Mesajı Okuyun
Old 02-07-2008, 16:22   #2
hukukcu1985

 
Varsayılan


T.C. YARGITAY
11.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/6798
Karar: 2005/5970
Karar Tarihi: 09.06.2005
ÖZET : Dava, ihtiyati haciz kararının kaldırılması talebine ilişkindir. İhtiyati haciz konusu olan bonoda tanzim yeri bulunmamaktadır. Tanzim yeri bulunmayan senet kambiyo senedi vasfını taşımaz. Ancak söz konusu senet para borcunun kayıtsız şartsız belli vadede ödeneceği taahhüdünü içermektedir. Senet lehdarı ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur. Mücerret borç ikrarı içeren ve vadesi geçmiş senede dayalı olarak verilen ihtiyati hacze karşı yapılan itirazlar yasada sayılı nedenlerden değildir. Bu durum karşısında itirazın reddi gerekir.
(2004 S. K. m. 265) (6762 S. K. m. 688, 689)
Dava: Taraflar aras
ında görülen davada İstanbul Asliye 9. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 03.05.2005 tarih ve 2005/346 D. İş sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi alacaklı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi P.Ş. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra, işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Borçlu vekili, müvekkili aleyhine verilen ihtiyati haciz kararının dayanağı olan bononun kambiyo senedi vasfını taşımadığını, senette tanzim tarihi ve tanzim yerinin bulunmadığını, mahkemenin yetkisiz olduğunu, ayrıca senedin müvekkiline zorla imzalatıldığını ileri sürerek, müvekkili aleyhine verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Alacaklı A. vekili, ihtiyati haciz kararının dayanağı olan kambiyo senedinin tüm yasal koşulları taşıdığını belirterek, borçlunun yaptığı itirazın reddini istemiştir.
Mahkemece duruşmalı olarak yapılan inceleme sonucu, ihtiyati hacze konu senette keşideciye ait adresin bağlı olduğu idari birimin belirtilmediği gerekçesiyle borçlunun itirazının kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kararı, alacaklı A. vekili temyiz etmiştir.
İstem, ihtiyati haciz kararına karşı yapılan itiraza ilişkindir. Alacaklı, muteriz borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak mahkemeden ihtiyati haciz kararı almıştır. TTK'nun 688'inci maddesinde bononun unsurları, 689'uncu maddesinde ise unsurlara ilişkin noksanlıkların doğuracağı hukuki sonuçlar düzenlenmiştir. Buna göre, tanzim yeri TTK'nun 688/6'ncı maddesi ve bendi uyarınca bonoda bulunması gereken unsurlardandır. Aynı yasanın 689/son maddesi uyarınca da tanzim edildiği yer gösterilmeyen bir bono, tanzim edenin ad ve soyadının yanında yazılı olan yerde tanzim edilmiş sayılır.
Somut olayda, ihtiyati haciz istemine dayanak yapılan bonoda tanzim yeri gösterilmemiş, tanzim eden Z'nin ad ve soyadının altında ise sadece mahalle ismi yazılmıştır. Bu durumda, senette yasanın aradığı anlamda geçerli bir tanzim yeri bulunduğu kabul edilemez. Ancak, senet bono vasfını kaybetse de senette belli bir miktar para borcunun kayıtsız şartsız belli bir vadede senet lehdarı A. veya emrine ödeneceğinin yazılı bulunmasına ve ihtiyati haciz talebinin senette alacaklı olarak yazılı bulunan A. tarafından yapılmasına göre, mücerret borç ikrarı olarak değerlendirilmesi gereken ve vadesi geçmiş bu senede dayalı olarak verilen ihtiyati haciz kararına borçlu tarafından yapılan İtirazların İİK.'nun 265. maddesinde yazılı itiraz nedenlerine uymadığı anlaşılmakla mahkemece itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmediğinden, alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın alacaklı yararına bozulmasına karar verildi.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın alacaklı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 09.06.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)