Mesajı Okuyun
Old 27-01-2007, 23:17   #4
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

HD 01, E: 2003/003926, K: 2003/004627, Tarih: 17.04.2003
[*]İDARENİN ZARARLI İŞLEMİ[*]ELATMANIN ÖNLENMESİ[*]İDARİ YARGININ GÖREV ALANI

Somut olayda, davalı idare tarafından yenilenmesi çalışmaları sırasında yapılan hafriyattan dolayı sızan su nedeniyle taşınmazlarının zarar gördüğünden bahisle elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin olarak dava açılmış olup, idari bir kararın uygulanması sırasında meydana gelen zarardan dolayı açılan davanın İdari yargı yerinde görülmesi gerektiği muhakkatır.

(1086 s. HUMK. m. 1) (2577 s. İYUK. m. 12)

Taraflar arasında görülen davada;

Davacılar, kayden maliki oldukları 515 ada 9 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binalarının bodrum katlarının, davalı idarenin su kanalı çalışması sırasında yaptığı hafriyat nedeniyle su ile dolduğunu, bununda binalarının çökmesine neden olabileceğini ileri sürüp elatmanın önlenmesi ve ihtiyati tedbir isteğinde bulunmuştur.

Davalı, görev itirazında bulunmuş, davacıların binalarına kanaldan su sızmadığını bildirip davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davanın konusuz kaldığından reddine, davalı idarenin davanın açılmasına neden olduğu gerekçesiyle yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi Sadettin Akyol´un raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR

Dava, davalı idare tarafından yenilenmesi çalışmaları sırasında yapılan hafriyattan dolayı sızan su nedeniyle taşınmazlarının zarar gördüğünden bahisle elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davalı idare, meydana gelen zararın hizmet kusuru sonucu oluştuğunu, bu nedenle davaya bakmanın genel mahkemenin değil idari yargı yerinin görevli olduğunu belirterek davanın görevsizlik nedeniyle reddedilmesini istemiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; DSİ. İdaresinin su kanalı yenileme çalışmaları sırasında yaptığı hafriyat sonucu buraya dolan suların sızıntı yaparak davacı taşınmazlarının bodrumuna dolarak zarar verdiği daha sonra davalı idare tarafından önlem alınarak su sızmasının ortadan kaldırıldığı zarara son verildiği anlaşılmaktadır. Yargıtay Hukuk Bölümünün 11.2.1959 tarih 1958/7 1959/10 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; bir kamu kuruluşu tarafından verilmiş olup yerine getirilmesi gereken bir kararın, plan ve projesine uygun olarak uygulanması yüzünden zarar görenlerce (hukuku muhtel olanlarca) açılmış davaların idari yargı yerinde görüleceği ifade edilmiştir. Bir idari karara dayanmayan, yahut plan ve projesine aykırı işlem nedeniyle bir zararın meydana gelmesi halinde bu eylemin haksız fiil niteliğini taşıyacağı ve bundan kaynaklanan davaların Adli Yargı yerinde görüleceği kuşkusuzdur. Bu durumda, davalı idare tarafından yapılan hafriyat çalışmasından kaynaklanan su sızması nedeniyle doğan zararın inançları birleştirme kararında öngörüldüğü biçimde oluşup oluşmadığının araştırılması, görev kusurunun açıklığa kavuşturulması ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değildir. Davalı idarenin bu yöne ilişkin itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.´nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.4.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


*



Değerli meslektaşım. Yukarıya eklediğim kararda, İBK ya da konu edilen kriter açıkça ifade edilmiş.

Somut olaydaki kaza, plan ve projeye uygun OLMAMAK nedeniyle oluştuğundan, zararın nedeni idari karar değil, haksız eylem olarak nitelenecek ve idari yargıda değil, adli yargıda görüşülebilecektir.

Saygılarımla...