02-12-2006, 16:54 | #211 |
|
Hukuk üzerine özlü sözler
“Yasa bir insanın bir eylemde bulunması veya eylemin sınırlandırılmasının ölçüsü ve
kuralıdır; lex (yasa), ‘ligare’ (bağlı kılmak) kelimesinden türetilmiştir ve bir kimsenin eylemlerinden ‘bağlı tutulmasını’ ifade eder.” Thomas Aquinas “Kanun düzendir, iyi kanun iyi düzendir.” Aristo “Eğer yasalara saygı gösterilmesini istiyorsak, önce saygı duyulacak yasalar yapılması lazımdır.” Louis D. Brandeis Demokrasi, temsili ve çoğulcu karakteri ile seçmene hesap verilmesini, kamu makamlarının hukuka uymak yükümlülüğünü ve adaletin yansız bir şekilde dağıtılmasını da zorunlu kılar. Kimse hukukun üstünde olamaz.” Paris Şartı “İnsanlar yasaları (nomoi), adaletin işlemesi ve şiddetin onun kölesi olması için oluşturdu.” Euripides “Hiç kimse onu bulandırmadığı ve ihlal etmediği sürece hukuk, teneffüs ettiğimiz hava gibi görünmez ve tutulmaz bir şekilde etrafımızı kaplar. Hukuk ancak kaybettiğimizi anladığımız zaman değerinin farkına vardığımız sağlık gibi sezilmez bir şeydir.” Pierre Calamanderi “Adalet... Onurlu yaşamak, başkasına zarar vermemek, herkese kendine ait olanı vermek.” Ulpianus “Kral olmasına kralım, bunda kuşku yok ama, her aklıma geleni de yapamam ya...” Ferdinand II “Adalet ilkin devletten gelmelidir. Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.” Aristo “Örnek insanlar adaleti anlar.” Konfüçyüs “Medeniyetin ilk şartı adalettir.” Sigmund Freud “İnsanlığın en güzel görevi adalet dağıtmasıdır.” Voltaire |
03-12-2006, 02:33 | #212 | |||||||||||||||||||
|
buketoz diyorki;
sahiden öyle... Örnekleri çok.. "Avukatın yapacağı en kötü evlilik, dosyası ile olanıdır!" diyor Nasrettin Hocanın biri... "Avukatlık ücreti sabi sibyan hakkı gibidir, üzerine yatılmaz!" diyor yine Nasrettin Hocanın biri... "Kar parası ile alınan eşeğin ölümü sudan olur sudan!" diyor bir başka Nasrettin Hoca. "İt, azık mı taşır?" diye soruyor bir başkası... "Hak Teala kulağı iki, gözü iki, ağızı bir yaratmış, İki dinle, iki gör, bir söyle!" diyor bir başkası... Hele biri varki; "Kıldan köprü yaratmışsın, gelsin kulum geçsin deyu,... Hele biz şöyle duralım, yiğit isen geç a Tanrı..." diye bunca belalar içinde imtihan vermenin zorluğunu anlatır iken serzenişte bulunuyor... Saygılarımla.. - |
11-12-2006, 00:11 | #213 |
|
Bir Günün Beyliği
İki batman şarap olacak, bir somun ekmek, pamuk gibi, bir koyun budu olacak, şipşirin bir de güzel. Bir çardak altındasın, gel keyfim gel. Padişahta var mı böyle yaşamak. Bugünün Diliyle Hayyam A. Kadir |
19-12-2006, 20:59 | #214 |
|
Sever...
SEVER.....
Beyaz karayı,sinek yarayı,zengin parayı sever. Yemek tuzu,rakı buzu,maymun muzu sever. Ördek kazı,güzel nazı,aşık sazı sever. Kuş darıyı,çiçek arıyı,erkek kadını sever. Ana çocuğu,çoban gocuğu,yumurta sucuğu sever. Ocak közü,kirpik gözü,ozan sözü sever. Garip sılayı,yiğit halayı,tencere kalayı sever. Davul zurnayı,avcı turnayı,deve hurmayı sever. Alın kelini,cömert elini,cimri dilini sever. Çöl yağmuru,çizme çamuru,oklava hamuru sever. Tembel yatmayı,geveze atmayı,pazarcı satmayı sever. Şişe tıpayı,şarap kupayı,eşek sopayı sever. Ebe bebeği,kahve dibeği,çengi göbeği sever. Memur masayı,ermiş asayı,hakim yasayı sever. Haylaz döveni,dalkavuk öveni,hergele söveni sever. Sarhoş dostunu,ayı postunu,yaşlı bastonu sever. Bir arkadaş elektronik posta adresime göndermiş. Kimden aldığını yazmamış.Yazılanların hepsine katılmasam bile hoşuma gitti. |
27-12-2006, 00:02 | #215 |
|
BİZ İNSANLAR
Kuşlar gibi tuzağa düşmüşüz. Feleğin durmadan yumruğunu yemişiz. Al kanlar içinde baştan çıkmışız. Kapısız, damsız şu yuvarlakta bir sürü insanız, başıboş, kimsesiz. Bu dünyaya istediğimiz gibi gelmedik, bu dünyadan istediğimiz gibi gidemeyiz. Bugünün Diliyle Hayyam A. Kadir |
04-01-2007, 00:06 | #216 |
|
Dava için bir kadı, ispat için bin şahit.
