Mesajı Okuyun
Old 01-05-2007, 13:26   #16
av.medine

 
Varsayılan

Alıntı:
Sayın Av.Medine dava dilekçenizde ki iddianıza ilişkin ben hakim olsam maalesef davanızı reddederdim çünkü yukarda da açıkladığım üzere Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 02.04.2004 tarih ve 2003/1-2004/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre vakıf şerhinin tapu sicilinden silinmesi ya da tapu siciline yazılmasına ilişkin istemleri içeren davalarda 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanması gerekir. Yani sizinde dava örnek dava dilekçenizde belirttiğiniz gibi Kadastro Tutanaklarının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl içinde tapu kaydına vakıf şerhi işlenmemişse bundan sonra işlenen şerhin hukuken geçerliliği olmayacağı konusunda bir tereddüt yoktu. Bu durum ve YİBK şuan için geçerli değildir. Çünkü 03.03.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5304 sayılı yasayla 3402 sayılı Kadastro Kanununa Ek 1. madde eklenmiş ve bu medenin 2. fıkrası ile "Tapu kayıtlarında icareteyn veya mukataalı olduğuna dair vakıf şerhi bulunan taşınmazlarda 12. maddenin 3. fıkra hükümleri uygulanmaz" hükmü getirilmiştir. Yani 03.03.2005 tarihinden sonra bu tür uyuşmazlıklara uygulanacak hüküm 3402 sayılı yasaya 5304 sayılı yasayla eklenen Ek. 1 maddedir



Sayın Kadir Coşkun görüşlerinize şu açıdan katılmıyorum. Sayın Yıldırımın da belirttiği gibi bu konuda 3. H.D. ile 14. H.D. arasında görüş ayrılığı mevucttur. Ve bu konuda en son Yargıtay İçtihadı olarak 02.04.2004 taraih ve 1/1 sayılı karar vardır. Bizler bu konuda bölgemize pek çok davalar açtık. Hatta 5304 sayılı kanun çıktıktan sonra da yani 03.03.2005 tarihinden sonra da açtığımız davalarda yerel mahkemeler talebimiz kabul ettiler ve vakıfların temyizi üzerine 14. HD. emsal verebileceğim ve bizzat dosylarıma gelengerekeçeli kararlarında ONAMA kararları çıktı. Ve VAKIFLARDA KARARI TASHİH ETMEDİ. Emsal olarak 14. HD. 13.03.2006 TARİH 2006/123 e- 2824 K. kararına bakabilirsiniz.
Bizim kararlar 14. H.D. gidiyordu şimdi hangi daireye gidiyor bilemiyorum. Çünkü eğer 3. H.D. gidiyorsa o takdirde verdiğiniz emsal karara göre aleyhe karar çıkabilir.
Ayrıca iyiki benim davlarımda hakim değilmişsiniz yoksa bizim dava kaybedilecekmiş. Ayrıca sözkonus kanun da vakıfların baskısı ile ve bu türden davaların aratması ile mahkeme masraflarının artması eticesinde siyasi iradeye baskı neticesinde kanunlaşmıştır. Ama hukuk mandelitesi açısından baktığınızda bu kanunun adalatli olmadığına inanmanızı isterdim doğrusu.Çünkü kim olrsa olsun MÜLKİYET HAKKINA TEK TARAFLI BİR MÜDAHALE SÖZKONUSU OLAMAZ.Bu konuda müdahalenin önlenmesi konusunda kanun süresiniş kaçırmak bence hak düşürücü süre değildir. Biz bu konuda konuyu başlatan arakadaşa yardımcı olamadık ama hiç olmazsa farklı bir açıdan durumu tartışmış olduk. Saygılar