Mesajı Okuyun
Old 09-01-2014, 15:19   #12
avden

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
T Ü R KM İ L L E T İA D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I
ESAS NO: 2013/33417
KARAR NO: 2013/40744
*
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Denizli 2. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ: 17/09/2013
NUMARASI: 2013/483-2013/656
DAVACI: BORÇLU:
DAVALI: ALACAKLI:
*
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen
tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye
gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Meltem Duyan tarafından
düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup
incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı ve
örnek 7 numaralı ödeme emrinde takip tarihinden itibaren asıl alacağın %60 faiziyle
tahsilinin istendiği, yasal sürede itiraz edilmeyerek takibin kesinleşmesinden sonra
icra müdürlüğünce takip tarihinden sonrasına %60 faiz oranı üzerinden yapılan
hesaplama üzerine borçlunun icra mahkemesine başvurarak hesaplamaya itiraz ettiği
anlaşılmıştır.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu, aynı Kanun'un 648. maddesi gereğince 01
Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun
Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 7. maddesinde, görülmekte olan
davalara ilişkin olarak, "Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka
ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76., faize ilişkin 88'inci, temerrüt faizine
ilişkin 120. ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138. maddesi, görülmekte olan davalarda da
uygulanır" şeklinde düzenleme getirilmiştir. İcra takibi de dava gibi
düşünüleceğinden, 6098 Sayılı TBK'nun anılan hükümlerinin henüz sonuçlanmamış
icra takiplerinde de uygulanması gerekir (HGK'nun 12.09.2012 tarihli, 2012/19-314
E, 2012/557 K. Sayılı kararı).
6098 Sayılı TBK'nun faiz ve temerrüt faizine ilişkin 88. ve 120. maddeleri
gereğince değişen oranlarda faiz oranlarının uygulanabilmesi için talep edilen faiz
oranının takip tarihi itibariyle ticari veya yasal faiz oranına denk olması gerekir.
Böyle bir durumda alacaklının ticari ya da yasal faiz istediğinin kabulü
gerekeceğinden, faizin anılan faiz türlerine göre değişen oranlarda hesaplanması
gerekmektedir
Ancak, ödeme emrinde talep edilen faiz oranının yasal ve ticari faizin üzerinde
olması ve itiraz edilmeksizin kesinleşmesi durumunda anılan faizin uygulanması
gerekecektir.
Somut olayda, alacaklı tarafından takipte istenen %60 işleyecek faiz oranının,
takip tarihinde geçerli olan ticari veya yasal faiz oranına denk gelmediği ve bu
oranların oldukça üzerinde olduğu görülmektedir. Bu nedenle alacaklının talebinin
ticari faiz olduğu sonucuna varılamaz.
Borçlunun yasal sürede ödeme emrinde talep edilen faiz oranına itiraz
etmemesi üzerine kesinleşen bu oran üzerinden faiz hesaplanması gerekir.
O halde mahkemece, faize itirazınyukarıda yazılı nedenlerle reddi yerine yazılı
gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden
sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.
yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 438. maddeleri uyarınca
(ONANMASINA), 24,30 TL onama harcı temyiz edenden alındığından başkaca harç alınmasına
mahal olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
19/12/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Başkan V.
Y. Z. AKSOY
Üye
S. ATALAY
Üye
M. USLU
Üye
A. DOĞAN
Üye
A. TUNCAL[/left]