|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
25-10-2010, 11:55 | #1 |
|
Bİr Kİmse Kendİ Çocuklarinin Fuzulİ İŞgal Nedenİyle Tahlİyesİnİ İsteyebİlİr Mİ?
Merhaba;
Bir müvekkilim kendine ait olan bir dairede 3 yetişkin ve iş sahibi çocuğuyla beraber oturuyor.Ancak eşi vefaat ettiğinden bu yana çocukları kendisine uzak ve kötü davranmışlar.Şimdi de kendi evinden kovmuşlar.Kaymakamlığa başvurmuş ancak 'aile bütünlüğ' gerekçesiyel kaymakamlık talebi kabul etmemiş. Şimi kendi evine gidemiyor,korkuyor ve bu yetişkin çocukları evden tahliye etmek istiyor. Sizce nasıl bir yöntem denemeliyim? Ben fuzuli işgal diye düşünüyorum ama acaba mahkeme yıllardır o evde oturmalarını gerekçe gösterip reddedebilir mi? Savcılığa başvursam bir işe yarar mı? Katkılarınızı bekliyorum. |
26-10-2010, 01:11 | #2 |
|
ihtarname gönderip hsksız işgalin sonlandırılmasını ihtar edin. ihtarınız yerine getirlmezse asliye hukuk mahkemesinde müdahalenin meni davası açacaksınız.
|
26-10-2010, 10:35 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
Benim de benzer davam yeni bitti. Yıllardır oturması önemli değil.Önemli olan rızasının sona erdiğini karşı tarafa bildirmesi.Bu nedenle davadan önce ihtar çekerek rızanın sona erdiğini bildirirseniz iyi olur.İhtardan sonra evden çıkmazsalar o zaman elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebinde bulunabilirsiniz.İhtarla karşı tarafı haksız işgalci duruma düşürdüğünüz için ihtar tarihinden itibaren ecrimisil talebinde bulunabilirsiniz. |
26-10-2010, 11:50 | #4 |
|
3091 sayılı kanun
Madde 11 - Tecavüz; taşınmaz malı zorla veya zilyetinden habersiz olarak işgal etmek veya ele geçirmek veya taşınmazın aynında değişiklikler meydana getirmek. Müdahale; zilyedin taşınmaz mal üzerindeki mutlak hakimiyetini kısmen veya tamamen ihlal etmektir. Bu kanun uyarınca işlem yapılabilmesi için önce kanunda yazılı manada tecavüzün gerçekleşmesi gerekiyor. Sizin olayınızda müvekkiliniz baştan razı olduğu oturmaya-işgale daha sonra son verilmesini talep ediyor. Bu durumda bende sn. Av. Murat gibi müdahalenein meni davası açılmasının doğru olduğunu düşünüyorum. İyi çalışmalar |
26-10-2010, 15:49 | #5 |
|
Ailenin korunmasına dair kanun hükümlerine göre koruma tedbiri istenmesi daha hızlı bir çözüm olmaz mı?
AİLENİN KORUNMASINA DAİR KANUN Kanun No:4320 Madde 1 – (Değişik: 26/4/2007-5636/1 md.) Türk Medenî Kanununda öngörülen tedbirlerden ayrı olarak, eşlerden birinin veya çocukların veya aynı çatı altında yaşayan diğer aile bireylerinden birinin veya mahkemece ayrılık kararı verilen veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı olan veya evli olmalarına rağmen fiilen ayrı yaşayan aile bireylerinden birinin aile içi şiddete maruz kaldığını kendilerinin veya Cumhuriyet Başsavcılığının bildirmesi üzerine Aile Mahkemesi Hâkimi meselenin mahiyetini göz önünde bulundurarak re'sen aşağıda sayılan tedbirlerden bir ya da birkaçına birlikte veya uygun göreceği benzeri başka tedbirlere de hükmedebilir: Kusurlu eşin veya diğer aile bireyinin; a) Aile bireylerine karşı şiddete veya korkuya yönelik söz ve davranışlarda bulunmaması, b) Müşterek evden uzaklaştırılarak bu evin diğer aile bireylerine tahsisi ile bu bireylerin birlikte ya da ayrı oturmakta olduğu eve veya işyerlerine yaklaşmaması, c) Aile bireylerinin eşyalarına zarar vermemesi, ç) Aile bireylerini iletişim araçları ile rahatsız etmemesi, d) Varsa silah veya benzeri araçlarını genel kolluk kuvvetlerine teslim etmesi, e) Alkollü veya uyuşturucu herhangi bir madde kullanılmış olarak şiddet mağdurunun yaşamakta olduğu konuta veya işyerine gelmemesi veya bu yerlerde bu maddeleri kullanmaması, f) Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması. Yukarıdaki hükümlerin uygulanması amacıyla öngörülen süre altı ayı geçemez ve kararda hükmolunan tedbirlere aykırı davranılması halinde tutuklanacağı ve hakkında hapis cezasına hükmedileceği hususu şiddet uygulayan eş veya diğer aile bireyine ihtar olunur. Eğer şiddeti uygulayan eş veya diğer aile bireyi aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise hâkim bu konuda mağdurların yaşam düzeylerini göz önünde bulundurarak daha önce Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla talep edilmese dahi tedbir nafakasına hükmedebilir. Bu Kanun kapsamındaki başvurular ve verilen kararın infazı için yapılan icraî işlemler harca tâbi değildir. |
26-10-2010, 16:01 | #6 |
|
Sn.av.Cemile farklı bir çözüm sunmuş. Hiç denemedim ancak bahsettiğiniz kötü davranışları- uygulanan şiddeti ispatlayabilir iseniz daha kısa sürede sonuç alabmanız muhtemel gibi görünüyor. İyi çalışmalar
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Fuzulİ İŞgal Ve Tehİr-İ İcra Talebİ | Avukat_A.K. | Meslektaşların Soruları | 3 | 07-09-2009 13:19 |
Fuzulİ İŞgal | Av. elvan | Meslektaşların Soruları | 7 | 03-04-2009 11:43 |
Fuzulİ İŞgal | Av.Ebru Caner | Meslektaşların Soruları | 2 | 15-03-2009 17:24 |
Fuzulİ İŞgal | Nil Şeker | Meslektaşların Soruları | 1 | 24-04-2008 17:05 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |