26-03-2007, 19:02 | #1 |
|
Kadınları Depresyona Sokan Erkek Tipleri:)
Uzman psikolog Aslıhan Tokgöz Tozlu, ikili ilişkilerde erkeklerin hatalı ve yanlış davranışlarının kadını depresyona soktuğunu beilrterek, "Kadını yıpratan bazı davranışlar, ruhsal sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Aldatılma, fiziksel şiddet, sözlü ve psikolojik şiddet, aşağılanma, hiç yerine konma, fiziksel görünümündeki eksiklikleri yüzüne vurma gibi davranışlar, kadını bir süre sonra içine kapanır ve depresif bir görünüme sokuyor" dedi.
Memorial Hastanesi Psikoloji Bölümü'nden Uzman Psikolog Aslıhan Tokgöz Tozlu, kadınlara hayatı zehir eden erkek tipini anlattı. İşte Tozlu'ya göre kadınları depresyona sokan erkek tipleri: "Kıskançlık ve sahiplenme duygusu: İkili ilişkilerde ilişkiyi ve kadını yıpratan en önemli unsurlardan biri kıskançlıktır. Ama bunun da ötesinde kadını çok fazla yıpratan ve kıskançlığın da önüne geçebilen durum, sahiplenme duygusu. Evlendikten sonra erkeğin kadına hissettirdiği, 'Sen benim malımsın' düşüncesi. Bu, erkeklerde daha fazla gözleniyor. Bu düşüncenin beraberinde kontrol mekanizması geliyor. Erkek, kadının kıyafetlerini, davranışlarını, arkadaşlarını (erkek kadın fark etmiyor) görmesini istemiyor. Eşinin işine karışıyor ve bir süre sonra çalışmasına da karşı çıkıyor. Hatta daha da ileri giderek, 'benden önceki hayatını bitiriyorsun, benimle yeni bir hayata başlıyorsun' diyebiliyor. Erkek kadının, gardrobu yenilemeler, arkadaşları yenilemeler, kendi çevresine göre insanları seçme gibi davranışlar sergiliyor. Baştaki heyecanın azalması ya da bitmesi: Evliliğin başında kadın için de erkek için de bu birliktelik; yeni, heyecan verici, değişik olabilse de kontrol mekanizması devreye girdiğinde erkek kadının benliğini elinden alıyor. Kadın bir süre sonra tek başına karar verecek bir birey olmadığını anlamaya başlıyor. 'Ben seninle varım, çünkü beni ben yapan bütün her şeyi seninle bıraktım' düşüncesiyle kadın bir süre sonra yok oluyor. Ardından da kadını yıpratan bir tablo ortaya çıkıyor. 'Senin ailen benim ailem' tartışması: "Senin annen benim annem, senin ailen benim ailem" ayrımı, ikili ilişkilerde kadın ve erkek için çok fazla yıpratıcı oluyor. Ama erkekler evlendikten sonra aile kavramını biraz daha ön planda tuttuğu için kadın bundan çok daha fazla etkileniyor. Erkek, 'Annem benden önce gelir. Bir şey yapacaksan önce annemden izin alacaksın' gibi yaptırımlar uygulayabiliyor. Bu durum bir süre sonra kadın için çekilmez bir hal alıyor. Erkeklerde aile ile ilgili bu tür davranışlar kültürel bir şey, kesinlikle öncelikle ataerkil olmaktan kaynaklanıyor. Biz kavramı ile bir birliktelik kurulmuyor. Kadın, erkeğin evine ve ailesine getiriliyor. Sonrasında ise 'Sen bizim malımızsın' deniyor. Bizi olduğumuz gibi her şeyimizle kabul edeceksin ve her dediğimizi yapacaksın gibi hissettiriliyor. Kadın yok sayılıyor, yok ediliyor. Bir süre sonra da duygularını ifade edemeyen, kendini anlatamayan kadın çatlayacak hale geliyor. Kıskançlık: Kıskançlık da kontrol mekanizması nedeniyle ortaya çıkan bir durum. Erkek kıskançlığı kadının her şeyini kontrol altına almaya çalışıyor. Kendisinden izinsiz hiçbir şey yapmasına izin vermiyor. Giydiği giysiden görüştüğü arkadaşlarına kadar kıskançlık yapıyor. İletişim bozukluğu: Kadınlar için öne çıkan en önemli meselelerden biri de iletişim bozukluğu. Kadınları en çok yıpratan erkek tipi, iletişim sorunu olan tiptir. Sürekli içine kapanık ise, konuşmuyorsa, zamanını bilgisayarın ya da elinde kumanda ile televizyonun karşısında geçiriyorsa bir süre sonra kadın eşinden soğumakta ve yıpranmaktadır. Eşini psikoloğa götürmek için girişimlerde bulunur ama genellikle erkekler bu konularda psikolojik yardım almaktan kaçınırlar. Kadınlar daha çok duygusal, erkekler ise daha çok cinsellikle ilgili konularda psikolog yardımı almaktadır. Kadının bu noktada istediği el ele baş başa göz göze oturmak değil, birlikte bir şeyler konuşarak sohbet etmektir. Kadınları en çok yıpratan durumlardan en önemlisi, çiftlerin birbirleriyle konuşamamaları. Öyle çiftler var ki birlikte bir şeyler yapmaktan sıkılıyorlar. Bir yere gideceklerse arkadaşlarını da çağırmak isterler, paylaşım olmadığı zaman ilişki çiftleri yıpratır. DEPRESYON BELİRTİLERİ Uzman Psikolog Aslıhan Tokgöz Tozlu, kadınların depresyona girme belirtilerini ise şöyle açıkladı: "İçine kapanıklık, yemek yeme alışkanlıklarında bozukluk, ev içinde eşiyle paylaşamadığı şeyleri ailesi ve arkadaşlarıyla paylaşmaya çalışması, ruhsal ve psikolojik olarak çökme, kaygı bozuklukları, depresyon, sürekli kötü bir şey olacak duygusuyla yaşamaya başlama, çok ciddi bir ruhsal yatkınlığa sahipse o tetiklenebilir. Böyle durumlarda kadının kesinlikle psikolojik yardım alması önerilir. İçinden çıkılmaz bir hal alan ruhsal durumunun daha da kötüye gitmemesi için kadının izleyeceği en önemli yol, bir uzman yardımıyla içinde bulunduğu durumu aşmaya çalışmasıdır." http://www.haberler.com/kadinlari-de...ipleri-haberi/ |
27-03-2007, 02:03 | #2 |
|
durum çok abartılmış bencene gerek var uzman yardımı almaya?tek çözüm yolu var o da BU TARZ ERKEKLERDEN UZAK DURMAK!!!fakaaaaaatttt;erkeklerin %99 unun BU TARZ olduğunu düşünecek olursak diğer alternatif çözümlere de ihtiyacımız var tabi....ilk olarak şunu söyleyeyim:neden karşımdaki insanın beni depresyona sokmasına izin vereyim?neden bu kadar zayıf güçsüz iradesiz olayım?sebep ne? aşk mı?alışkanlık mı?sevgi mi?bunların hiç biri geçerli bir sebep olamaz.. fazla söze gerek yok:böyle bir durumda AKILLI BİR KADIN bırak depresyona girmeyi karşısındakini aklı hastası bile yapabiliryeter ki aklını kullansın!yeter ki bir birey olarak tek başına varolabildiğini erkeğe hissettirebilsin....
|
28-03-2007, 22:16 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
bir hukukçuya danışıp nasıl boşanabileceğini öğrenmelidir |
28-03-2007, 23:16 | #4 |
|
Kadinlar depresyona girmez,depresyona sokarlar ama her erkegi degil tabi...
|
29-03-2007, 08:58 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Evet..Tarih şahit.. Mecnun-Ferhat-Kerem-vs.vs.vs. ve Lololistan Paşaları. Leyla-Şirin-Aslı'dan ruhi bir maraz rivayet olunmuş değil henüz... Ne iştir! |
29-03-2007, 10:42 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Demiroğlu, Tarihin şahit olduğu Mecnun-Ferhat-Kerem; sizin demeye çalıştığınız gibi, Leyla-Şirin-Aslı 'nın davranışları dolayısıyla değil, bilakis onlara kavuşamadıkları, uzmanın belirttiği ikili bir ilişki yaşayamadıkları yani onların davranışlarına mazhar olamadıkları için bilinen durumlarıyla hatırlanmaktadırlar. Eğer kavuşma şansları olabilseydi ,emin olun Leyla-Şirin-Aslının da, Mecnun-Ferhat-Kerem sayesinde depresyona girmiş olma ihtimali hayli yüksek olacağı için onlarla ilgili ruhi bir maraz ve hatta onların da, ya uzmanın belirttiği gibi psikolojik destek adığı ya da eğer biraz daha akıllı (ve tabi ekonomik yönden kendilerine yeter bir durumda ve töre uygulanmayan yerlerde ) iseler bu yardımın yanında sn.ege 'nin dediği gibi bir hukukçuya danışıp nasıl boşanabileceklerini öğrendikleri rivayet olunurdu. Ayrıca sizin de içinde yer aldığınız Sn.Lololistan devrik paşalarını bu konudan ayrık tutuyor, durumunuzun pek parlak olmadığı bir dönemde psikolojinizi daha da bozmamak adına yorum yapmıyorum. Saygılarımla. |
29-03-2007, 10:54 | #7 | |||||||||||||||||||||||
|
bugün esameleri okunmazdı hiçbirinin.. Depresif depresif yaşar, göçerlerdi. Saygılarımla... |
29-03-2007, 12:05 | #8 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
|
29-03-2007, 12:28 | #9 | |||||||||||||||||||||||
|
Niye , ne varki halimizde? Hem hanım sultanları , hemde kocaaa lololistanı gül gibi idare ediyoruz. Daha ne yapalım? Üstelik biz ne zaman devrildik ki? En stresli saygılarımla. |
07-04-2007, 16:33 | #10 |
|
sen leyla'ysan bendeki leyla kim
|
18-12-2009, 13:01 | #11 | |||||||||||||||||||||||
|
Bundan güzel bir tespit olamaz.Vazgeçileni akıl hastası etmek. |
18-12-2009, 19:19 | #12 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Bir problemi çözmenin en başta gelen koşullarından birisi, problemin ne olduğunu ve nereden geldiğini bilmekten geçer. Problemin ne olduğunu ve nereden geldiğini anlamak için, şu soruyu sormamız gerekir bence: 'Uzman psikolog Aslıhan Tokgöz Tozlu'nun belirttiği fiziksel şiddet, aşağılanma, hiç yerine konma türünden davranışlar, ve bu davranışların neticesi olarak kadının depresyon geçirmesi o kadının AKILLI BİR KADIN olmayışından mı kaynaklanıyor, yoksa toplumsal yapımızdan mı? Saygılarımla |
13-01-2010, 11:38 | #13 |
|
Konu başlığı ''Boşanma Nedenleri!'' olmalıymış...
Bir tavsiye çıktığınızda daha iyi ve daha güzel hissetmeyeceğiniz hiç bir yere girmeyin.. Depresyonda buna dahil.. |
13-01-2010, 13:54 | #14 |
|
sadece kadınların değil erkeklerinde depresyona girdikleri bir hakikat.tek çözüm bizi depresyona sokan bu kişiyi onsuzda yaşayabileceğimizi onu hayatımızdan çıkartarak göstermek.sonrada onsuz gelen her günün tadını doyasıya çıkarmak.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Hakimlik Savcılık Sınavı Soru Tipleri | erdem.ozcan | Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi | 49 | 26-08-2008 22:05 |
kadın erkek eşit mi ?yoksa kadın erkek kanun önünde eşit mi?hangisi? | iustinianus | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 30 | 24-04-2008 14:28 |
Kadınları Konuşalım.... | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 15 | 30-05-2007 11:36 |
Dünya Kadınları 2000 | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 0 | 11-02-2006 11:35 |
Kadınları Araç Kullanması Hakkında | Armağan Konyalı | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 7 | 14-02-2004 14:37 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |