Mesajı Okuyun
Old 02-11-2009, 17:14   #317
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan kordelya

Ben kendimi klasik okuma özürlü ilan ettim yıllar önce, çünkü o kadar çok kiap okumama rağmen klasik okuyamıyorum, neden bilmiyorum ama çok fena sıkılıyorum. Halbuki kitap okumayı çok severim ben. Yani yalnız değilsiniz

Bu konudaki tespitim şu yönde; Ortaokul-lise yıllarımızda edebiyat ve Türkçe derslerimizde klasikler hep dönem ödevi olarak verilirdi. Dolayısı ile esasen o yaşlarda bu kitapları okumamız için metazori söz konusu idi. Pek çok kişi klasikleri bir ödev olarak okumaya zorlandığı için bu durum klasiklere karşı önyargı oluşmasına ve hatta tanıdığım bazı kimselerde de kitap okumaktan nefret etmeye varan sonuçlara neden oldu.

Ben kitapsız bir günü bile sevmeyen bir insan olarak , birisi bana "şu kitabı oku", "okumak zorundasın", "şu kadar zamanda bitecek" dediğinde okuyacağım varsa da okuyamam. Bu nedenle ortaokul-lise yıllarımda "ödev olarak" okuduğum kitapların hepsinden nefret ettim, hiçbirini beğenmedim, önyargısız okuyamadım. Bunların en başında da Madame Bovary gelir, hiç unutmam! Kimbilir belki bu kitabı şimdi yeniden okusam çok sevebilirim...

Buradan varacağım sonuç;
Bizim ülkemizdeki eğitim sistemindeki hatalardan biri de dayatma ve zorlamanın olmasıdır. Bir kimseye "şu kitabı şu kadar süre içerisinde okuyup özetini çıkaracaksın, ana fikri yazacaksın, sonra da sunumunu yapacaksın, sana sorulan soruları cevaplayacaksın!" diye dayatmada bulunursanız ne kadar verimli olmasını bekleyebilirsiniz ki...

İnsanlara seçim şansı verip kendi tercihlerini belirlemelerine ve tercih ettikleri bu yolda yaratıcılıklarını kullanmalarına olanak tanırsanız çok daha güzel sonuçlar alabilirsiniz.

Ben bir edebiyat öğretmeni olsa idim, öğrencilerime "Madame Bovary'i okuyup özetini çıkarın, ana fikrini yazın" demezdim; derdim ki "kendi seçeceğiniz bir edebiyat eserini alın, okuyun, inceleyin ve onun sizde uyandırdığı hisleri bize kendi seçeceğiniz bir yolla anlatın..." Sanırım bu daha eğlenceli ve yaratıcı sonuçlar doğurabilirdi. (Edebiyat öğretmenim bana böyle bir şans vermiş olsa idi okuduğum kitaba kendi hayal gücümle bir kapak tasarlardım sanırım )

Bilmiyorum sizler ne düşünürsünüz...