Mesajı Okuyun
Old 17-07-2008, 13:57   #3
Av.Nilay TOPRAK

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,
Erişkin kişilere karşı işlenen fiiller açısından cinsel saldırı ifadesi kullanılmasına rağmen, çocuklar açısından cinsel istismar ifadesi kullanılmıştır. Erişkin kişilere karşı gerçekleştirilen cinsel davranışların kişinin rızasına aykırı olması gerekir. Aksi takdirde, yani kişinin rızasının bulunması hâlinde, ceza hukuku sorumluluğunu gerektiren davranışlardan söz edilemez. Erişkin kişilere karşı gerçekleştirilen cinsel davranışlar açısından rızanın varlığı, ceza sorumluluğunu ortadan kaldırmaktadır. Buna karşılık, onbeş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen cinsel davranışlar açısından, rızanın varlığı ceza sorumluluğunu ortadan kaldırmamaktadır. Başka bir deyişle, kendisine karşı gerçekleştirilen cinsel davranışlar açısından bu çocuğun rıza açıklamasında bulunması, fiili suç olmaktan çıkarmayacak ve kişinin ceza sorumluluğunu ortadan kaldırmayacaktır. Bu bakımdan, onbeş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte maruz kaldığı fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan kişilere karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış, cinsel istismar olarak kabul edilmiştir.

Yargılama aşamasında,mağdurenin ifadesi psikolog nezdinde alınacaktır.Zaten Yargıtay değişik kararlarında,tehdit,baskı vs. olmasa bile , mutlaka mefruz cebir vardır diyor,var kabul ediyor...

Dilerseniz öncelikle,mağdurenin kaydının bulunduğu nüfus müdürlüğünden,mağdurenin doğum tutanağı çıkartın.Eğer doğum resmi kurumda gerçekleşmemişse,mağdurenin gerçek yaşının tespitini de talep edebilirsiniz.

SAYGILARIMLA...