Mesajı Okuyun
Old 26-12-2006, 23:11   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
21. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/373
K. 2005/1021
T. 10.2.2005
• SİGORTALILIĞIN TESPİTİ TALEBİ ( Davacının 2926 Sayılı Yasaya Tabi Çalışmalarının Tesbiti Talebi )
• ZORUNLU TARIM BAĞ-KUR SİGORTALILIĞI ( Kendi Nam ve Hesabına Tarımsal Faaliyette Bulunanların Zorunlu Tarım Bağ-Kur Sigortasına Tabi Olmaları-Bu Sigortalılığın Başladığı Tarihten İtibaren Üç Ay İçerisinde Kuruma Bildirilmesi )
• KAYIT VE TESCİL ( Tarım Bağ-Kur Sigortalılığının Zorunlu Olması-Sigortalıkların Başlama Tarihinden İtibaren Üç Ay İçinde Kuruma Bildirmeyenlerin Kayıt ve Tescilinin Re'sen Kurumca Yapılmasının Gerekmesi )
• 2926 SAYILI YASANIN UYGULAMASI ( Kendi Nam ve Hesabına Tarımsal Faaliyette Bulunanların Zorunlu Tarım Bağkur Sigortasına Tabi Olmaları-Bu Sigortalılığın Kadınlarda 50 ve Erkeklerde 55 Yaşını Aşmamışlar için Zorunlu Olması )
• RE'SEN TESCİL ( Prim Borcunun Ürün Bedelinden Tevkifat Edilerek Alınması Halinde Kurumca Kayıt ve Tescil Başvurusu Olmasa Dahi Sigortalının Re'sen Tescilinin Yapılmasının Gerekmesi )
• TARIMDA KENDİ NAM VE HESABINA ÇALIŞMA KARİNESİ ( Muhtarlık-Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerin Belge ve Kayıtlarının Tarımda Çalışma Karinesi Olması )
2926/m.2,3,5,7,9
ÖZET : Kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum'a kayıt ve tescillerini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum'ca re'sen yapılması gerekmektedir. 2926 Sayılı Yasa'nın 36. maddesi kapsamında Kurum'un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2. madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur'a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için Kurum'a başvuru olmasa dahi bahse konu biçimde prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır.2926 sayılı Yasanın 10. maddesine göre tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalıştığının yasal karinesi muhtarlık, Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri, Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri, Pancar Ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, Türkiye Şeker Fabrikaları ve Anonim Şirketi ve Tarım Kesimine Yönelik Faaliyette bulunan Milli Bankalar gibi kuruluşların belge ve kayıtlarıdır.

DAVA : Davacı 1.4.1994-1.7.2004 tarihleri arasında 2926 sayılı kanuna tabi sigortalı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Hacer Pat tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

Davacı, 1.4.1994 ila 1.7.2004 tarihleri arasında 2926 Sayılı Yasa'ya göre tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.

Gerçekten, davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 Sayılı Yasa'da 506 Sayılı Yasa'nın 79. maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tespitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir.

Somut olayda, davacı tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kuruma 1.6.2004'de tescil edilmiştir. 2926 Sayılı Yasa'nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum'a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan yasanın 5. maddesi ile 7. maddede belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir.

Ancak, dosya içerisinde mevcut Tekel Tütün İşletmeleri Müdürlüğü'nden gelen ekici bordrosu içeriklerinden davacıyla ilgili olarak 1994 yılı döneminden itibaren Bağ-Kur prim tevkifatları yapıldığı anlaşılmaktadır. 2926 Sayılı Yasa'nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır. Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip, kaçınmak mümkün değildir. Her ne kadar, aynı yasanın 5. maddesi hükmünde, yasal süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı öngörülmüş ise de, re'sen tescil başlığını taşıyan 9. maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum'a kayıt ve tescillerini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum'ca re'sen yapılması gerekmektedir. 2926 Sayılı Yasa'nın 36. maddesi kapsamında Kurum'un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2. madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur'a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için Kurum'a başvuru olmasa dahi bahse konu biçimde prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Davaya konu olayda da, davacının 1994 yılı döneminden sonraki tarımsal faaliyetine ilişkin olarak primleri ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek adına Bağ-Kur hesabına yatırılmıştır. Bağ-Kur'un iş bu prim ödemesine rağmen, sigortalıyı re'sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re'sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. Davalı Kurum'un Anayasa'dan kaynaklanan sosyal güvenlik görevini gereği gibi yapmamasının sonuçlarının sigortalıya yükletilerek, davacının bu süredeki sigortalılığının geçersiz sayılması Medeni Kanun'un 2. maddesinde öngörülen genel nitelikteki objektif iyi niyet kuralları ile de bağdaşmamaktadır.

2926 sayılı Yasanın 10. maddesine göre tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalıştığının yasal karinesi muhtarlık, Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri, Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri, Pancar Ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, Türkiye Şeker Fabrikaları ve Anonim Şirketi ve Tarım Kesimine Yönelik Faaliyette bulunan Milli Bankalar gibi kuruluşların belge ve kayıtlarıdır.

Yapılacak iş; davacıyla ilgili olarak ilk Bağ-Kur prim tevkifatı yapıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren davacının tarım Bağ-Kur sigortalılığın başlayacağı 1.5.2002 ila 1.7.2004 tarihleri arasında her ne kadar prim kesintisi yapılmamışsa da ekli muhtarlık beyanı ve Ziraat oda kaydı davacının kendi adı ve hesabına tarımla uğraştığına karinedir. Bu durumda davanın nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğu göz önünde bulundurularak öncelikle 2002, 2003, ve 2004 yıllarında anılan maddelerde belirtilen kayıtların olup olmadığı söz konusu kuruluşlardan, davacının ziraate elverişli taşınmazlarının bulunup bulunmadığının ilgili tapu idaresinden, özel idareden, belediyeden sorularak, köy muhtarı ile yeterli bilgi ve görgüye sahip kişilerin tanık olarak dinlenerek davacıyla ilgili olarak ilk Bağ-Kur prim tevkifatı yapıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren davacının tarım Bağ-Kur sigortalılığının başlayacağının düşünülerek bütün delilleri birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.

Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz arcının istek halinde davacıya iadesine, 10.2.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.