Mesajı Okuyun
Old 17-02-2014, 15:55   #1
yeditepelişehir

 
Varsayılan Muris muvazaası-semen olarak muris için yapılan harcamaların gösterilmesi-murisin mektupta satışı ikrarı-satış bedelinin çok düşük olması

Değerli meslektaşlarım muris muvazaasına dayalı açmış olduğum tapu iptal davasında aşağıdaki mektup yahut belge davanın gidişatını değiştirecek gibi. Kısaca davadan bahsedecek olursam muris ölmeden önce çok cüzi bedellerle 3 parça taşınmazının ikisini bir oğluna birini diğer oğluna satıyor. Bu satışlardan çok öncesinde de kadastro esnasında bir taşınmazını 3 oğlunun üzerine yazdırıyor. Kızlara bırakılan herhangi bir şey yok. Muris 2002 yılında 9 dönüm ve 5 dönümlük iki adet fındık bahçesinin her birini tapuda 200.000.000 lira bedelle büyük oğlu X e satıyor. O tarih itibariyle bu bedel asgari ücretin dahi altında. Davalı cevap dilekçesinde ise murisin sigorta primlerini ödediğini, murisin etrafa olan bir kısım borçlarını ödediğini, bir miktar da elden para verdiğini iddia etmiştir. Yine dilekçede murisin kendisinin sigortasından yararlandığından bahsetmiş,doktora götürdüğünden , bakıcı tuttuğundan ve ona maaş verildiğinden vs bahsetmiş ve murisin ölümünden sonra da ortaya çıkan bazı alacaklılara kendisinin ödemelerde bulunduğunu belirtmiştir. Deliller arasında ödenen sigorta primleri ve bazı senet asılları mevcuttur. Bu primleri ve senetteki miktarları topladığımızda ise bir dönüm fındık bahçesinin bedeline ancak ulaşılmaktadır. Lakin giriş cümlemde belirttiğim bir de mektup var. Tam olarak ne soracağıma karar veremedim ama mektubun da murisin el ürünü olduğunu kabul edersek sizce durum nedir? 
X selamla ve bu yazıyı yazmayı gerek gördüm ve yazı sizin ve kardeşlerinle ilgili. Konu benimsana tapuları satmam. Hepsi bana dargın herkesin gözü yaşlı. Y’nin de ağlamaktan konuşamıyor. Velhasıl herkes çok rahatsız. Aslında İstanbula gelip de yüz yüze görüşecektim ama bana hepinizin küskün olması nedeniyle gelmeyi uygun görmedim. Sen de diyeceksin ki ben babamın yerini para ile aldım üstelik gelip de bir kilo fındık almadım dersin haklısın. Benim dünyada hayatım çile imiş bu da bir kader. Herkes erkenden bir evlat ve gelin olarak görevini yaptılar bizi ömür boyu bakmaya mecbur değiller ama bu dünya etme bulma dünyası biz bir şey demiyoruz. Benim sağlığıma Allahıma dua ediyorum bizi kimseye muhtaç etme verdiği ruhunu alsın inşallah Allah hayırlısını nasip eder. X, konu benim düşüncem biz yoğuz siz kardeş bacı olarak güle oynaya günlerinizi huzurlu olmanızı istiyorum. Eğer münasip görürsen bana ne kadar para verdiysen hesap et ödediğin sigorta (isteğe bağlı sigorta primleri) velhasıl bana ne kadar para verdiysen hepsini topla bu paraları alıncaya kadar 3 yıl 5 yıl kaç yılda alırsan. Ben para biriktirip de sana veremem. Çünkü hastam var çok masrafım oluyor günde 50 bin lira gidiyor. Kendi yerin hariç mezarlığın da bir kısmı nasıl uygun bulursan öyle yap. Mezarlıktan aşağı gelen hendek yanı orta İslam (bahçenin mevkii) buralarda en iyi fındık orada olur. Buraları toplayacaksın ta (ki) paranı alana kadar ondan sonra Y’ı ve Zyi (bu sayfa burada bitiyor)

Diğer sayfa
1- Birinci dileğim şudur kardeş olarak birlik beraberlik istiyorum.
2- Herkesin arazisi eşit olmalı tabi X in aldığı yer hariç. Nasıl eşit olacak derseniz tabi X bize bir miktar para verdi o an için tapuyu verdik onu yani sattık ama burada herkesin bu işe üzüldüğünü biliyorum.
3- Benim düşüncemi açıklıyorum X bana ne kadar para verdiyse tüm bahçeyi ona verecez bir yıl veya iki yıl X ben paramı aldım dediği zaman elimizdeki tüm yerleri eşit bir şekilde pay ve herkes tapusunu alacak ondan sonra kızları da razı edecez. Benim tabi hastam var bana da aylık olarak bir miktar para verilmesi lazım ben özürlü maaşı almaya uğraşıyorum. Onu alırsam hiçbir şey istemiyorum benim fikrim bu. Bilmem X nasıl karşılar veyahut siz başka bir şey önerirseniz o da olabilir. Benim için mahsuru yok yeterki güzellik olsun inşallah bir araya gelirsiniz en güzelini yaparsınız. Evet dendiğinde bahçenin masrafları alana aittir. Hemen başlamak(başlamalı?).(son)