11-04-2007, 17:33
|
#28
|
|
Sonuç olarak…,
Gerekçe, gerçeklik üzerine olan bilgiyi ifade eden önerme veya cümlenin dayanaklarını ortaya koyma işlemidir. Bir bilginin doğruluğu önce o bilgiyi veren cümlenin anlamlı olmasına sonra da anlamlı önermenin dış dünyadaki gerçeklikle ilişkisini gösterecek gerekçelendirmeyi yapmaya bağlıdır.
Mesajınızdaki;
1. “Hakim maddi hukuku tespit hususunda tarafların talepleriyle bağlı olmaksızın sorumludur”.
Oysa 3095/2 alacaklıya seçimlik bir hak verdiği için sorun hukuki nitelendirme ile değil netice-i taleple ilgili olduğundan hakim taleple bağlıdır.
2. “3095/5 gereğince zorunlu olarak” ve “3095/5. maddesi dururken” ifadelerini saymaysak bir sorun kalmayacak.
3095’i bir bütün olarak değerlendirdiğinizde aşağıdaki 5. madde olmasaydı, sizce bir farklılık olur muydu? Çözüm sorunun cevabında!
3095/m. 5 Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanununda kanuni faiz temerrüt faizi oranlarını belirleyen hükümler uygulanmaz.
3095/1/1 – (Eski Metin) Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanununa göre faiz ödenmesi gereken hallerde, miktarı sözleşme ile tespit edilmemişse faiz ödemesi senelik yüzde otuz oranında yapılır.
|