Mesajı Okuyun
Old 11-07-2019, 07:40   #6
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Katkı

Sayın abuj,

İRDELEME:

Eldeki davada
1.Davalının bilirkişi raporuna itiraz edip etmediğini bilmiyoruz !!!
2.Davacı vekilinin „dava dilekçemize göre karar verilsin“ beyanı üzerine „harca esas değer üzerinden“ (HMK.m.26) karar verilmiş.
3.Hüküm (henüz) istinafa/Temyize götürülüp kesinleşmediğine göre…
a.Hükme esas alınan olgular (kararın tespit bölümü) ve
b.bilirkişi raporu da henüz kesinleşmemiş, açmayı düşündüğüz EK DAVA yönünden (henüz) „kesin delil” haline gelmemiştir.

Alıntı:
1.1. Netice ve talep olarak "bilirkişi marifeti ile tespit edilen miktarın tahsili" olarak belirtmeyi düşünüyorum.

Alıntı:
Meslektaşım cevabınızdan anladığım; fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuş ise (alacak artık belirli olduğundan kısmi dava veya tam değer üzerinden açılması şartı ile) ek dava açarak ıslah yapılmayan miktarı isteyebilirim. ilk olarak belirsiz alacak olarak açılan davamızda davanın tamamı için zamanaşımı kesildiğinden ek davada zamanaşımı sorunu ile de karşılaşmayacağım.
Meslektaşım bu şekilde bir sonuç çıkardım. Ancak doğru mu anlamışım cevaplarsanız çok sevinirim.

Görüş:
1.Hükmedilen kısımdan arta kalan kısım için EK DAVA açılabilir.
2.Eldeki Kısmi Dava tümüyle kabul edildiğine göre… verilen HÜKÜM kesinleşirse, kararın TESPİTE ilişkin bölümü ve BİLİRKİŞİ RAPORU açılacak ek dava için KESİN HÜKÜM oluşturur.

Alıntı:
Ek dava açma hakkım sizce var mıdır? Yoksa KESİN HÜKÜM sorunu ile karşılaşır mıyım?

KESİN HÜKÜM „…şeklî anlamda kesin hüküm ve maddi anlamda kesin hüküm olmak üzere ikiye ayrılır. Bir karara karşı normal kanun yollarına başvurulamıyorsa buna şekli anlamda kesin hüküm denir.
Şekli anlamda kesin hüküm Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)'nda tanımlanmamış ise de, maddi anlamda kesin hüküm 303'üncü maddesinde tanımlanmıştır. Buna göre bir davada maddi anlamda kesin hükümden söz edilebilmesinin ilk şartı o hükmün şekli anlamda kesinleşmiş olmasıdır. Bundan başka her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir (HMK m. 303/1)….“
HGK. E. 2017/16-478, K. 2019/41,T. 29.1.2019
http://www.kazanci.com/kho2/ibb/files/dsp.php?fn=hgk-2017-16-478.htm&kw=`kesin+h%C3%BCk%C3%BCm`#fm

Saygılar