Kısa vadeli sigorta kolları prim tarifesi ve işkollarının ve işlerin tehlike sınıf ve derecelerinin belirlenmesi ile ilgili olarak

MADDE 83'de Kurum, bu itirazı inceleyerek en geç üç ay içinde karara bağlayarak sonucunu itiraz edene bildirir. İlgililer, Kurumun kararı üzerine, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili mahkemeye başvurabilir.

Asgari işçilik uygulaması ve uzlaşma ile ilgili olarak

MADDE 85'de İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde Kuruma itiraz edebilir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazın reddi halinde işveren, kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir.

Prim belgeleri ve işyeri kayıtları ile ilgili olarak

MADDE 86'da İşveren, bu maddeye göre tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde, ilgili Kurum ünitesine itiraz edebilir. İtiraz, takibi durdurur. İtirazın reddi halinde, işveren kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde yetkili iş mahkemesine başvurabilir.
Denmektedir.

Bundan kıyas yoluyla ''SGK tarafından verilmiş bulunan ''aracı işveren olduğunun tespiti ile işyeri tescil değişikliği yoluna gidilmesi '' kararına işverence yapılan itirazın ünite itiraz komisyonu tarafından reddedilmesi durumunda, komisyonun red kararının tebliğinden itibaren bir ay içinde, anılan karara karşı alt işveren değil asıl işveren olunduğunun belirlenmesi talebiyle ve bir tespit davası mahiyetinde yetkili iş mahkemesine başvurulması gerektiği yönündeki mütalaam doğru mudur? Bu idari bir karar sayılmakla, kararın ortadan kaldırılması/iptali yönünde iş mahkemesine yapılacak bir başvurunun görev yönünden isabetli olmayacağı aşikardır. Öte yandan kanunun yukarıda zikrettiğim maddelerinde başka konularla ilgili olarak dahi olsa İş Mahkemesi yolu açıkça gösterilmiştir.Bu itibarla davanın iş mahkemesinde ve bir tesbit davası şeklinde ikame edilmesinin uygun olacağı kanaatindeyim.
Siz sayın meslekdaşlarımın bu konudaki fikirlerini merak ediyorum.
Saygılarımla