Mesajı Okuyun
Old 06-01-2012, 15:08   #64
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan 53 no'lu mesajıma ek...

"...Tespit davaları HUMK'da genel bir şekilde ve açık bir biçimde düzenlenmediği, ancak bazı tespit davalarını öngören özel kanun hükümleri bulunduğu için, bir kanun hükmü ile açıkça düzenlenen tespit davalarında artık hukuki yarar ve hukuki ilişki şartını aramaya gerek yoktur. Böyle bir durumda ilgili kanun hükmünün öngördüğü biçimde açılmış ise, tespit davasının dinlenme şartları var sayılır ve mahkemece davanın esasına girilir... (Yarg. 4HD, 07.06.1983, 5345/5964: Yasa 1983/12 s.1777)" (Prof. Dr. Baki KURU, Hukuk Muhakemeleri Usulü, Cilt 2, s.1455).

Kanun açıkça düzenlemişse tespit davası ikame edebiliriz.

HMK m.107/3: "Ayrıca, kısmi eda davasının açılabildiği hâllerde, tespit davası da açılabilir ve bu durumda hukuki yararın var olduğu kabul edilir."

Maddedeki "kısmi eda davası"ibaresinin "belirsiz alacak davası" olarak anlaşılması gerektiği kanaatimle
(gerekçelerim: http://www.turkhukuksitesi.com/showp...1&postcount=27 )

manevi tazminat davasının daha önceki mesajlarımdaki gerekçelerimle "belirsiz alacak davası" olarak ikame edilebileceği ve HMK m.107/3'teki açık düzenleme karşısında da işbu davanın 53 no'lu mesajımda açıklamaya çalıştığım şekilde ikamesinin mümkün olduğunu düşünüyorum.

P.S 1: HMK m.107/3 tespit davası ikame edebilmek için ayrı hiçbir şart öngörmemiştir.

P.S 2: HMK m.107/2 (Karşı tarafın verdiği bilgi veya tahkikat sonucu alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda davacı, iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın davanın başında belirtmiş olduğu talebini artırabilir.) belirsiz alacak davası ikame edebilmenin şartlarından biri değildir; davacının iddianın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağına tabi olmadığı "süre"yi düzenlemektedir.

P.S 3: Manevi tazminat davasını belirsiz alacak davası olarak ikame ettiğinizde hakimin takdir hakkını bölmeniz söz konusu değildir. Belirsiz alacak davası ikame edildiğinde talep edilen, tazminatın tamamıdır.

P.S 4: 27 no'lu mesajımda, anlatımımın özünü anlamak isteyenler için gayet açık olduğu üzere "matematiksel hesap" söz konusu değildir. Açılan dava "manevi ıstırap"tan kaynaklı ise bunu belirleyecek bilim dalı psikiyatridir. Tabii inanılan ulu güçle irtibata geçme yeteneği olanlar için birşey söyleyebilmem mümkün ve doğru olmayacaktır

Alıntı:
Yazan av-ufuk
Manevi Tazminatta "objektif" kriterlere dayalı bir tespit olamayacağından, çekilen acının o kadar çekilmediğinin ispatı mümkün olamayacağından Manevi Tazminat istemleri doğası gereği BELİRSİZDİR.


Saygılar...