Mesajı Okuyun
Old 09-03-2007, 14:40   #35
Av.Bektaş Salim Topbaş

 
Varsayılan

Devlet-vakıf üniversitesi ayrımından önce konumuz bakımından öncelikle ülkemizin ne kadar hukukçu ihtiyacı olduğu üzerinde durmalıyız.Güvenilir bir araştırma kurumu ülkemizdeki iki veya üç fakültenin hukukçu ihtiyacını karşılayacağını tesbit etmiştir.Bu bakımdan gereğinden fazla hukuk fakültesi olduğu genel kabul görmektedir.
Konuya sosyal devlet ve eşitlik açısından yaklaşıldığı zaman özel olan birçok kurumun toplumdaki eşitlik ve adalet duygularını olumsuz etkilediği görülmektedir.Serbest piyasa ve rekabete dayalı sistemin eğitim alanındaki görüntüsü kolejler özel okullar vb şeklindedir.Ortaöğretim kurumları arasındaki uçurum zaten üniversite sınavı öncesinde de mevcuttur.İyi koşullarada eğitim görebilenlerin üniversite okuma şansı daha fazladır.Tüm bunlara rağmen üniversite sınavı nisbi bir eşitliği de sağlamaktadır.Arz talep dengesizliği sınavı yaratan temel etkendir ve kaçınılmaz olmaktadır.
Eğitim, bir yönüyle de toplumsal katmanlar arasında geçişi sağlayan bir sistemdir.Örneğin yoksul bir köyde doğup büyüyen bir genç eğitim vasıtasıyla farklı mevkilere gelebilmekte yoksulluk-yoksunluk cenderesini kırabilmektedir.Bu durum bir yönüyle toplumda tatmin duygusu da yaratmaktadır.
Herşeyin ücrete-paraya tahvil edilmesini vicdan kabul etmemektedir.Paranın satın alamadığı şeylerin çoğalması insanlık yararınadır.Özellikle eğitim ve üniversite, parası olanların yararlandığı bir kurum olmamalıdır. eğitim maliyetinin ucuz olması-kar marjının yüksek olması nedeniyle hukuk fakültesi açmak vakıf üniversitelerinin tercihi olmuştur.
Konuyu vakıf üniversitesinde okuyan arkadaşları hedef almadan tartışmakta fayda vardır.Nitekim vakıf ünv de okuyanlar var olan bir imkanı kullanmışlardır.Böyle bir imkan olduğu takdirde bu imkanın kullanılmaması düşünülemez.Sorunun temelini vakıf ünv lerindeki eğitimin kalitesi değil bu üniversitelerden yararlanma koşulları oluşturmaktadır.