Mesajı Okuyun
Old 07-03-2011, 14:19   #4
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.uygar
apartman aidat borcuna ilişkin gecikme faizinin istenmesi için forumlarda yer alan cevapları inceledim,
ilgili kararlarda konu ''aidat borcunun gecikme faizinin talep edilmesi halinde borçlunun bu alacakla ilgili kat malikleri kurulu kararının alındığı toplantıya katılması, işletme projesi ya da kat malikleri kurulu kararının kendisine tebliğ edilmiş olması veya ilgilinin bu borcu herhangi bir suretle öğrenmiş olması gerekir.'' şeklinde açıklanmış

sorum;kat mülkiyeti kanunu'nadan yer alan gecikme faizi miktarının(aylık%5) istenebilmesi için de borçluya yukarıda yer alan şekilde bildirimlerde bulunulması gerekmekte midir?
Yoksa sadece kanundan doğan orandan farklı bir faiz oranı talep edilmesi halinde( örnek;%20) borçluya yukarıda yer alan usullerde bildirimde bulunulması gerekir.?

Değerli meslektaşım,

Kat maliki toplantıya katılmışsa bildirime gerek olmadığı kanısındayım. İster kanuni oran ister kararlaştırılan daha yüksek oran olsun kararı öğrenme anının saptanması gereği vurgulanmaktadır. Son tahlilde ise, ödeme emrinin tebliği esas alınmaktadır. Saygılarımla.
Alıntı:
<H4>T.C.
Alıntı:

YARGITAY

18. HUKUK DAİRESİ

E. 2009/14116

K. 2010/1949

T. 15.2.2010

• ORTAK GİDER ALACAĞI ( Ortak Giderden Payına Düşeni Ödemeyen Bağımsız Bölüm Malikinin Ödemede Geciktiği Günler İçin Ödemekle Yükümlü Bulunduğu Aylık Gecikme Tazminatının Başlangıç Gününün Açıkça Saptanması Gerektiği )

• GECİKME TAZMİNATI ( İtirazın İptali - Ortak Giderden Payına Düşeni Ödemeyen Bağımsız Bölüm Malikinin Ödemede Geciktiği Günler İçin Ödemekle Yükümlü Bulunduğu Tazminatın Başlangıç Gününün Açıkça Saptanması Gerektiği )

• ANAGAYRİMENKULÜN GENEL GİDERLERİNE KATILMA ( Kat Malikleri Kurulu Kararına Davalı Katılmışsa Karar Tarihi Kararın Alındığı Toplantıya Katılmamışsa Bu Kararın Kendisine Tebliğ Edildiği Tarih Esas Alınması Gerektiği )

• ÖĞRENME TARİHİ ( Davalının Aidat Borcunu Öğrendiği Günün Açıkça Belirlenmesi İcra Takibinden Önce Öğrenmediği Saptandığında Gecikme Tazminatının Ödeme Emrinin Tebliğinden İtibaren Başlatılması Gerektiği )

634/m.20


ÖZET : Dava dilekçesinde, ortak gider alacağı ile ilgili yapılan icra takibine itirazın iptali ve takibin devamı istenilmiştir. Ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız Bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu aylık yüzde on gecikme tazminatının başlangıç gününün açıkça saptanmış olması gerekir. Dava konusu ortak giderin dayanağını oluşturan kat malikleri kurulu kararına davalı katılmışsa karar tarihi, kararın alındığı toplantıya katılmamışsa bu kararın kendisine tebliğ edildiği ya da başka bir biçimde borcunu öğrendiği tarih, bu da yoksa hakkında açılan icra takibi nedeniyle ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih esas alınmalıdır. Mahkemece, davalının aidat borcunu öğrendiği günün açıkça belirlenmesi, icra takibinden önce öğrenmediği saptandığında gecikme tazminatının ödeme emrinin tebliğinden itibaren başlatılması gerekir.
DAVA : Dava dilekçesinde, ortak gider alacağı ile ilgili yapılan icra takibine itirazın iptali ve takibin devamı istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi ve incelemenin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan günde temyiz eden davalı vekili Av.Abdülkadir Deniz ile aleyhine temyiz olunan davacı vekili Av.Yusuf Keleş geldiler. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosya eksiklik nedeniyle geri çevrilmiş bu kez iade edilmekle dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
KARAR : Kat Mülkiyeti Yasasının 20.maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu aylık yüzde on gecikme tazminatının başlangıç gününün açıkça saptanmış olması gerekir. Dava konusu ortak giderin dayanağını oluşturan kat malikleri kurulu kararına davalı katılmışsa karar tarihi, kararın alındığı toplantıya katılmamışsa bu kararın kendisine tebliğ edildiği ya da başka bir biçimde borcunu öğrendiği tarih, bu da yoksa hakkında açılan icra takibi nedeniyle ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih esas alınmalıdır. Mahkemece, yukarıdaki esaslar dikkate alınarak davalının aidat borcunu öğrendiği günün açıkça belirlenmesi, icra takibinden önce öğrenmediği saptandığında gecikme tazminatının ödeme emrinin tebliğinden itibaren başlatılması gerekirken, bu konuda yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan borcun ait olduğu aydan itibaren gecikme tazminatının hesaplanıp buna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı yararına takdir edilen 750,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi. yarx
T.C.

YARGITAY

18. HUKUK DAİRESİ

E. 2008/4851

K. 2008/6065

T. 26.5.2008

• ORTAK GİDERLERİN ÖDENMEMESİ NEDENİYLE TAKİP ( İtirazın İptali İstemi - Takip Konusu Alacağın Belirli ve Kolay Hesaplanabilir Olması Nedeniyle İcra İnkar Tazminatına Hükmedilmesi Gereği )

• İCRA İNKAR TAZMİNATI ( Ortak Giderler İçin Yapılan Takibe İtiraz - Takip Konusu Alacağın Belirli ve Kolay Hesaplanabilir Olması Nedeniyle Tazminata Hükmedilmesi Gereği )

• GECİKME TAZMİNATI ( Ortak Giderlerin Ödenmemesi Nedeniyle Yapılan Takip - Ödeme Emrinin Borçluya Tebliğinden İtibaren Hesaplanacağı )

• ORTAK GİDERLERİN BELİRLİ VE KOLAY HESAPLANABİLİR OLMASI ( İtirazın İptali İstemi - İcra İnkar Tazminatına Hükmedilmesi )

634/m. 20, 28

2004/m. 67/2


ÖZET : Anataşınmazın yönetim planındaki oran dikkate alınarak davacı tarafından ödeme emrinin davalı borçluya tebliğinden itibaren gecikme tazminatına ve takip konusu alacağın belirli ve kolay hesaplanabilir olması nedeniyle icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekir.
DAVA : Dava dilekçesinde itirazın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının bağımsız bölüm maliki olduğu sitenin ortak gider ve aidat borçlarını süresinde ödememesi nedeniyle hakkında icra takibine başlandığını, itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptalini, takibin devamını ve %40'dan aşağı olmamak üzere inkar tazminatının tahsilini, icra takip dosyasında da takip konusu alacağa %10 aylık gecikme tazminatı uygulanmasını istemiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne, davacının icra inkar tazminatıyla gecikme tazminatı istemlerinin reddine, itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacağa ödeme emrinin davalıya tebliğinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; kat irtifaklı anataşınmazda davalının irtifak hakkı sahibi, davacının ise yönetici olduğu anlaşılmaktadır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası'nın 20. maddesine göre, gider veya avans payının tamamını ödemeyen kat maliki ödemede geciktiği günler için aylık %10 hesabıyla ( 5711 sayılı Yasa'yla bu oran %5'e düşürülmüştür ) gecikme tazminatı ödemekle yükümlüdür. Aynı Yasa'nın 28. maddesinde, yönetim planının bütün kat maliklerini bağlayan sözleşme hükmünde olduğu öngörülmüştür. Mahkemece öncelikle anataşınmazın yönetim planındaki oran dikkate alınarak davacı tarafından ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği 08.04.2005 gününden itibaren gecikme tazminatının ve ayrıca takip konusu alacağın belirli, kolaylıkla hesap edilebilir durumda bulunması nedeniyle İcra-İflas Yasası'nın 67. maddesinin ikinci fıkrasına göre istem gibi hükmolunan meblağın %40'ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ : Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince ( BOZULLMASINA ), temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 26.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
</H4>