Konu: Tavzİh
Mesajı Okuyun
Old 27-06-2008, 15:01   #5
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 1989/2873
K. 1989/2955
T. 20.3.1989
• YARGILAMA GİDERLERİ ( Kesinleşen Hükme Dayalı Olarak Yargılama Giderlernin Ödenmesi İstemi )
• KAZANILMIŞ HAK ( Yargılama Giderlerinin Mahkemece Haksız Tarafa Yükletilmesinin Gerekirken Yanlışlık Yapılmış İse Temyiz Edilmesinin Gerekmesi Aksi Halde Talep Hakkının Düşmesi )
• YARGILAMA GİDERİNİN TAZMİNİ İSTEMİ ( Hüküm Kesinleştikten Sonra Yargılama Giderlerinin Ödenmesi için Dava Açılamaması )
ÖZET : Hüküm kesinleştikten sonra yargılama giderlerinin ödenmesi için dava açılamaz.

DAVA : Yaşar ve ark. ile Rasim arasındaki tavzih talebi ( kişisel ilişki ) davasının yapılan muhakemesi sonunda, tavzih talebinin reddine dair verilen hüküm Yaşar ve Nebahat tarafından temyiz edilmekle; evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Yargılama gideri ve bu cümleden bulunan vekalet ücreti, mahkemece re'sen haksız tarafa yüklenir. Mahkemece yanlışlık yapılmış ise, karar temyiz edilir. Aksi halde talep hakkı düşer. Yani karşı taraf yararına kazanılmış hak doğar. İşte bunun tabii sonucu olarak hüküm kesinleştikten sonra yargılama giderinin ( o türden sayılan vekalet ücretinin ) ödenmesi için dava açılamaz. Bu yön Yargıtay'ın 29.5.1957 günlü ve 4/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile teyit olunmuştur. Bu kural yargılama giderlerine münhasır değildir. İcra takibi sırasında yapılan masraf ve vekalet ücretini de kapsar. O halde yapılacak iş, masrafı eksik hesap eden veya nazara almayan memurun işlemi hakkında icra tetkik merciine başvurulmasından ibarettir. Bu hususu ihmal eden kişi, dava yolu ile talep hakkını yitirir. Öte yandan tavzih yolu hükme yeni bir unsur eklenemez.

SONUÇ : O halde tavzihe dair isteğin reddi isabetli olup temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ( ONANMASINA ), onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 28.3.1989 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

-------------------------------------------

T.C.
YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/7433
K. 2007/1469
T. 19.2.2007
• TAVZİH ( Hüküm Fıkrasının Belirsiz Anlaşılamaz Olması ve Açık Olmaması veya Çelişkili Fıkraları İhtiva Etmesi Halinde Uygulanacağı - Tavzih İle Hüküm Fıkrasının Değiştirilemeyeceği )
• VEKALET ÜCRETİ ( Davacının Sözleşmeye Göre Cezai Şart İle Sorumlu Tutulmasına İlişkin Olarak Verilen Kararın Vekalet Ücretine İlişkin Hüküm Fıkrasının Tavzih Yolu İle Değiştirilmesinin Kanuna Aykırı Olduğu )
• VERİ YAYIN SÖZLEŞMESİ ( Davacının Sözleşmeyi İhlal Etmesi Nedeniyle Sözleşmeye Göre Cezai Şart İle Sorumlu Tutulmasına İlişkin Olarak Verilen Kararın Vekalet Ücretine İlişkin Hüküm Fıkrasının Tavzih Yolu İle Değiştirilmesinin Kanuna Aykırı Olduğu )
1086/m.455
ÖZET : Tavzih, hüküm fıkrasının belirsiz, anlaşılamaz olması ve açık olmaması veya çelişkili fıkraları ihtiva etmesi halinde uygulanır. Tavzih ile hüküm fıkrası değiştirilemez. Taraflar arasındaki menfi tespit davasında, mahkemece, davacının veri yayın sözleşmesini ihlal etmesi nedeniyle sözleşmeye göre cezai şart ile sorumlu tutulmasına ilişkin olarak verilen kararın, vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasının tavzih yolu ile değiştirilmiş olması kanuna aykırılık teşkil eder.

Taraflar yararına hükmedilecek vekalet ücreti dava değeri üzerinden belirlenir. Mahkemece, eksik vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.

DAVA : Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmasız, davacı vekilince de duruşmalı olarak, ayrıca, 11.08.2005 günlü tavzih kararının da davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 01.01.1999 tarihli sözleşme imzalandığını ve davalı Kurumdan alınan borsa bilgilerinin 3. kişilere pazarlandığını, dava dışı G. Menkul A.Ş.'nin müşterileri olmasına rağmen hataen isminin davalıya bildirilmesinin unutulduğunu, durumun fark edilmesi üzerine bildirimin yapılarak kullanıcı ücretinin gecikme faizi ile birlikte ödendiğini, yine A. Menkul A.Ş.'ye deneme maksadıyla yayın verildiğini, davalının bu işlemlerin sözleşmeye aykırılık teşkil ettiği iddiasıyla kendilerine ceza uyguladığını, oysa unutma ve deneme yayını verilmesinin akde aykırılık teşkil etmediğini ileri sürerek davalıya 170.000 USD ve 14.212.648.782 TL. ile borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.

Davalı savunmasında, davacının imzaladığı "veri yayın sözleşmesi" uyarınca kullanıcıların isimlerini bildirmekle yükümlü olduğunu, bildirilen bu kullanıcı sayısına göre ücretlendirme yapıldığını, davacının sözleşmeye aykırı olarak dava dışı G. Menkul A.Ş. ile A. Menkul A.Ş.'ye verdiği yayını kendilerine bildirmediğini, sözleşmede deneme yayını verileceği yolunda bir hüküm bulunmadığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, davacının "veri yayın sözleşmesine aykırı davrandığı gerekçesiyle benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın reddine, davalı yararına 1.560 YTL vekalet ücretine karar verilmiş, davalının tavzih istemi üzerine de davalı lehine verilen vekalet ücreti 16.892.51 YTL'ye çıkartılmış, hüküm taraf vekillerince, tavzih kararı ayrıca davacı vekilince temyiz edilmiştir.

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacının "Veri Yayın Sözleşmesi"ni ihlal etmesi nedeniyle sözleşmenin 6/3. maddesine göre cezai şart ile sorumlu tutulmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin hükme yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- Davacının tavzih kararına yönelik temyizine gelince, tavzih HUMK'nın 455. maddesinde düzenlenmiş olup hüküm müphem ve gayri vazıh olur veya mütenakız fıkraları ihtiva ederse uygulanır. Tavzih ile hüküm fıkrası değiştirilemez. Somut olayda yerel mahkemece vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrası tavzih yolu ile değiştirilmiş olup bu husus açıkça yasaya aykırılık teşkil etmektedir. Bu nedenle davacının tavzih kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile tavzih kararının bozulması gerekmiştir.

3- Davalının temyizi vekalet ücretinin eksik verildiğine yöneliktir. Taraflar yararına hükmedilecek vekalet ücreti dava değeri üzerinden belirlenir. Mahkemece bu yön kaçırılarak eksik vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) sayılı bentte açıklanan nedenle davacının esas hükme yönelik temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) nolu bentte açıklanan nedenle 11.08.2005 tarihli tavzih kararının davacı, ( 3 ) nolu bentte açıklanan nedenle esas hükmün davalı yararına ( BOZULMASINA ), peşin harcın istek halinde iadesine, 19.02.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx