Mesajı Okuyun
Old 12-03-2011, 12:19   #8
Admin

 
Varsayılan

Sayın Arif Aydın,
Alıntı:
Yazan Arif Aydın
Kart sahibi, şifresini korumak ile mükelleftir. Şifresini bilgisayarına kaydetmiş ise, veya işlem yapmış olduğu bilgisayar da gerekli güvenliği sağlayacak programlar bulunmamış ise veya güvenli olmayan başkalarına ait bilgisayarlarda işlem yapmış ise ve bu şekilde kartın kullanılmasına olanak vermiş ise yine de bankanın sorumluluğuna gidililebilir mi?
Görüşünüze katılıyorum. Esasında bu konuyla ilgili oldukça kapsamlı tartışmalar forumumuzda da var. Örneğin:
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=8792

Ancak bu konu başlığındaki olayda farklı bir durum olduğunun altını çizmek isterim: Bu olayda kredi kartı internet üzerinden yapılan bir alışverişte kullanılmış ve 3d secure sistemi henüz tüm banka sistemlerinde uygulamaya geçmediği için bu alışverişlerin BÜYÜK KISMINDA şifre doğrulaması yapılmıyor. Bu nedenle de internet alışverişlerinde sadece kredi kartı numarası, kart üzerinde yazan isim, kartın son kullanma tarihi ve arkasında yazılı CVC numarası verilmek suretiyle işlem sonlandırılıyor. Bu bilgiler elbette gizli ve özel nitelikte olmadığından (örneğin kredi kartınızı kullandığınız herhangi bir alışverişte kasiyerin bunları not alması mümkündür) bu alışverişlerde müşterinin itirazı üzerine prensip olarak bankalar işlemi derhal iptal ediyor ve sorumluluğu da üye işyerine atıyor, zira bankalar ile üye işyerleri arasında imzalanan sözleşmelerde bu konuda açık hükümler yer alıyor.

Bir diğer deyişle böyle durumlarda bankaların işlemi iptal etmeleri durumunda ne müşteri ne de banka hiçbir şekilde mağdur olmuyor ve iptal işlemi de hukuka uygun. (İptalden sonra ne oluyor derseniz, o üye işyeri ile internet üzerinden alışveriş yapılan kişi arasında. Üye işyeri IP adresiyle savcılığa dolandırıcılık suçlamasında bulunabilir, işlemi gerçekten yapan kişiye zararı için rücu edebilir vs. Elbette işlem gerçekten kart sahibi tarafından yapıldıysa ve kötüniyetle itiraz edildiyse bunların sonuçlarına onun katlanacağı da tartışmasız)

Bu nedenle bu olayda müvekkilin itirazına rağmen bankanın bu işlemi iptal etmeyip, savcılık işleminin sonucunu beklemesini ilginç bulduğumu belirtmeliyim. Bence birkaç durum söz konusu olmuş olabilir:
1- Az bir ihtimal ama işlem 3d secure sistemi kullanılarak yapılmıştır, yani şifre girilmiştir. Dolayısıyla Sn.Arif Aydın'ın belirttiği gibi banka haklı olarak müşteriyi sorumlu tutmaktadır.
2- Banka kötüniyetli, bilgisiz veya umursamazdır. Kendisi de hiçbir mağduriyete uğramayacağı halde işlemi iptal etmekten kaçınmaktadır.
3- Banka bir nedenle müşterinin kötüniyetine inanmakta bu nedenle işlemi iptal etmemektedir.

Bu olayda hangi ihtimalin geçerli olduğunu tahmin etmek güç ancak genelleme yapmak gerekirse, uygulamada en çok rastlanan üçüncü seçenek. Banka müşterinin itirazının kötüniyetli olduğunu ve alışverişin gerçekten onun tarafından yapıldığını düşünüyor olabilir. Bunun dayanağı da ya müşterinin geçmişteki benzer işlemleri (mesela daha önce de benzer şikayetlerde bulunmuştur ve haksız olduğu ortaya çıkmıştır) ya da üye işyerinin bu alışverişle ilgili sunduğu kayıtlar olabilir (örneğin üye işyeri malların teslim adresinin müşteri veya bir akrabasının adresi olduğunun belgelerini sunmuştur, ya da alışverişi yapan kişinin IP adresi, müşteriye aittir vs.

Bence dava açmadan önce banka ile konuşup, işlemin neden iptal edilmediğini öğrenmeye çalışmakta fayda var. Eğer birinci/üçüncü seçeneklerde olduğu gibi müvekkilin kötüniyetini veya ihmalinizi gösterir bir delileri varsa, dava açmayı tekrar düşünmek gerekir. Ancak banka sadece umursamazlık veya bilgisizlik yüzünden işlemi iptal etmiyorsa, o zaman bence de dava açmak ciddi olarak düşünülmelidir. Bu konuda müvekkil adına avukat olarak bankaya başvurulursa, bankanın gerekli cevapları vereceğini veya gerekli işlemi yapacağını düşünüyorum. Neticede hiçbir şekilde onların mağduriyetine sebep olmayacak ve tüm mağduriyetin tamamen üye işlerine yükleneceği basit bir iptal işlemini yapmak varken bir dava ile uğraşmayı onlar da istemez.