Atasözü |
12-01-2007, 09:15 | #217 |
|
Çorbada tuz..
Böcek olmayı kabul edenler, ayaklar altında kalmaktan ve ezilmekten yakınmamalıdırlar.
Kant |
13-01-2007, 14:31 | #218 |
|
Küçük şeylere fazla önem verenler ellerinden büyük şeyler gelmeyenlerdir. EFLATUN
En insani davranış, bir insanın utanılacak duruma düşmesini önlemektir NIETZSCHE Gömlegin ilk düğmesi yanlış iliklenince digerleri de yanlış gider. C.BRUNO |
20-02-2007, 16:15 | #219 |
|
Haksızlğa sapıp bütün insanların senin peşinden gelmeleri yerine, adaletli davranıp tek başına kalman iyidir. MAHATMA GHANDİ
|
20-02-2007, 16:45 | #220 |
|
-Büyük bir boyunduruktur, büyük bir mevki(SENECA)
-Bir kimsenin ne olduğunu anlamak için, onu yüksek mevkiye çıkarın. -Bir insanın iktidar sahibi olmadan kabiliyeti ya da gücü hakkında hüküm verilmez(SOPHOKLES) -Bir insanın değerini ölçmek istiyorsanız, kendinden aşağıdaki insanlara nasıl davrandığına bakınız(PECAULD) -Bir insanı işgal ettiği mevki ile değil, göz diktiği mevki ile ölçmelidir(TOLSTOY) -Yüksek mevkiler, her eşyayı büyülten bazı camlar gibidir. Bu gibi mevkilerde, bütün kusurlar olduklarından daha büyük görünürler(FENELON) |
13-08-2007, 23:53 | #221 |
|
Gerçek Evlilik
Erkek karısının söylemediği her sözcüğü anladığı andan itibaren gerçekten evlidir.
Alfred Hitchcock (1899-1980), İngiliz Rejisör ve film yapımcısı |
14-08-2007, 12:30 | #222 |
|
Pİramİtler
PİRAMİTLER
• Kahire'de bulunan "Keops piramidi" nin 12 ton ağırlığında iki buçuk milyon bloktan oluştuğunu, Günde on blok yerleştirilmesi halinde yapımının 664 yıl süreceğini, Piramidin üstünden geçen meridyenin karaları ve denizler itam eşit iki parçaya böldüğünü ve piramidin dünyanın ağırlık merkezinin tam ortasında bulunduğunu, Yüksekliğinin (164 m.) bir milyarla çarpımının güneşle dünyamız arasındaki uzaklığı verdiğini, Taban alanının, yüksekliğinin iki katına bölünmesinin pik sayısını verdiğini, • Piramitlerin içerisinde "ultrasound", radar, sonar gibi cihazların çalışmadığını, • Kirletilmiş suyun bir kaç gün piramidin içinde bırakıldığında arıtılmış olarak bulunduğunu, Piramidin içerisinde sütün bir kaç gün süreyle taze kaldığını ve sonunda bozulmadan yoğurt haline geldiğini, Bitkilerin piramit içerisinde daha hızlı büyüdüklerini, Çöp bidonu içindeki yemek artıklarının hiç koku yaymadan mumyalaştıklarını, • Kesik, yanık, sıyrık ve yaraların piramidin içinde daha çabuk iyileştiğini, • Piramidin içinin göreli olarak yazın soğuk, kisin sıcak olduğunu, Piramit kimin adına yapıldıysa onun bulunduğu odaya yılda 2 kez güneş girdiğini ve bu günlerin doğduğu ve tahta çıktığı günler olduğunu, BİLİYOR MUYDUNUZ ? |
14-08-2007, 23:10 | #223 |
|
Domates
Domateslerin o eski domatesler olmadığını, tatlarının bozulduğunu ilk olarak üniversite giriş sınavlarına katılmak için İstanbula geldiğimde farketmiştim. İstanbulun kıpkırmızı, düzgün ve göz alıcı domateslerinde, köyde yediğim yamru yumru domateslerin tadı yoktu nedense. Almanya’da Hollanda’dan gelen ve fabrikadan çıkmış gibi hepsi bir boyda, kırmızı renkleri göz alan ama hiç tadı olmayan, yahutta domates tadından başka tatları olan domatesleri görünce İstanbul’daki domatesleri arar oldum. Hollanda’dan sonra sıra ile İspanya, İtalya Fransa ve daha birçok ülke endüstri domatesi yetiştirmeye başladı. Bir zamanlar sadece bir mevsim bulunan domatesleri şimdilerde her mevsim bulabilirsiniz. Ama tatsız, lezzeti ve besleyiciliği olmayan domatesler.
