Mesajı Okuyun
Old 24-04-2004, 17:19   #22
devran

 
Varsayılan AP'DEN TÜRKİYE'YE KADIN HAKLARI İHLALLERİ KONUSUNDA UYARI:

AP'DEN TÜRKİYE'YE KADIN HAKLARI İHLALLERİ KONUSUNDA UYARI: Yasal boşluklar şiddeti besliyor


AP'de hazırlanan 'Güneydoğu Avrupa'da Kadın' raporunda Türkiye'de politik alanda kadınların cinsel şiddet yoluyla hedeflendiği belirtilerek, hükümete hukuki ve ekonomik alt yapı oluşturma çağrısında bulunuldu. Raporda ayrıca 'bekaret' tabirinin yasalardan kaldırılması da istendi.

DEVRİM ARSLAN/MHA/STRASBOURG

Avrupa Parlamentosu (AP) Kadın Hakları ve Şansların Eşitliği Komisyonu raportörlerinden Anna Kara Karamanou'nun hazırladığı "Güneydoğu Avrupa'da Kadın" konulu raporda, ülke ülke kadınlara yönelik hak ihlallerine dikkat çekildi. Raporun Türkiye bölümünde Gülbahar Gündüz'e yönelik saldırıya dikkat çekilirken, yasal boşlukların da 'namus' cinayetlerini beslediği kaydedildi.

Raporda, Bulgaristan, Romanya, Türkiye, Hırvatistan, Bosna-Hersek, Arnavutluk'un yanısıra birçok Güneydoğu Avrupa ülkesinde kadınlara yönelik ihlallere yer verildi.

Raporun Türkiye bölümünde kadına yönelik şiddetin devam ettiğine dikkat çekilerek, hükümete şiddet mağdurlarını korumak için hukuki ve ekonomik alt yapıyı oluşturması çağrısı yapıldı. Türkiye yasalarında "bekaret" tabirinin kaldırılması istenen raporda, yasalardaki boşluklardan ötürü 'namus' cinayetlerinin yaşandığı ve bu suçu işleyenlere gerekli cezanın verilmediği vurgulandı.

Zorla evlilik kadın ihlali kapsamında

Politik alanda yeralan kadınlara yönelik şiddet uygulamalarına da yer verilen raporda, İstanbul'da sivil polisler tarafından kaçırılan Gülbahar Gündüz örneğine yer verildi. Raporda, "Politikada yer alan kadınlara yönelik şiddet devam ediyor. DEHAP kadın kolları üyesi Gülbahar Gündüz 14 Temmuz'da kaçırıldı, gözleri bağlandı, tecavüz edildi, işkenceye maruz kaldı ve bu insanlar polisti" denildi. Türkiye'de kadınlara yönelik hak ihlallerine zorla evlilik de dahil edildi.

Kadın ticareti

açıktan yapılıyor

Kadın ticaretini de en karmaşık ve acil olarak çözülmesi gereken sorunlar arasında ele alan Karamanou, uluslararası organize suçlarda en fazla gündemde olanın "seks ticareti" olduğuna vurgu yaptı. Bölgede fuhuş, kadın ve çocuk ticaretinin yoğunluğuna da dikkat çekilen raporda, kadın ticaretinin açıktan yapıldığının altı çizildi. Raporda, "Bosna ve Hersek'te kadınlar gizli bir pazar çerçevesinde Brcko yakınlarında açıkta satılıyor, alınıyorlar. Sırbistan'da kadın ticareti de sınır bölgesinde yapılıyor" denildi.

Fiyat 200-500 dolar arasında değişiyor

Ayrıca çocuk ticaretinde de önemli bir artışın olduğu vurgulanan raporda, "Genç kızlar ya da kadınlar 200-500 ABD dolarına rahatlıkla satılabiliyor" açıklaması yapıldı. Balkan ülkelerinden Batı Avrupa'ya gelerek fuhuş sektöründe çalışan kadınların yüzde 90'ının kadın ve çocuk ticareti sonucunda bu sektörde çalıştırıldığını da dikkatç çekildi. Raporun kadınlara yönelik şiddet bölümünde fakirlik, savaş ve şiddetten en çok etkilenenin kadın olduğu vurgulandı. Söz konusu ülkelerdeki geleneksel yaklaşımların kadına karşı yürütülen şiddeti desteklediği belirtildi. Kadına karşı şiddette ilişkin ulusal kurumların tepkisinin yetersiz olduğu belirtilen raporda, çatışmaların yaşandığı ülkede işsizlerin çoğunluğunun da kadınlardan oluştuğu kaydedildi.

'Yasalar nedeniyle kadının toplumsal konumu iyileşmiyor'

Toplumsal eşitsizliğe ve ayrımcılığa uğrayan kadınların karşılaştığı sorunların aşılması için yasal düzenlemelerin yetersiz kaldığına dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Mehtap Yeşilorman, "Toplumdaki kadın-erkek ayırımcılığını engellemeye yönelik hukuksal düzenlemelerin sınırlılığı veya etki derecesinin düşüklüğü nedeniyle kadınların toplumdaki konumları iyileşmiyor" dedi. Fırat Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehtap Yeşilorman, kadına yönelik ayrımcılığa ve eşitsizliğe ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Yeşilorman, "Erkeğe nazaran göreli bir güçsüzlük ve zayıflık kabul edilen bazı nitelikler, aslında kadını karakterize eden özelliklerdir. Nitekim kadının sahip olduğu birtakım nitelikler, onun aslında biyolojik ve psikolojik bakımdan oldukça güçlü bir varlık olduğunu ortaya koymaktadır" dedi.

'Aile ve evlilik sorunları ilk sırada'

Kadının toplumsal yaşam içerisinde yaşadığı sorunlara da dikkat çeken Yeşilorman, sağlık alanında çıkan sorunların eğitim ve ekonomik yetersizlikten kaynaklandığını belirterek, "Kadınların önemli bir kısmının beslenme bozuklukları, enfeksiyonlar, gebelik ve doğuma ilişkin ciddi sağlık sorunları yaşıyor" dedi. Sosyokültürel yapıda kadınların karşılaştığı sorunların başında da aile ve evlilik sorunlarının geldiğini ifade eden Yeşilorman, şunları söyledi: "Çokeşlilik, imam nikahı, töre cinayeti, şiddet ve boşanma kadının tek sığınağı olan aile içerisinde karşılaştığı problemlerden sadece bazılarıdır. Eğitim düzeyinin çok düşük olması, ekonomik alanda yaşanan ciddi sorunlar, iş yaşamında karşılaşılan cinsiyet ayırımcılığı da etkili problemlerdendir. Eğitim düzeyinin düşük olmasından dolayı kadın niteliksiz işlerde, ücret eşitsizliği, işe alma ve yükseltilmedeki eşitsizliklerin yaşanması kadını pek çok sorunla mücadele etmek zorunda bırakıyor."

'Hukuksal düzenlemeler etkili değil'

Yrd. Doç. Dr. Yeşilorman, kadınların hukuk ve siyasal yaşamda da önemli sorunlarla karşı karşıya olduğunu, toplumdaki kadın-erkek ayırımcılığını engellemeye yönelik hukuksal düzenlemelerin sınırlılığı veya etki derecesinin düşüklüğü nedeniyle toplumdaki konumlarını iyileştirmeye yetmediğini söyledi. Yeşilorman, şöyle konuştu: "Genel durumlar iyileşmeye imkan vermiyor. Kadının karşılaştığı sorunların aşılması için toplumdaki konumunu iyileştirmek için yasal düzenlemelerin yapılması gerekiyor. Kadınların aktif siyasal yaşama katılımının sağlanması, eğitim imkanlarının arttırılması, sosyo-kültürel yapıda eşitliği destekleyen değerlerin üretilmesi ve kadın sorunlarıyla ilgili merkezlerin çoğaltılması birçok sorunu ortadan kaldırır."