Mesajı Okuyun
Old 16-02-2010, 18:16   #3
Av.M_K

 
Varsayılan

II - Salahiyet olmaksızın imza:

Madde 590 - Temsile salahiyetli olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatiyle bir poliçeye imzasını koyan kimse, o poliçeden dolayı bizzat mesul olur ve poliçeyi ödediği takdirde temsil olunan haiz olabileceği haklara sahip olur. Salahiyetini aşan temsilci için dahi hüküm böyledir.

Bu durumda bana kalırsa hakim herhangi bir itiraz durumunda iyiniyet kötü niyet durumuna bakacak ,siz bonoda (sözde)(!) kefilin imzası bulunduğundan mahkeme bu şirket ünvan yazısı sizden mi çıktı diye sorduğunda sözde kefil hayır desede siz durumu yazılı delil başlangıcı olduğundan tanıkla bonoyu imzalayan şahsın kötü niyetli olduğunu şirket yetkilisi gibi hareket ettiğini ispatladığınız takdirde olası bir itirazı iptal ettirebileceğinizi düşünüyorum. Sayın meslektaşımızın sunmuş olduğu yargıtay kararındaki durumda asıl borçlu kefil ilişkisi şirket temsil durumu ile alakalı olmadığından ve buna ilişkin yargıtay kararı da olabileceğini düşünüyorum.
Saygılarımla,..
Av. Murat KUNDAKÇI