Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Hisseli Gayrimenkul Satiş Sözleşmesi Devremülk Cayma Hakki

Yanıt
Old 26-02-2014, 18:04   #1
lawyer34

 
Varsayılan Hisseli Gayrimenkul Satiş Sözleşmesi Devremülk Cayma Hakki

Müvekkilin Yalova Termalde Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi ile aldığı devremülkle ilgili olarak bir gün sonra noterden cayma hakkını kullanmış olup,Tüketici Mahkemesinde devre tatil sözleşmesinden cayma hakkına dayalı dava açtık.Mahkeme Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi var diye davayı Asliye Mahkemesine gönderdi. İçeriği itibari ile devremülk satışı olan sözleşmede bu durum Tüketici Kanunun sağladığı kolaylıkları saf dışı bırakıyor.Bu konudaki görüş ve kararları paylaşmanızı istirham ediyorum.Teşekkürler
Old 26-02-2014, 19:36   #2
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

Mahkemenin kararı doğru... Tüketici Mahkemesi görevli değildir; Yargıtay bu görüştedir.

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU

E. 2005/13-165
K. 2005/120
T. 2.3.2005

DAVA : Taraflar arasındaki "itirazın iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Asliye 9. Ticaret Mahkemesince görevsizliğe dair verilen 19.09.2002 gün ve 2002/188-885 sayılı kararın incelenmesi Davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 15.10.2003 gün ve 12494-12046 sayılı ilamı ile ;
(... Davacı, davalı ile aralarında 22.7.1999 tarihli devre mülk satış sözleşmesi yapıldığını, ancak sonradan dava konusu devre mülkü almaktan vazgeçtiğini ve sözleşmenin 10. maddesine göre ödediği paranın tahsili için davalı hakkında icra takibinde bulunduğunu, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve % 40 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, mahkemenin görevsizliğine, talep halinde dosyanın İstanbul Tüketici mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun kapsam başlıklı 2. maddesinde "bu kanun, birinci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü hukuki işlemi kapsar" yazılıdır. 3. maddesinde ise kanunun uygulanması ile ilgili tanımlar yapılıp, bu arada "ticaret konusu taşınır eşya" mal olarak tanımlanmıştır. Tüketici mahkemeleri başlıklı 23. maddesinin 1. fıkrasında ise "bu kanunun uygulanmasıyla ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır" hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda devre mülk satışı taşınmaz satışı olup 4077 sayılı kanunun kapsamı dışındadır. O nedenle de taşınmaz satımına ilişkin uyuşmazlıklarda genel mahkemeler görevlidir. Öyle ise mahkemece işin esası incelemeli ve ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Aksine düşüncelerle ve yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir... )
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Ayrıca ilk karar görevsizliğe ilişkin olup, direnme kararında yer alan gerekçe ve açıklamalar da göreve ilişkin olmasına karşın; gerek kısa, gerekse gerekçeli kararın hüküm sonucunda "yetkisizlik" ifadesinin kullanılmış olması da usul ve yasaya uygun bulunmamıştır. Bu nedenlerle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda ve Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 02.03.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.
Old 03-03-2014, 11:41   #3
Salut

 
Varsayılan

Devremülk sözleşmesi, taşınmazın aynına ilişkin olması sebebiyle resmi şekilde yapılmalıdır. Noterden veya tapudan. Resmi şekilde yapılmamışsa sözleşme geçersizdir. Senet alınmışsa senet bedelsizdir. Zira sözleşme geçersiz ve taşınmaz verilmemiş.
Old 15-05-2014, 13:05   #4
Av.Sinem Yavru

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Salut
Devremülk sözleşmesi, taşınmazın aynına ilişkin olması sebebiyle resmi şekilde yapılmalıdır. Noterden veya tapudan. Resmi şekilde yapılmamışsa sözleşme geçersizdir. Senet alınmışsa senet bedelsizdir. Zira sözleşme geçersiz ve taşınmaz verilmemiş.


Merhaba Sayın meslektaşım konu ile ilgili örnek karar ya da ilgili kanun maddesi var mıdır acaba? Annem aynı şekilde bir devremülk sözleşmesi yapmış olup tüketici mahkemesinde açmış olduğumuz dava görevsizlikten reddedilmiştir. Bu aşamadan sonra ne önerirsiniz? Teşekkürler
Old 15-05-2014, 13:10   #5
Av.Sinem Yavru

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Esn
Sayın Meslektaşlar,
devre mülk sözleşmesinde cayma hakkının kullanılması halinde son durum nedir, Tüketici mahkemesi mi Asliye Hukuk Mahkemesi mi?
Sözleşmenin adi yazılı veya resmi yazılı olmasının cayma hakkının kullanılması bakımından ve görev yönünden bir farkı var mıdır?

