Mesajı Okuyun
Old 14-08-2007, 12:02   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
4. CEZA DAİRESİ
E. 1994/3589
K. 1994/6633
T. 14.9.1994
• TEBLİĞ MEMURUNA YALAN BEYANDA BULUNMAK ( Apartman Kapıcısının )
• YALAN BEYANLA USULSÜZ TEBLİGAT YAPTIRMAK ( 7201/b'deki Suçu Oluşturacağı )
• PTT MEMURUNUN BİLEREK USULSÜZ TEBLİGAT YAPMASI ( Görevi Kötüye Kullanma Suçu )
• GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA ( PTT Memurunun Bilerek Usulsüz Tebligat Yapması )
7201/m.55/b
765/m.240/1
ÖZET: PTT. dağıtıcısına yalan bilgi vererek usulsüz tebligat yaptıran apartman kapıcısının eylemi, 7201 sayılı Tebligat Yasasının 55/b madde ve bendinde yazılı suçu oluşturur. PTT. dağıtıcısının, apartman kapıcısının verdiği yalan bilgiden haberi olup, onunla birlikte davranarak usulsüz tebligat yapması halinde her ikisinin eylemleri, TCK.nun 240/1. madde ve fıkrasına uyar.

DAVA:Görevi savsama suçundan sanıklar Şaban ile Hüseyin hakkında, TCY.nın 230/1 ve 647 sayılı Yasanın 4-6. maddeleri uyarınca sanık Şaban'ın 510.000 lira ağır para cezasıyla hükümlülüğüne, cezasının ertelenmesine , diğer sanığın beratine ilişkin, ( Beyoğlu Asliye Dördüncü Ceza Mahkemesi )nden verilen 1992/1288 esas, 1993/988 karar sayılı ve5.10.1993 tarihli hükmün temyiz yoluyla incelenmesi katılan Neşe vekili tarafından istenilmiş ve temyiz edilmiş olduğundan; Yargıtay C. Başsavcılığı'nın 8.4.1994 tarihli onama isteyen tebliğnamesiyle 15.4.1994 tarihinde Daireye gönderilen dava dosyası, başvurunun nitelik ve kapsamına göre görüşüldü.

KARAR: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.

Ancak; sanıklar hakkında boşanma davasıyla ilgili tebligatın usulsüz yapılması eylemiyle sınırlı olarak dava açılmıştır.

PTT. dağıtıcısı olan sanık Şaban, tebligatı yöntemince yaptığım ileri sürmüş; apartman kapıcısı olan sanık Hüseyin ise, aşamalarda değişik savunmalarda bulunmuştur.

Aleyhine boşanma davası açılan katılan Neşe'nin, Ekim 1991'de tebligat yapılan hukuk davası dosyasında adresten ayrıldığı ileri sürülmüştür.

Suç konusu tebligat tarihi ise,13 Kasım 1991'dir.

Bu durum karşısında, kanıtların yeniden değerlendirilerek ve gerekli araştırma yapılarak; sanıklardan Hüseyin'in, Neşe'nin apartmandan ayrıldıktan sonra yanlış bilgi vererek tebligatı kabul edip etmediğinin, öbür sanığın da bunu bilip bilmediğinin saptanması ve sonucuna göre sanık Hüseyin'in:

A-1- Doğru bilgi verdiği anlaşıldığı takdirde, eylemin suç olmayacağı,

2- Yalan bilgi verdiği anlaşıldığı takdirde, sanık Hüseyin'in eyleminin 7201 sayılı Tebligat Yasasının 55/b madde ve bendine gireceği;

B-1- Sanık Şaban'ın, sanık Hüseyin'in verdiği yalan bilgiden haberi bulunmadığı saptandığı takdirde eyleminin suç olmayacağı,

2- Yalan bilgiden haberi olduğu ve sanık Hüseyin ile birlikte davrandığı takdirde, her iki sanığın eylemlerinin 240/1. madde ve fıkrasına uyacağı,

Gözetilmeden hüküm kurulması,

Yasaya aykırı ve katılan Neşe vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle ( HÜKÜMLERİN BOZULMASINA ), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine,14.9.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

yarx