Mesajı Okuyun
Old 06-07-2009, 16:05   #3
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Ayrıca bu konuya ilişkin basında yer alan bir haberi aktarmak istiyorum.
Eski AİHM yargıcı emekli Büyükelçi Rıza Türmen, Ergenekon davasında tutuklu Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran’ın tutukluluk halinin devam etmesini anlamanın güç olduğunu, baypas olması ve radyoterapi görmesi gereken bir hastanın tutuksuz olarak yargılanması gerektiğini söyledi. Yurtkuran’ın eşinin AİHM’e başvurabileceğini söyleyen Türmen, şöyle devam etti:
“Birinci mesele, tutuklama ve devamı için yeterli neden var mı? Bu kadar ağır hasta kaçacak mı? Delilleri yok edebilir mi? Ya da yeni suç işleyebilir mi? İkinci mesele ise, devlet koruması altındaki kişilerin sağlıklarını korumakla, hastaysa tedavi etmekle yükümlü. Bunu yapmazsa, AİHM, kötü muamele ve insan hakları ihlali kararı verir. Öyle durumlar vardır ki, tutukluluk halinin devamı bile, insan haklarının ihlali sayılır. Tutuklu çok hastaysa ve çok yaşlıysa, sadece tutukluluğun devamı bile insan hakları ihlali sayılır.”

Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Köksal Bayraktar, Türkiye’de ağır derecede hasta olduğu, hatta hayatın kıyısında olduğu açıkça doktor raporuyla belli olan tutuklulara savcı ve yargıçların duyarlı davranmadığını savunarak, süreci şöyle değerlendirdi: “3 defa tahliye talebinde bulunulmuş. Raporlar basit raporlar değil ki. Grip olduğuna dair raporlar değil, kanser raporu. Bu kişi Türkiye’de binlerce öğrenci yetiştirmiş. Böyle bir kişinin cezaevinin rutubetli, karanlık, sağlığı aykırı koşulları altında tutmak, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Konseyi’nin tutuklular ve hükümlüler hakkındaki asgari uygulama hakkındaki sözleşmesine aykırı. Yargı çok hızlı yapılmak zorunda. Türkiye’de 3 yıl boyunca soruşturma devam ediyor. Bu hukukun ihlalidir. Yurtkuran bir örnektir. Başkaları da var. Yurtkuran’ın dramını okurken içim titredi.”