Merhaba Sayın meslektaşım, ilk olarak söylemek istediğim husus, Devremülk sözleşmesi yapıldı ise cayma hakkının kullanılmış olması halinde Tüketici Mahkemelerinin görevli olmadığıdır. Nitekim Tüketici Mahkemesinde açmış olduğum dava görev yönünden reddedilmiştir. gerekçeli kararın yazılmasını beklemekteyim. Sonrasında Asliye Hukukta devam edeceğim. Bu aşamadan sonra ne olacağı konusunda ben de henüz bilgi sahibi değilim.
Old 15-05-2014, 15:43   #6
Av.Sinem Yavru

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Esn
Yukarıdaki Yargıtay kararında ''taşınmaz satımı'' kavramından bahsedilmiş. Buna göre görev konusunu şu şekilde yorumlayabilir miyiz:
Resmi bir satış sözleşmesi ve tapuda devir varsa Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması gerekir,
Adi yazılı ve sadece içeriği devremülk satışı olan ve tapuda herhangi bir işlem yapılmayan yani geçersiz bir taşınmaz satımı sözleşmesi varsa Tüketici Mahkemesinin görevli olması gerekir.Zira bu durumda taşınmazın aynını ilgilendiren bir durum yoktur.

Sayın Av. Sinem sizin olayınızda hangi unsurlar vardı?

Sayın meslektaşım,

Müvekkilin Yalova Termalde Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi ile aldığı devremülkle ilgili olarak sözleşme imzalamış ve buna bağlı senetler yapmıştır.Tüketici Mahkemesinde devre tatil sözleşmesinden cayma hakkına dayalı dava açtık. Ancak Mahkeme Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi var diye davayı Asliye Mahkemesine gönderdi. İçeriği itibari ile devremülk satışı olan sözleşmede bu durum Tüketici Kanunun sağladığı kolaylıkları saf dışı bırakılmış oldu.Resmi bir satış olmayıp tapuda herhangi bir işlem yapılmamış olmasına karşın tüketici mahkemesi görevsizlik kararı verdi. Bu konudaki varsa ayrıca görüş ve kararları paylaşmanızı istirham ediyorum.Teşekkürler
Old 16-05-2014, 10:23   #7
Av.Esn

 
Mutsuz

Alıntı:
Yazan Av.Sinem Yavru
Sayın meslektaşım,

Müvekkilin Yalova Termalde Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi ile aldığı devremülkle ilgili olarak sözleşme imzalamış ve buna bağlı senetler yapmıştır.Tüketici Mahkemesinde devre tatil sözleşmesinden cayma hakkına dayalı dava açtık. Ancak Mahkeme Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi var diye davayı Asliye Mahkemesine gönderdi. İçeriği itibari ile devremülk satışı olan sözleşmede bu durum Tüketici Kanunun sağladığı kolaylıkları saf dışı bırakılmış oldu.Resmi bir satış olmayıp tapuda herhangi bir işlem yapılmamış olmasına karşın tüketici mahkemesi görevsizlik kararı verdi. Bu konudaki varsa ayrıca görüş ve kararları paylaşmanızı istirham ediyorum.Teşekkürler

Sayın Meslektaşım,
Keşke yardımcı olabilseydim. Yaptığım araştırmalardan bir sonuç alamadım.
Bu başlığa yazdıktan sonra yani geçen hafta ben de Tüketici Mahkemesi'nde dava açtım ve sizin davanızla birebir aynı. Öyleyse benim açtığım dava da görevden reddolacak Şimdi bu davayı karşı vekalet ücreti çıkmadan nasıl sonlandırırım onu düşünüyorum...
Old 16-05-2014, 10:25   #8
Av.Esn

 
Varsayılan

Geçersiz bir sözleşme nasıl taşınmazın aynını ilgilendiriyor ve Asliye Hukuk görevli oluyor en çok bunu merak ediyorum. Gerekçeli kararı aldıktan sonra rica etsem paylaşabilir misiniz?
Old 16-05-2014, 13:06   #9
garani

 
Varsayılan

Ancak Mahkeme Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi var diye davayı Asliye Mahkemesine gönderdi. İçeriği itibari ile devremülk satışı olan sözleşmede bu durum Tüketici Kanunun sağladığı kolaylıkları saf dışı bırakılmış oldu.

Kanun gereği taşınmaz satışı ancak resmi bir senetle yapılabilir.Taşınmazın tapu dışında haricen satışı ancak ve ancak satış vaadine konu olabilir ki malumdur bu durum.Bu durumlar dışında tapuya kayıtlı bir gayrimenkulün başka türlü satışı mümkün değildir.Olayda imzalanan bir sözleşme olması sebebi ile (kanaatimce) gayrimenkulün aynına değil,sözleşmenin içeriğine ilişkin bir yargılama söz konusu olacak ki üstad Suat ERGİN tarafında paylaşılan karar adres çubuğu aşağıdadır.Bakmanızda fayda var

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=34994
Old 16-05-2014, 16:03   #10
Av.Esn

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2011/20121
K. 2012/3617
T. 22.2.2012
• AYIPLI OLARAK DEVRE MÜLKÜN SATILDIĞI İDDİASI ( Masrafların Tahsili ya da Ayıplı Malın Değiştirilerek Satın Almadan Önce Gösterilen Kısmın Devremülk Hakkının Verilmesi İstemi - Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla Karar Verilmesi Gerekirken Görevsizlik Kararı Verilmesi Hukuka Aykırı Olduğu )
• DEVRE MÜLKÜN AYIPLI OLARAK SATILDIĞI İDDİASI ( Masrafların Tahsili ya da Ayıplı Malın Değiştirilerek Satın Almadan Önce Gösterilen Kısmın Devremülk Hakkının Verilmesi İstemi - Tüketici Mahkemesinin Görevli Olduğu/Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla Karar Verilmesi Gerektiği )
• TATİL AMAÇLI TAŞINMAZ MALLAR ( Devremülkün Ayıplı Olarak Satıldığı İddiası İle Ödenen Bedelin Tahsili ya da Ayıplı Malın Değiştirilerek Satın Almadan Önce Gösterilen Kısmın Devremülk Hakkının Verilmesi İstemi - Tüketici Mahkemesinin Görevli Olduğu )
• GÖREVLİ MAHKEME ( Ayıplı Olarak Satıldığı İddia Edilen Devremülk İçin Ödediği Bedelin Tahsili Talebi - 4077 S.K. Md.3/c Hükmünde Tatil Amaçlı Taşınmaz Mallar da Yasa Kapsamında Düzenlendiğine Göre Uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde Çözümleneceği )
• GÖREV VE YETKİ SORUNUN BİRLİKTE OLMASI ( Önce Görev Sorunun Çözülmesi Gerektiği - Yetkisizlik Kararını Sadece Görevli Mahkemenin Verebileceği )
• GÖREVSİZLİK KARARI VEREN MAHKEMENİN YETKİSİZLİK KARARI VEREMEYECEĞİ ( Önce Görev Sorununun Çözülmesi Gerektiği - Mahkeme Kendini Görevsiz Addettiği İçin Dosyayı Görevli Mahkemeye Göndermesi Gerekirken Görevsizlik Kararı Verilemeyeceği )
• YETKİSİZLİK KARARI ( Yetkisizlik Kararını Sadece Görevli Mahkemenin Verebileceği - Kendisine Dava Açılan Mahkeme Kendisini Görevsiz Addettiği İçin Sadece Dosyayı Görevli Mahkemeye Göndermesi Gerektiği )
4077/m.3, 23
6100/m.1, 12

ÖZET : Davacı, ayıplı olarak satılan devremülk için ödediği bedel ile diğer masraflarının davalıdan tahsilini ya da ayıplı malın değiştirilerek tarafına satın almadan önce gösterilen kısmın devremülk hakkının verilmesini istemiştir. Uyuşmazlığın niteliği itibariyle taraflar arasında 4077 SK'nun 3/c maddesinde tatil amaçlı taşınmaz mallar da yasa kapsamında düzenlendiğine göre uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemeleri görevlidir. Tüketici mahkemesi sıfatıyla karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi hukuka aykırıdır.

Bir davada görev ve yetki sorununun birlikte bulunması halinde önce görev sorununun çözümlenmesi ve mahkemenin görevsiz olduğu kanaatine varması halinde dosyayı sadece görevli mahkemeye göndermesi gerekir. Yetkisizlik kararını sadece görevli mahkeme verebilir. Eldeki davada, kendisine dava açılan mahkeme kendisini görevsiz addettiği için sadece dosyayı görevli mahkemeye göndermesi gerekir iken aynı zamanda yetkisizlik kararı da vermiş olup, bu da hukuka aykırıdır.

DAVA : Taraflar arasındaki ayıplı hizmet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, Haymana'da bulunan, temeli atılmış devremülk tesislerinden maket resim üzerinde zemin kat olarak tanıtılan yeri 19.11.2010'da satın aldığını, zemin kat olarak bildiği ve kendisine o şekilde satılan dairenin 2. bodrum katında olduğunu verilen tapu senedinde fark ettiğini ileri sürerek, ayıplı olarak satılan devremülk için ödediği bedel ile diğer masraflarının toplamı 7.313,73 TL nın ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faiziyle davalıdan tahsilini ya da ayıplı malın değiştirilerek tarafına satın almadan önce gösterilen kısmın devremülk hakkının verilmesini istemiştir.

Davalı, davaya bakmaya sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu, taşınmazın Haymana'da bulunması nedeniyle Haymana Mahkemelerinin yetkili olduğunu savunarak görev ve yetki itirazında bulunmuştur.

Mahkemece, uyuşmazlığın genel hükümlere göre sulh hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği, HMK 12/1. md gereğince taşınmaz üzerindeki ayni hakka ya da ayni hak değişikliğine ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olduğunun düzenlendiği gerekçesiyle görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, karar kesinleştiğinde dosyanın görevli ve yetkili Haymana Sulh hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Her ne kadar Dairemizin önceki içtihatlarında devremülk sözleşmelerinden kaynaklanan davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olmadığına dair kararları bulunmaktaysa da, uyuşmazlığın niteliği itibariyle taraflar arasında 4077 SK'nun 3/c maddesinde tatil amaçlı taşınmaz mallar da yasa kapsamında düzenlendiğine göre uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemeleri görevlidir. Bu durumda mahkemece tüketici mahkemesi sıfatıyla karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Kaldı ki, Haymana mahkemeleri yetkili bulunduğundan bahisle görevsizlikle birlikte yetkisizlik kararı da verilmiş bulunmaktadır. Oysaki bir davada görev ve yetki sorununun birlikte bulunması halinde önce görev sorununun çözümlenmesi ve mahkemenin görevsiz olduğu kanaatine varması halinde dosyayı sadece görevli mahkemeye göndermesi gerekir. Görevli mahkemenin de kendisini yetkisiz görmesi durumunda da yasal şartların varlığı halinde yetkisizlik kararı vermesi zorunludur. Bir başka anlatımla yetkisizlik kararını sadece görevli mahkeme verebilir. Eldeki davada, kendisine dava açılan mahkeme kendisini görevsiz addettiği için sadece dosyayı görevli mahkemeye göndermesi gerekir iken aynı zamanda yetkisizlik kararı da vermiş olup, bu ise az yukarıda açıklandığı üzere usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın BOZULMASINA, 22.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 17-05-2014, 00:08   #11
Av.Sinem Yavru

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan garani
Ancak Mahkeme Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi var diye davayı Asliye Mahkemesine gönderdi. İçeriği itibari ile devremülk satışı olan sözleşmede bu durum Tüketici Kanunun sağladığı kolaylıkları saf dışı bırakılmış oldu.

Kanun gereği taşınmaz satışı ancak resmi bir senetle yapılabilir.Taşınmazın tapu dışında haricen satışı ancak ve ancak satış vaadine konu olabilir ki malumdur bu durum.Bu durumlar dışında tapuya kayıtlı bir gayrimenkulün başka türlü satışı mümkün değildir.Olayda imzalanan bir sözleşme olması sebebi ile (kanaatimce) gayrimenkulün aynına değil,sözleşmenin içeriğine ilişkin bir yargılama söz konusu olacak ki üstad Suat ERGİN tarafında paylaşılan karar adres çubuğu aşağıdadır.Bakmanızda fayda var

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=34994
Sayin meslektaşım,
Öncelikle paylaşımınız için teşekkür ederim
ilk olarak; Sözleşmenin içeriğine ilişkin bir yargılama Olması sonucu değiştirecek Midir? Ayrıca imzalanan Senetlere ilişkin icra takibi başlatılmıştır. Bu durumda Mahkemeden tedbir İstemek mi gereklidir?Yoksa takibe menfi tespit davası gerekce gösterilerek itiraz mı etmek gereklidir? Zira annem ve teyzeminimzalamış olduğu iki adet sözleşme ve icradan önce ve sonra açılan iki dosya var. bir tanesi görevden reddedildi. Diğerinin duruşmagünü henüz gelmedi Ve şimdi karşı vekalet olmadan dosyayı ne yapmam gerektiğini düşünmekteyim

Teşekkürler
Old 17-05-2014, 00:12   #12
Av.Sinem Yavru

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Esn
Geçersiz bir sözleşme nasıl taşınmazın aynını ilgilendiriyor ve Asliye Hukuk görevli oluyor en çok bunu merak ediyorum. Gerekçeli kararı aldıktan sonra rica etsem paylaşabilir misiniz?
Sayın Av.Esen

gerekceli karar yazıldığında elbetteki paylaşırım
Ancak sizinle bir bakımdan aynı durumdayım zira icra takibinden önce açmış olduğum Ancak duruşma günü gelmemiş bir diğer dosyaicin siz ne önerirsiniz? Takibe itiraz MI etmeli yoksa tedbiren mahkemeden icranın durdurulmasıMI istenilmeli?
Old 05-06-2014, 10:38   #13
cagusa

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Sinem Yavru
Sayın Av.Esen

gerekceli karar yazıldığında elbetteki paylaşırım
Ancak sizinle bir bakımdan aynı durumdayım zira icra takibinden önce açmış olduğum Ancak duruşma günü gelmemiş bir diğer dosyaicin siz ne önerirsiniz? Takibe itiraz MI etmeli yoksa tedbiren mahkemeden icranın durdurulmasıMI istenilmeli?

Merhaba sayın meslektaşım, aynı olaya ilişkin müvekkil ödeme yaptığından cayma hakkını kullanıp bedele ilişkin ben de icra takibi başlatmıştım. Firma itiraz etti, itirazın iptali için Asliye Hukukta mı dava açmamı tavsiye edersiniz?
gerekçeli karara ilişkin bir gelişme var mı? Şimdiden çok müteşekkirim
Old 06-06-2014, 17:32   #14
garani

 
Varsayılan

Sayin meslektaşım,
Öncelikle paylaşımınız için teşekkür ederim
ilk olarak; Sözleşmenin içeriğine ilişkin bir yargılama Olması sonucu değiştirecek Midir? Ayrıca imzalanan Senetlere ilişkin icra takibi başlatılmıştır. Bu durumda Mahkemeden tedbir İstemek mi gereklidir?Yoksa takibe menfi tespit davası gerekce gösterilerek itiraz mı etmek gereklidir? Zira annem ve teyzeminimzalamış olduğu iki adet sözleşme ve icradan önce ve sonra açılan iki dosya var. bir tanesi görevden reddedildi. Diğerinin duruşmagünü henüz gelmedi Ve şimdi karşı vekalet olmadan dosyayı ne yapmam gerektiğini düşünmekteyim

Sorulara sırayla cevap verecek olur isek;

1-Sözleşmenin içeriğine göre olması elbette sonucu değiştirecek.Zira ispat şartları birbirinden farklılık arz edecek.Sözleşme BK'ya mı tabii yoksa TKHK'ya mı tabii(tıpkı tüketici kanunun sağladığı kolaylıkları görevsizlik kararı ile bertaraf ettiği gibi)

2-Menfi tespit davası açtığınız için tedbir isteyin ki kanaatimce teminatsız tedbir kararı vermeyecektir(Umarım yanılırım).İtirazınızı da menfi tespit davası göstererek yaparsanız daha uygun olur.

Gerekçeli kararın yazılması size yol gösterecektir ama benim müvekkilimin de başına geldiğinden biliyorum devremülk sözleşmelerinde cayma hakkına ilişkin madde oluyor.Bu maddeye ilişkin noterden ihtarname çekilip daha sonra TKHK'ya göre değil de BK'daki genel hükümlere göre sözleşmenin iptalini talep edebilirsiniz diye düşünüyorum.
Old 21-06-2014, 11:52   #15
Av.Tuğba Elmas

 
Varsayılan

Benim de müvekkilim Yalova Termalde Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi ile aldığı devremülkle ilgili olarak sözleşme imzalamış ve buna bağlı olarak gerek ödeme gerekse senet vermiş durumdadır. Tüketici Mahkemesin'de dava açıldı, ancak karşı taraf sözleşmenin "Gayrimenkul Satış Vaadi" iddiasında bulundu. Ancak kanun gereği devremülk sözleşmeleri yılda 15 günden az olamaz.
KMK Madde 59 "Devre mülk hakkının yılın belirli dönemlerine ayrılması ve 15 günden daha az süreli olmaması gerekir. Sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa devre mülk hakkı sahibi bu hakkın kullanımını başkalarına bırakabilir."
Müvekkilin imzaladığı sözleşme ise yılda 1 hafta(7 gün)lıktır. Bu sözleşmenin kanun gereği gayrimenkul satış vaadi olarak değil de devre tatil sözleşmesi olarak kabul edilmesi gerektiği görüşündeyim.Bu konu da farklı bir görüşü olan ya da atladığım bir husus var mıdır?
Old 05-09-2014, 18:07   #16
hukukçu.a

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan tug.capar
Benim de müvekkilim Yalova Termalde Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi ile aldığı devremülkle ilgili olarak sözleşme imzalamış ve buna bağlı olarak gerek ödeme gerekse senet vermiş durumdadır. Tüketici Mahkemesin'de dava açıldı, ancak karşı taraf sözleşmenin "Gayrimenkul Satış Vaadi" iddiasında bulundu. Ancak kanun gereği devremülk sözleşmeleri yılda 15 günden az olamaz.
KMK Madde 59 "Devre mülk hakkının yılın belirli dönemlerine ayrılması ve 15 günden daha az süreli olmaması gerekir. Sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa devre mülk hakkı sahibi bu hakkın kullanımını başkalarına bırakabilir."
Müvekkilin imzaladığı sözleşme ise yılda 1 hafta(7 gün)lıktır. Bu sözleşmenin kanun gereği gayrimenkul satış vaadi olarak değil de devre tatil sözleşmesi olarak kabul edilmesi gerektiği görüşündeyim.Bu konu da farklı bir görüşü olan ya da atladığım bir husus var mıdır?

Sayın tug.capar
Öncelikle sormak istediğim bir şey var, devremülk sözleşmesinde belirlenen dönemin 15 günden az olması başlı başına sözleşmenin geçersizliğine sebep olur mu?
1 haftalık devremülk sözleşmeleri çok yaygın olarak yapılıyor. Sizin de dediğiniz gibi sözleşmeler okunduğunda aslında taşınmazların hep tatil yerleri olduğu ve bu kişilerin bir haftalık tatil istedikleri anlaşılıyor.
6502 sayılı kanun m.50/2de açıkça 'devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez' demektedir. Fikrimce, sözleşmede devremülk yazması o sözleşmenin devremülk olduğu anlamını taşımaz, somut olaya göre, devre tatil sözleşmesi olduğu rahatlıkla söylenebilir.
Old 06-09-2014, 08:54   #17
Av.Tuğba Elmas

 
Mesaj

Sayın Hukukçu.a;
Öncelikle cevap verdiğiniz için teşekkür ederim. KMK m.59 "... 15 günden daha az süreli olmaması gerekir..." kanunun lafzından emredici hüküm olmadığını düşünüyorum. Soruyu bu şekilde sormamın nedeni ise, bir meslektaşımın benzer davasında sürenin bu tür sözleşmelerde belirleyici kıstaslardan biri olarak kabul edildiği yönündeki beyanından kaynaklanmaktadır. Bu doğrultuda bir Yargıtay kararına maalesef rastlayamadım. Ancak görüşlerinize de katılmaktayım. Bir sözleşmenin başına devremülk sözleşmesi başlığının atılması, o sözleşmenin devremülk sözleşmesi olduğu anlamına da gelmez görüşündeyim. Sözleşmenin içeriğinin dikkatlice incelenmesi gerekmektedir. Kaldı ki, bir hafta süreli içeriği tatil amaçlı olan devremülk sözleşmelerinin birçoğunda, bir sayfasında devre tatil başlığı altında tanıtım yapılmış iken, bir sonraki sayfada devremülk sözleşmesi başlığı yer alabilmektedir.Kısacası bu tür davalar da ilgili Mahkeme ve meslektaşlar tarafından sözleşmenin içeriğinin dikkatli şekilde incelenmesi gerektiğini düşünmekteyim. Davayı ilk aldığım zaman çok muallakta kalmıştım ama sözleşmeyi incelendiğinde "Devre Tatil Sözleşmesi" olduğu yönündeki görüşüm daha baskın oldu. Bakalım süreç nasıl olacak ...
Old 17-09-2014, 10:57   #18
mntopcu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan tug.capar
Bir sözleşmenin başına devremülk sözleşmesi başlığının atılması, o sözleşmenin devremülk sözleşmesi olduğu anlamına da gelmez görüşündeyim. Sözleşmenin içeriğinin dikkatlice incelenmesi gerekmektedir. Kaldı ki, bir hafta süreli içeriği tatil amaçlı olan devremülk sözleşmelerinin birçoğunda, bir sayfasında devre tatil başlığı altında tanıtım yapılmış iken, bir sonraki sayfada devremülk sözleşmesi başlığı yer alabilmektedir.Kısacası bu tür davalar da ilgili Mahkeme ve meslektaşlar tarafından sözleşmenin içeriğinin dikkatli şekilde incelenmesi gerektiğini düşünmekteyim. Davayı ilk aldığım zaman çok muallakta kalmıştım ama sözleşmeyi incelendiğinde "Devre Tatil Sözleşmesi" olduğu yönündeki görüşüm daha baskın oldu. Bakalım süreç nasıl olacak ...

Sayın tug.capar;

6502 s. (Yeni) Tüketici Kanununda "devre tatil" ve "uzun süreli tatil" olarak iki ayrı sözleşme türü belirlenmiş. Buna gerek var mıydı, tartılışır. Zira, iki sözleşmenin farkı çok net değil. Maddedeki tanımlardan anladığıma göre konaklama hizmeti veriliyorsa "devre tatil", tatile yönelik indirim veya menfaat sağlanıyorsa "uzun süreli tatil" sözleşmesi oluyor.

Bence sizin bahsettiğiniz sözleşme de bunlardan birine uymakta(hangisi olduğu önemli değil)ve sonuçta tüketici kanunu kapsamında kalmaktadır.

---------------------
Devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri
MADDE 50

(1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir.
(2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez. Devre tatile konu taşınmazın inşa edileceği arsa için yapı ruhsatı alınmadan tüketicilerle ön ödemeli devre tatil sözleşmesi yapılamaz.
(3) Uzun süreli tatil hizmeti sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye, belirlenen süre zarfında konaklamaya veya konaklama ile birlikte seyahat ya da diğer hizmetlerin beraber sunulduğu durumlara ilişkin indirim yahut diğer menfaatlerden faydalanma hakkı verilen sözleşmelerdir
Old 27-12-2014, 16:52   #19
ssblll

 
Varsayılan

Merhaba,
Benzer bir olayla karşı karşıyayım. Müvekkil Yalova Termalde Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi akdetmiş olup, şimdi caymak istemektedir. Formdaki beyanları görünce kafam karıştı
Zira, 6502 sayılı kanuna dayanarak cayma hakkının kullanıldığını bildirmeyi düşünmekteydim. Ancak uyuşmazlık Tüketici Mahkemesinde değilde genel mahkemelere gönderiliyor ise, benim cayma hakkımı hangi kanuna dayanarak bildirmem gerekiyor? BK 'ya mı?
Old 28-12-2014, 12:46   #20
olgu

 
Varsayılan

6502 sayılı yasa yürürlüğe girdiği andan itibaren görevli mahkeme tüketici mahkemesi. 4077 sayılı yasa döneminde devremülk yasada açıkça düzenlenen bir sözleşme türü olmadığından genel mahkemeler görevlidir görüşü vardı ancak 6502 ile bu sorun ortadan kalktı.
Old 29-12-2014, 11:20   #21
ssblll

 
Varsayılan

Teşekkürler olgu,
Aynı soruyu yineliyor gibi oluyorum kusura bakmayın konuyu yanlış anlamak istemediğim için tekrar sormak istiyorum. Zira, 6502 sayılı kanun da devre mülk hakkında yerli bilgiye ulaşamadım.

Müvekkilin Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi başlıklı devre mülk sözleşmesinden 6502 sayılı kanun ve buna bağlı yönetmelik uyarınca cayma hakkını kullandığı bildirip, karşı taraf iade yükümlüğünü yerine getirmez ise Tüketici mahkemesinde dava açabilir miyim? Umarım cevabınınz bu yönde olur

Yoksa yukarıda bahsedildiği üzere Hisseli Gayrimenkul Satışının resmi şekilde yapılmadığından bahisle sözleşmenin geçersizliğini ileri sürüp ödenen bedelin ve senedim iadesi için asliye hukukta mı dava açmalıyım?
Old 29-12-2014, 12:43   #22
olgu

 
Varsayılan

6502 sayılı yasanın tanımlar yapan 2. maddesinde "Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi."olarak tüketici işlemini örnekleyerek de tanımlamıştır.

Aynı yasanın 73. maddesinde ise "Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir." hükmü bulunmaktadır.

Bu iki madde birlikte yorumlandığında tüketici mahkemelerinin tüketici sıfatıyla temin edilen devremülklere ilişkin uyuşmazlıklarda da görevli olması gerekir.
Old 29-12-2014, 12:47   #23
ssblll

 
Varsayılan

İlginiz ve hızlı cevabınız için teşekkür ederim sayın olgu
Old 06-02-2015, 00:43   #24
Av.Sinem Yavru

 
Varsayılan

Sayin meslektaslarim; tuketici mahkemesinde acmis olduğum dava gorevden reddeilmisti. Bunun üzerine dosya asliye hukuka gonderildi. Asliye hukukta da gorevsizlik verildi ve dosya yargitaya gonderildi. Bu sirada obemli baska bir gelisme oldu. Şöyle ki; buarada tuketici de acmis oldugum diğer dosya bugun karara çıktı. Hakim; uyusmazligin yargitay 13. Daire tarafindan cozunlendigi ve bu tip sozlesmelerde gorevli magkemenin tuketici mahkemesi olduğu ictihatinin olustugu. Gorev bakimindan itirazlari redderek tek celsede karara cikardi. Kistas olarak ise tesisin kullanilip kullanilmamasina bakarak karar verildigini acikladi.
Old 18-03-2015, 12:48   #25
korhanerk

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Sinem Yavru
Sayin meslektaslarim; tuketici mahkemesinde acmis olduğum dava gorevden reddeilmisti. Bunun üzerine dosya asliye hukuka gonderildi. Asliye hukukta da gorevsizlik verildi ve dosya yargitaya gonderildi. Bu sirada obemli baska bir gelisme oldu. Şöyle ki; buarada tuketici de acmis oldugum diğer dosya bugun karara çıktı. Hakim; uyusmazligin yargitay 13. Daire tarafindan cozunlendigi ve bu tip sozlesmelerde gorevli magkemenin tuketici mahkemesi olduğu ictihatinin olustugu. Gorev bakimindan itirazlari redderek tek celsede karara cikardi. Kistas olarak ise tesisin kullanilip kullanilmamasina bakarak karar verildigini acikladi.
Sinem hanım acaba davanızın kararını paylaşabilir misiniz.
Old 18-03-2015, 12:51   #26
korhanerk

 
Varsayılan

Saygıdeğer meslektaşlarım.
Benimde müvekkilim Yalova Thermalden bir devre tatil almış ve şimdi caymayı düşünmektedir. Sözleşme ile beraber 47 adette senet vermiş. Acaba sözleşmenin feshi davası ile beraber tüketici mahkemesinde senetlerin de iptalini isteyebilir miyiz.
Old 18-03-2015, 14:36   #27
olgu

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2013/9640
K. 2013/10408
T. 1.7.2013
• DEVRE MÜLK SATIŞ SÖZLEŞMESİNİN FESHİ VE İSTİRDAT DAVASI ( Konut ve Tatil Amaçlı Taşınmaz Malların Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Kapsamında Olduğu - Tüketici Mahkemesinin Görevli Olduğu/Sözleşmenin Resmi Şekilde Yapılmamasının Görev Hususuna Etki Etmeyeceği )
• KONUT VE TATİL AMAÇLI TAŞINMAZ MAL ( Tüketici Kanunu Kapsamında Olduğu - Devre Mülk Satış Sözleşmesinin Feshi ve İstirdat Davasının Tüketici Mahkemesinde Görüleceği )
• TÜKETİCİ MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLMASI ( Devre Mülk Satış Sözleşmesinin Feshi ve İstirdat Davası - Konut Ve Tatil Amaçlı Taşınmaz Malların Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Kapsamında Olduğu )
• SÖZLEŞMENİN RESMİ ŞEKİLDE DÜZENLENMEMESİ ( Devre Mülk Satış Sözleşmesinin Feshi ve İstirdat Davası - Sözleşmenin Resmi Şekilde Düzenlenmemesi Hususunun Tüketici Mahkemesinin Görevli Olmasına Etki Etmeyeceği )
6100/m. 21,22
1086/m. 25,26
4077/m. 3, 23

ÖZET : Dava, devre mülk satış sözleşmesinin feshi ve ödenen paranın istirdadı istemine ilişkindir.

Konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar, tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığından Tüketici Mahkemesinde görülecektir.

Devre mülk hakkı, kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır. Uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için davaya konu sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi gerekli olmayıp, şekil şartına uyulup uyulmadığı hususunun Tüketici Mahkemesince tartışılarak bir karara varılması gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve istirdat istemine ilişkin davada Ankara 1. Tüketici Mahkemesi ile Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR : Dava, devre mülk satış sözleşmesinin feshi ve ödenen paranın istirdadı istemine ilişkindir.

Ankara 1. Tüketici Mahkemesince, davaya konu devre mülk satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmaması ve adi sözleşme ile satın alınan devre mülk sözleşmesi ile ilgili anlaşmazlıkların çözüm yerinin genel mahkemeler olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.

Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davalının tacir, davacının ise tüketici sıfatına haiz olduğu, bu nedenle uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.

Dosya kapsamından, taraflar arasında 27.01.2004 günlü devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.

4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa'da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa'nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır.

Somut olayda, davanın taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin feshi ve ödenen paranın tahsili isteğinden kaynaklandığı anlaşılmakta olup, devre mülk hakkının kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır. Mevcut uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için davaya konu sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi gerekli olmayıp, şekil şartına uyulup uyulmadığı hususunun Tüketici Mahkemesince tartışılarak bir karara varılması gerektiğinden, 4077 sayılı yasa kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.'nun 21. ve 22. ( 1086 sayılı HUMK.'nun 25. ve 26. ) maddeleri gereğince Ankara 1. Tüketici Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 01.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 13-04-2016, 16:55   #28
zeynep altındaş

 
Varsayılan

kolay gelsin sayın meslektaşlarım. benzer bir sorun için araştırma yaparken konuyu görüp hortlatmak istedim. müvekkil de Yalova Termal'den devremülk almış. kendisine maket üzerinden gösterilmiş buna binaen almış ancak devremülkün henüz temeli atılmış bu sebeple caymak istiyor. sözleşmede cayma ile ilgili bir madde yok, noter aracılığıyla yapılmış bir sözleşme de değil, birkaç maddeden oluşan son derece düz bir sözleşme. şubat ayında yapılmış kanunda cayma ile ilgili 14 gün diyor ancak bu durum devremülkler için de mi geçerli? önce karşı tarafa sözleşmenin feshi ve senetlerimizin iadesi için ihtar mı göndermeliyim yoksa direkt dava mı açmalıyım? cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim
Old 14-04-2016, 13:50   #29
Av.Esn

 
Varsayılan

Merhaba Sayın meslektaşım.
Öncelikte noterden ihtarname çekerek sözleşmenin feshi ve senetlerin iadesi talebinde bulunup sonrasında dava açmanızı tavsiye ederim.
Kolay gelsin...
Old 14-04-2016, 14:02   #30
Av.Esn

 
Varsayılan

Bu arada yukarıda bahsettiğim devremülk sözleşmesi ile ilgili Tüketici Mahkemesi'nde açtığım davada görev sorunu çıkmadı, dosya lehimize sonuçlandı.
Benzer durumla karşılaşan meslektaşlara bilgi olarak belirtmek istedim.
Herkese kolaylıklar dilerim
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Devre Tatil Cayma Hakkı av.telat Meslektaşların Soruları 11 19-09-2021 13:57
Cayma Hakki egelihukukcu Meslektaşların Soruları 2 07-04-2010 14:20
Devre Tatİl SÖzleŞmesİ - Cayma Hakki BaŞlangiÇ Tarİhİ SUCCEED Meslektaşların Soruları 3 10-01-2009 11:25
Cayma Hakki damista Meslektaşların Soruları 2 09-04-2008 08:27


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08373594 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.