitiş tarihli üç poliçe düzenlenmiştir.

XX

UYUŞMAZLIK :
Uyuşmazlığın sebebi; 29.12.1999 başlangıç tarihli sözleşmeye bağlı ve 29.12.2002 tarihinde sona eren son poliçenin sigorta şirketi tarafından “YENİLENMEMİŞ” olmasıdır.
Sigorta şirketi 09.01.2003 tarihli “gerekçeden yoksun” ve –faks yoluyla gönderilen- yazısıyla; “keyfi” olarak, “29.12.2001-29.12.2002 tarihleri arasında geçerli olan ... no.lu AİLE SAĞLIK SİGORTASI POLİÇESİNİN YENİLENMEMESİNE KARAR VERİLDİĞİ”ni bildirmiştir.

XX

DEĞERLENDİRME :
1. Sigorta sözleşmesinin hukuken geçerli sayılması için yasada yazılı şekil koşulu mevcut olmadığı gibi, sigortacının vermekle yükümlü olduğu sigorta poliçesi de sadece bir ispat belgesinden ibarettir. O halde, senet gibi bir kanıt olan poliçenin yeniden düzenlenmiş olması, BK.nın 114. Maddesinin 2. Fıkrası hükmü uyarınca yenileme (tecdit) sayılamaz. POLİÇENİN HER YIL DÜZENLENMESİ; SÜRENİN UZATILMIŞ OLMASINDAN BAŞKA BİR ANLAM TAŞIMAZ.

2. Bir sigorta sözleşmesinde tarafların hak ve borçları ile mükellefiyetleri mevcuttur. TTK. hükümlerine göre, sigorta ettirenin borcu, sigorta primini ödemek; sigortacının borcu da, tehlikenin (rizikonun) gerçekleşmesi halinde tazminat ödemektir. Bir tarafın borcu, diğer tarafın hakkını oluşturmaktadır.

3. Sigorta akdi yapılırken Türk Ticaret Kanununun 1290. maddesine uygun olarak sigorta ettirenden alınması gereken bildirim, ilk poliçe için (teklifname) adı altında sigortalıdan alındığı halde, ikinci ve üçüncü poliçeler düzenlenirken yeni bir teklifname alınmamış ve ilk teklifname ile yetinilmiştir.

4. Taraflar arasındaki HER ÜÇ POLİÇENİN, arada fasıla kalmayacak şekilde ve tarafları, konusu, koşulları ve bütün unsurları aynı olmak üzere, AKDİN DEVAMLILIĞI AMACINA YÖNELİK BİÇİMDE DÜZENLENDİĞİ AÇIKTIR.

5. POLİÇENİN DÖRDÜNCÜ KEZ YENİLENMEMİŞ OLMASININ –SÜRENİN UZATILMAMASININ- HİÇBİR YASAL DAYANAĞI VE GEREKÇESİ YOKTUR.

6. Sigorta şirketine ait “HASTALIK SİGORTASI GENEL ŞARTLARI”NDA AYNEN : “Sigortacı tarafından iadeli-taahhütlü mektupla, noter vasıtasıyla yapılan fesih ihbarı, Sigorta ettiren/Sigortalının tebellüğ tarihini takip eden beşinci iş günü saat 12.00'de hüküm ifade eder.” denilmiş olmasına rağmen, ... sigorta şirketi; FESİH İHBARINDA BULUNMAMIŞ; -faks yoluyla- POLİÇENİN YENİLENMEMESİNE KARAR VERİLDİĞİ BİLDİRMİŞTİR.

7. Taraflarca önceden tespit ve kabul edilmiş fesih nedenleri ve usulü dışında, SİGORTA SÖZLEŞMESİ SİGORTACI TARAFINDAN, POLİÇEYİ “YENİLEMEMEK” İRADESİNİN BİLDİRİMİ İLE TEK TARAFLI BOZULAMAZ.

XXX
DURUM :
Tüketici
1. Hakem Kuruluna başvurup, poliçenin yenilenmesini talep etmeli
2. Aynı taleple Ticaret Mahkemesine başvurmalı
3. Ticaret Mahkemesine başvurup, Yargıcın Sözleşmeye
Karışmasını istemeli
4. Aynı taleple Tüketici Mahkemesinde dava açmalı,
5. Maddi-manevi tazminat davası açmalı
6. Durumu kabullenmeli.

Görüş ve Yorumlarınız lütfen ...
Old 26-01-2003, 12:19   #21
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Merhaba,

Öncelikle fesih veya şartları varsa dönmeden bahsedebilmek için kurulmuş bir sözleşmenin olması gerekir. Bu noktada benim önerim şudur:

Her yıl yenilene-bilir- olan sigorta sözleşmesinin son dönemde yenilenmiş sayılıp sayılmayacağını tespit edilmesidir. Öncelikle bunu aşmalıyız.

Bir diğer sorun Sigorta sözleşmesi- Sigorta poliçesi ilişkisidir. Sözleşme ilk karşılıklı iradelerle oluşmuştur, poliçelerin her yıl yenilnemesi ilk sözleşmenin icabıdır noktasında isek fesih veya dönme akla getirilmelidir. Aksi durumda her yıl yenileme iradesi ve onayı aranan poliçe ve -veya /sözleşme/ nin kurulup kurulmadığına bakılmalıdır..

Bana göre ilk yazınızda belirttiğiniz

Alıntı:
“YENİLEME: Sigorta Şirketinin onayı kaydıyla, poliçe bitiş tarihinde, yeni döneme ait poliçenin, priminin ödenmesi ile, sigortanın devamının sağlanmasıdır”.


hükmü son derece önemlidir.

Onay eksikliği sözleşmenin devamına engel gözükmektedir. Ancak, onaydan kaçınmanın hak ve nısfet kuralları dahilinde bir sınırlamaya tabi olması gereği de ortadadır.

Bu konuyu karşılıklı olarak tartıştıp ortak iradeye ulşatığımızda, diğer dava konusu olabilcek taleplerin nitelikleri, dayanakları ve ispat usullerini belirlememiz çok daha kolay olacaktır.

Fesih bildirimindeki usule dayalı eksiklik hususu bu tespitten sonra anlamlı olabilecektir..

Çok güzel ve ayrıntılarda derinlikler gizli bir olay..
Old 26-01-2003, 14:26   #22
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Sözleşme - Poliçe

Katkılarınız için teşekkürler Sayın Tikici,

Alıntı:
“sigorta sözleşmesinin son dönemde yenilenmiş sayılıp sayılmayacağını tespit”


Bilindiği gibi, Sigorta akitleri de diğer rızai akitler gibi tarafların karşılıklı ve birbirlerine uygun surette iradelerini beyan etmeleri ile teşekkül eder ( BK. 1/1 ).

İkinci ve üçüncü sigorta poliçesinde öngörülen birer yıllık süreler, yeni bir sigorta akdi niteliğinde mi yoksa, ilk poliçede gösterilen şartlarla kabul edilmiş bulunan sigorta akdinin devamı niteliğinde midir ?

Yargıtay'a göre :
“ ...Belli süreleri kapsamış olsa bile, başlangıçta tarafların esaslı noktalarda iradelerinin birleşmesi ile tamamlanmış olan sigorta akdi, herhangi bir nedenle feshedilmiş olmadıkça ve bir fasıla verilmedikçe,Konusu, tarafları, koşulları ve bütün unsurların aynı tutularak birbirini izleyen poliçeler düzenlenmesinin,
 Akdin yenilenmesi ( tecdit ) niteliğinde değil,
 Aynı sözleşmenin devamı olarak kabulü
tarafların gerçek iradesine yasaya ve olayların doğal akışına uygun düşer“ 11.HD. E.1976/4390, K. 1976/5786, T. 31.12.1976)

Alıntı:
“Sigorta sözleşmesi- Sigorta poliçesi ilişkisi”


Sigorta poliçesi; başlangıçta tarafların esaslı noktalarda iradelerinin birleşmesi ile tamamlanmış olan sigorta akdi için sadece bir ispat belgesinden ibarettir.

Alıntı:
Onay eksikliği

Tam iki taraflı sözleşmelerde ve özellikle konumuz olan sigorta sözleşmelerinde, süre uzatımındaki öncelik "sigortalıya" ait iken,
sigortacının, üstelik "gerekçesiz" onaylamama hakkı olabilir mi?

Alıntı:
“Fesih bildirimindeki usule dayalı eksiklik”
Fesih ihbarı – Fesih bildirimi ?
Old 27-01-2003, 08:44   #23
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan Yargıtay Kararı dayanak alınırsa..

Merhaba Sayın Metin,

Yargıtay Kararını dayanak alırsak konu açıklığa kavuşabilecektir.

Alıntı:
“ ...Belli süreleri kapsamış olsa bile, başlangıçta tarafların esaslı noktalarda iradelerinin birleşmesi ile tamamlanmış olan sigorta akdi, herhangi bir nedenle feshedilmiş olmadıkça ve bir fasıla verilmedikçe,Konusu, tarafları, koşulları ve bütün unsurların aynı tutularak birbirini izleyen poliçeler düzenlenmesinin,


Şeklinde özetlediğiniz karardan çıkardığım şudur:

Sözleşme ilk başta karşılıklı iradelerin birleşmesi ile oluşmuştur, poliçe düzenlenmesi yeni bir akit olmayıp, ilk akdin devamını sağlayan /ve bu bağlamda sözleşmenin tali unsurlarının tamamalanması yönünde taraflara ödev yükleyen/ bir unsurdur.

Başka bir ifade ile poliçe düzenlenmesi; sözleşmenin devam etmesi için gerekli olan ve sözleşmeye dayalı bir ödevdir.

Buradan hareketle; yenileme iradesini prim ödemek suretiyle yerine getiren sigoratalı sözleşme icabı üstüne düşen ödevi tamamlamış sayılabilir. Sigortacı şirketin yenileme iradesini onaylaması Yargıtay kararını doğru kabul ettiğimizde şekli ve yapılması zorunlu bir işlemdir.

Diğer fesih beyanı (feshi ihbar) ve yöneltme şekli, Tam iki taraflı sözleşmelere tabi bir BK.106 veya duruma göre 107 dairesinde fesih halidir..

Faks ile yöneltilen beyan faksın ulaştığı tarihte değil ancak sizin öğrenmiş olabileceğiniz tarihte hüküm ifade eder. Mesela: Bu konu ile ilgili yazılı itirazınız yada dava açmanız durumunda öğrenmiş kabul etmeniz gibi..

Ancak, haksız fesih nedeniyle talep edebileceğiniz tazminat haklarınız sınırlı kalabilecektir. Müspet zararlarınızın miktarının çok fazla olmayacağı endişesini taşıyorum.

Ben bu şekilde düşünüyorum
Old 27-01-2003, 20:36   #24
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Çözüme doğru

Başlıklarla özet :
1. Yanlar arasında bir sağlık sigortası sözleşmesi var (BK.m.1/1).
2. Süresi bir yıl (Sözleşme koşulu).
3. İstenirse süre uzatılabiliyor (Sözleşme koşulu).
4. Poliçe(ler) sözleşmenin kanıtı (Yargıtay).
5. Her yıl poliçe düzenlenmesi, sözleşme süresinin uzatılması anlamında(Yargıtay).
6. Fesih sebepleri sözleşmede “sınırlı sayımla”belirtilmiş (Sözleşme).
7. Birinci, ikinci, üçüncü poliçelerle “Süre” her yıl uzatılmış (Poliçeler).
8. Sigorta şirketi üçüncü (son) poliçeyi “yenilememe” (gerekçesiz!)kararını (faks yoluyla) sigortalıya bildiriyor.

Sigortalının talebi :
Sözleşmenin devam etmesi, dördüncü poliçenin verilmesi.

Soru :
1. Sigorta şirketini dördüncü poliçenin verilmesine mecbur etmenin hukuksal / yasal dayanağı ?!
2. Haksız feshe bağlı talepler (maddi / manevi Tazminat) ?!
3. Sigorta şirketinin "onaylamama" özgürlüğünün sınırı ?
Old 28-01-2003, 09:01   #25
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
6. Fesih sebepleri sözleşmede “sınırlı sayımla”belirtilmiş (Sözleşme).


Bu sebeplerin tahdidi olduğu yolunda sözleşmede açık bir ifade var mı, yoksa emsal olarak mı yazılıdır?

Alıntı:
7. Birinci, ikinci, üçüncü poliçelerle “Süre” her yıl uzatılmış (Poliçeler).


Tam iki taraflı sözleşmelerde kendi edimini ifa eden tarafın, bir kaç defa tekrar edilmiş sözleşmenin, bir sonraki dönemde de devam edeceğini kabule hakkı vardır. Haksız fesih halinde, sözleşmenin devam edeceğini düşünerek kaybettiği fırsatların maddi karşılığını talep edebileceği gibi, boşa giden zararlarını da talep hakkı vardır.

- haksız fesih beyanını gerekçe göstererek sigortalının da haklı sebeple fesih hakkı ve imkanı vardır. BK.107 derha feshi tanzim etmiş olup o'na bu hakkı vermiştir. Hatta, menfaati icap ettiriyorsa sözleşmeden rücu ederek ilk günden itibaren vermiş olduğu paraların karşılığını faizi ile birlikte talep hakkı da vardır (Bk.108)

Tüm bunlara rağmen, elde edilecek maddi değerlerin fazla tutmayacağını hatırda bulundurmakta da fayda vardır.

Olayın sözleşme özgürlüğü ile bu noktada fazlaca ilgisinin olduğunu düşünmüyorum.

Saygılarımla.
Old 06-03-2003, 11:15   #26
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Ve perde...

Sigorta şirketi, cevabî son iki ihtarnamesinde yenilememe kararında ısrar etmiş, yenileme zorunluluğu bulunmadığını savunmuş ise de...

Başta Bakanlık olmak üzere, tüm tüketici örgütleri nezdinde yürütülen hukuksal savaşım sonunda...

poliçeyi yenilemiştir.

----
Uyuşmazlığı böylece sonuçlandıran avukat, sigorta şirketinden başkaca talepleri daha olabileceğini düşünmektedir.

Ne dersiniz...
Old 06-03-2003, 21:20   #27
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Sizi tebrik etmek gerekir, olay için önemli bir çaba harcandığı anlaşılıyor. Avukatlık mesleğini ve bu mesleğin yasal unsurlarını, öncelikle başarıya ulaşmak için kullandığımız zaman alınan haz başka oluyor..

Saygılarımla.
Old 13-03-2003, 18:35   #28
ege

 
Varsayılan

Sayın Metin;

katkılarınız ve paylaşımınız için çok teşekkür ederim.Sigorta poliçelerinin sözleşme özgürlüğü dahilinde değerlendirilerek tek taraflı fesih yada yenilenmemesi hususunda mevcut uygulamalarda oldukça fazla sorunlar yaşanıyor.
Süregelen sözleşmelerde(sağlık-kasko vb.) sigorta şirketi için risk başladığında poliçenin yenilenmemesi yoluna gidilmesi, edimlerini yerine getirmiş olan sigortalıyı oldukça fazla mağdur etmekte.
Sağlık sigortası gibi bir güvence sağlamış olan sigortalı, risk gerçekleştikten sonra poliçesinin yenilenmemesi nedeni ile başka bir sigorta şirketi ile anlaşma yapma şansını da kaybetmiş oluyor.
Her ne kadar sözleşme iradesinden söz edilse de , sigorta şirketinin risk gerçekleştikten sonra yenilememe hakkını kullanabilmesi, risk yokken elde ettiği kazancın haksız ve sebepsiz elde edilen bir kazanç olmasına yol açıyor.

Hukuki sonuca konu olayda ulaşmışsınız ama, bir yıl sonra yine bu tür bir sorununun karşınıza çıkacağından da eminim..Ya da başka bir sigorta poliçesinde yine aynı sorun olacak..

Sigorta poliçeleri husunda kanımca daha temel bir çözüm bulunabilmeli.

Sözleşmenin yenilenmesini yargı kararı ile mi sağladınız? Hukuksal yazışmalar yoluyla mı bunu merak ettim.

Saygılarımla.

ege
Old 21-03-2003, 14:35   #29
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Sonuç almak...

Sayın ege,

Hukuksal yazışmalar yoluyla ...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Police Record Konuk Turkish Law 4 05-10-2007 09:37
Sigorta şirketinin rücu davasında işbölümü ???? Av.Engin Özoğul Meslektaşların Soruları 2 18-04-2006 21:38
Police Procedure worried Turkish Law 1 13-07-2003 14:25
2003 Sigorta Primleri/Avukat Topluluk Sigorta Servisi Av.Habibe YILMAZ KAYAR Adliye Duvarı 0 22-05-2003 15:03
Militan Demokrasi , Özgürlüğü Yoketme Özgürlüğü glossator Hukuk Sohbetleri 7 01-07-2002 22:40


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08694696 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.