Hukukcular ve Kulturel Aktiviteleri

Merhaba,

Hep ne kadar yogun oldugumuzdan, stresimizden, isimizden bahseder dururuz. Peki ya bu arada sinema, tiyatro, bale, opera, konser gibi kulturel aktivitelere ayiracak vakit buluyor muyuz? Bulabiliyorsak ne kadar sIklIkla bu saydiklarimdan en az birine gidiyoruz?

Ne dersiniz, biz hukukcular genel olarak dusunuldugu gibi bu aktivitelere en onde katilan gruplardan miyiz? Isimizden ne kadar firsat ayirip da bu tip etkinliklere katilabiliyoruz?

Yaşadığım şehirde opera ve bale maalesef yok.Ancak vizyondaki filmlere ve gösterimdeki tiyatro oyunlarına mümkün mertebe gitmeye gayret gösteririm.Uzun yıllardan beri spor yapmayı da ihmal etmem her yıl kendime uğraşacak bir spor dalı da mutlaka bulurum.Son gözdem tenis.Bu spor dalından da sıkıldığım zaman bakalım kendime nasıl bir aktivite bulurumAynı zamanda baromuz bu konuda bize oldukça önderlik yapmaktadır.Halk oyunları kursumuz,koromuz,masa tenisi,tavla santranç turnuvalarımız,tenis kursumuz ile küçük bir baro olmamıza rağmen elimizden geldiğince işlerimiz dışında sosyal ve kültürel faaliyetlere imza atmaya çalışmaktayız.

Saygılarımla...

Şıklar bana uymadığı için oy veremedim.Nedenini hala anlamamış olmakla birlikte bu tür etkinliklere gidemiyorum.. Sanırım tek sebebi Ths Diğer bir sebebi de bu etkinlikler yerine stadları tercih etmem olabilir..Sinemaya gittiğimde ise genellikle hiç araştırmdan, afişini beğendiğim filme bilet aldığım için çıktığımda paramı sokağa attmış gibi hissettiğim çok olmuştur..Mesela bu akşam sinemaya gitmeye karar verdim ama yine yukarıdaki düşünceye kapılacakmışım gibi bir his var içimde

Kayseride opera bale gibi bir etkinlik olmaması dolayısıyla bundan yoksunuz. Tiyatroya ise fırsat bulmaya çalışıyorum,güzel bir oyun olursa tabi.Sinema vazgeçilmezimdir. Yeni vizyona giren kaliteli hiçbir filmi kaçırmam.Ama mesleğe yeni başlayan bir avukat olarak, daha kendimi geliştirmeye fazlaca ihtiyacım olduğu için ve vaktimin çoğunu buna ayırdığım için artık eskisi kadar rahat değilim. Önce iş, sonra eğlence

sinemada güzel bir film olduğunu görürsem kaçırmam.ama 'hadi bu gün sinemaya gidelim,gösterimdeki filmlerden hangisi güzelse ona gireriz' gibi bir düşünceyle hareket etmem.bizimde dinlenmeye ihtiyacımız var,değil mi?

özellikle sinemaya çok severim.yeni bir film çıktığında ah çekmek zorunda kalıyorum. çünkü şu an yaşadığım şehirde sinema yok.
hatta bilmiyorum biliyormusunuz türkiyede tek sinema salonu olmayan şehir şırnak.bende gelirken bilmiyordum.ancak yıllık izinlerde gidebiliyorum. neyse oda güzel

istanbulda yasadigim ve calistigim donemde en buyuk zevkim istanbul film senliginde elimde liste, sinema sinema dolasip film izlemekti eee bu kadar kahrini cektikten sonra buyuk sehirlerin bu avantaji oluyor, bunu da en iyi sekilde degerlendirmek pesindeydim, klasik muzik tutkunu olarak da AKM cuma gecesini konserleri ilk aklima gelen etkinlik tabiki dunyaca unlu operalari bu kadar ucuza seyredebileceginiz belkide dunyada ender yerlerden biri istanbul.. Londra gibi yerlerde bir ogrencinin bu turden etkinliklere katilabilmesi cok zor maalesef

o yuzden uzun lafin kisasi istanbul , ankara gibi buyuk sehirde yasayip hergun trafikti, hava kirliligiydi ,gurultu gibi kahir ceken meslektaslara onerim, bu tur avantajlarindan sonuna kadar yararlanmalari...

yazin olan jazz ve tarihi mekanlarda (aya irini gibi) olan muzik festivallerini de soylemeden gecmemek lazim... inanin bu faaliyetler cok pahali da degil, sehir tiyatrolari fiyatini 1 milyon liraya kadar dusurmus galiba...
neyse cok uzatmiyim

saygilar ve kultur dolu gunler dilegiyle...

...sinemaya üniversite yıllarında daha çok giderdim..hatta yakından takip ederdim..staja başladığımdan bu yana bu tür etkinliklere zaman ayıramaz oldum..çünkü içinde bulunduğum ortam,mesleğin geleceğiyle ilgili sıkıntılar..belki de bunlar bahanedir ama şu da bi gerçek; insan kafasındaki sorunları aştığı zaman kendine zaman ayırabiliyo..
herkese yorumsuz bi hayat temenni ediyorum ...saygılar..

belki de bu tur faaliyetleri biraz gercek hayatta yasadigimiz sikintilardan kacis olarak gormek lazim, benim icin sinemaya gitmek ya da guzel bir konsere gitmek gercek hayatin tum monotonlugundan ve SIKICILIgindan kacmak anlamini tasiyordu ( calistigim donemde ) faaliyet bittiginde bilgisayarin restart yapilmasi gibi hayata yeniden basliyordum...

Bulunduğum şehrin imkanları kısıtlı olmasına karşın kendimi alamıyorum bu tür etkinliklerden.Her konuda bir sözü olması gereken bir meslek gurubuna dahilsek veya buna adaysak sosyal aktivitelere yönelmemizin tercihten çok gereklilik olduğunu düşünüyorum.
Vizyonumuz genişlesin arkadaşlar,bakış açımıza katkısı çok büyük özellikle sinema,sinema salonu yoksa dahi elinizin altında var bir bilgisayar değil mi!!Bahane bulmayın zaman yok vs..

Gerek rahatlamak,gerekse kişisel gelişim için:
haydi hukukçular sanatın yedinci dalına,sinemaya..: )
nOT:bale tercih meselesidir: )

Bir gsm firmasının(Reklam yapmak site kurallarına aykırı olabilir )"Bir bilet alana bir bilet bedava"kampanyası dahilinde sinemaya gitmemek elde değil Eskiden gideceğimiz filmi araştırarak giderdik,artık vizyona giren her filme gidiyoruzSanırım hayatımda izlediğim filmlerin toplamı kadar film izledim bu 2 sene içerisindeAyrıca "Kocaeli Şehir Tiyatroları" kaliteli tiyatrocuları ve 3 YTL olan cüzi bilet fiyatıyla öğrencilerin vazgeçilmeziMalesef bale ve opera gibi etkinlikler şehrimizde mevcut değil.Ancak isteyenler şehir içi ulaşım mesafesinde olan İstanbul'a giderek bu duruma da çözüm bulabiliyorlar.

Saygılarımla.......

ben de 3-4 ayda ancak 1 defa sinemaya gidebilenlerdenim .ama sebebi benim gitmek istememem ya da boş vakit bulamaman değil sebebi sinemaya koskoca salonda 3 kişi film seyretmekten rahatsız olduğum için gitmemem.okadar güzel filmler var bilet alıcam biletçiye boş yer var mı diyorum koca salon boş istediğin yere geç otur diyor...valla bu durumda tek başıma film seyretmek ya da tanımadığım 3 inatçı film severle salona kapanmak cazip gelmediğinden gitmiyorum insanları sinemalara çekmenin bir yolu bulunmazsa sinema salonları kapanacak marmaris de 2 sinemanın biri kapandı biri ise can çekişiyor sebebi de bu...

Sevgili arkadaşlar;
Geçen yıl İzmir Devlet Opera ve Balesi'nde herkesin adını duyduğu Kuğu Gölü balesini izledim. İmkanı olanların kesinlikle ama kesinlikle izlemesini dilerim. Bir aşk konuşmadan ancak bu kadar güzel anlatılır.. En opera - bale sevmeyeni bile etkiler bence..


Eğer şehrinizde yoksa üzülmeyin; büyük alış-veriş marketlerde ve bu türe meraklı DVD veya CD kiralayanlarda da bu tür çok tanınmış olanalar mevcut..


Ben önce, her yıl bir tyatro, bir bale, bir konser(türü önemli değil) ve en az bir sinemaya gideceğim diye karar vermiştim. Şimdi kendiliğinden iki oldu.İnanın alışıyorsunuz.

Canlı performans izlemek gerçekten çok keyifli..

Bu saydığımız kültürel etkinliklerden ve saymadığımız başka kültürel etkinliklerden de mahrum bir şehiriz.Bir çoğumuza sorsanız tiyatro ve sinemayı tarif edemeyiz,bale ve operayı adını da ilk bize sorulduğu zaman öğreniriz.Gerçi üç yıldır düzenlenen çok da güzel bir festivalimiz var ve bu festivalde de açık hava sineması filmler oluyor.Ne yazık ki sadece bir iki film,başka da yok.Zaten nüfusa oranladığımız zaman izleyen sayısı da az.Sanırım bu etkinliklerden mahrum olmamızda biz şehir halkının da payı var,çünkü 60lı,70li yıllarda TVnin olmadığı dönemlerde şehrimizde çok sayıda sinema salonumuz varmış,demek ki zamanla TV sinemanın yerini tutabilmiş ve katılım olmayınca da bütün sinema salonlarımız kapanmış.Tabi bu sadece sinema için geçerli,diğer etkinliklerden daima mahrum kaldık.Umarım yakında mahrumiyetimiz son bulur.Bazen öğrencilik dönemini özlemiyor değilim.

Bulunduğum şehirde opera ve bale yok, ancak İstanbul'a yakınlığım nedeniyle bunu bir bahane olarak kullanmamalıyım. Sinema ve tiyatroya sıkça gitmeye çalışıyorum. Ayrıca 7 avukattan oluşan Yasal Masallar isimli tiyatro grubumuz var, 2005 yılında kurduk ve geçen yıl ilk oyunumuzu sergiledik.

En sevdiğim şeylerden birisi sinema gibi izleyiciye fevkalade tat veren bir yerde filim izlemek.Ben filim izlemeyi seviyorum,sinema ise bunun tamamlayıcısı olarak onu dahada izlenir hale getiriyor..opera bana hitap etmiyor.Yüksek bir ses yerine daha sakin ortamlar duygularıma,ruhuma hitap ediyor..

Merhaba,

Büyük şehirde yaşayan arkadaşlara sesleniyorum:Büyük şehirlerin bir yığın olumsuz özelliklerine şahit olmuşumdur. Ve yaşanan ikincil ilişkiler insanları sahte yüzlü olmaya ve rol yapmaya götürür ve belli süreden sonra şehri terk etmeyi ve hatta İstanbul'u terk etmek gibi başlıkla konu bile açmayı düşünürsünüz.

Ancak, işte yaşadığımız stresden sonra ve yaşanan saçma sapan ilişkilerden sonra bir klasik müzik konseri, tiyatro, opera ve gittiğimiz bir sinema o kadar iyi gelir ki; işte bu derseniz! Hayat bu!

İnternetten dinlediğim radyo-3 teki klasik müzikler hatta ermeni radyosundaki alternatif rock müzikleri dinlemek bile insanı bu kadar rahatlatırken canlı olarak izlenilen bir konserin insanda yaratacağı zevki düşünmek bile istemiyorum.

Bu nedenle elinizden geldiği ölçüde insanı insan yapan bu etkinliklere katılınması gerektiğini düşünüyorum.

İstanbulda yaşamanın güzel taraflarından biri olsa gerek her zaman her istenen saatte gidilecek etkinliklerin mutlaka bulunuyor olması.. Bu sebeple bize de 'gideceğim ama yok gelmiyor' gibi bahaneler kalmıyor ama 'yer yok' dediğimiz çok oluyor.


Bende haftada ikinin üzerinde bu etkinliklerde bulunan biri olarak ne diyeyim İstanbulda yaşamayanlar kıskansın diyorum

beyaz perde...insana cogu zaman sıkıntılarını unutturan mükemmel hadise.olaylara baska açılardan bakmamızı sağlar,hayatta bunalr da varmış dedirtir çoğu zaman...bazen aşkı hatırlatır,bazen korkuyu.gidilmelidir,sıyrılınmslıdır hayatın dertlerinden...

Zamanım müsait olduğunda özellikle tiyatroya gitmeyi seviyorum ama o zaman çoğu kez olmuyor..

Param olduğu zaman direk giderim bu tür etkinliklere. sinema hastasıyımdır zaten ezelden beri (malatyalıyım ben esasen, harika bir sineması var oranın, Ankaradaki bir çok sinemaya taş çıkaracak türden ) Ankaraya gelince bir kere operaya gittim ve aşık oldum resmen. daha önceleri, bilmediğim için belki de, hiç haz etmezdim opera, bale tarzı etkinliklerden, ama gittiğimde ne kadar yanıldığımı anladım. Zamanımızda o kadar çok gerizekalı (affınıza sığınarak) müzik yapan var ki, onlar dinleneceğine gerçek müzik dinlenmeli bence. Bu bağlamda opera en iyi adreslerden biri. Müziğin bir sanat olduğunu insana yeniden hatırlatıyor...

Opera konusunda pek seçici değilim, hangisi olursa ona giderim ama sinema öyle değil. Muhakkak beni tatmin etmesi lazım. Girerken de çok seçici davranırım. Neyse ki şeçilebilecek çok çeşit var. Çoğunlukla, her hafta en az bir güzel film giriyo vizyona

turkiye de opera konusunda secici olmamiza gerek yok, opera salaonlar cok az sayida oldugundan, zeten hep en iyiler sergileniyor ( Bizet nin Carmen i, Verdi nin Aida si gibi)...

eskiden, meslektaslarin klasik muzige ilgi duymadiklari konusunda bir onyargim vardi, okudugum yazilardan sonra, bunun ne kadar yanlis oldugunu anladim..

Ben sosyal aktivite olsun da hani ne olursa olsunculardanım sanırım. Hiç bir konuda seçiciliğim yok. Sergilenen sanatın hangi dalına dahil olursa olsun, canlı performans izlemek benim için büyük keyif. Şükür ki, İzmir gibi alternatifi "iç güveysinden hallice" bir şehirde yaşıyorum Anlayacağınız vakit buldukça, bazen vakit yaratarak hemen her aktiviteye katılan biriyim.

Bu arada yeri gelmişken, hani olur da forumumuzu takip eden girişimciler de vardır diye değinmeden geçemeyeceğim; İzmir'de farklı müzik türlerinde canlı (hiç olmadı banttan yayınına da razıyız) performans izleyebileceğimiz mekanlar yok. Bir türkü cafe furyası burada da malum mevcudiyetini korumakta. Rock zaten "her daim".. peki latin, jazz, blues, fado... maalesef İlgililer orada mısınız?

Çalışma hayatına başlamadan önce sinema adeta vazgeçilmezimdi.Stajın ilk dönemlerinde ayda 3 kez gidebiliyordum.Zamanla bu sayı azaldı ve 3-4 ayda bire düştü.Ruhsatımı alınca rahatlarım diye düşünüyordum ama son üç aydır bırakın sinemaya gidebilmeyi evde dvd bile seyredemiyorum

Sevgili Funda

ben de dertliyim bu konuda.
Ama dün Apokalipto filmine gittim .
Film çıkışı halimize çok güldüm, şu anki dünyaya güldüm.
Öneririm eğer gitmediysen.

Sevgili güngör.Önerin için teşekkürler.İzlemeye çalışacağım.Siteye yazdıktan sonra seyretmek isteyipte seyredemediğim filmlerin listesini çıkardım.Bir de baktım ki şimdiye kadar seyrettiğim filmlerin iki katı eksiğim var.Çaresini buldum.DVD alıp telafi edicem.sevgiler.

Latin danslarıyla ilgilenen var mı?Merak eden ama henüz yapmamış olanlara tavsiyem en yakın zamanda başlayın.Üniversite yıllarımda başlamıştım ve resmen bir bağımlılık haline geldi.Öğrenciyken kursa gitmenin yanında Ankara'da çeşitli barların dans gecelerine giderdim.İzlemeye doyamazsınız.Dans ederken de kendinizi dünyanın en özgür,en güzel,en dikkat çekici,en özgüvenli insanı gibi hissedersiniz.Müptelası olursunuz.En ufak bir ilginiz varsa mutlaka deneyin derim.

Saygılar...