Mesajı Okuyun
Old 19-12-2005, 14:41   #1
makinacı

 
Mutsuz Suçsuz Bulunmama Rağmen Cezalandırıldım

Merhaba sayın Hukukçular ve sayın ziyaretçiler;

Başıma gelen münferit bir hukuki durumla ilgili olsa da yazacağım konunun aslında pekçok kişiyi ilgilendireceğini sanıyorum. Aşağıda anlatacağım olayla ilgili dava tamamlanmış ve lehime sonuçlanmıştır.

2002 yılında eski işyerimden (A-firması) karşılıklı anlaşma ile sözleşmeyi feshederek ayrıldım ve başka bir firmada (B-firması) çalışmaya başladım. Daha sonra ise eski işyerimle aynı sektörde olan bir üçüncü firmaya (C-firması) geçtim. Benden sonra 2 kişi daha A-firmasında C-firmasına geçiş yaptı.

A-firmasından ayrıldıktan 2 yıl sonra A-firması bana karşı aşağıdaki suçlamaları yönelterek verdiği eğitimlerin karşılığı olarak 50.000 USD karşılığında bir tazminat davası açtı :
1) İşyerinden ayrılması sebebi ile firmanın maddi zarara uğraması
2) Teknolojik gizli bilgilerin C-firmasına verilmesi
3) Verilmiş olan eğitimlerin karşılığının alınmamış olması.
4) Başka kişilerin de A-firmasından C-firmasına geçişi için önayak olmak ve firmayı tekrar zarara uğratmak.

Aynı davayı diğer 2 kişiye daha açtı.

Benim ve diğer 1 kişinin davaları Aralık 2005 tarihinde Mahkemelerin verdiği kararlar ile düştü ve herhangi bir tazminat ödemeye mahkum edilmedik. Diğer arkadaşımızın davası ise devam etmekte olup büyük ihtimalle onun davası da aynı yönde sonuçlanacaktır. Çünkü gerek A-firmasının aleyhimize sunduğu deliller, gerekse halen A-firmasında çalışmakta olan ve davacı taraf adına ifade veren kişilerin ifadeleri göz önüne alındığında iddialarını ispatlayacak herhangi bir delil sunamamışlar ve bu durum bilirkişi raporlarında da açıkça beyan edilmiştir.

Tam bu davadan kurtulmanın rehavetini yaşayıp mutlu olmuşken Avukatımızdan aldığımız haber bizi şoke etti. Bu davaya baktığı için sadece benden 7500 YTL tutarında vekalet ücreti talep etmiştir. (Daha sonra yalvara yakara bu ücreti 6000 YTL’ye düşürdük)

Baştan herhangi bir ücret araştırması ve anlaşması yapmayışımızın sebebi avukatımızın bize verdiği güven sebebiyledir.

Foruma böyle uzun bir hikayeyi anlatarak başvurmamın sebebi ise aşağıdaki konularda görüşlerinizi almak:

1) Baştan bir anlaşma yapılmamış olsa dahi, avukatımızın, dava konusu paranın %10’unu oluşturan ücreti istemeye hakkı olduğunu öğrendik. Ben, bu ücrete karşı hiçbir hak iddia edemiyorum. Yasal düzenleme bildiğim kadarıyla aşağıdaki şekilde :

Resmi Gazete Tarihi: 04/12/2003
Resmi Gazete Sayısı: 25306
Türkiye Barolar Birliği Başkanlığından yayınlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi:

”GENEL HÜKÜMLER

Konu ve Kapsam
Madde 1 - Bütün hukuki yardımlarda avukat ile iş sahipleri arasında yazılı ücret sözleşmesi yapılmamış olan veya avukatlık ücretinin kanun gereği karşı tarafa yükletilmesi gereken durumlarda, Avukatlık Kanunu ve bu Tarife hükümleri uygulanır. Bu Tarifede belirlenen ücretlerin altında avukatlık ücreti kararlaştırılamaz. Aksine yapılan sözleşmelerin ücrete ilişkin hükümleri geçersizdir.”

Yani ben daha düşük ücrete baştan anlaşma yapmış olsam dahi bu hüküm uyarınca sözleşme geçersiz kalıyor ve benim gene %10 ücret ödemem gerekiyor. Böyle bir uygulama hangi nedenlere dayanmaktadır?

2) Mahkeme kararında A-firmasının, davalı vekiline (avukatıma) 6400 YTL ödemesi de öngörülüyor. Yani hem benden 7500YTL alacak hem de karşıdan 6400YTL alınacak. Bu durumda avukatımızın bu davadan kazancı yaklaşık olarak 13 900YTL. Ben suçsuz bulunmama rağmen, benim de ayrıca vekalet ücreti ödemek zorunda bırakılmam hangi nedenlere dayanmaktadır?

Sayın hukukçular;
Bu yazıyı lütfen avukatlık mesleğine veya alınan ücretlerin yüksekliğine dair bir eleştiri olarak değerlendirmeyin. Fakat, sabit bir ücretle ailesini geçindirmeye çalışırken, bütün yasalara uymama rağmen birilerinin ”çamur atması” yüzünden, aylarca uğraşıp kazanamadığım parayı ödemek zorunda kalmam benim cezalandırıldığım anlamına gelmiyor mu?.

Suçsuz tarafın zarardan korunması gerekmez mi?

Yorumlarınızı beklemekteyim.
Saygılarımla

Makinacı