Sayın hanım büşra,

Danıştay kararı ile kanun ve yönetmeliğin tarihi arasında bir bağlantı yok. Bu nedenle anlayamamakta haklısınız.

Doğrusu olayı ben de ayrıntısı ile bilmiyorum ama anladığım kadarı ile aktarayım. Yanlışım varsa (üç yıl kadar sonra) Danıştay'dan döner. :-)

Dava kanunun veya yönetmeliğin iptali hakkında değil. Kanuna aykırı yönetmeliğe göre işlem yaparak, protokolde baro başkanını Başsavcının yanına yerleştirmeyen Vilayetin işlemine karşı iptal davası açılmış ve işlem iptal edilmiş.

Şimdi kronolojik bir anlatımla olaya bakalım:

1981 yılında çıkan kanun ile başkan başsavcının yanına konmuş.
ve bu kanuna uygun bir yönetmelik yayınlanmış.

2000 yılında yönetmelikte değişiklik yapılarak başkan başsavcının yanından alınarak, bir sıra aşağıya, Rektörün yanına konmuş.

Yönetmelikteki değişikliğe uygun olarak Vilayet bayram protokolünü hazırlamış. Baro başkanı bu protokol hazırlama işleminin kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek, bu protokol işleminin iptali için dava açmış. Bütün bunlar büyük olasılıkla 2000 yılında olup bitmiş.

Danıştay 2003 yılında kararını vermiş: işlemi iptal etmiş.

Merak ettiğiniz konuya bilmem açıklık getirebildim mi? Yoksa siz hâlâ Danıştay'ın neden üç yıl sonra karar verdiğini mi düşünüyorsunuz? İşte bu sorunun yanıtını ben bilmiyorum. Bilen varsa, hem protokolde hem de başımızın üstünde yeri vardır. :-)

Saygılarımla

Bir Dost