Domatesin asıl vatanı orta ve güney Amerika. Aztek’lerin ve İnka’ların Milat’tan 200 yıl önce önce domates yetiştirdikleri biliniyor. Avrupa’ya Kristof Kolomb getirmiş. Avusturya’lılar domatesi Paradeiser veya Paradiesapfel (Cennet Elması) olarak adlandırıyor. Domatesin elma olarak adlandırılması aslında daha eskilere dayanıyor. 1544 senesindeki bir kayıtta ‘Pomi d’oro (Altın Elma) olarak adlandırıldığı yazılı ayrıca 'Pomi del Peru' (Peru Elması), ‘pomme d’Amour’ ‘pomum amoris' (Aşk Elması) olarak ta adlandırılmış. Erich Stekovics isminde bir Avusturya’lı bahçesinde 3200 değişik türden domates yatiştiriyormuş; kırmızı, sarı, yeşil, mavi, siyah bildiğimiz domateslere benzeyen veya benzemeyen ama gerçek domates tadı veren domatesler. Stekovics’e göre süper marketlerde satılan domateslerin yüzde 99,9 u endüstri domatesi, toprakta değil besleyici maddelerle doldurulmuş su bardağı büyüklüğündeki kaplarda yetiştiriliyor. Domates tadında bir domates yiyebilme hayaliyle. Saygılarımla |
15-08-2007, 21:47 | #224 |
|
Seninle aynı fikirde olmadıklarını söyleyenlerden korkma, seninle aynı fikirde olmayıpta bunu söyleyecek cesareti olmayanlardan kork.
Napolyon Bonaparte (1769-1821) |
15-08-2007, 22:21 | #225 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Gemici affınıza sığınarak*:
JD eki: Seninle aynı fikirde olmayanlara, bunu ifade edebilecekleri cesareti ver. *Ps.Formata uygun görmezseniz silinmesinde sakınca yoktur. |
18-08-2007, 14:51 | #226 |
|
Kritik
Bazılarının her çorbada bir kıl bulmalarının sebebi, çorbayı içerken devamlı olarak başlarını sallamalarındandır.
Friedrich Hebbel(1813 - 1863 ) Alman Yazar ve Şair. Sayın Jeanne D'arc, cesaret bulup gerçek fikrini söyleyip söylememek veya doğru bildiği bir şeyi yapıp yapmamak herşeyden önce bir karekter sorunu bence. Karekterin oluşumu psikologlara göre bir kişilik ve kültür sorunu. Bazı insan vardır en zor koşullar altında bile fikrini söyler ve her türlü çileye katlanır doğru bildiği yolda, bazıları ise sessiz ve derinden gider. Bazılarımız Brütüs'dür bazılarımız Sezar. Özellikle maddi çıkar ve iktidar hırsı söz konusu olanca Brütüs'leşenlerin sayısı çoğalıyor. Alıntıladığım her veciz sözle muhakkak hemfikirim diye bir durum söz konusu değil. Okuyanların hemfikir olmasını da beklemiyorum. Önemli olan bu türden sözlerin bize yeni düşünce pencereleri ve yeni ufuklar açabilme olanağını vermesi. Sadece burada yazılanların ve buraya alıntılananların değil, genel olarak herşeyin tartışmaya ve kritiğe açık olması taraftarıyım. Önemli olan kritiğin konuyu başka yönlere çekmemesi ve mümkünse ayrı bir başlık altında, gerekirse atıfta bulunarak, sürdürülmesi. Not: Yaptığınız eki faydalı buluyorum. Silinmesine gerek yok. İnsanların karekter yapıları ve gerekli ortam yaratılınca (ortamı başkaları mı bizim için yaratacak yoksa biz kendimiz mi?) hemfikir olmadıkları bir konuda gerçek firkirlerini açıkça söyleyip söylemiyecekleri ilginç bir tartışma konusu bence. Ama belirttiğim gibi başka bir bşlık altında. Teşekkürler. Saygılarımla |
21-08-2007, 23:01 | #227 |
|
Mani
Biraz acık dar oldu Kız entarinin eni. Adam adamı yese Baban yerdi anneni. |
23-08-2007, 22:34 | #228 |
|
Bir insanın en kötü karekter özelliği tabiatındaki sadakatsizliktir/ihanet etmektir. Bu özelliğe sahip olan kimsedeki diğer sözde iyi özelliklerin hiçbir faydası yoktur; tam tersine o nu dahada tehlikeli yaparlar.
Carl Hilty (1833 -1909) İsviçre’li Hukukçu. |
29-08-2007, 00:46 | #229 |
|
Belimdeki tabancam
Yedi atıyor yedi. Yaklaştım yanlarına Anneme derim, dedi. Annesinden istedim Kızım bir tane, dedi. İstedim babasından O işler uyar, dedi. İstedim dayısından Benim gönlüm var, dedi. İstedim teyzesinden Tut kolundan al, dedi İstedim ablasından Elçisi benim, dedi. İstedim kardeşinden Seni vururum, dedi. |
12-09-2007, 00:03 | #230 |
|
Ata nal çakıldığını görmüş; kurbağa ayaklarını uzatmış.
Atasözü |
10-10-2007, 23:58 | #231 |
|
Bir geziden geri dönen kimse, kendi ülkesinin gelenek ve göreneklerini
yabancı ülke gelenek ve görenekleri ile değiştirmesin; sadece yabancı ülkelerde görüp öğrendiği birkaç çiçeği ülkesinin alışkanlık bahçesine eksin. Francis Bacon ( İngiliz Filosof ve Devlet adamı, 1561 – 1626) |
11-10-2007, 23:35 | #232 |
|
Mani
Tekke kenarı serindir
Girme çaya derindir Karşıda güzeller var En güzeli benimdir |
13-10-2007, 00:37 | #233 |
|
Balık oltayla tutulur, insan sözle.
Alman Atasözü |
14-10-2007, 01:33 | #234 |
|
Bekar sevgilisinin benini ve ağzındaki diş boşluğunu görmemezlikten gelse iyi bir evlilik yapabilir. Ama kötü bir alışkanlığımızın sonucu olarak genelde dikkatimizi, bazen irademiz dışında, diğerlerinin kusurlu yanlarına çeviririz.
Kant |
15-10-2007, 21:32 | #235 |
|
Evlenirken insanın kendisine şu soruyu sorması gerekir: İlerlemiş yaşına kadar bu kadınla konuşabileceğine/sohbet edebileceğine inanıyor musun? Evlilik ilişkisinde zamanın çoğu konuşmakla geçer, konuşmanın dışındaki herşey geçici ve kısa sürelidir.
Friedrich Nietzsche (1844-1900) Alman Filosof |
15-10-2007, 22:09 | #236 |
|
Gidiyom elinizden
Kurtulam dilinizden Yeşil başlı ördek olsam Su içmem gölünüzden... Anonim |
17-10-2007, 00:38 | #237 |
|
Aşkın kendine özgü dili vardır; evlilik ülke diline geri döner.
Rus Atasözü |
18-10-2007, 00:22 | #238 |
|
Melekler cennet sefası, şeytanlar cehennem cefası, insanlarsa AŞK diye adlandırır.
Heinrich Heine |
18-10-2007, 00:52 | #239 |
|
Mende Mecnun'dan füzun aşıklık isti'dadı var.
Aşık-ı sadık menem Mecnun'un ancak adı var.! Fuzuli |
18-10-2007, 00:53 | #240 |
|
Ha bir de en sevdiğim atasözlerinden biri de şudur:
KUŞLAR KANATLARI OLDUĞU İÇİN UÇMAZLAR.. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 10 (0 Site Üyesi ve 10 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Özlü Sözler | zafert | Site Lokali | 3 | 20-06-2009 23:03 |
Atasözleri /Deyimler/Güzel Sözler... | Mustafa USTA | Site Lokali | 11 | 24-09-2007 13:33 |
Özlü sözler (quote) | Hemocrania | Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. | 0 | 21-08-2007 11:29 |
Adalet ve Hukuk ile ilgili Güzel Sözler | | Burak | | Site Lokali | 0 | 01-02-2007 17:24 |
Etkili Başvuru Hakkı | Av.Selim Balku | İnsan Hakları Hukuku Çalışma Grubu | 1 | 03-01-2007 01:21 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |