alt işverenin iş kazası geçirmesi

merhabalar arkadaşlar,
müvekkillerimden birisi bir şirketin elektrik tesisatı işini yaptığı sırada, şantiyede bulunan demir korkulukların sağlam olmaması nedeni ile kaza geçirerek çeşitli zararlara uğruyor. Şantiye sahibi, gelen polislere olayı aksettirmemesini zira tüm masraflarını kendisinin karşılayacağını söylüyor.
Aradan uzun zaman geçmesine karşın sonuç alamıyor.
Bu durumda, sizce kaza bir iş kazası ve müvekkil işçi olarak nitelendirilebir mi yoksa zarar Borçlar Kanunu anlamında haksız fiilden kaynaklanan tazminat olarak mı değerlendirilir?
Yani, bu durumda sanırım alt işverenin kendisi kaza geçirmiş oluyor. KAza geçirenin kendisine ait iş yeri olduğundan Bağkurlu, kaza geçirilen yerin sigortalısı felan değil.
Teşekkür ederim.

Sayın gonca,

öncelikle bir şey merak ettim, müvekkiliniz tesisat işini tek başına mı yapıyor? eğer öyleyse müvekkiliniz alt işveren olarak nitelendirilemez, zira asıl-alt işveren ilişkisi için alt işverenin de işçi çalıştırması gerekir, bu işi tek başına yapan kişiler alt işveren sayılmaz.

Ayrıca, müvekkiliniz ile şirket arasında geçici iş akdi mevcut diye tahmin ediyorum ancak yapılan iş, 30 işgününden az ise süreksiz iştir ve İş Kanunu değil, ilgili konularda Borçlar Kanunu hükümleri uygulanacaktır.

Saygılarımla,

teşekkür ederim. Soruyu sorduktan sonra geniş bir araştırma yaptım ve aradaki sözleşmenin iş sözleşmesi olarak değil de istisna akdi olarak nitelendirilmesi gerektiğini anladım. Buradan hareketle de kaza iş kazası sayılmıyor.
Müvekkil ltd. şti. ortağı ve işi de şirket adına alıyor. Bu durumda sizce hem şirket adına hem de müvekkil şahıs adına mı dava açmalıyım?
Zira burada sözleşme tarafları benim müvekkilin kurmuş olduğu şirket ile iş sahibi şirket. Ayrıca, müvekkilin uzun zaman hasta olmasından kaynaklanan şirket zararları da mevcut.
Sonradan zamanaşımı problemi ile karşılaşmamak için hem şirket adına hem de şasıs adına dava açmam gerektiğini düşündüm. Siz ne deriniz?

Mrb;
olayda istisna sözleşmesi söz konusu fakat şirketin faaliyet alanı elektrik işini kapsıyorsa alti işverenlik ilişkisi kurulamaz. alt işverene verilen ücret götürü ücret olarak değerlendirilebilir. Ayrıca şirket maliyeti daha ucuza getirmek için işi alt işverene devrediyorsa burada asıl işveren gibi sorumluluğu devam eder. bu iki hususu da olayda değerlendirebiliriz. ayrıca SGK ve Çal.Sos.Güv. Bak. Bölge müd. gerekli işkazası ihbarında bulunursanız (5510 sayılı yasada iş kazası 506 sayılı yasaya nazaran daha kapsamlı ele alınmış) iş kazası tespiti kararı belki alabilirsiniz. bu durumda davalınız olayın iş kazası olmadığına dair mahkeme de karar almak durumunda kalacaktır.


İyi çalışmalar

ama müvekkil ssklı değil, bağkurlu bu durumda gene de iş kazası tespiti yapılıyor mu?

Günseli hanım ; müvekkiliniz işi üst işverenden aldığı için bu iki hususunda değerlendirilebileceğini düşündüm. Yoksa olay istisna sözleşmesi gibi görünüyor ve üst işveren kusuru oranında müvekkilinize karşı sorumlu.5510 sayılı yasanın 106 .md. bir kaç md. hariç SSK ve Bağkur yasalarını yürürlükten kaldırdı diye biliyorum. Kurumun rücu alacağı doğacağından iş kazası tespiti bence SGK'ce yapılması gerekiyor. müvekkilinizin sigortalılık sıfatı SGK^'lı olarak değerlendirilmekte.