Mesajı Okuyun
Old 06-10-2008, 13:05   #11
halit pamuk

 
Varsayılan

Av. Sibel'in sorusuna ilişikin olarak;

1. Kadastro Kanunu 14. maddesi uyarınca,tapuda kayıtlı olmayn taşınmaz zilyeti adına (ve de 14. maddedeki şartlar dahilinde) tescil edilir. Senet bu anlamda sadece ispat açısında ek yarar sağlar.

2. Köy senedi ya da herhangi bir senetin parmak izi veya mühür kullanılması durumunda, ispat hukuku açısından geçerli olabilmesi için, ihtiyar heyetinin bunu onaylaması gerekir.

T.C.
YARGITAY
16. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/12972
K. 2005/116
T. 27.1.2005
• PARMAK İZLİ SATIŞ SENETLERİ ( Köy İhtiyar Heyetinin Bu Parmak İzinin Satan Kişiye Ait Olduğuna Dair Tasdikinin Olmaması Nedeniyle Bu Senetlere Değer Verilemeyeceği - Kadastro Tespitinden Doğan Dava )
• KÖY İHTİYAR HEYETİ ( Satış Senetleri Parmak İzli Olması - Bu Parmak İzinin Satan Kişiye Ait Olduğuna Dair Tasdikinin Olmaması Nedeniyle Bu Senetlere Değer Verilemeyeceği )
• KADASTRO TESPİTİNDEN DOĞAN DAVA ( Satış Senetleri Parmak İzli Olması - Bu Parmak İzinin Satan Kişiye Ait Olduğuna Dair Tasdikinin Olmaması Nedeniyle Bu Senetlere Değer Verilemeyeceği )
1086/m.297
ÖZET : Mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olması nedeniyle hüküm onanmalıdır.

DAVA : Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

KARAR : Yargıtay bozma ilamında özetle: "Mahkemece 23.6.1974 tarihli satış senetlerine ve bağışa değer verilerek hüküm kurulmuş ise de, satış senetleri parmak izli olup Köy İhtiyar Heyetinin bu parmak izinin satan kişiye ait olduğuna dair tasdikinin olmadığı, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 297.maddesine göre bu senetlere değer verilemeyeceği, ancak; satışın ve bağışın her türlü delil ile ispatının mümkün olduğu, bu nedenle senet tanıklarının çağrılıp dinlenmesi ve davalı taraftan gerek miras bırakan Süleyman’dan kalan 148 ada 17 parselin, gerekse davacı Medine’ye ait diğer parselleri alıp almadığı ve anne Medine’nin 134 ada 59 parseli davalıya bağışlayıp bağışlamadığı hususunda göstereceği delillerin toplanması, sonucuna göre hüküm kurulması..." gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda; çekişmeli parsellerin tespit gibi davalı Mustafa Aslan adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

SONUÇ : Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 27.1.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.