|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
18-06-2008, 09:19 | #1 |
|
Dahİlİ Davali DİlekÇesİ ÖrneĞİ
Arkadaşlar... Ortaklığın giderilmesi davasında bir kısım kişileri de davaya dahil etmemiz gerekmektedir.Bu dilekçe nasıl olmalıdır?Davayı ilk açtığımız dilekçenin aynısı mı olmalı ? ilk yazdığımız davalılar da yine yazılmalı mı?
Örnek dilekçe gönderirseniz benim gibi eksik bilgi sahipleri de yararlanır diye düşünüyorum. İlgi gösterenlere teşekkürler. |
18-06-2008, 09:24 | #2 |
|
…HUKUK MAHKEMESİNE
DAVACI(LAR) : VEKİLİ : DAVALI(LAR) : VEKİLİ : DAVAYA KATILMASI İSTENENLER : 1- 2- 3- KONU : Davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan anılan kişilerin de davaya katılmaları istemi. AÇIKLAMALAR : 1-) .../…/… tarihli dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmiş bulunan kişilerle, yukarda adları ve adresleri belirtilen ve davaya dahil edilmeleri istenilen kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu, yürüyen yargılama sırasında anlaşılmıştır. 2-) Sözü edilen kişilerin davaya dahil edilmemeleri halinde, yargılamanın eksik yapılacağı ve verilecek kararın yanlış olacağı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle, yukarda adları ve adresleri yazılı kişilerin davaya dahil edilmelerini istemek mecburiyeti doğmuş bulunmaktadır. HUKUKİ NEDENLER : 1086 S. K. m. 53, 58 ve ilgili mevzuat. SONUÇ VE İSTEM : Yukarıdaaçıklanan nedenlerle, istemimizin kabul edilerek, adları ve adresleri belirtilen kişilerin davaya dahil edilmelerine ve gerekli tebligatın yapılmasına karar verilmesi saygı ile arz ve talep olunur. …/…/… Davacı Vekili Av. Sinerji mevzuat |
18-06-2008, 11:17 | #3 |
|
sayın Toprak'a teşekkürlerle.... Başka eklemek isteyenler varsa onları da bekleriz...
|
18-06-2008, 12:16 | #4 | |||||||||||||||||||
|
Saygılarımla |
18-06-2008, 12:39 | #5 |
|
Ben de bir teşekkür ekleyeyim
|
18-06-2008, 13:37 | #6 |
|
sn. N.TOPRAK' a teşekkür etmekle birlikte, yazılacak dahili dava dilekçesine ilk dava dilekçesindeki davanın esasına ilişkin bilgilerinde yazılması gerektiği,kanaatindeyim. Dahili dava dilekçesi davaya dahil edilen davalıya tebliğ edileceğinden dahili davalının dahil edildiği davanın esasını da öğrenmesi gerekir. Aksi halde davanın esasına(özüne) ilişkin dilekçe dahili davalıya tebliğ edilmemiş sayılır, esasen en uygun çözüm ilk dava dilekçesinde rütuş yaparak davalılar başlığını 'dahili davalılar' olarak değiştirip, davaya dahil edilen davalıları yazmak ve bunu tebliğe çıkarmak daha doğru olur kanaatindeyim.
iyi çalışmalar dilerim. |
18-06-2008, 14:45 | #7 |
|
Çok teşekkür etmekle birlikte,sadece hukuk programımdan alıp yapıştırmıştım,dolasıyla emeğimin olmadığını söylemeliyim.Dolayısyla,Sinerji Mevzuata teşekkürler...
|
19-06-2008, 14:23 | #8 |
|
Ek bilgi: Dahili dava dilekçesi mahkemeye sunduğunuz ilk dava dilekçeniz ile birlikte dahili davalılara gönderilir. Yani esası tekrar dahili dava dilekçenizin içeriğine yazmanıza gerek yok.
Saygılarımla... |
02-02-2009, 13:34 | #9 |
|
Teşekkür
Konu açılalı epey olmuş ama benim yeni ihtiyacım olduğu için yeni buldum. Ve gerçekyten zor durumda idim, bu konuyu açan ve cevap veren tüm meslektaşlara teşekkür ederim.
|
29-11-2011, 15:40 | #10 |
|
Sn.Toprak'a ben de teşekkür ederim. Benim de istifade etme şansım oldu.. Üzerinde emeğim yoktu diiyorsunuz ama paylaşmak da emin olun büyük bir emek.
Kolay gelsin |
20-12-2011, 15:30 | #11 |
|
Bende teşekkür ederim, kalem, dahili dava dilekçesine ilk açılan dava dilekçesinin fotokopisi eklenerek davaya katılanlara tebliğ edileceğini söyledi.
|
06-03-2013, 09:33 | #12 |
|
haksız fiilde dahili dava istemi
merhabalar, dolandırıcılık nedeniyle açılmış bulunan tazminat davasında, dolandıranların birden çok kişi olduğu, savcılık soruşturmasıyla anlaşılmıştır. Savcılık soruşturmasında adı geçen kişiyi tazminat davasında davalı olarak gösterebilir miyiz yani davaya dahil edebilir miyiz? Burada zorunlu dava arkadaşlığı olmamasına rağmen davacının da başta davalıları bilememe durumu var yani bu davalı sonradan ortaya çıktı.
|
23-03-2015, 21:28 | #13 |
|
Merhabalar
Ben geçen bir Yargıtay kararı okudum hukukumuzda dahili davalı müessesi yoktur diye. Diğer davalı dava açıp birleştirilmesi talep edilir diye biliyorum ama tam hatırlamıyorum |
28-05-2015, 19:24 | #14 |
|
YARGITAY Hukuk Genel Kurulu
Esas: 2012/5-682 Karar: 2013/153 KAMULAŞTIRMASIZ ELATMANIN ÖNLENMESİ VE YIKIM 6100 S. YENİ HMK SİSTEMİNDE DAHİLİ DAVALI KAVRAMI... Taraflar arasındaki “Kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi, yıkım” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ...Asliye 1.Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 29.04.2009 gün ve 2008/17 E., 2009/335 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili ve dahili davalı DSİ vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5.Hukuk Dairesi 28.10.2010 gün ve 2010/15130 E., 2010/18513 K. sayılı ilamı ile; (…Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik el atmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan delil ve belgelere göre, dava konusu taşınmaza 1970 yılında el atıldığı anlaşılmaktadır. 16.05.1956 gün ve 1956/1-6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, taşınmazına el konulan kişi, el atmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, dilerse kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davası da açabilir ise de; 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa eklenen Geçici 6. madde uyarınca “09.10.1956 tarihi ile 04.11.1983 tarihi arasında malikin rızası olmaksızın taşınmazlara fiili olarak el konulması halinde, uzlaşmazlık tutanağının tanzim edildiği veya 2. fıkradaki sürenin uzlaşmaya davet olmaksızın sona erdiği tarihten itibaren üç ay içerisinde malik tarafından sadece tazminat davası açılabilir” hükmü karşısında, davacıya talebi açıklattırılmak suretiyle yeni düzenleme doğrultusunda işlem yapılarak sonucuna göre; Karar verilmek üzere hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına...) karar verilerek, dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN : Dahili Davalı DSİ vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir. Davacı vekili, maliki olduğu 351 parsel sayılı taşınmazından davalı tarafından sulama kanalı geçirilmek suretiyle kamulaştırmasız el atıldığını ileri sürerek, el atmanın önlenmesi ve yıkım isteminde bulunmuştur. Davalı ...Sulama Birliği davanın husumetten reddini istemiş; davaya dahil edilen davalı DSİ vekili de, hak düşürücü sürenin geçtiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının taşınmazına kamulaştırmasız el atıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hükmün davalılar tarafından temyizi üzerine Özel Dairece yukarıya başlık bölümüne metni aynen alınan gerekçe ile hüküm bozulmuştur. Yerel Mahkemece, davalı ...Sulama Birliği aleyhinde açılan davanın husumetten reddine; diğer davalıya karşı açılan davanın ise kabulüne karar verilerek, önceki kararda direnilmiştir.Direnme kararını temyize dahili davalı DSİ getirmiştir. İşin esasına geçilmeden önce, dava dilekçesinde davalı taraf olarak gösterilmemesine rağmen davalı olarak DSİ'nin davaya dahil edilmesinin usule uygun olup olmadığı hususu ön sorun olarak tartışılmış, sonuç olarak davanın DSİ'ye de teşmil edilerek görülmesinde, usul hukuku ve usul ekonomisi ile davanın niteliği itibariyle bir engel olmadığı sonucuna varılmıştır. İşin esasına gelince, Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, 5999 sayılı yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na eklenen geçici 6. madde uyarınca davacıya talebi açıklattırılmak suretiyle yeni düzenleme doğrultusunda işlem yapılarak sonucuna göre karar verilmesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. Bilindiği üzere 30.06.2010 tarihinde yayımlanan 5999 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu'na eklenen geçici 6.maddede; “Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 9/10/1956 tarihi ile 4/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle, malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması halinde, öncelikle uzlaşma yoluna gidilmesi esastır.” 6.fıkra da; “ İdare ve malik arasında uzlaşma sağlanamadığı takdirde, uzlaşmazlık tutanağının tanzim edildiği veya ikinci fıkradaki sürenin uzlaşmaya davet olmaksızın sona erdiği tarihten itibaren üç ay içerisinde malik tarafından sadece tazminat davası açılabilir. ” hükmü getirilmiştir. Madde metnine bakıldığında kamulaştırmasız el atmada mülkiyet hakkı ihlal edilen kimsenin tazminat istemesi halinde, öncelikle uzlaşma yoluna gidileceği belirtilmektedir. Öte yandan, 16.05.1956 Tarih, 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararında da belirtildiği üzere kamulaştırmasız el atma halinde, dilenirse el atmanın önlenmesi davası açılabilecektir. Öyle ise, kamulaştırmasız el atma halinde tazminat veya el atmanın önlenmesi davası açılmasına engel bulunmamaktadır. Kaldı ki, 5999 sayılı yasa ile getirilen geçici 6.maddenin 6.fıkrasının 1.cümlesinde yer alan “...sadece tazminat davası açılabilir.” cümlesindeki “sadece” ibaresi de Anayasa Mahkemesi'nin 01.11.2012 tarih, 2012/169 Karar sayılı ilamı ile iptal edilmiş, ancak iptal kararı henüz yürürlüğe girmemiştir. Somut olayda; davacı yan, maliki olduğu 351 parsel sayılı taşınmazdan davalılar tarafından sulama kanalı geçirmek suretiyle, taşınmazına kamulaştırmasız el atıldığı iddiası ile mülkiyet hakkına dayalı olarak el atmanın önlenmesi isteminde bulunduğuna, tazminat istemediğine göre, eldeki davada tazminat istemi halinde gözetilecek olan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na 5999 sayılı yasa ile eklenen geçici 6.maddenin uygulama olanağı bulunmamaktadır. Yerel Mahkemenin direnme kararı bu yöne ilişkin olarak yerindedir. Ne var ki, işin esasına yönelik diğer temyiz itirazları Özel Dairece inlenmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, DİRENME UYGUN OLUP; Dahili Davalı DSİ vekilinin işin esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 5. HUKUK DAİRESİ’NE GÖNDERİLMESİNE, 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK’nun 440. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 30.01.2013 gününde oyçokluğu ile karar verildi. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
ttkd den DAVA ÖRNEĞİ: Ayıplı Otomobil | Av.Ceylan Pala Karadağ | Tüketicinin Korunması Hukuku Çalışma Grubu | 5 | 26-12-2012 10:35 |
Davacının Davalı Tarafı Değiştirmek İstemesi ve Islahı | Blue Angelus | Meslektaşların Soruları | 13 | 16-11-2011 14:04 |
Takİpsİzlİk Kararina İtİraz DİlekÇesİ Nereye Verİlİr Mahkmeye C.savciliĞina Mi? | Av.Mustafa ÇİMEN | Meslektaşların Soruları | 13 | 09-08-2010 09:11 |
SÖzleŞme ÖrneĞİ Talebİ | av.beyşehirli | Meslektaşların Soruları | 1 | 10-03-2007 06:59 |
Dosya Naklinde Davali Haklari | Bitaraf | Hukuk Soruları Arşivi | 3 | 01-03-2002 22:03 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |