19-09-2012, 12:44 | #1 |
|
İstanbul Barosu CMK semineri
7 aydır bu semineri bekliyorum ve 3 ay sonra sıra geleceği söyleniyor.Bu seminerin İstanbul Barosundan almamızı gerektiren yasal bir zorunluluk var mı? CMK seminerleri Türkiyenin bütün barolarında veriliyor.Bu semineri başka barodan almamızı engelleyen yasal bir dayanak var mı? Ayrıca bu seminer daha sık ve düzenli yapılarak bu anlamsız bekleyişimize çare bulunamaz mı? Bu seminerlerde Avukatlara öncelik tanınması gerekmez mi? Stajyer meslektaşlarımız bu semineri alsa da ruhsatı almadan müdafilik yapamayacak? Belki bunlar göz önünde bulundurulsa ve daha sık seminer yapılsa kimse bu kadar beklemek zorunda kalmayacak.
|
19-09-2012, 22:23 | #2 | |||||||||||||||||||||||
|
|
20-09-2012, 08:35 | #3 |
|
Stajyerken sadece "modern kölelik" mi yapılır acaba ? meslek içi seminere katılınıp da en azından genel anlamda kaybettiği koca senede bir kazancı olmasın mı? Olaya bir de bu yönden bakmak gerekir kanaatimce
|
20-09-2012, 10:34 | #4 |
|
Benden başka bu konuda rahatsız olan kimse yok sanırım.HMK semineri olsa ne yapardık acaba
|
20-09-2012, 10:39 | #5 |
|
Merhaba,
Başka barodan alınan seminerin kabul edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Örneğin ben ilk yılımda Ankara Barosu'nda semineri almıştım ve yıllar sonra Antalya'ya naklimi aldırınca, seminere katıldığıma dair Ankara Barosu'na soruldu ve kabul edildi. Bir de bu yönü ile sorun derim. Saygılar. |
20-09-2012, 11:42 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
İstanbul Barosun CMK birimi başka barodan alınan seminerin geçerli olmayacağını yönünde görüş bildirdi.Ancak soruma doğrudan cevap vermediler net değiller birbirlerine sorarak mantık yürüteterek İstanbul barosuna kayıtlı olduğunuz için semineri burada yapmanız gerekir şeklinde cevap verdiler. |
20-09-2012, 12:24 | #7 | |||||||||||||||||||||||
|
En başta bu seminer zorunluluğunun dayanağını bulmak gerek bence. Acaba genel kurul kararı mı var? |
20-09-2012, 12:33 | #8 |
|
Üstad vaktim olduğunda Baroya gidip yazılı olarak başvurup CMK'nın farklı Barodan alınamamasnın sebebini sormak istiyorum.
|
21-09-2012, 11:28 | #9 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Aladağ, Bu semirlerin dayanağı olan bir genel kurul kararı bulunamamakla birlikte, seminerler İstanbul Barosu yönetim kurulu tarafından çıkartılan;İSTANBUL BAROSU CMK UYGULAMA ARAŞTIRMA EĞİTİM MERKEZİ YÖNERGESİ gereğince zorunludur. IV. BÖLÜM CMK SİCİLİ, AVUKAT GÖREVLENDİRİLMESİ, AVUKATIN HAK, YETKİ VE ÖDEVLERİ CMK SİCİLİ Madde 23 : CMK uygulamasında görev almak isteyen avukatların, meslekiçi eğitim seminerlerine katılması zorunludur. Eğitim seminerlerine katılarak CMK uygulamalarında görev alma hakkını elde eden avukatlar, Servis tarafından CMK Siciline kaydedilirler. (Değişik,25.03.10-15/20)Sicile kayıt hakkını elde eden avukat, eğitim seminerinden geçtiği yıl için ilk bölge toplantısına katılması aranmaksızın görev alabilir. Konut ve işyeri değiştirilmesi hallerinin dışında, haklı nedenler hariç olmak üzere, avukatlar görev aldıkları bölgeleri iki yıl dolmadıkça değiştiremezler. |
21-09-2012, 11:52 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Seminere katılma zorunluluğuna ilişkin değil seminerin bağlı bulunduğu Barodan alınma zorunluluğuna dair yasal bir dayanak var mı? |
21-09-2012, 13:02 | #11 | |||||||||||||||||||||||
|
Bana göre var.Şöyel ki, Avukat baro levhasına yazılma talebinde bulunduğu baro bölgesinde tüm iş ve işlemlerini gerçekleştirir. Bizim meslek iel ilgili tüm faaliyetlerimiz kanun gereği kurulmuş meslek örgütümüz olan baro tarafından gerçekleştirilir. Bununla ilgili Avukatlık Kanunda birçok hüküm mevcut ruhsat verilmesi,ceza verilmesi,izin verilmesi vesaire. Aynı yönergenin :MESLEK İÇİ EĞİTİM SEMİNERLERİ Madde 31 : CMK Siciline kayıt olmak isteyen avukatlar, uygulamada farkındalık, beceri, dayanışma, iletişim ve işbirliğinin sağlanması amacıyla Baronunun öngördüğü eğitim seminerine katılmak zorundadırlar. Meslek içi eğitim seminerine katılmak, CMK siciline kayıt olmanın ön koşuludur. Maddesinin lafzından ve ruhundan anlaşıldığı üzere İstanbul Barosu bölgesinde CMK görevine atanmak için İstanbul Barosu tarafında verilen semineri almak mecbur olduğu kanaatindeyim. NOT: Bende CMK seminerini bekliyorum 5 ay oldu. Geçen aradım Baroyu Şubatta ancak gelir dediler. Bunu eleştirmememk mümkün değil. Saygılarımla |
21-09-2012, 13:09 | #12 |
|
Ben İzmir Barosu'ndan bu eğitimi almadan önce şifai olarak sordum ve telefonda olacağını söylediler.
Sonra sertifikam ile gidince aynen aralarında tartıştılar ama ben ısrar edince kabul ettiler. İlgili maddede eğitimin İstanbul Barosu'ndan alınmasını gerektirir bir hüküm yok bence. Kaldı ki İzmir'de bir avukat o sertifika ile CMK'ya dayanarak CMK görevi yapabiliyor ise, İstanbul'da yapamaması bence hukuki olmaz. |
21-09-2012, 14:56 | #13 | |||||||||||||||||||||||
|
İzmir Barosunun kabul etmesi demek, İstanbul Barosunun da kabul edeceği anlamını taşımaz. Ben bu uygulamanın doğruluğunu savunmuyorum. Ama ortada bir hukuksuzlukda olduğunu düşünmüyorum açıkçası. Her baro bu gibi konularda kendi yönetim organları vasıtasıyla karar alabilirler. Bu mesleki düzene ilişkin bir karar olduğu için, İstanbul Barosunun yönergesine hukuka aykırıdır diye yorum getiremem. Kastamonu ve birçok il barosu hiçbir eğitim seminer aramadan CMK avukatlığına müsade ediyor. Şimdi ordan nakil gelen bir meslektaşımız ben orda seminer almadan bu işi yapabiliyordum, burda da yaparım iddiasında olamaz. Barolar birbirlerine bağlı kuruluşlar değildir. Birinin verdiği karar diğerini bağlamaz. Bu hususta sadece Kanun ve TBB nin ve İstanbul Barosunun vereği karar ile bağlıyız. Bence sistem biraz daha geliştirilmeli, İstanbul Barosuna nakiller, yeni kayıtlar dahi zorlaştırılmalıdır. (Konumuzla alakası yok ama dipnot) Saygılarımla |
21-09-2012, 15:39 | #14 | |||||||||||||||||||||||
|
CMK'da, Avukatlık Kanunu'nda ve ilgili yönetmeliklerde olmayan bir zorunluluğun "yönerge" ile getirilmesi bence hukuka aykırıdır. Hele buradaki mesajlardan anladığıma göre 5-7 aylık beklemeye yol açacak aksaklıklar varken bu uygulama savunulamaz bence. |
21-09-2012, 15:59 | #15 | |||||||||||||||||||||||
|
CMK 150. Madde: Zorunlu müdafilikle ilgili diğer hususlar, Türkiye Barolar Birliğinin görüşü alınarak çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. İlgili yönetmelik 5.: Baro tarafından müdafiin görevlendireceğini düzenliyor. Avukatlık Kanunun: Madde 66 - Her avukat, bölgesi içinde sürekli olarak avukatlık edeceği yerin baro levhasına yazılmakla, yükümlüdür. Aynı yönergenin :MESLEK İÇİ EĞİTİM SEMİNERLERİ Madde 31 : CMK Siciline kayıt olmak isteyen avukatlar, uygulamada farkındalık, beceri, dayanışma, iletişim ve işbirliğinin sağlanması amacıyla Baronunun öngördüğü eğitim seminerine katılmak zorundadırlar. Meslek içi eğitim seminerine katılmak, CMK siciline kayıt olmanın ön koşuludur. Peki baro kimleri nasıl görevlendireceğine, hangi sıraya uyacağına, nasıl karar verecektir? Kaldı ki bu husus baroların görevi olduğu CMK 150. maddeden anlaşılıyor. (İstanbul Barosundan bahsediyoruz 28.000 üyesi olan) Ben hukuksuzluk değil de, uygulama hatası olduğunu düşünüyorum? Saygılarımla |
21-09-2012, 16:16 | #16 | |||||||||||||||||||||||
|
Adli yardım görevlendirmelerinde olduğu gibi CMK uyarınca yapılan görevlendirmeler için de tek şart, o baroya kayıtlı avukat olmaktır. Aksine bir hukuksal düzenleme yoktur. Yönerge ile, yasada ya da yönetmelikte olmayan bir şart getirilemez. Meslek içi eğitim başka şeydir, bunun görevlendirme için önkoşul kabul edilmesi başka. Dava açılsa yönergenin bu hükmünün iptal edileceğini düşünüyorum. |
21-09-2012, 20:06 | #17 | |||||||||||||||||||||||
|
Yanlış anlattım sanırım. İstanbul Barosu, İzmir'den aldığım sertifikayı kabul etti.. Ama ilk başta isteksiz davranırken ısrarlı tavrım sonucunda kabul etti. Israr etmesem kabul etmeyeceklerdi. Yani keyfi uygulama.. |
26-09-2012, 11:07 | #18 | |||||||||||||||||||||||
|
|
26-09-2012, 11:20 | #19 | |||||||||||||||||||||||
|
Üstad bu karara ulaşma imkanımız var mı? Bizimle paylaşabilir misiniz? |
26-09-2012, 11:27 | #20 | |||||||||||||||||||||||
|
|
26-09-2012, 11:31 | #21 | |||||||||||||||||||||||
|
avalicitil@gmail.com
Mail adresim. |
26-09-2012, 12:06 | #22 | |||||||||||||||||||||||
|
Öncelikle davadaki başarınız için kutlarım. Yukarıdaki görüşümü doğrulayan bu kararı THS'de paylaşmanız, bu konuda sorun yaşayan meslektaşlarımıza yararlı olacaktır. |
26-09-2012, 12:13 | #23 |
|
Gerekçeli karar metni aşağıdadır.Saygılarımla
T.C. TOKAT İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2010/180 KARAR NO: 2011/4 DAVACI : MAHMUT CEMİL DOĞANÖZ Ali Paşa Mahallesi 28. Sokak İslamoğlu İş Merkezi Kat:1 Merkez/TOKAT DAVALI : TOKAT BAROSU BAŞKANLIĞI Adliye Sarayı Merkez/TOKAT VEKİLLERİ : AV.UFUK PETANOĞLU GOP Bulvarı Bulvar İşhanı Kat:2 Merkez/TOKAT AV.ERKAN YURTALANOĞLU GOP Bulvarı Alipaşa Mah. Mithatpaşa Cad. No:9 Kat::1 Merkez/TOKAT MÜDAHİLLER : 1- TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ (Davalı Yanında) Vekili:Av. ÖZCAN ÇİNE Av. SERAY ŞENFER MEMİŞ Oğuzlar Mah.Barış Manço Cad. 1366 Sok. No:3 Balgat/ANKARA 2- ANKARA BAROSU BAŞKANLIĞI (Davalı Yanında) Vekili :Av. ÖZGE KÖKSAL Adliye Sarayı B Blok Kat:5 Sıhhiye/ANKARA 3- SİVAS BAROSU BAŞKANLIĞI (Davalı Yanında) Merkez/SİVAS DAVANIN ÖZETİ : Tokat Barosu CMK Uygulaması İç Yönergesi'nin "CMK Sicili" başlıklı 10. maddesinin ve Tokat Barosu Yönetim Kurulu'nun 06.11.2009 tarihli kararının, 10. maddenin kabul edilmesine ilişkin kısmının; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu uyarınca zorunlu müdaafilik kurumunun uygulamaya konulduğu, anılan Kanun'da zorunlu müdafilik görevinin avukatlara verileceğinin düzenlendiği, başka bir şartın öngörülmediği, davalı idare tarafından hazırlanan dava konusu yönergenin 10. maddesinde ise zorunlu müdafilik görevlendirmesinin mesleki eğitim alma şartına bağlandığı, davalı idarenin mesleki eğitim verebileceği ancak bu eğitimin zorunlu tutulmasının dayanağının bulunmadığı, Kanun ve yönetmeliklerde bulunmayan bir şartın çıkarılan iç yönerge ile getirilemeyeceği, görevlendirmenin eşitlik anlayışı içinde yapılması gerektiği, görevlendirmede avukat olma şartından başka bir şart aranamayacağı, müdafilik yapmak için gerekli eğitiminin bulunduğu ileri sürülerek iptali istenilmektedir. SAVUNMANIN ÖZETİ : Davanın süresinde açılmadığı, davacının davayı açmakta ehliyetinin bulunmadığı, dilekçenin reddine karar verilmesi gerektiği, dava konusu yönergenin hukuka ve mevzuata uygun olarak yürürlüğe konulduğu, Avukatlık Kanunu uyarınca baroların eğitim verme yetkisinin bulunduğu, avukatlık mesleğini geliştirmek, hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumanın baronun görevi olduğu ileri sürülerek haksız olan davanın reddi gerektiği savunulmaktadır. MÜDAHİL TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ'NİN SAVUNMASININ ÖZETİ: Avukatların yetkin bir şekilde yetiştirilmesinde baroların önemli görevlerinin bulunduğu, avukatlara verilecek eğitimlerin müdafilik açısından gerekli olduğu ileri sürülerek haksız olan davanın reddi gerektiği savunulmaktadır. MÜDAHİL ANKARA BAROSU BAŞKANLIĞI'NIN SAVUNMASININ ÖZETİ: Avukatlık mesleğini geliştirmenin baroların görevi olduğu, dava konusu Yönerge hükmünün hukuka uygun olduğu ileri sürülerek haksız olan davanın reddi gerektiği savunulmaktadır. MÜDAHİL SİVAS BAROSU BAŞKANLIĞI'NIN SAVUNMASININ ÖZETİ: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince zorunlu müdafii tayin etme yetkisine sahip olan baroların bu yetkinin nasıl kullanılacağını yönerge ile belirlemesinde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek haksız olan davanın reddi gerektiği savunulmaktadır. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Tokat İdare Mahkemesi'nce davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek işin esasına geçildi. Dava dosyası incelenerek işin gereği görüşüldü: Dava, Tokat Barosu CMK Uygulaması İç Yönergesi'nin "CMK" sicili başlıklı 10. maddesinin ve Tokat Barosu Yönetim Kurulu'nun 06.11.2009 tarihli kararının 10. maddenin, kabul edilmesine ilişkin kısmının iptali istemiyle açılmıştır. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 150. maddesinde; "Şüpheli veya sanıktan kendisine bir müdafi seçmesi istenir. Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, istemi halinde bir müdafi görevlendirilir. (2) Müdafii bulunmayan şüpheli veya sanık; çocuk, kendisini savunamayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz ise, istemi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir. (3) Alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır. (4) Zorunlu müdafilikle ilgili diğer hususlar, Türkiye Barolar Birliğinin görüşü alınarak çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir." hükmü yer almaktadır. Aynı Kanun'un 156.maddesinde ise; "(1) 150. maddede yazılı olan hâllerde, müdafi; a) Soruşturma evresinde, ifadeyi alan merciin veya sorguyu yapan hâkimin istemi üzerine, b) Kovuşturma evresinde, mahkemenin istemi üzerine, Baro tarafından görevlendirilir. (2) Yukarıda belirtilen hâllerde müdafi soruşturmanın veya kovuşturmanın yapıldığı yer barosunca görevlendirilir. (3) Şüpheli veya sanığın kendisinin sonradan müdafi seçmesi halinde, baro tarafından görevlendirilen avukatın görevi sona erer." hükmü yer almaktadır. 02.03.2007 tarihli ve 26450 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe konulan Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 5. maddesinde; "(1) Şüpheli veya sanıktan kendisine bir müdafi seçmesi istenir. Müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse, görevlendirilecek müdafie yapılacak ödemelerin yargılama giderlerinden sayılacağı ve mahkûmiyeti hâlinde kendisinden tahsil edileceği hususu hatırlatılarak talep ettiği takdirde barodan bir müdafi görevlendirmesi istenir. (2) Şüpheli veya sanık; çocuk, kendisini savunamayacak derecede malûl veya sağır ve dilsiz ise ya da hakkında alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı soruşturma ya da kovuşturma yapılıyorsa istemi aranmaksızın barodan bir müdafi görevlendirmesi istenir. Ancak bunun için şüpheli veya sanığın müdafiinin olmaması şarttır. (3) İkinci fıkrada sayılan hâllerde kovuşturma aşamasında sanığa iddianamenin tebliği için çıkarılan çağrı kâğıdına ayrıca "tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde müdafii bulunup bulunmadığını bildirmesi, bildirimde bulunmadığı takdirde barodan bir müdafi görevlendirmesinin isteneceği, görevlendirilen müdafie ödenecek ücretin yargılama giderlerinden sayılacağı ve mahkûmiyeti hâlinde kendisinden tahsil edileceği" hususunu hatırlatan meşruhat verilir. Sanığın tutuklu olması hâlinde Ceza Muhakemesi Kanununun 176 ncı Maddesinin üçüncü fıkrası gereğince yapılan işlemler sırasında yukarıda belirtilen meşruhat hatırlatılır. Sanık tarafından bildirimde bulunulmadığı, tebligat yapılamadığı veya tutuklu sanığın müdafii olmadığını bildirmesi hâlinde duruşma günü beklenmeksizin barodan bir müdafi görevlendirmesi istenir. (4) Vekili bulunmayan mağdur, şikâyetçi veya katılanın talep etmesi hâlinde, barodan bir vekil görevlendirmesi istenir. (5) Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince mağdur veya suçtan zarar gören için zorunlu olarak vekil görevlendirilmesi gereken hâllerde istemi aranmaksızın barodan bir vekil görevlendirmesi istenir. Ancak bunun için mağdur veya suçtan zarar görenin vekilinin olmaması şarttır. (6) Müdafi veya vekil görevlendirilmesi; soruşturma evresinde ifadeyi alan merci veya sorguyu yapan hâkim, kovuşturma evresinde ise mahkeme tarafından barodan talep edilir. " hükmü yer almaktadır. Aynı yönetmeliğin 6. maddesinde; "(1) Soruşturma evresinde görev yapan müdafi veya vekil, engel bulunmadığı takdirde kovuşturma evresinde de öncelikle görevlendirilir. (2) Soruşturma veya kovuşturma makamlarınca aralarında menfaat çatışması bulunduğu bildirilmediği takdirde birden fazla şüpheli, sanık, mağdur, şikâyetçi, suçtan zarar gören veya katılan için aynı müdafi veya vekil görevlendirilebilir. (3) Baro tarafından müdafi veya vekil olarak atanan avukat, haklı mazereti hâlinde görevlendirilmesine ilişkin yazıya dayanarak başka bir avukata yetki verebilir. (4) Müdafi veya vekilin mesleği bırakması ya da kanunî engellerle davadan çekilmesi hâlinde, baro tarafından yeni bir müdafi veya vekil görevlendirilir. (5) Dosyada görevli müdafi veya vekilin, istinaf veya temyiz kanun yolu muhakemesinde yapılacak duruşmaya katılmayacağını bildirmesi durumunda, zorunlu müdafi veya vekil gerektiren hâllerde görevlendirme, kanun yolu incelemesini yapacak mahkeme tarafından o yer barosundan istenir. (6) Müdafi veya vekil, soruşturma evresinde ya da duruşmada hazır bulunmaz veya vakitsiz olarak duruşmadan çekilir veya görevini yerine getirmekten kaçınırsa, Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme derhal başka bir müdafi veya vekil görevlendirilmesi için gerekli işlemi yapar." hükmüne yer verilmiştir. Türkiye Barolar Birliği tarafından çıkarılan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna İlişkin Yönetmeliğin 7. maddesinde ise; "Ceza Muhakemesi Kanunu hizmetinin yürütülmesi için müdafii veya vekil tayini, Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince hukuki yardımın yapılacağı ilin bağlı bulunduğu baro tarafından yapılır. Görev alacak avukatlar, öncelikle Barolar tarafından verilen eğitim programlarına katılan avukatlar arasından seçilir." hükmü yer almaktadır. Aynı yönetmeliğin 9. maddesinde ise; "Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince sanık ve mağdurlara hukuki yardımın sağlanması, adil bir yargılama yapılmasının altyapısının oluşturulması, müdafilik veya vekillik görevi üstlenecek baro mensuplarının gerekli hukuki donanımına sahip olması amacıyla, barolar tarafından Ceza Muhakemesi Kanunu eğitimi verilebilir. " hükmüne yer verilmiştir. Tokat Barosu CMK Uygulaması İç Yönergesinin 10.maddesinde; "CMK uygulamasında görev almak isteyen avukatların, "meslek içi eğitim" seminerine katılarak sertifika almaları zorunludur. Meslek içi eğitim seminerine katılıp sertifika almak CMK siciline kayıt olmanın ön koşuludur. CMK meslek içi eğitim seminerine katılarak sertifika alan avukatlar CMK görevlendirme servisi tarafından CMK siciline kayıtları yapılır." kuralına yer verilmiştir. Dava dosyasının incelenmesinden; 06.11.2009 tarihli Tokat Barosu Yönetim Kurulu kararıyla Ceza Muhakemeleri Kanunu Uygulama İç Yönergesinin kabul edildiği, 02.12.2009 tarihli yazıyla mesleki eğitim programı yapılacağı, eğitime katılmayan ve sertifika almayan avukatlara görevlendirme yapılmayacağı hususlarının davacıya bildirildiği, davacının bilgi edinme kanunu çerçevesinde yaptığı başvuru üzerine istediği bilgi ve belgelerin davacıya iletildiği, bunun üzerine Tokat Barosu CMK Uygulaması İç Yönergesi'nin "CMK" sicili başlıklı 10. maddesinin ve Tokat Barosu'nun 06.11.2009 tarihli kararının, 10. maddenin kabul edilmesine ilişkin kısmının iptali istemiyle 17.03.2010 tarihinde bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Yukarıda anılan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; 5271 sayılı Kanun'da ve 5320 sayılı Kanun'da müdafilik kurumu düzenlenmiş olup, hangi hallerde zorunlu müdafinin görevlendirileceği hususu düzenlenmiş, yapılacak bu görevlendirmenin usul ve esasları da genel hatlarıyla belirlenmiş, bu düzenlemeye paralel olarak Adalet Bakanlığı tarafından çıkarılan Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 5. ve 6. maddelerinde görevlendirmenin hangi şartlarda ve hangi esaslar çerçevesinde yapılacağı düzenlenmiş olup, gerek her iki düzenlemede gerekse dava konusu maddenin yer aldığı yönergenin dayanağını oluşturan diğer düzenlemelerde Ceza Muhakemeleri Kanunu uyarınca zorunlu müdafi olarak görevlendirme yapılabilmesi için, avukatların meslek içi eğitim seminerine katılarak sertifika alması yönünde zorunlu bir koşul öngörülmemiştir. Öte yandan; Türkiye Barolar Birliği tarafından çıkarılan Yönetmeliğin 9. maddesinde barolara müdafilikle ilgili olarak eğitim verme yetkisi verildiği, 7. maddesinde ise Barolar tarafından verilen eğitim programına katılan avukatların zorunlu müdafilik görevlendirmelerinde bir öncelik hakkı tanındığı görülmekle birlikte, anılan düzenlemelerin söz konusu eğitimi zorunlu kılacak yönde düzenlemeler olmadığı hususu da açıktır. Bu durumda, gerek 5271 sayılı Kanun'da, 5320 sayılı Kanun'da ve Adalet Bakanlığı tarafından çıkarılan Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelikte gerekse de dava konusu maddenin yer aldığı yönergenin dayanağını oluşturan diğer düzenlemelerde Ceza Muhakemeleri Kanunu uyarınca zorunlu müdafi olarak görevlendirme yapılabilmesi için avukatların meslek içi eğitim seminerine katılarak sertifika almasının zorunlu bir koşul olarak öngörülmemesi ve Kanunla tanınmış olan bir hakkın Yönerge ile kısıtlanamayacağı karşısında; dayanağını oluşturan üst hukuk normlarında yer almayan, zorunlu müdafi görevlendirmesi yapılabilmesi için meslek içi eğitim seminerine katılma zorunluluğunu öngören Tokat Barosu CMK Uygulaması İç Yönergesinin 10. maddesinde ve Tokat Barosu Yönetim Kurulu'nun 06.11.2009 tarihli kararının 10. maddenin kabul edilmesine ilişkin kısmında hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, dava konusu Tokat Barosu CMK Uygulaması İç Yönergesinin 10. maddesinin ve Tokat Barosu Yönetim Kurulu'nun 06.11.2009 tarihli kararının, 10. maddenin kabul edilmesine ilişkin kısmının iptaline, aşağıda dökümü yapılan 69,65-TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, müdahil Türkiye Barolar Birliği tarafından yapılan 35,90 TL yargılama giderinin müdahil Türkiye Barolar Birliği üzerinde bırakılmasına, müdahil Ankara Barosu Başkanlığı tarafından yapılan 55,90 TL yargılama giderinin müdahil Ankara Barosu Başkanlığı üzerinde bırakılmasına, müdahil Sivas Barosu Başkanlığı tarafından yapılan 48,15 TL yargılama giderinin müdahil Sivas Barosu Başkanlığı üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin isteği halinde davacıya iadesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere 05/01/2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Başkan NUMAN ŞAHİN 37807 Üye ÖMER FARUK KALKAN 107227 Üye GÜNEY AKÇER 107177 |
26-09-2012, 13:04 | #24 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu forumda yapmış olduğumuz tartışma netice vermiş, değerli bir meslektaşımız tarafından danıştay denetiminden geçmiş bir karar eklenmiş, her ne kadar tartışmanın başında İstanbul Barosu Yönergesinin hukuka uygun olduğunu belirtmiş isem dahi, bu görüşümden bu bilgiler ışığında vazgeçtiğimi bu konuda vermiş olduğun görüşün hukuken hatalı olduğunu fark ettim. Bu vesileyle teşekkürlerimi sunarım. İstanbul Barosuna karşıda benzer bir dava açılması halinde hem asaleten hem vekaleten desteklerimi sunacağımı saygı ile ifade ederim. |
26-09-2012, 15:00 | #25 |
|
Cemil bey;
Öncelikle bende sizi başarınızdan dolayı kutluyorum. Elinizde danıştay kararı varsa paylaşmanızı rica edeceğim zira bu karar bizi tamamen aydınlatacaktır. İyi çalışmalar diliyorum |
26-09-2012, 16:08 | #26 | |||||||||||||||||||||||
|
Danıştay 8.Dairesinin 2011/2931 E ve 2012/5263 K sayılı ilamı davalı idarenin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan Tokat İdare Mahkemesinin 2010/180 E - 2011/4 K sayılı ilamının onanmasına yöneliktir.Bu itibarla maalesef kastettiğiniz bağlamda bir aydınlanmaya vesile olamayacaktır. |
10-10-2012, 15:18 | #27 | |||||||||||||||||||||||
|
böyle bir durumda, devam eden esas dosyaların devri nasıl oluyor acaba? |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
İlkeler Işığında Ön İnceleme Kurumu/Hilmi Şeker/Kitap/İstanbul Barosu/İstanbul 2012 | hilmiseker | Hukuk Sohbetleri | 4 | 03-04-2012 08:21 |
İstanbul Barosu : 23 Şubat 2007 İstanbul Adliyesi Önünde Buluşalım... | aqua | Hukuk Haberleri | 7 | 26-02-2007 14:24 |
Avrupa Birliği Hukuku Semineri(İstanbul Barosu) | Cest la vie | Adliye Duvarı | 0 | 26-09-2002 22:04 |
Sempozyum-İstanbul Barosu | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Adliye Duvarı | 0 | 03-09-2002 22:55 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |