Sosyal Sigortalar Kanunu'na göre, bir hizmet akdine dayalı olarak çalışanlar çalışmaya başlamalarıyla birlikte sigortalı olurlar. İş Kanunu ile Sosyal Sigortalar Kanunu arasında bir ilişki var evet. Ancak İş Kanunu'ndaki düzenlemelerin ve istisnaların Sosyal Sigortalar Kanunu'nda da birebir yer aldığı düşüncesine kapılmamak gerekir.

Örneği İş Kanunu'nun İstisanalar başlıklı 4. maddesinin Sosyal Sigorta Hukuku alanında da aynen geçerli olduğu düşüncesi de bir hatadan ibarettir.

Bunun gibi deneme süresine ilişkin hükümlerin de Sosyal Sigortalar Hukuku alanında belirleyici rol oynadığı düşünülmektedir. Ancak Sosyal Sigortalar Hukuku'nda deneme süresi yoktur. Deneme süresi işçiye ve işverene sözleşmeyi feshetme konusunda yetki tanıyan bir düzenlemedir. Bu süre içinde işçi ve işveren İş Kanunu'ndaki diğer yükümülülüklere uymak zorunda oldukları gibi işveren Sosyal Sigortlar Hukuku'ndan kaynaklanan yükümlülüklerini de yerine getirmelidir.

Kaldı ki sigortalı olmak vazgeçilemez bir hak olduğundan iş sözleşmesine deneme süresi içinde sigorta primlerinin yatırılmayacağına ilişkin hüküm konulması halinde bu hüküm geçersizdir. Deneme süresi içinde kuruma bildirilmeyen çalışmalardan ötürü İşveren idari para cezası ödemek zorunda kalacaktır.

Deneme süresi içinde sosyal sigortalar kanununda tanınan imkanların kullanılması için her bir imkan için öngörülen diğer şartların gerçekleşmiş olması gerekir. (örneğin sağlık yardımından yararlanmak için hastalığın anlaşıldığı tarihten önceki bir yıl içinde en az doksan gün hastalık sigortası primi ödemiş olması gibi)

Alıntı: Deneme süreli iş sözleşmelerinde işçinin iş sözleşmesi işveren tarafından sürekli deneme süreli iş sözleşmesi adı altında yenilenirse bu durumda iş söz belirsiz süreli iş sözleşmesine dönüşüp işçinin bundan dogan haklarını talep etme yetkisi varmıdır

Bu hususlarda Sayın Av.Arzu Laçin gerekli cevapları vermiş.