16-01-2010, 19:23 | #661 |
|
hayat,her an herşeyin değişebildiği bir kavramdır.
|
25-01-2010, 00:20 | #662 |
|
Her sevilen kaybıyla, yaşamı yine, yeniden sorgularım.
Hayat bir misafirhanedir belki. Misafir gibi yaşamalı. Acıları ve hazları az hissetmeli, az bağlanmalı, az umursamalı. Misafir olduğumuz evin (yaşamın) bütün odalarına girmemeli. İkram edilenle yetinmeli. Çok meraklanmamalı, dertlenmemeli de. Hiçbir şeyi abartmamalı. Akışına bırakmalı... |
17-02-2010, 18:39 | #663 |
|
Ah be güzelim hayatın yaşattıkları,
Bugün kahkaha, yarın kahkaha! Of be lanet olası dayattıkları, Her zaman kahret, durmadan kahret! Döndü akşamın ufku sabaha, Şimdi dudak kenarlarım yukarı kalkık. Geçti üstümüzden fırtına bulutları, Şimdi elmacık kemiklerim yukarı kalkık. Göle maya çalan umut!,Rüzgara kapılan umut!,Akıntıya karşı durup! Kendini unutan umut! Varsa para, Varsa şöhret, Varsa kudret, Varsa nefret! Yoksa huzur, Yoksa tevazu, Yoksa şefkat, Yoksa sevgi! Altını üstüne, tersini düzüne, içini dışına çevirir hayat! Seçimi herkesin kendine seçeneklerle bırakır hayat! Hoşça kalın! |
08-03-2010, 09:08 | #664 |
|
Bilginin peşinde boşuna çaba harcayan bir sisifos muyuz acaba?
|
08-03-2010, 09:13 | #665 |
|
Bunun dışında İhtiyaçlarını gider, ye, iç,tüket. Sonra bunları yapabilmek için çalış, sorumluluk altına gir.Ve beden çürümeye başlayıp yok olana kadar bu devam etsin. Yok olmadan bir ürün bırakmak da hayatın anlamdır yalanına kendini inandır.
|
08-03-2010, 19:59 | #666 | |||||||||||||||||||||||
|
Yok olmadan bir ürün bırakmak elbette hayatın anlamıdır, sadece anlamı mı sorumluluğumuzdur da. Çünkü bilgiyi sadece kendimiz için edinmiyoruz. Gerçek bilginin,bilimsel bilginin peşinden koşmak çok anlamlıdır, çok değerlidir. |
08-03-2010, 20:38 | #667 | |||||||||||||||||||||||
|
Seçemediğimiz ne çok şey var hayatta. Ben ateşlenip hasta olduğumda, istemesem de sürekli sayılarla uğraşır durur zihnim. Rakamlar büyür, büyür... Milyonlar, milyarlar, trilyonlar, sonsuza dek ağırlığı altında ezer beni. Bir seçeneğim olsaydı şayet, ateşlendiğim zaman sayılara benimle uğraşmamalarını söylerdim belki. Yazık ona bile gücüm yok. Hayat, bu muazzam düzen ve uzayıp giden sonsuzluk içinde,sınırlı yeteneklerimizle, bir damla gücümüzle nasıl ufalanmıyorum, küçüle küçüle bir cüce haline gelmiyorum, hatta nasıl yok olmuyorum acaba diye düşünekalmaktır. Hayat ne kadar aciz olduğumuzu keşfetmektir. |
09-03-2010, 08:26 | #668 | |||||||||||||||||||||||
|
Umarım, öyledir. |
09-03-2010, 08:48 | #669 | |||||||||||||||||||||||
|
Öyledir, öyledir Öyle değilse bile hiç bir şey nedensiz değildir. Hep derim işin içinden çıkamadığımda, gözümüzle gördüğümüz ve göremediğimiz tüm şu masraflar, boşuna yapılmamış olsa gerek! Güzel bir gün dileğiyle. |
09-03-2010, 09:32 | #670 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu da olabilir |
09-03-2010, 10:48 | #671 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu düşünceye ihtiyacımız var sanırım. Aksi takdirde bunu anlayan herkesin bunu yük olduğunu düşünüp intihar etmesi gerekirdi. Belki de ileride topluca intiharlar yaygınlaşabilir. |
09-03-2010, 12:55 | #672 | |||||||||||||||||||||||
|
Sisifos'un işi daha kolay gibi. Çünkü mitolojiye göre onun tek bir hedefi var, büyük bir kaya parçasını sonsuza dek en yüksek yere taşımak... Peki bizim hedefimizde somut "kaya parçası" var mıdır? Bilgi... sınırsız ve sonsuzdur. Sınırsız ve sonsuz bilgiyi yine sınırsız ve sonsuz bir noktaya taşımak gibi çift katmanlı bir belirsiz uğraş sözkonusu... O halde sınırı belirsiz bilgi peşinde koşan insanlar için sisifos değil de belki "Sisifos gibi" denebilir. ) |
11-03-2010, 00:31 | #673 | |||||||||||||||||||||||
|
sisifos karamsarlığından (üzüntüsü ve kederinden) bilgisizce sıyrılmak isterken tanrıları ona, tembelliğinden kurtulması için ders vermek istemiş olmasınlar? |
11-03-2010, 08:09 | #674 |
|
Bilgi aynı zamanda üzüntü ve kederin kaynağıdır da demiş biri... Sisifos olabilir..
|
11-03-2010, 08:50 | #675 | |||||||||||||||||||||||
|
??? Siz tüm bir masrafın BOŞA yapıldığına eminsiniz yani, aydınlanma bu yönde mi oldu? Dostum, felsefeden de filozoflardan da, hatta her türlü düşünceden uzaklaşıp bence -Bir süreliğine- inzivaya çekilme zamanınız gelmiş, ben en çok bunu anladım şimdi Önerim kendinize acilen bir bahçe edinin, birer tohum ekin, (sabırsız ve neticeyi hemen izlemeye başlamak isteyen biri iseniz bazıları fide olsun! ) sonra emek verin ve izleyin. Yaşamın siz onun hakkında ne düşünürseniz düşünün nasıl yüreklice sürdüğünü... Kuru bir toprağın, nasıl zenginleştiğini. Ayazlara da tutulsa , düşünme yeteneğinden yoksun da olsa, bir bitkinin bile izleyene nasıl bir yaşama coşkusu nakşettiğini. Kupkuru görünen topraktan, dokunduğunuzda fışkıran yaşamı izleyin. Güzel bir perşembe dilerim. |
11-03-2010, 09:28 | #676 |
|
Çoğu zaman zor olsa da içindeki sesi susturabilmektir hayat,devam edebilmek için...
Herkese göre değişse de tanımı, sabah güneşin ışıklarıyla bir güne daha merhaba diyebildiğin için şükredebilmektir, Ve hayat gerçekten şükremeyi öğrendiğin zaman güzeldir, sahip olduklarınla mutlu olmayı bilebildiğin zaman ve elbette kaybetmenin de kazamak kadar doğal olduğunu keşfettiğinde... |
11-03-2010, 09:41 | #677 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Dostum, Bu yazıyı okuyunca çok ağır bir şey söylemiş gibi hissettim. Yazdığım şeyler, yeni bir düşünce değil. Son 150 yılda çağımızı fikirleriyle etkilemiş tüm düşünür ve yazarlarında var olan bir düşünce, biliyorsunuz.Yani korkulacak bir yanı yok. Tam aksine insanı özgürleştiriyor,bunlar. Yaşamı düşünmek nasıl doğalsa ölümü düşünmek de öyle. Çünkü ölüm, yaşamın bir parçası. Cesaretli olmak ve ölüm dahil hiçbir şeyden kaçmamak gerekiyor.
Acilen bahçe edinmek... Dağda çoban olmak... Cahil olup mutlu olmak... Evet, ne güzel bunlar. |
11-03-2010, 09:47 | #678 | |||||||||||||||||||||||
|
Ben üzüntü ve kederimle de onun kaynağı bilgimle de mutluyum demiş diğeri |
11-03-2010, 13:14 | #679 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Doğru söylemiş. Mutlu olmak için cahil olmak gerekmiyor, intihara ikna olmak için de bilgi gerekmiyor. Mutluluk temeli üzerine konuşmuyoruz zaten ama, ben hiç mutlu olup da intihar eden görmediğim için, konuyu ekseninden buraya kaydırma ihtiyacı hissettim.
Kişisel olarak kaygım yok ama, genele hitap eden ve ilk alıntıladığım düşüncenizin , her ne kadar dediğiniz gibi 150 yıllık da olsa, ucundan kıyısından buhran geçirmekte olan gençleri etkileyebileceği kaygısıyla yazdım mesajımı Misal Mungan'ı çok severim, ama karamsarlığını ömrüm yettiğince reddettim, redde de devam edeceğim Elbette ölüm de yaşama dahil, belki az sonra. Ancak yaşam sürerken, yaşama dair aydınlık sunmayan, salt karanlığı tespitle altını çizen şiir ve hikayeler yazılmasını anlamlıdan öte, doğru bulmuyorum. Hatta bu başlıktan da hiç hoşlanmadığımı bilvesile dile getirmiş olayım. Perşembe sürüyor, güzellikler dilerim. |
11-03-2010, 14:51 | #680 | |||||||||||||||||||||||
|
Sanmam. Çünkü tembelleri ıslah etmek için Tanrılar bile uğraşmaz. |
11-03-2010, 14:55 | #681 | |||||||||||||||||||||||
|
Evet, ne ölümden kaçmak ne de ölüme koşmak doğru olmaz. Ölüm, yaşamın bir parçasıdır, doğru. Bu nedenle ölümü, geldiği zaman karşılayacak kadar sabırlı, güçlü ve sahip olmalıyız Dünyaya... |
12-03-2010, 08:25 | #682 |
|
Sonunu, önünü göremediğin bir yol için ilk adımı atacak kadar cesur olmaktır hayat bugün benim için, yarın bu cesaret acı getirse de yaşamadığım için hayıflanmak değil cesaret edip denediğim için üzülmek demek hayat. Ve aferin bana ilk adımı attım bile
|
13-03-2010, 19:15 | #683 | |||||||||||||||||||||||
|
Ama evren karanlık, her yer karanlık.Bunu özellikle, Dünya Güneşe arkasını döndüğünde apaçık şekilde anlıyoruz. |
13-03-2010, 19:34 | #684 | |||||||||||||||||||||||
|
Aslolan yaşama olumlu bir ruh haliyle devam etmektir. Sımsıkı tutunmaktır. Mutsuzluğu reddedip, onu çağrıştıran her neyse, ona tedbirli yaklaşmaktır. Yaşamak istiyorum diye haykıran bir bitkinin, bir bebeğin, bir sokak hayvanının sesine kulak verebilmektir. Şu şarkının sözleri ne güzel anlatmış : yıkıldığın her an yokolmadığına şükret kalk aynalara bak yorulduğun her an kolay ölümden vazgeç kalk gökyüzüne bak yüreğine güneş koy yüreğine bulut koy yüreğine yıldız koy yola devam |
13-03-2010, 19:44 | #685 |
|
Geçen bir davaya girdim, kardeşi onlarca kez tecavüz etmiş, kıza... Diğer dosyamda 14 yaşındaki oğlan çocuğuna 10 kişi tecavüz etmişti.
Bakalım bu kız ayağa kalktığında güneşi, yıldızı, bulutu görebilecek mi? İşsizlikten bu gün iki kişi intihar etmiş. Demekki onun yukarıda tek gördüğü şey, ipi astığı kalorifer borusu olmuştur. Dünyada elmas arayan şirketler yüzünden binlerce insan ölmüş ölmektedir. Açlıktan ölenler sayısı ise milyonları bulmuştur. Dünyanın onda dokuzu onda birine hizmet etmekte ve bunu çağdaş kölelikle yapmaktadır. |
13-03-2010, 20:02 | #686 |
|
Derinlik Çekimi ll
En derini dünyanın kendi uçurumum
Başım dönüyor içimin derinliğinden Bigün kaldırıp kendimi fırlatacağım Kendimi kendi içime atacağım ... AZİZ NESİN |
13-03-2010, 21:29 | #687 | |||||||||||||||||||||||
|
Memleket çıldırdı, sapıklaştı... rezalet diz boyu. Bu tür haberleri okuduğumda insan olduğumdan utanıyorum. |
13-03-2010, 22:50 | #688 | |||||||||||||||||||||||
|
Evet, doğru... İnsanlık acımasız, sayın Konyalı'nın deyimiyle, insanlık hala çok geri. Ne yapalım, karanlığa boyun eğip ya biz de intihar edelim, yaşamda çarpık, kötü, şeytani ne gördüysek dile döküp, yaşamaktan nefret edelim, ettirelim, eni konu anlamsızlaştıralım, yokolalım, yok edelim? Ya da..? Ya da "Bir işe yarayalım". Saygılarımla. |
13-03-2010, 23:06 | #689 |
|
Tek başına iyi olmak yetmiyor evet, yarar olmak lazım.
Nasıl her uyandığımızda ölüme yakınlaşıyorsak, yaşam ile ölüm, iyi ile kötü arasında var olmak da bizim gerçeğimiz. Gerçek ile umut; insan tek bir şey değil demek ki.. Karamsar olamayacak, toz pembe bakamayacak kadar çok şey.. Olasılıkların ise; neden burada doğduğumuzun,,neden bu kültüre sahip olduğumuzun açıklaması yok. Cumartesi bitmek üzere.. |
14-03-2010, 10:44 | #690 | |||||||||||||||||||||||
|
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 4 (0 Site Üyesi ve 4 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Kredili hayat sigortası... | Av.Hilmi Sormazoğlu | Meslektaşların Soruları | 2 | 17-12-2006 19:34 |
Hayat T T ! | ankara7406 | Site Lokali | 3 | 08-09-2006 14:53 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |